Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/825 E. 2022/1132 K. 03.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/825 Esas
KARAR NO : 2022/1132

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. …
Av. …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/10/2021
KARAR TARİHİ : 03/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı şirket arasında satım ilişkisi söz konusu olup, iş bu satım ilişkisinden davalı tarafça müvekkili şirkete maske satımı gerçekleştirilmiş, ancak satımı gerçekleştirilen maskelerden bir bölümüne fatura tanzim edildiğini, satılan maskelerin ayıplı olması nedeniyle bu durum zaman kaybedilmeden Bursa 10.Noterliğinin 11.06.2020 tarih, 18547 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile ihbar edildiğini, ihtarname tarihi itibari ile davah tarafça müvekkile sonradan gönderilen ürünlerle birlikte Bursa 7.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/31 diş dosyasıyla delil tespiti yaptırıldığını, ve gerçekleştirilen tespitte bilirkişi raporu ile sabit olunduğu üzere, 8186 adet maskenin ayıplı olduğunun tespit edildiğini, hal böyle olunca, maskelerin ayıplı olması nedeniyle kullanım imkanlarının kalmadığını, davalı tarafça kısmi olarak tanzim edilen faturada maske adedi 4.50 TL kdv hariç olarak müvekkili şirkete satılmış olup, 8186 adet ayıplı maske adedinin 36.837 TL olarak belirlendiğini, bununla birlikte, bilirkişi raporunun tanzim tarihinden sonra müvekkili şirkete iade edilen maskelere ilişkin başvuru hakkı saklı kalmak kaydı ile, yine, bu bedele delil tespiti ve ihtarname masrafı eklendiğinde takibe konu edilen miktara ulaşıldığını, borcun ödenmemesi nedeniyle, davalı aleyhine Bursa 10. İcra Müdürlüğü’nün 2020/… Esas sayılı dosyası ile, alacağın tahsili amacıyla icra takibine geçildiğini, davalıya ödeme emrinin tebliğ olunduğunu, ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, müvekkili ile davalı borçlu arasında karşılıklı görüşmeler yapılmış olmasına rağmen bu güne kadar herhangi bir ödeme gerçekleşmediğini, müvekkilin ayıplı ürün, noterlik makbuzu ve delil tespiti masrafları ile birlikte 37.908,40 TL alacağı bulunduğunu, ihtarname davalı tarafa tebliğ edilip temerrüde düşürüldüğünden işlemiş yasal faizi ile birlikte 38.128,23 TL üzerinden işlem başlatıldığını, dava şartı olarak arabuluculuk bürosuna başvurulmuş olduğunu, ancak anlaşma sağlanamadığını, anılan bu sebeplerle; borcun ödenmesi için yapılan sözlü taleplerin neticesiz kalması, müvekkilinin alacağının rehinle temin edilmemiş ve vadesinin gelmiş olması sebepleriyle ihtiyati haciz kararının yaklaşık ispat kuralı gereğince tesis edilmesi gerektiğini, bu nedenlerden dolayı alacağın tahsili amacıyla Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasındaki müvekkilinin alacağının ihtiyaten haczi için gerekli kararın mahkemenizce uygun görülecek teminat karşılığında verilmesini, davanın kabulü ile davalının icra takibine itirazının iptaline, takibin devamına, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekaleti ücretin davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından her ne kadar kabul etmedikleri bilirkişi raporunda, siyah maskeye ilişkin tespit yaptırılarak; taraflarından siyah maske alındığı iddia edilmişse de işbu iddiayı hiçbir suretle kabul etmediklerini, müvekkili şirketin yalnızca toz maske (beyaz maske) ticareti yapmış olup, hiçbir suretle siyah maske ticareti yapmadığını, müvekkili şirket ile davacı şirketin yapmış olduğu alım satım ticaretine ait fatura ve davacı şirketin yapmış olduğu ödeme ekte sunulan banka dekontu ile sabit olduğunu, ekte sabit olunan faturalardan da anlaşılacağı üzere, … Dayanıklı Tüketim Malları Ve İletişim Hizmetleri Şirketi’ nden toz maske adı altında satın alınan maskeler üzerinden başkaca şirketlere satış gerçekleştirildiğini, satın alınmayan maskeler üzerinden müvekkil şirket bir satış yapamayacağından, davacı kötü niyetli olarak müvekkiline husumet gösterdiğini, davacı yan tarafından Bursa 10. Noterliğinin 11.06.2020 tarih ve 18547 yevmiye numaralı ihtarnameyi kabul etmediklerini, 7. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/ 31 D. İş dosyası ile delil tespiti talebiyle tespit davası ikame edildiğini, fatura bedeli dışında müvekkil şirkete ait olmayan maskeler üzerinden de tespite gidildiğini, ilgili dosya nezdinde alınan bilirkişi raporunu hiçbir suretle kabul etmediklerini, tespiti yapan bilirkişi, yalnızca davacı yanın deposunda tamamıyla davacının göstermiş olduğu maskeler üzerine inceleme yapmış olduğunu, ilgili maskelerin müvekkili şirkete ait olup olmadığının dahi tespit edilmediğini, incelenen maskeler müvekkili şirketin ticaretini yaptığı maske türü olmadığını, piyasada üretilip o dönem ticareti yapılan ve çoğu firmada da bulunan tip maske olduğunu, başkaca şirketten temin edilen maskenin husumet yöneltilerek müvekkil şirketten alındığı iddiasını kabul etmediğini, ibraz edilen bilirkişi raporuna bir bütün olarak itiraz ettiklerini, bilirkişi raporunda yalnızca adet üzerinden bir değerlendirilme yapıldığını, bir miktar belirlenmediğini, davacı yanca ilgili adet üzerinden fiyatlandırma yapılarak, tamimiyle ticari teamüle aykırı olmak üzere tek taraflı bir hesaplamaya gidildiğini ve müvekkili şirketin borçlandırıldığını, maskelerin ayıplı olduğunu kabul etmemekle birlikte, davacı ile davalı arasında yalnızca fatura bedeli açısından bir alım/satımgerçekleştiğini, davalı yanın ilgili nizayı fatura bedelinden oldukça fahiş bir şekilde yukarı çekmesi, hakkaniyet ilkesi ile bağdaşmadığını, hiçbir ödeme belgesi ibraz etmeyen davacı lehine düzenlenen bilirkişi raporunda da, davacı yana yalnızca 3.288,60 TL değerinde iade faturası düzenlendiğinin görüldüğü, bu nedenle ayıp tutarının da bu tutar üzerinden değerlendirilmesi ihtimali bulunduğunu, davacı yan deposunda bulunan maskelere ilişkin delil tespiti yoluna gidilerek depodaki tespit ettirilen tüm maskelerin müvekkiline ait olduğunu savunmuş ise de ilgili maskelerin müvekkiline ait olmadığını, maskelerin taraflarına ait olduğuna ilişkin hiçbir delil de dosyaya sunulmadığını, taraflar arasında her ne kadar alım satıma ilişkin bir ilişki mevcut olsa dahi verilen hizmet ancak fatura miktarı ile sınırlı olmaktadır ki, işbu miktar cihetinden de iade faturaları dikkate alındığında, malların tamamının ayıplı olduğununu savunulamayacağını, davacı yanın ihtiyati haciz talebinin alacak miktarı cihetinde sınırlı olmak üzere 11.177,20 TL üzerinden ihtiyati haczin kabulüne karar verildiğini, her ne kadar 06.04.2020 tarihli fatura konusu üzerinden yaklaşık ispatın oluştuğu kabul edilmiş ise de, dava konusu maskelerin ayıplı olup olmadığı hakkında olduğunu, fatura konusu tüm maskelerin ayıplı olduğuna ilişkin ihtiyati haciz kararı ile mahkemece ihtisası rey yapıldığı kanaati taşımakla birlikte, ilgili araştırma yapılmaksızın yaklaşık ispatın oluştuğunun beklenemeyeceğini, yaklaşık ispata konu edilen bilirkişi raporundaki incelemenin esasen sakat olduğunu, maskelerin müvekkil şirket tarafından üretilip üretilmediğinin tespit edilemediğini, bilirkişi raporunun yaklaşık ispata elverişli olması beklenemeyeceğini bu nedenle hukuka aykırı bir bilirkişi raporu cihetinde de ihtiyati haciz kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğunu, ihtiyati haciz kararı verilmesi için gerekli olan alacağın vadesinin gelmiş olması ile ilgili olduğunu, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için borcun muaccel olması gerektiğini, fatura yönünden ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğini, bu sebeple fatura bedelinden başkaca miktar ile alacak iddiası yöneltilmesinin de hukuka aykırı olduğunu, müvekkilinden satın alınmayan başkaca maskelerin de alacak miktarına dahil edilerek dürüstlük kurallarına aykırı davranıldığı, alacağın muaccel olmadığı sebebiyle ihtiyati haciz kararı verilemeyeceğinden ihtiyati hacze itirazının kabulü ile ihtiyati haczin kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra takibine, itirazın iptali davası olup, yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce, Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından, 09/09/2020 tarihinde, davalı aleyhine Bursa 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2020/31 D.İş sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporuna dayanılarak ve tespit dosyasında yapılan giderlerin tahsili amacıyla, 37.908,40-TL asıl alacak, 219,83-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 38.128,23-TL miktar üzerinden takip başlatıldığı, davalı vekilinin 30/09/2020 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce; Bursa 7. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2020/31 D.İş sayılı dosyasının celp ve incelenmesinde; Mahkeme heyetince, Tekstil Mühendisi Bilirkişi … Zambakkaya refaketinde, mahallinde yapılan keşif sonucu dosyaya ibraz edilen 20/08/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Değişik iş dosyasında bulunan mevcut tüm belgeler, deliller, yerinde yapılan keşif esnasında tespit edilenler ve yukarıda etraflıca izah edilen inceleme ve değerlendirme ışığında; değişik işe dosyasına konu maskelerin maskelerin her biri 3’er adet olmak üzere paketler halinde kolilere istiflenmiş olup; yerinde tespit anında 14 koli, 1 büyük torba şeklinde toplam 8186 adet maskenin olduğu, tespite konu olan maskelerde, en ufacık uygulanan kuvvete karşılığında özellikle kulak kısımlarındaki lamine süngerinde parçalanarak koptuğu; ana kısmındaki süngerinde de parçlanmalar, ayrılmalar gözlenmekte olduğu ama ana kumaşın alanının büyük olmasından dolayı sünger lamine edildiği kumaşa yapışık halde fakat parçalamış bir şekilde deforma olduğu ve maskelerin kesimi kişi ergonomisine de uygun olmadığı ve yüze takıldığı zaman yüze tam oturmadığı; tespite konu maskelerin toz maskesi olduğu beyan edilmekte olup; tespit edilen bu deformasyonlar sonrası hiçbir şekilde hiçbir şeye karşın koruyuculuğu kalmayan bu maskelerin kullanım imkanları da kalmadığı, yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce, ayıplı olduğu iddia edilen maskeler üzerinde mahkemece resen seçilecek bir tekstil mühendisi bilirkişi aracılığı ile keşif ve bilirkişi incelemesi yapılarak, aynı zamanda taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde de bir SMMM bilirkişi aracılığı ile inceleme yapılarak, uyuşmazlık konusu olmayan ve davalı tarafça kesilen 06.04.2020 tarihli, 9.720,00 TL bedelli faturaya konu maskeler dışında maske satışı var ise bunun taraf ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı, faturaya konu maskelerde ve fatura dışı davaya konu diğer maskelerde ayıp olup olmadığı, var ise ayıbın gizli ayıp olarak tabir edilip edilemeyeceği, ayıbın en erken hangi aşamada anlaşılabileceği, ayıplı olduğu iddia edilen ürünlerin tutar ve değeri, ikinci el olarak kullanımı ve piyasada değerlendirilmesinin mümkün olup olmayacağı, yine bu ihtimalde değerinin neden ibaret olacağı, netice itibariyle icra takip tarihi itibariyle davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizin belirlenmesinin istenmesine karar verildiği, ayrıca taraf vekilleri tarafından bildirilen tanıkların da keşif mahallinde dinlenmesine karar verilmiş olup, 04/03/2022 tarihinde tekstil mühendisi bilirkişi Mihriban Akyol refaketinde yapılan keşif sonrası dosya tüm ekleri ile birlikte bilirkişilere teslim edilmiştir.
Davacı Tanığı …;” Benim Özmen Teknik Hırdavat limidet şirketim vardır. Davacı şirket ile aynı işi yapmaktayız, davaya konu maskeleri birlikte aldık, malın yarısını ben alacaktım, yarısını da SFD hırdavat alacaktı, aramızda yazılı bir sözleşme yapmadık, Arena Global’a gittiğimizde toplam 10.000 adet maske satın aldık, malı alıp Bursa’ya geldik, istanbul’da malı kontrol etme şansımız yoktu, çünkü şehirlerarası çıkış yasağı vardı, osmangazi köprüsünde polislere kimliğimi ve plakamı bildirip iki saatliğine izin almıştım, bu nedenle malı alıp direk Bursa’ya geldik. Malın yarısını ben yarısını da SFD hırdavat aldı, davalı Arena Global sadece SFD hırdavata bir kısım ürünler için fatura kesti, daha sonra geri kalan ürünler için mail üzerinden faturayı yollarım dedi. Biz bu durumda çok sorgulayamadık, müşterilerimizden de maske baskısı olduğu için, bir an önce maskeleri alıp maskeleri satmak istedik, maskelerin yarısını sattık, iki gün sonra geri iadeler olmaya başladı. İade sebepleri de maskenin kulaklara takılan kısmın kopmasından kaynaklıydı, davalı Arena Global yetkilisi olan ismini Yaşar diye bildiğimiz kişi ile SFD Hırdavat yetkilisi Saffet Desenci görüştü,ürünleri iade etmek istedik, bize yırtık olanları geri verin size yenisini vereyim dedi. Bizde bunu kabul etmedik, çünkü ürünlerin hepsinde kontrol ettiğimizde aynı hata mevcuttu. Daha sonra zaten bilirkişi incelemesi yaptırdığımızda da ürünlerdeki kusur ortaya çıktı. Sonra SFD hırdavat dava açtı. Davalı Arena Global Ltd. Şti ile yaptığımız bu satım ilişkisi davacı SFD hırdavat üzerinden yapıldı. Benim şirketim üzerinden yapılmadı. Maske alışverişi ile ilgili İstanbul’a iki kez gidildi. İlk önce küçük araba ile gittiğimiz için yaklaşık 5.000 maske aldık, daha sonra geriye kalan maskeyi almak için gittik… ” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı tarafından bildirilen tanık …’ın dinlenmesi yönünden, İstanbul Anadolu Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, İstanbul Anadolu 7.Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/25 Talimat sayılı dosyası ile tanığın beyanlarının alındığı görülmüştür.
Davalı tanığı … beyanında; “Ben davalıyı tanırım, aynı binada olması nedeniyle tanırım, o gün 2000 tane beyaz toz maskesini erkek bir davacı çalışanına teslim ettik, imzasını almadık, ben o gün bulunmam nedeniyle yardım amaçlı tek başıma malları teslim ettim, teslim alan beyfendi farklı yerlerden ürünleri alarak ürünleri kontrol etti, benim olaya ilişkim görgüm bu kadardır, irsaliyeli fatura vermedim” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
06/04/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Davacı şirket tarafından bilirkişi incelemesine inceleme günü herhangi bir ticari defter ve
belge getirilmediği,
davalı şirket tarafından, davacı şirkete düzenlenen faturanın
06.04.2020 tarih, 2.000 adet toz maskesi ve 9.720,00
TL bedelli olduğu, davalı şirketin 2020 yılı fiziki (yevmiye, kebir,envanter) defterlerinin açılış tasdiklerinin
yaptırıldığı, (yevmiye) defterinin kapanış tasdiğinin olmadığı, davacı şirket tarafından, davalı şirketin Finansbank enpara hesabına 06.04.2020 tarihinde
toz maskesi bedeli açıklaması adı altında 9.720 TL ödeme gönderilmiş olduğu hesapların sıfır
olduğu, taraflar arasında düzenlenmiş başka bir faturanın olmadığı, davalının defterlerinde hesabın
0 olduğu,
davacı şirketin, davalı şirketten ayıplı ürünler nedeniyle fatura bedeli 9.720 TL alacaklı
olduğu,
hesaplanan işlemiş faizin 218,37 TL olduğu,
davacı tarafından İcra Takibinde (122,40 TL+949,00 TL) = 1.071,40 TL D.İş dosya ile ilgili
talebinin olduğu,
şikayete konu ürünlerin; gizli ayıplı olduğu, ayıpların, ilk kullanımla beraber ortaya çıkacağı, esas ayıpların sökülme ve yırtılmalar olduğu, tekrar maske olarak ikinci el satışının mümkün olmadığı, fire/hurda olarak değerlendirilebileceği, fire/hurda olarak, ambalajsız halde tüm ürünlerin yaklaşık 21KG olduğu, 3,00 TL/KG
fiyat üzerinden satışının yapılabilmesi durumunda da ederinin 66TL olacağı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde;Takip konusu alacağın taraflar arasındaki ticari nitelikteki satım sözleşmesine konu maskelerde ayıp iddiasından kaynaklı alacağa yönelik takibe itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı taraf, davalı tarafça satımı gerçekleştirilen maskelerden bir bölümüne (06.04.2020 tarih, 2.000 adet toz maskesi ve 9.720,00
TL bedelli fatura) fatura tanzim edildiğini, satılan maskelerin ayıplı olması nedeniyle davalı tarafa Bursa 10.Noterliğinin11.06.2020 tarih, 18547 yevmiye numaralı ihtarnamenin gönderildiğini, ihtarname tarihi itibari ile davlı tarafça sonradan gönderilen ürünlerle birlikte Bursa7.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/31 diş dosyasıyla delil tespiti yaptırıldığını, gerçekleştirilen tespitte bilirkişi raporu ile 8186 adet maskenin ayıplı olduğu tespit edildiği, davalı tarafça kısmi olarak tanzim edilen faturada maske adedinin 4.50 TL kdv hariç olarak satıldığından 8186 adet ayıplı maske adedinin 36.837 TL olduğunu, bu bedelle birlikte delil tespiti ve ihtarname masrafına yönelik takibe itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı taraf davacı tarafla aralarında 06.04.2020 tarih, 2.000 adet toz maskesi ve 9.720,00
TL bedelli fatura dışında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını, faturaya konu maske dışında davacı tarafa herhangi bir maske satışının olmadığı, ayrıca faturaya konu maskelerdeki ayıp iddiasını kabul etmediklerini belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davacı taraf, davalı tarafça satımı gerçekleştirilen maskelerden bir bölümüne fatura tanzim edildiğini belirtiğinden taraflar tacir olup, ticari defterler ile ticari ilişki ve alacak miktarının ispatı mümkün olduğundan mahkememizce delil olarak dayanılan taraf ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, HMK 222 maddesinde, “(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılmaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılmaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. ” hükmü gereğince, davacı tarafın inceleme gününde ticari defterlerini ibraz etmediği, davalı taraf ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi inceleme sonucunda
davalı şirket tarafından, davacı şirkete düzenlenen faturanın
06.04.2020 tarih, 2.000 adet toz maskesi ve 9.720,00
TL bedelli olduğu, davacı şirket tarafından, davalı şirketin hesabına 06.04.2020 tarihinde
toz maskesi bedeli açıklaması adı altında 9.720 TL ödeme gönderilmiş olduğu, taraflar arasında düzenlenmiş başka bir faturanın olmadığı, davalının defterlerinde hesabın
0 olduğu tespit edilmiştir.
Taraflar arasında
06.04.2020 tarih ve 9.720,00
TL bedeli faturaya konu 2.000 adet toz maske satışı olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Her ne kadar davalı taraf davacı tarafa satılan maskelerin beyaz toz maskesi olduğunu iddia etmişse de, taraflar arasında yazılı bir sözleşme olmadığı, söz konusu faturada buna ilişkin bir açıklama olmadığı gibi davalı tarafça da siparişe baz olabilecek bir belge sunulmadığı görülmüştür.
Mahkememizce yapılan keşif alınan bilirkişi raporuna göre, davacı tarafça,
davaya esas ürünlerin 13 karton koli ve 2 büyük poşette, toplam 15 ambalaj siyah maske
olduğunun belirtildiği,15 ambalajdan, 2 adet büyük poşet ambalaj ile 5 adet karton kolinin iade geldiği beyan
edilmiş, iade kolilerden birinin isimsiz olduğu, diğer 4 tanesinde; Özmen Teknik, Üç Yıldız, İnegöl
Şahinler ve Burtek isimlerinin yazdığı, tespit dosyasında davacı tarafça Özmen Teknik Hırdavat Tekstil İnşaat San. Tic. Ltd. Şti tarafından davacı taraf kesilen toplam 1.050 adet toz maskesinin iade faturasının konu edildiği, mahkememizce alınan bilirkişi raporunda ve tespit raporunda davaya konu edilen maskelerin ayıplı olup ürünlerin yapısı ve kusurları nedeniyle, maske olarak kullanımına uygun
olmadığı, beklenen faydayı sağlamayacağı bu nedenle piyasada tekrar maske olarak değil, en fazla
fire/hurda ürün olarak kullanılabileceğinin tespit edildiği, her ne kadar davacı tarafça davalı tarafından kendisine 06.04.2020 tarih ve 9.720,00
TL bedelli faturaya konu 2.000 adet maske dışında başka maske satışlarının da olduğunu belirtmişse de buna ilişkin fatura, sevk irsaliyesi veya ödemeye ilişkin herhangi belge sunulmadığı gibi davacı taraf ticari defterlerini ibraz etmediğinden bu konuda inceleme de yapılamadığı, davalı taraf defterlerinde de taraflar arasında düzenlenmiş başka bir faturaya veya 9.720,00
TL dışında başka bir ödemeye ilişkin herhangi bir kaydın bulunmadığı, davacının davaya konu edilen ürünlerin tamamın davalıdan satın aldığına dair iddiasını yazılı delillerle ispat edemediği, bu nedenle davacı şirketin, davalı şirketten ayıplı ürünler nedeniyle fatura bedeli 9.720 TL alacaklı
olduğu,
hesaplanan işlemiş faizin 218,37 TL olduğu,
davacı tarafından icra takibinde (122,40 TL+949,00 TL) = 1.071,40 TL D.İş dosya ile ilgili
talebinin olduğu anlaşılmakla Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile; davalının Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra takibine itirazının kısmen iptaline, icra takibinin; 9.720,00-TL asıl alacak, 218,37-TL işlemiş faiz ve 1.071,40 TL tespit dava masrafı olmak üzere toplam 11.009,77-TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş, ayrıca alacak likit olmayıp ve yasal şartlar oluşmamakla davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2020/… Esas sayılı icra takibine itirazının KISMEN İPTALİNE, icra takibinin; 9.720,00-TL asıl alacak, 218,37-TL işlemiş faiz ve 1.071,40 TL tespit dava masrafı olmak üzere toplam 11.009,77-TL üzerinden DEVAMINA, Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacak likit olmayıp ve yasal şartlar oluşmamakla davalı aleyhine icra inkar tazminatı hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 752,08-TL harçtan peşin alınan 460,50-TL harcın mahsubu ile bakiye 291,58-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, davanın kabul ve red oranına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 1.197,90-TL harç, 1.500,00-TL bilirkişi ücreti, 300,00-TL keşif araç ücreti ve 125,00-TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 3.122,90-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 901,75-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin ret kabul oranına göre 381,15-TL’sinin davalıdan, 938,85-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
8-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/11/2022
Katip … Hakim …
E-imzalıdır E-imzalıdır