Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/775 E. 2022/467 K. 14.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/775 Esas
KARAR NO : 2022/467

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -UETS
DAVALI : … (TC. …) …
VEKİLİ : Av. … -UETS

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/10/2021
KARAR TARİHİ : 14/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Dilekçe ekinde sunulan irsaliye faturalardan da anlaşılacağı üzere, davacı müvekkil şirkete ait ürünlerin davalıya teslim edildiğini, irsaliye faturasının da teslim edilmiş olduğunu, fatura içeriğine davalı tarafından itiraz edilmediği, fakat ödeme işlemi de süresi içerisinde davalı tarafından yapılmadığını, davalı taraf borcunu ödememiş olduğundan dolayı kendisi hakkında Gebze 4. İcra Müdürlüğü 2019/…E. sayılı dosyası kapsamında takibe geçilmiş olduğunu, ancak, davalı tarafından ödeme emrine haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itiraz üzerine takibin durdurulduğunu, müvekkili tarafça her ne kadar arabuluculuk bürosuna başvuru yapılmış ise de anlaşma sağlanamadığını, anılan bu sebeplerle; davanın kabulü ile, itirazın iptaline ve takibin devamına, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekaleti ücretin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu faturalar 2016 tarihli olup, icra takibi 2019 yılında gerçekleştirilmiş olduğunu, ticari hayat içerisinde ödenmeyen bir borcun 3 yıl gibi oldukça uzun bir süre tahsil edilmesine yönelik girişimde bulunulmaması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, ayrıca davaya konu ticari ilişkiden sonra da davacı firma ile birçok alışveriş gerçekleştirilmiş olduğunu, davacı takibe konu faturalara ilişkin malların büyük bir kısmını müvekkile hiç teslim etmemiş, teslim edilen mallar ise ayıplı olduğu gerekçesiyle davacıya iade edilmiş olduğunu, bu nedenle taraf defterleri ve diğer tüm ticari kayıtlar üzerinde alanında uzman bilirkişi marifetiyle inceleme yapılarak ve rapor aldırılmasını, ve icra dosyasına borçlu olunmadığının tespitini talep ettiğini, anılan bu sebeplerle; davanın reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2019/…Esas sayılı icra takibine itirazın iptali davası olup yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce Gebze 4. İcra Müdürlüğü’nün 2019/…Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; 08/01/2019 tarihinde, davalı aleyhine 17.034,16-TL asıl alacak, 5.026,94-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam; 22.061,10-TL miktar üzerinden takip başlatıldığı, davalı vekilinin 08/04/2019 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce, tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak, tarafların 2016, 2017, 2018, 2019 yıllarına ait BA/BS formları ile davalı tarafın aynı yıllara ilişkin yıllık gelir vergisi beyannamelerinin dosyamıza celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce, BTSO’ya ve Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanlığı’na müzekkere yazılarak, davalıya ait kayıtlar dosyamıza celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce, dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine yönelik rapor tanzimi için dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman SMMM bilirkişi …a teslim edilmiştir.
23/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Bursa 3.Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… Esas Sayılı mevcut dava dosyası davacı şirkete ait 2016-
2017-2018 yılları ticari (yevmiye, kebir) defterlerinin, davalı firmaya ait 2016-2017 yılları (yevmiye,
kebir) defterlerinin incelenmesi sonucu;
davacı şirketin 2016-2017-2018 yılları (yevmiye, kebir) defterlerinin açılış tasdiklerinin ve
(yevmiye) defterlerinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, davalı firmanın 2016-2017 yılları (yevmiye, kebir) defterlerinin açılış tasdiklerinin ve (yevmiye)
defterlerinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 12.10.2021 tarih cevap yazılarında davalı …’in 24.07.2014 tarihinde (ticari işletme) kaydının olduğu ve devam ettiğinin
belirtildiği, Uludağ Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 12.10.2021 tarih cevap yazıları;
davalı …’in 2016-2017-2018-2019 yıllarında bilanço usulüne göre defter tuttuğu,
2016 yılı net satışlarının 429.522,23 TL olduğu,
2017 yılı net satışlarının 862.147,04 TL olduğu,
2018 yılı net satışlarının 982.207,86 TL olduğu,
2019 yılı net satışlarının 2.460.747,62 TL olduğu,
davalının tacir olduğu, davacı şirketin, davalı firmaya (03.04.2015-20.08.2016) tarihleri arasında mal satışlarının olduğu
,taraflar arasında uzun süreli ticari bir ilişkinin mevcut olduğu, tarafların açık hesap çalıştığı, davacı ve davalı şirketin resmi defterlerinde 31.12.2017 tarihinde hesap bakiyesinde mutabık
oldukları; davacı şirketin, davalı firmadan 22.034,16 TL alacaklı gözüktüğü,
davacı şirketin 2018 yılı resmi defterlerine göre; davacı şirketin davalı firmadan 5.000 TL Kuveyt Türk
çeki almış olduğu,
sonuç olarak; davacı şirketin davalı firmadan 17.034,16 TL alacaklı olduğu,
davacı şirket tarafından takip tarihinden önce, davalı firmaya borcun ödenmesi yönünde
gönderilmiş yazılı bir ihtarın olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Takip konusu alacağın taraflar arasındaki ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanan fatura alacağı olduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, kural olarak alacağın varlığı hususunda ispat yükü davacı üzerinde olduğu, mahkememizce delil olarak dayanılan taraf ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, HMK’nun 222.maddesi uyarınca tarafların ticari defterlerinin birbirini doğrulayan hususlarda kesin delil oluşturduğu, HMK 222/3 maddesinde”İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.” hükmü gereği taraf ticari defterleri üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen faturaların davacı ve davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olup, davalı tarafından BA formu ile alış olarak, davacı tarafından BS formu ile satış olarak bildirildiği, akdi ilişkinin ve fatura içeriğinin davalı tarafça kabul edilmiş sayılacağı, davalı tarafın fatura konusu malın büyük bir kısmının teslim edilmediği ve teslim edilen malların ayıplı olduğundan bahisle iade edildiğine ilişkin iddiasına yönelik yazılı bir delil sunulmadığı, davalının ayıba ilişkin savunmalarını da tarafların tacir olması dikkate alındığında yazılı delillerle ispatlaması gerekmektiği, davalı tarafça söz konusu ayıplara ilişkin herhangi bir ihtarname ve yazılı delil sunulmadığı, davacı ve davalı şirketin resmi defterlerinde 31.12.2017 tarihinde hesap bakiyesinde mutabık
oldukları; davacı şirketin, davalı firmadan 22.034,16 TL alacaklı gözüktüğü,
davacı şirketin 2018 yılı resmi defterlerine göre; davacı şirketin davalı firmadan 5.000 TL Kuveyt Türk
çeki almış olduğu,
sonuç olarak; davacı şirketin davalı firmadan 17.034,16 TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ödemeye ilişkin belge de sunmadığı ,davacı şirket tarafından takip tarihinden önce, davalı firmaya borcun ödenmesi yönünde
gönderilmiş yazılı bir ihtar olmadığından davacı tarafın işlemiş faiz talebinde bulunamayacağı anlaşılmakla, mahkememizce dava ve takip talebi dikkate alınarak, davanın kısmen kabulü ile, davalının Gebze 4. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra takibine itirazının kısmen iptaline, icra takibinin işlemiş faiz dışında 17.034,16- TL asıl alacak tutarı üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, ayrıca alacak likit ve yasal şartlar oluşmakla davalı-borçlu aleyhine asıl alacağın %20 si oranında icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile; davalının Gebze 4. İcra Müdürlüğünün 2019/… Esas sayılı icra takibine itirazının KISMEN İPTALİNE, icra takibinin işlemiş faiz dışında 17.034,16- TL asıl alacak tutarı üzerinden DEVAMINA, Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Alacak likit ve yasal şartlar oluşmakla asıl alacağın %20 si tutarında hesap edilen 3.406,83-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 1.163,61-TL harçtan peşin alınan 266,44-TL harcın mahsubu ile bakiye 897,17-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, davanın kabul ve red oranına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 5.026,94-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 325,74-TL harç, 750,00-TL bilirkişi ücreti ve 56,70-TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.132,44-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 874,40-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
7-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin kabul ret oranına göre, 1.019,21-TL’sinin davalıdan, 300,79-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
8-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı şirket yetkilisi ile davalı vekilinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır