Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/764 E. 2022/526 K. 21.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/764 Esas
KARAR NO : 2022/526

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVALI : … TC. …
DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 01/10/2021
KARAR TARİHİ : 21/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili satıcı ile davalı alıcının iş ilişkisi, takip dayanağı 50 den fazla faturalardan da anlaşılacağı üzere, davalı borçlunun yalıtım inşaat işi gereği ihtiyacı olan ve davacı müvekkilin de satmış olduğu inşaat malzemelerinin alımı satımı olduğunu, alacağın varlığı ve ticari işin sürekliliği, faturalardan ve tarafların ticari kayıtlarının incelenmesinden de anlaşılacağını, müvekkilinin sattığı mallara rağmen, davalı yan fatura bedellerini ödemeyince, davalı aleyhine Bursa 12 İcra Müdürlüğü’nün 2021/ E. dosyasıyla takip başlatıldığını, davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, bu nedenle dava şartı olan arabuluculuk müessesine başvurulmuş, ancak olumlu sonuç alınamadığını, anılan bu sebeplerle; davalının icra takibine yaptığı itirazın iptaline, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi ile yargılama giderleri ve vekaleti ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı tarafa usulüne uygun yapılan tebligata rağmen, yasal süresi içerisinde davaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
GEREKÇE;
Dava; itirazın iptali davası olup yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce; davacı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi yönünden; dava dosyası, ibraz edilen deliller ve davacıya ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine yönelik bilirkişi raporu tanzimi için, dosya tüm ekleri ile birlikte SMMM bilirkişi a teslim edilmiştir.
10/02/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Bursa 3.Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/ Esas Sayılı mevcut dava dosyası, davacı şirketin 2019-
2020 yıllarına ait (yevmiye) defterlerinin incelenmesi sonucu;
davacı şirketin 2019-2020 yılına ait ticari (yevmiye) defterlerinin açılış ve kapanış tasdiklerinin
yaptırıldığı, Antalya Düden Vergi Dairesi Müdürlüğü’nün 06.01.2022 tarih cevap yazılarına göre; davalı …’ın (04.01.2021-21.11.2021) tarihleri arası vergi mükellefi olduğunun belirtildiği, mükellef tarafından beyan edilen 2021 yılı 3.dönem (07-09/2021) Gelir Geçici Vergi Beyannamesinin
yazı ekinde gönderildiği, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliğinin 06.10.2021 tarih cevap yazılarına göre; davalı … adına kayda rastlanılmadığının belirtildiği,
Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası’nın cevap yazılarına göre;
davalı … adına kayda rastlanılmadığının belirtildiği,
Türkiye Ticaret Sicil Gazetesine Göre;
davalının (… İşletmesinin 06.01.2021 Tarihinde Antalya
Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne tescil edildiği, davalının 04.01.2021 tarihinde vergi mükellefi olduğu, 21.11.2021 tarihinde vergi
mükellefiyetini sonlandırdığı,
davacı şirketin , davalı tarafa satışlarının (13.12.2019-30.09.2020) tarihleri arası olduğu (tablo 1)
satışların toplam tutarının (kdv dahil) 58.255,96 TL olduğu, davalının bu tarihlerde vergi mükellefiyetinin olmadığı, davalının bu dönemde tacir olmadığı,
davacı şirketin ticari defterlerine göre; davacı şirket tarafından, davalı tarafa düzenlenen e arşiv faturalar bedelleri toplamı 58.255,96
TL, davalı tarafından, davacı şirkete yapılan ödemeler toplamı 46.696,50
TL, davacı şirketin, davalı taraftan kalan bakiye alacağı 11.559,46
TL, davacı şirket ile davalı arasında herhangi bir yazılı sözleşme olmadığı, tarafları açık hesap
çalıştığı,
davacı şirketin ticari defterlerine göre; davacı şirketin, davalı taraftan 11.559,44 TL alacaklı
gözüktüğü yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenebilmesi için ise, Antalya Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, talimatın bilirkişi ücreti yatırılmadığından bahisle iade edildiği görülmüştür.
Mahkememizce Gemlik Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı’na müzekkere yazılarak, davalıya ait kayıtların celbi istenildiği, gelen yazı cevabı ile davalıya ait kaydın bulunmadığının belirtildiği görülmüştür.
Mahkememizce Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak davalıya ait kayıtların gönderilmesinin istenildiği, yazı cevabında, davalının firma kaydına rastlanılmadığı, ancak; Antalya Ticaret Sicilinin 112265 numarasında … Yalıtım Sistemleri olarak firma kaydına rastlanıldığı belirtilerek firma dosyasının fotokopisi gönderildiği, firma kaydının tescil tarihinin 06/01/2021 tarihi olduğu görülmüştür.
Mahkememizce, Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanlığı’na müzekkere yazılarak, davalıya ait kayıtların celbi istendiği, gelen yazı cevaplarında davalıya ait herhangi bir kaydın bulunmadığına dair bilgi verildiği görülmüştür.
Mahkememizce Gemlik Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davalıya ait gelir vergisi beyannamelerinin istenildiği, yazı cevabında, …’ın daire mükellefi olmadığı,
Antalya Vergi Dairesi Başkanlığı Düden Vergi Dairesi Müdürlüğünün mükellefi olduğu ve
mükellefiyetinin 04/01/2021 tarihinde başladığı, 2021 yılı gelir vergisi beyannamesinin 2022 yılı mart
ayında beyan edileceğinin belirtildiği görülmüştür.
Mahkememizce Antalya Düden Vergi Dairesi Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak, davalıya ait gelir vergisi beyannamelerinin istenildiği, yazı cevabında, davalının 04/01/2021-21/11/2021 tarihleri arasında daire mükellefi olduğu, 07-09/2021 dönem gelir geçici vergi beyannamesinin yazı ekinde gönderildiği görülmüştür.
HMK’nın 114/1-c maddesine göre “mahkemenin görevli olması” dava şartıdır. Aynı Kanun’un 115/1 maddesine göre mahkeme dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. Aynı maddenin 2 nolu bendine göre ise mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Diğer taraftan Asliye Ticaret Mahkemeleri ile diğer Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/3. maddesi uyarınca iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir. Göreve ilişkin düzenlemeler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemesi Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca kamu düzenine ilişkin olduğundan mahkemelerce re’sen incelenir.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4. maddesinde ticari davalar sayılmış, 5. maddesinde de ticari davalara Asliye Ticaret Mahkemesinde bakılacağı belirtilmiştir. 4. madde hükmüne göre bir davanın ticari dava sayılması için her iki tarafın tacir olması ve uyuşmazlığın her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğması (nispi ticari dava) ya da tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın maddede 6 bent halinde sayılan davalardan olması (mutlak ticari dava) gerekir. Yine, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Somut olayda, dava, fatura alacağından kaynaklı takibe itirazın iptali davası olup, dosyaya celp edilen vergi dairesi ve ticaret odası kayıtlarından davacı tarafından davalı tarafa kesilen takibe konu fatura döneminde bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere, davalı taraf tacir olmayıp, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava olmadığı gibi taraflar arasındaki ihtilafın Ticaret Mahkemeleri’nin görevini belirleyen TTK’nın 4. Maddesinde sayılan hususları kapsamadığı anlaşıldığından bu hususla ilgili yargılama yapma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olup mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dosyanın görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı taraf yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 21/04/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır