Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/756 E. 2023/162 K. 15.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/756
KARAR NO : 2023/162

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -TC Kimlik no- …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 29/09/2021
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı Kooperatifin üyesi olup 14.10.2016 tarihli Ortaklık/ Üyelik Hisse Devri ve Temlik Senedi’ne istinaden Kooperatif üyesi … ….’dan devraldığını, aynı tarihte Kooperatife başvurarak üyelik talebinde bulunmuş, Kooperatif tarafından üye kaydı gerçekleştirildiğini, müvekkilinin üyelik devir sözleşmesinden de anlaşılacağı gibi devir bedeli 150.000,00 TL dışında başkaca bir ödeme yapmayacağı inancıyla üyeliği şartlı olarak devraldığını gerçekten de Kooperatif tarafından kendisinden üyeliğe kabul edildiği 14.10.2016 tarihinden ihraç tarihine kadar herhangi bir aidat vs ödeme talebinde bulunulmadığını, kooperatif yönetimi değiştikten sonra en şekilde hesaplandığı da açıkça belirtilmeksizin adi yazılı bir Excel tablosu ile 2016 yılı Aralık ayı ile 2020 yılı Kasım ayı arasında 17.220 TL anapara 9.598,60 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 26.818,00 TL, 2020 yılı Aralık ayı ile 2021 yılı Mart ayı arasında 700 TL aidat, 800 TL elektrik abonelik ve 24.400 TL Toplu Ödeme olmak üzere toplam 25.900,00 TL ,Toplam 52.718,00 TL borç çıkarıldığı belirtildiğini, daha sonra davalı Kooperatifin 01.07.2021 tarih ve 29 nolu Yönetim Kurulu kararıyla müvekkilin gecikme faizi ile birlikte toplam 52.368 TL borcunu ödemesi hususunda iki defa ihtarname gönderildiği, ihtara rağmen borcun ödenmediği gerekçesiyle üyelikten çıkarılmasına karar verilmiş, Bursa 23. Noterliğinin 02.07.2021 tarih ve 19041 yevmiye nolu Kooperatif İhraç İhtarnamesi gönderildiğini, Kooperatif tarafından gönderilen Bursa 10. Noterliğinin 27.04.2021 tarih ve 15310 yevmiye nolu ilk ihtarnamesi ile Bursa 10. Noterliğinin 26.05.2021 tarih ve 17390 yevmiye nolu ikinci ihtarnamesinde müvekkilin gecikme faizi dahil 52.368,00 TL borcunun olduğu bildirilmişse de yukarıda da belirtildiği üzere bu borcun kaynağının ne olduğu tam olarak açıklanmamış, bir adet Excel Tablosu gösterilmiştir. Bir örneği dava dilekçemiz ekinde sunulan anılan Excel Tablosu incelendiğinde özellikle müvekkilin kooperatif üyesi olduğu tarihten sonraki 2016 yılı Aralık ayı ile 2020 yılı Kasım ayı arasında 17.220 TL anapara borcu yanında 9.598,60 TL işlemiş faiz borcu olduğu gösterilmiştir. Faiz tablosuna bakıldığında ise %86 oranından başlayıp % 2 oranına kadar azalan ve bileşik mi basit mi olduğu belli olmayan gecikme faizi uygulandığı, tahminen geciken ayların her birinin aylık %2 gecikme faizi uygulanmak suretiyle hesap kesimi tarihine kadar geçen süreye ilişkin faiz hesabı yapıldığı anlaşılmakta olduğunu, ancak 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK nın 120/I ve 120/2 maddesi hükmü gereğince uygulanabilecek gecikme faizi tutarı aylık %1,5 oranını aşamazken Kooperatif tarafından bu oranı aşar şekilde fazla faiz işletilmesi ve gerçek olmayan bir borcun tahsilinin istenmesi, akabinde de bu borcun ödenmediği gerekçesiyle müvekkilin ihracı kamu düzenine aykırı olup ihraç kararının iptali gerektiğini, öğreti ve Yargıtay uygulamasında üyenin ihraç edilebilmesi için borcunun kesin olarak belirlenmesi ve ancak bu borcu yasal şartlarını taşıyan ihtara rağmen ödememesi halinde genel kurul kararıyla ihraç edilebileceği, iptal davasının ihraç kararının tebliğinden itibaren 3 ay içerisinde açılması gerektiği belirtildiğini, ihraç edilen üyeye tanınan bu üç aylık itiraz süresi hak düşürücü süre olup, bu süre içinde itiraz etme olanağını kullanmadığı takdirde hakkındaki ihraç kararı kesinleşeceğini, somut olayda, davacının ihracına ilişkin 28.12.1999 tarihli karar davacıya 12.01.2000 tarihinde tebliğ edildiğini; bu arada Kooperatif Olağan Genel Kurulu’nca, yönetim kurulu tarafından ihraç edilen üyelere borçlarını faiziyle birlikte ödemeleri konusunda Nisan ayının son gününe yani 30.04.2000 tarihine kadar süre verilerek bu süre içinde ödeme yapmaları halinde üyeliklerinin devamı konusunda olanak tanınmış ve davacıya da tanınan süre içinde ödeme yapmadığı için kesin ihraç kararı açıklaması ile Ankara 44. Noterliğinden 31.05.2000 tarih ve 11255 yevmiye numaralı yazı gönderilip, 09.06.2000 tarihinde muhatabın daimi işçisi imzasına tebliğ edilmiş ve davacı ihraç kararına karşı itirazını 18.07.2000 tarihinde açtığı eldeki dava ile yaptığını, her ne kadar davacı yapılan bu son tebligatı esas alarak itirazda bulunmuş ise de gerçekte üç aylık hak düşürücü süre üyelikten ihraç kararının tebliğ tarihi olan 12.01.2000 tarihinde başlamış ve davanın açılma tarihi olan 18.07.2000 tarihinden çok önce de sona erdiğini, ihraç kararından sonra Kooperatif Olağan Genel Kurulu’nun üyelikten ihraç edilenlere borçlarını ödeme konusunda verdiği süre bir atıfet mehli olup, üyeliğin devamına olanak sağlayan yeni bir süre anlamına gelmemekte olduğunu, üç aylık hak düşürücü sürenin başlangıcına, verilen atıfet mehli sonunda ödeme gerçekleşmemesi nedeniyle, daha önce verilen ihraç kararının kesinleştiğini duyuran tebligat esas alınamaz. 12.01.2000 tarihli tebligat üç aylık hak düşürücü sürenin başlangıcına esas alınacaktır. Atıfet mehline rağmen kooperatife olan borcunu ödemediği, bu durumda kendisine tanınan atıfetten de yararlanamayacağı da belirgindir.” denildiğini, kooperatif ortağının borcunun ne olduğu tam olarak belirlenmeden, hatta somut olayda olduğu gibi yasada belirtilen orandan daha fazla oranda gecikme faizi uygulanarak şişirilmiş rakamların üyeye dayatılması ve sonrasında da dayatılan bu bedelin ödenmediği gerekçesiyle ihraç kararı verilmesi usul ve yasaya emsal Yargıtay kararlarına aykırı olduğunu, tüm bunların dışında kooperatifler Kanunu’nun 23. Maddesinde “Ortaklar bu kanunun kabul ettiği esaslar dahilinde hak ve vecibelerde eşittirler” hükmü getirilmiş olup buna göre borcunu zamanında ödemeyen tüm kooperatif ortaklarına aynı şekilde gecikme faizi uygulanması ve borcunu ödemeyen ortakların tümünün ortaklıktan çıkarılması gerekir. Ancak davalı Kooperatifin defter ve kayıtları getirildiğinde yapılacak bilirkişi incelemesi sonucunda ortaklar arasında eşit işlem borcuna uyulmadığı, ortakların tümüne gecikme faizi uygulanmadığı, geçmiş dönemden faiz borcu olan ortakların faizlerinin silindiği ve ancak Kooperatif yeni yönetimi tarafından belirlenen bazı ortaklara gecikme faizi uygulanarak bunların ihraç edildiği görüleceğini, iş bu davada müvekkilinin ihracının haklı olup olmadığının tespiti bakımından, müvekkilden talep edilen borcu kabul anlamına gelmemek kaydıyla gecikme faizi işletilen 2016 – 2021 yılları arasında, kooperatifin diğer üyelerine gecikme tazminatı işletilip işletilmediğinin ve bunun tahsil edilip edilmediğinin de ayrıca belirlenmesi gerektiği açıktır. Ayrıca kooperatif genel kurul kararlarında ne miktarda borcu olan üye için ihraç süreci başlatılacağı yönünde alınmış bir karar da yokken bir kısım üyelerin gecikme faizi borçlarının hiç tahsil edilmediği ve bunlar hakkında herhangi bir ihtar veya ihraç süreci başlatılmadığı halde müvekkilden böyle fahiş bir gecikme zammı talep edilmesi ve borcu olan her üye için ihraç işlemi başlatılmaması, Kooperatifler Kanununun 23. Maddesindeki “üyeler arasında eşitlik” ilkesine aykırı olduğunu, eş deyişle eğer böyle bir gecikme faizi hesabı yapılacak ve ödememe üzerine ihraç işlemi yapılacaksa istisnasız tüm üyelerin aidat ödeme tarihleri göz önünde bulundurularak herkese gecikme faizi uygulanması ve faiz borçlarının istisnasız herkesten istenmesi, ödemeyen herkesin de ihraç edilmesi gerekirken bir kısım üyeler hakkında faiz işletilip ihraç kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, ayrıca, Kooperatif genel kurullarında; ne miktarda borcu olan üyeler hakkında icra takibi yapılacağı ve ne miktarda borcu olan üyelerin ihraç edileceği yönünde alınmış bir karar bulunmadığından ve ödemesi süresi geçmiş diğer üyeler için, icra ve ihraç işlemi yapılmadığından, bitmiş ve hali hazırda oturulur durumda olan dairelerdeki üyeliklerin ihracıyla boşalan yerlerin 3. Kişilere satılması amacıyla bir kısım üyelere usulen ihtarname gönderilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gibi TMK nın 2. Maddesindeki Dürüstlük Kuralına da aykırı olduğunu, geçmiş dönem anapara ve faiz borcu olan diğer tüm üyeler için de icra ve ihraç işlemi yapılıp yapılmadığı hususunda Kooperatifin defter ve muhasebe kayıtları üzerinde inceleme yapılması gerekmekte olduğunu, ayrıca müvekkile çıkarılan borçlardan biri de 2021 yılındaki Elektrik Abonelik bedeli (800,00 TL) olup yine UEDAŞ Elektrik ve BUSKİ İdaresine yazılacak bir müzekkereyle kooperatif üyelerinin elektrik ve su aboneliklerinin tarihleri karşılaştırıldığında bir kısım üyelere 2016 yılından itibaren erken daire teslimi yapıldığı, müvekkil gibi ihraç edilen üyelere ise herhangi bir teslimin gerçekleşmediği gibi bir de ihraç yoluna gidildiği bu nedenle de eşit işlem borcuna aykırı davranıldığı anlaşılacağını, tüm bu sebeplerle; müvekkilinin borcunun ne olduğu tam olarak belirlenmeden, eşit işlem borcuna aykırı biçimde diğer üyelerin birikmiş borçlarına gecikme faizi işletilmediği, bunlar hakkında icra ve ihraç işlemi uygulanmadığı halde, müvekkil ve benzer bir kısım üyeler hakkında yasada belirtilen orandan daha fazla oranda gecikme faizi uygulanarak şişirilmiş rakamların üyeye dayatılması ve sonrasında da dayatılan bu bedelin ödenmediği gerekçesiyle ihraç kararı verilmesi usul ve yasaya emsal Yargıtay kararlarına aykırı olduğundan, hangi genel kurul kararına istinaden alındığı dahi belirtilmeyen 01.07.2021 tarih ve 29 sayılı yönetim kurulu kararı ile üyelikten ihraç işleminin iptali amacıyla dava açılması gerektiğini belirterek fazlaya dair her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydıyla davalı kooperatifin defter ve kayıtları bilirkişi marifetiyle incelenmek suretiyle, diğer tüm üyelerin yaptıkları ödemelerin tarihlerine göre geriye dönük şekilde gecikme faizi uygulanıp uygulanmadığının, uygulanmışsa hangi oranda faiz işletildiğinin, bunun sonucunda tahsil için icra takibi yapılıp yapılmadığının ve ödenmemesi üzerine ihraç işlemi yapılıp yapılmadığının, yapılmışsa hangi üyeler hakkında hangi sebeple işlem yapıldığının tespitine; davacı müvekkilin, davalı kooperatife ihtarname ve ihraç kararında belirtilen miktarlarda borcu olmadığı ve eşit işlem borcuna aykırı davranıldığı için açılan davanın kabulü ile hangi genel kurul kararına istinaden alındığı dahi belirtilmeyen 01.07.2021 TARİH VE 29 SAYILI yönetim kurulu kararının ve üyelikten ihraç işleminin iptaline; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının 14.10.2016 tarihinde hisse devri sureti ile kooperatife üye olmuş ve o tarihten sonra yapılan genel kurullarda alınan kararlara dayalı olarak toplanan hiç bir aidat ve ortak gider ödemesi yapmadığını, uzun yıllar aynı yönetim kurulu ile yönetilen kooperatifte ne yazık ki pek çok kayırmacılık suistimal olduğunu, davacı yana olduğu gibi pek çok kişiden aidat alınmadığı ve hatta kooperatif üyeleri için inşaa edilen bağımsız bölümlerin kişilerin bedelsiz kullanımına terk edildiği ancak 26.09.2020 tarihli genelkurulda yönetim değişikliği ve çok uzun süre sonra teslim edilen bir kısım evrak ve defterlerden anlaşılabildiğini, davacı yan üyeliğinden sonraki tüm genel kurullara davet edilmişse de genel kurul toplantılarına katılmamış, belirlenen aidat miktarları tüm üyelere olduğu gibi davacıya da bildirildiğini, buna rağmen borcunu ödemeyen davalı Koop. Kn. Hükümlerine göre 10 gün ve 1 ay süreli ihtarnamelerle de ödeme yapmadığından ihracı yoluna gidildiğini, üyelik yükümlülüklerini yerine getirmeyen ,genel kurullara gelip bilgi edinme ve yönetime katılma haklarını da kullanmayan davacı yanın dava dilekçesinde sayfalarca ilgisi olmayan Yargıtay karar ları ile davasını haklı gösterme çabası da anlaşılabilir olmadığını, davacıya aidat borçları bildirilmediğini, bu ihtarnamelerde bildirilen borcu sorgulamadığını, itiraz etmediğini ve hiç bir surette ödeme yapmadığını, ödemeye ilişkin bir tek bile makbuz ibraz etmediğini, sanki davaya süresinde açılmamıştır itirazımız olmuş gibi karşı Yargıtay kararları ve karmaşık beyanlar ile dava açıldığını, somut gerçek davacının önceki yönetimin pek çok usulsüzlüğünde olduğu gibi kayırmacı ve diğer üyelerin haklarını ihlal eder tarzının yönetim kurulu değişikliğinden sonra sürdürülmemiş olması olduğunu, davacı süresi içinde aidat ve genel gider borçlarını ödemediğinden kendisine ihraç kararı gönderildiğini ve usulüne uygun olarak tebliğ edildiğini, dosyada toplanacak tüm deliller karşısında davacının ne derece yersiz ve mesnetsiz bir dava açtığı da açıkça belirleneceğini belirterek davacının açtığı yersiz ve mesnetsiz, davanın reddine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava; davacı kooperatif üyesi hakkında verilen ihraca ilişkin kararın yerinde olup olmadığı, iptali sebeplerinin gerçekleşip gerçekleşmediğine ilişkindir.
Mahkememizce davalı kooperatife yazı yazılarak davacıya gönderilen 2 adet borç ihtarnameleri ile ihraç kararına ilişkin ihtarnamenin tebliğ şerhli örnekleri, ihraç kararına dayanak genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının, ana sözleşmenin, 14/10/2016 tarihi ve sonrasına ilişkin yükümlülükleri belirleyen genel kurul kararlarının çıkartılarak gönderilmesinin istenmesine, yazı cevabı dosya içerisine geldiğinde dosyanın SMMM bilirkişi Tuncay ŞİMŞEK’e tevdii ile, davacı şirkete ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar yerinde incelenmek sureti ile iddia ve savunmalar yönünden rapor hazırlanmasının istenmesine karar verilmiş, bilirkişinin 17/01/2023 tarihli raporunda; davacı kooperatife ait 2020 ve 2021 yılları ticari defterlerinin incelenmek üzere tarafına sunulduğunu, defterlerin açılış ve kapanış tasdiklerinin yasal sürelerinde yaptırılmış olduğunun, dava dosyası kapsamında davacı …’in kooperatif hisse devrinin 14.10.2016 tarihli olduğu ve bu konuda kooperatif yönetimi tarafından da üyeliğe alınması yönünde karar alındığı, ancak … adına kooperatif üye defterinde üyelik kaydının yer almadığının tespiti edildiğini, davalı kooperatifin ticari defterleri ve genel kurul toplantı tutanaklarında alınan aidat ve sair ödemelerine ilişkin her ne kadar inceleme yapılmak istenmiş ise de davalı kooperatif vekili tarafından 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterleri kendilerinde bulunmadığından sunulamayacağının belirtildiğini, bu durumda davalı kooperatif genel kurul toplantı tutanakları ve davacıya gönderilen ihtarname ekinde sunulduğu belirtilen borç listesinin karşılaştırması yapıldığını ve karşılaştırma sonucunda rapor içeriğinde ayrıntılı olarak belirtilen borç listesinde yer alıp genel kurul toplantılarında tespiti yapılamayan birçok borçlandırıcı işlemler yapılmış olduğu tespiti edildiğini, davalı kooperatife ait genel kurul toplantılarında alınan aidat, elektrik, toplu ödeme ve sair ödentiler ve bunlar ile ilgili alınan gecikme zammı oranları üzerinden tarafınca aidat tablosu hazırlandığını, davacı kooperatif ticari defter ve dava dosyasına sunulu belgelerin hesaplamaya dahil edilmesi sonucunda …’in 2021 Haziran ayı dahil ödemeleri toplamının 5.000,00 TL olduğu tespit edilmiş olup söz konusu ödemelerin, Genel Kurul tarafından belirlenen aidat tutarları ve gecikme faizi kararlarının dikkate alınması halinde …’in; tahakkuk Eden Elektrik bedeli 3.500,00 TL, toplu ödeme tutarı 24.400,00 TL ve 10.200,00 TL Aidat borç tahakkuku ile birlikte kooperatif üyesinin ödemesi gereken toplam rakamın (3.500,00 + 24.400,00 + 10.200,00)=38.100,00.-TL olacağı, 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunun 120/2. Maddesinde öngörülmüş olan sınırlamanın dikkate alınması halinde faiz borcunun doğduğu tarihte yürürlükte olan mevzuata yani 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 2/1. Maddesine göre belirlenen yasal faiz oranının yüzde yüz fazlasını aşamayacağı, bu durumda yasal faizin 2 katı üzerinde faiz hesaplaması neticesinde ise üye …’in ödemesi gereken gecikme faizinin 5.053,50 TL olduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı kooperatifin üyesi olup bu üyeliğini 14.10.2016 tarihli Ortaklık/ Üyelik Hisse Devri ve Temlik Senedi’ne istinaden Kooperatif üyesi Şennur Turhan’dan devraldığı, aynı tarihte kooperatife başvurarak üyelik talebinde bulunduğu, kooperatif tarafından karar defterinde de üye kaydedilmesine karar verildiği, davacının üyelik devir sözleşmesinde yazılı devir bedeli 150.000,00 TL dışında başkaca bir ödeme yapmayacağı inancıyla üyeliği şartlı olarak devraldığı, gerçekten de kooperatif tarafından kendisinin üyeliğe kabul edildiği 14.10.2016 tarihinden ihraç tarihine kadar herhangi bir aidat vs ödeme talebinde bulunulmadığı, 2007 – 2020 yılları arasındaki Genel Kurullarda toplanmasına karar verilen, aidat, ek ödenti ve gecikme faizleri konusunda davacı tarafa herhangi bir Genel Kurul Kararı da tebliğ edilmediği, daha sonra davalı kooperatifin 01.07.2021 tarih ve 29 nolu Yönetim Kurulu kararıyla davacının gecikme faizi ile birlikte toplam 52.368,00.-TL borcunu ödemesi hususunda iki defa ihtarname gönderildiği, ihtara rağmen borcun ödenmediği gerekçesiyle üyelikten çıkarılmasına karar verildiği, Bursa 23. Noterliğinin 02.07.2021 tarih ve 19041 yevmiye nolu Kooperatif İhraç İhtarnamesi gönderildiği, dosya kapsamında yapılan bilirkişi incelemesinde de sadece 2020 ve 2021 yılına ilişkin defterler sunulmuş olup davacı …’in kooperatif üyeliği 14.10.2016 tarihinde başlamış olduğundan ve borç dökümünde 2016–2019 yılları arasındaki borçlar ve gecikme faizleri de gösterilmiş olduğundan davalı kooperatif tarafından 2016, 2017, 2018 ve 2019 yıllarına ait ticari defterlerin incelenmek üzere bilirkişiye sunulması gerekirken, davalı tarafın defterlerin kendilerinde olmadığını beyan ettiği ve bu defterlerin sunulmadığı anlaşılmış olup, davacıya gönderilen borç dökümlerinin yer alması gereken 2016 – 2017 – 2018 ve 2019 yılı ticari defterlerinin sunulmamış olması sebebiyle davacının kooperatife ihtarnamelerde belirtilen kadar borcunun olduğu ispat edilememiş olup, ihtarnamede belirtilen rakamların Kooperatif Genel Kurul Kararlarına ve sunulan defterlere de uymadığı sabit olduğundan 07.03.2021 Yılı Genel Kurulu kararına istinaden alınan 01.07.2021 tarih ve 29 sayılı Yönetim Kurulu Kararının Ve Üyelikten İhraç kararında hukuka uyarlık bulunmadığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının kooperatif üyeliğinden ihracına ilişkin 07/07/2021 tarih ve 29 sayılı yönetim kurulu kararı ile alınan üyelikten ihraç işleminin İPTALİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 179,90.-TL harçtan peşin yatırılan 59,30.-TL harcın mahsubu ile bakiye 120,60.-TL harcın davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 1.011,10.-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzünde, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.15/02/2023

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza

DAVACI TARAFÇA YAPILAN
YARGILAMA GİDERLERİ DÖKÜMÜ.
59,30 TL BVH.
59,30 TL PH.
750,00 TL BİLİRKİŞİ ÜCRETİ
142,50 TL TEB. VE POSTA GİD.
TOPLAM : 1.011,10.-TL