Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/68 Esas – 2023/532
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR
ESAS NO : 2021/68
KARAR NO : 2023/532
HAKİM : …….
KATİP : ……..
DAVACI : … – …..
VEKİLİ : Av. …… – [16321-23972-…..] UETS
DAVALI : … KOLEJLERİ BİLİŞİM SİSTEMLERİ EĞİTİM MATBAA BASIM SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – ………. [25939-66253-…..] UETS
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/01/2021
KARAR TARİHİ : 25/05/2023
Mahkememizde açılan davanın açık muhakemesi sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin uzun yıllardır kitap & kırtasiye satım ve dağıtım işlerini yaptığını. 10/03/2020 tarihli satış dağıtım ve iade sözleşmesinin taraflar arasında imzalandığını, ve sözleşme ile de davalı … Kolejleri Tic. Ltd. Şti. tarafından üretilen ya da basılmakta olan ürünlerin davacı müvekkili tarafından toptan ve ya perakende olarak satılması ve ürünlerin iadesi hususlarında karşılıklı edim ve yükümlülüklerinin belirlendiğini. Taraflar arasında akdedilen sözleşme ile birlikte müvekkilinin mal karşılığı olmak üzere 10/03/2020 düzenleme ve 31/11/2020 vade tarihli 30.000 TL. Bedelli, 31/12/2020 vade tarihli 30.000 TL. Bedelli, 31/02/2021 vade tarihli 30.000 TL. Bedelli, 31/03/2021 vade tarihli 30.000 TL. Bedelli, 31/04/2021 vade tarihli 30.000 TL. bedelli senetleri davalıya verdiğini. Ülkemizde ve dünyada yaşanan pandemi koşulları nedeniyle müvekkilinin satış yapma ihtimalinin neredeyse kalmadığını. Tarafların zarara uğramasının önüne geçmek maksadıyla Erzurum 6. Noterliği’nin 22/04/2020 tarihli ve 5060 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davalıya ihtarname gönderildiğini. Davalının ihtarnameyi tebliğ aldığını fakat ilgili bonoları iade etmediğini. Bu nedenle müvekkilinin davalıya ilgili bonolar nedeni ile borçlu olunmadığının tespitini, %20’den az olmamak kaydı ile tazminata hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın müvekkili şirketle oldukça yüklü miktarda kitap alımına ilişkin sözleşme imzaladığını. Davacının taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı hareket ederek müvekkilinin sözleşmeden olan haklı beklentisini zedelediğini. Müvekkili şirketin sözleşmenin tüm gereklerini yerine getirdiğini. Taraflar arasındaki sözleşmeyi haksız olarak fesheden davacının müvekkilinin teslim etmek üzere ürettiği tüm ürünlerin elinde kalmasına sebebiyet vererek ciddi külfet altında bıraktığını. Bu nedenle davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin mücbir sebep ve sipariş verilmeden mal gönderilmesi ve fesih edilmesi nedeni ile davalıya verilen bonolar kaynaklı borçlu olunmadığının tespiti amacı ile açılan 150.000,00 TL tutarlı menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve kayıtlarının incelenmesine karar verilmiştir. Davalı tarafın ticari defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapmak üzere dosya bilirkişi ……….’ya tevdi edilmiştir. Bilirkişinin 19/01/2022 tarihli raporunda özetle;
“a) Davalı tarafın Ticari Defterlerindeki kayıtlara göre taraflar arasında ticari bir ilişkinin olduğu, İcra inkar Tazminatı hususunda Takdirin Sayın Mahkemenize ait olmak üzere,
b) Davalının cari hesap ve yevmiye defter kayıtları incelendiğinde, 2020 yılında davaya konu olan ilgili 5 adet ve toplamda 150.000,00 TL değerindeki senetlere ilişkin kayıtların davalının ticari defterlerine kayıtlı olduğu, 2020 yılında davalı tarafından davacıya düzenlene 3 adet ve 19.871,50 TL değerinde faturanın kayıtlı olduğu, bu faturalara ilişkin bir ödeme kaydının mevcut olmadığı, diğer 3.004,00 TL değerindeki faturanın 2021 yılında ters tarafa kaydedilerek düzeltme kaydının yapıldığı, Davalının davacıya olan 2020 yılsonu borç bakiyesinin 133.124,50TL olduğu, bu bakiyenin 31.12.2020 tarihinde 340 numaralı “Alınan Sipariş Avansları Hesabı” na usulüne uygun şekilde aktarıldığı görülmüştür. Davalının 2021 yılı cari hesap ve yevmiye defter kayıtları incelendiğinde, 2020 yılında kayıt altına alınan 4.000, 2.000 ve 3.004 TL’lik faturaların 02.01.2021 tarihinde ters tarafa kaydedilerek düzeltme kayıtlarının yapıldığı, bunun sonucunda davalının davacıya olan borç bakiyesinin 130.129,60 TL olduğu, bu borç bakiyesi kadar davalı tarafından davacıya 18.03.2021 tarihli, SP02021000000328 seri numaralı ve 130.129,60 TL değerindeki e-arşiv faturasının düzenlendiği, bunun sonrasında bir borç ya da alacak bakiyesinin kalmadığı görülmüştür.
c) 17.01.2022 tarihli Erzurum Asliye Ticaret Mahkemesine sunulan bilirkişi raporu incelendiğinde 5 adet ve toplamda 150.000,00 TL değerindeki senetlere ilişkin kayıtların davacının 2020 ticari defterlerine kayıtlı olmadığı görülmüştür, ilgili raporda davacı tarafın 2021 yılı ticari defterleri incelenmediğinden davalı tarafından davacıya düzenlenen 18.03.2021 tarihli, SP02021000000328 seri numaralı ve 130.129,60 TL değerindeki e-arşiv faturasının davacının ticari defterlerinde kayıtlı olup olmadığı hususunda bir karşılaştırma yapılamamıştır.
d) Davalı tarafın 30.03.2020 tarihli SPO2020000000506 seri numaralı ve 18.500,00 TL değerindeki faturası ile 18.03.2021 tarihli, SPO2021000000328 seri numaralı ve 130.129,60 TL değerindeki e-arşiv faturalarına ilişkin bildirimlerini yasal süresi içerisinde Gelir İdaresi Başkanlığına BS Formu ile bildirildiği görülmüştür.
e) 10/03/2020 tarihli sözleşmenin 22/04/2020 tarihli ve 5060 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davacı tarafından feshedildiği, davalı tarafından davacıya düzenlenen 130.129,60 TL değerindeki e-arşiv faturasının 18.03.2021 tarihli olduğu, taraflar arasındaki whatsapp yazışmalarından anlaşıldığı kadarıyla davacı tarafın, gönderilen ürünleri kabul etmediği, davalıya gönderilen ihtarnameye rağmen hala ürün geldiğinin beyan edildiği görülmektedir. 2020 Yılında davacı tarafından davalıya verilen 150.000,00 TL senede karşılık, davalının 2020 yılı ticari defterlerinde 19.871,50 TL’lik faturanın kayıtlı olduğu, 2021 yılında düzenlenen ve senet tutarlarından geriye kalan(150.000,00-19.871,50) 130.129,60 TL değerindeki faturada bulunan ürünlerin davacı tarafından teslim alındığını gösteren bir belge mevcut olmadığı görülmüştür.
f) Davalı tarafın 2020-2021 yılına ait tutmuş olduğu Yevmiye Defterlerin TTK’nın 64.cü maddesine göre yasal süresi içerisinde noter açılış onayının yapıldığı, yine yasal süresi içinde 2020 yılı Yevmiye defterinin noter kapanış onayının yapıldığı, 2021 yılı Yevmiye defterinin noter kapanış onayı Haziran 2022 dönemi olduğundan henüz kapanış tastiğinin yapılmadığı, Tek Düzen Hesap planına uygun olarak düzenli bir şekilde tutulduğu, Kanunlara uygun olarak tutulan Ticari defterlerin bu davada delil teşkil edebileceği görüş ve kanaatine varıldığını” bildirmiştir.
Davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının incelenmesi amacı ile Erzurum Asliye Ticaret mahkemesine talimat yazılmıştır. Bilirkişinin 17/01/2022 tarihli raporunda özetle;
Davacı 2020 yılı ticari defterlerinin kanuni süresinde açılış ve kapanış kaydı yapıldığı.
“Davacı cari hesabında davalı tarafından düzenlenen 19.195,50 TL faturanın kayıtlı olduğu, davalıya bir borç bakiyesi olmadığı.
Dava konusu senetlerin davacı resmi defterlerinde kayıtlı olmadığı.
Davacı tarafından davalıya verilen 150.000,00 TL senet karşılığı davacı resmi defterlerin 19.195,50 TL faturanın kayıtlı olduğu. Senet tutarlarından kalan (150.000 TL — 19.195,50 TL) 130.804,50 TL malın davacı tarafından teslim alındığını gösteren kayıt ve somut belge bulunmadığını” bildirmiştir.
Taraflar arasında ders kitaplarının satımı ve dağıtımına ilişkin sözleşme mevcuttur. Davacı sözleşmede davalıdan aldığı kitapları kendi işletmesinde satıp dağıtmaktadır. Bu sebeple davalıya 150.000,00 TL tutarında bono vermiştir. Karşılığında ise 19.195,50 TL tutarlı kitap gönderilmiştir. Sözleşme devam ederken Covid-19 Pandemisi başlamış ve davacı bu halin mücbir sebep teşkil ettiği ve okullar kapandığından kitap satışı yapamadığından bahisle sözleşmeyi feshettiğini Erzurum 6. Noterliği’nin ihtarnamesi ile davalıya bildirmiştir. Davalı ise ilgili bonoları iade etmemiş ve üçüncü kişilere rücu etmiştir. Meşhur ve maruf olayların ispatına gerek yoktur. Dolayısıyla pandemi sırasında yaşanan okulların kapanması, sokağa çıkma yasakları v.b. Olumsuzluklar düşünüldüğünde davacının bu sebebe dayalı olarak sözleşmeyi feshetmesi mümkündür. Dolayısıyla sözleşmenin feshi nedeniyle davacıya gönderilen 19.195,50 TL’lik kitaba karşılık gelen kısım ve ödendiği ispatlanamayan 10.000,00 TL’lik kısım hariç olmak üzere, bakiye yönünden davacının şahsi defi kapsamında borçlu olmadığının tespitine karar vermek gerekmiştir.
Bakiye 120.000,00 TL’nin ise dava devam ederken üçüncü kişilere ödendiği gelen banka yazı cevaplarından anlaşılmakla, bu ödenen bedelin davalıdan istirdatına karar vermek gerkemiştir.
Duruşmada her ne kadar davanın kabulü şeklinde şablon unutulmuş ise de, 150.000,00 TL’lik bonoların 120.000,00 TL’lik kısmı yönünden menfi tespit hükmü kurulduğu açık olduğundan sehven kabulü şeklinde yazılı kısım gerekçeli kararda “Kısmen Kabulü” olarak tashih edilmiştir.
Açıklanan nedenler ile davanın kabulü ile; davacının davalıya keşidecisi davacı ve lehtarı davalı olan; -31/11/2020 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli, -31/12/2020 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli, -31/02/2021 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli, -31/03/2021 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli, -31/04/2021 vadeli ve 30.000,00-TL bedelli bonoların 120.000,00-TL lik kısmı yönünden ve taraflar arasındaki satış dağıtım ve iade sözleşmesi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile; Davacının bonolar nedeniyle (taleple bağlı kalınarak) ödemek zorunda kaldığı 120.000,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar vermek gerekmiş, açıklanan sebeplerle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davacının davalıya keşidecisi davacı ve lehtarı davalı olan;
31/11/2020 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli,
31/12/2020 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli,
31/02/2021 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli,
31/03/2021 vade tarihli ve 30.000,00-TL bedelli,
31/04/2021 vadeli ve 30.000,00-TL bedelli bonoların 120.000,00-TL lik kısmı yönünden ve taraflar arasındaki satış dağıtım ve iade sözleşmesi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti ile;
Davacının bonolar nedeniyle (taleple bağlı kalınarak) ödemek zorunda kaldığı 120.000,00-TL’nin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 10.246,50-TL harçtan, peşin olarak alınan 2.562,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 7.684,20-TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
3-Davacı tarafından yapılan 1.420,00-TL yargılama gideri, 2.562,30-TL peşin harç, 59,30-TL başvurma harcı toplamı olan 4.041,60- TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taktir ve tayin olunan 19.000,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Karar kesinleştiğinde taraflarca yatırılan avansın kullanılmayan kısmının HMK 333. md. uyarınca yatıranlarına iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalı vekilinin yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/05/2023
İş bu kararın gerekçesi 23/06/2023 tarihinde yazılmıştır.
Katip ……
✍e-imzalı
Hakim …
✍e-imzalı