Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/562 E. 2023/426 K. 25.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :2021/562 Esas
KARAR NO :2023/426
HAKİM :… …
KATİP :… …
DAVACI :… – …
VEKİLİ :Av. … – [16016-10977-68332] UETS
DAVALI :… – … Ovaakça Çeşmebaşı Mah.
Arda Sk. No:11A Osmangazi/ BURSA
VEKİLİ :Av. … –
DAVA :Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :05/08/2021
KARAR TARİHİ :25/04/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :28/04/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle;icra takibine konu edilen bononun taraflar arasındaki tarih-bedelleri yazılı 6 adet çek ve elden alınan bedellere istinaden verildiğini, taraflar arasındaki bononun düzenlenmesinden sonra ve icra takibinden önce 12.03.2018 tarihinde
davacı tarafından davalının ING Bank hesabına 22.500,00 ₺ kısmi ödeme yapıldığını, davacının bu kısmi ödemeyi yapmasına rağmen, davalının ödemeyi bono bedelinden düşmeden 204.000,00 ₺ ana para ve işlemiş faizi üzerinden icra takibi başlattığını,
icra takibinde davacının mallarının haczedilerek 29.01.2019 tarihinde, alacağına mahsuben davalıya 248.000,00 ₺ bedelle satıldığını, kalan dosya borcunun icra tehditi altında 25.03.2021 tarihinde davalının avukatına ödemek zorunda kalındığını, davacının yapmış olduğu fazla ödemelerin davalıdan istirdadı için arabuluculuğa başvurduğunu, fakat sonuç alamadığını, davacının yapmış olduğu 22.500,00 ₺ davalı tarafından düşülmüş olsaydı, icra takibinin 183.649,00 ₺ üzerinden başlatılması gerekeceğini, ödeme düşülmediği için davacının borçlu olmadığı halde fazladan 22.500,00 ₺’nin 10.03.2018 – 29.01.2019 arası işlemiş faizi 3.227,00 ₺ ile birlikte toplam
25.727,00 ₺ -2.590,83 ₺ tahsil harcı ve 1.594,00 ₺ icra vekalet ücreti ile birlikte toplam 29.911,83 ₺ ödeme yapmak zorunda kaldığını
iddia ederek, fazla ödemek zorunda kaldığı 29.911,83 ₺’ nin 25.03.2021 ödeme tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı Vekili Dilekçesinde Özetle; davacı tarafın istirdat talebine mesnet yaptığı ve fazladan ödediğini iddia ettiği 12.03.2018 tarihli ve 22.500.TL.lık havalenin(ödemenin) havale notundan da açıkça anlaşılacağı üzere Bursa 6.İcra Müd.lüğünün 2018/… E.sayılı icra dosyasına konu 22.01.2018 tanzim tarihli, 10.03.2018 vadeli ve 204.000.TL bedelli bono ile hiçbir ilgisi olmadığını, havale notundan da anlaşılacağı üzere bu havale bu bonodan tamamen ari bambaşka bir çekle ilgili olarak yapılan bir ödeme olduğunu, bu havale ile yapılan ödemenin bono ile ilgisinin olmamasından dolayı davacı-borçlu taraf bonoya dayalı olarak yapılan icra takibinden önce yapılan bu ödeme ile ilgili olarak icra takibinden sonra davalı-alacaklı aleyhinde ne İcra Hukuk Mahkemesinde “borca kısmi itiraz” davası ne de genel mahkemede “menfi tesbit” davası açılmadığını, bu durum dahi icra takibinden önce havale ile yapılan ödemenin dava ve takip konusu bono ile hiçbir ilgisinin olmadığının en açık göstergesi ve delili olduğunu, havale notunda açıkça çek bedeli olarak gönderildiği belirtilen bu ödemenin takip konusu bonoya karşılık yapılmış bir ödeme olarak kabul edilebilmesinin hukuken mümkün olmadığını, davacı-borçlu taraf bu iddiasını hukuken geçerli ve yazılı belgelerle ispat etmek zorunda olduğunu belirterek davacı tarafça haksız ve mesnetsiz iddialarla açılmış bulunan iş bu davanın reddine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Bilirkişi 01/08/2022 Tarihli Raporunda Özetle;davacı tarafından 12.03.2018 tarihinde yapılan 22.500,00 ₺ ödemenin, Bursa 6. İcra
Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı takibine konu edilen bono için yapıldığının kabul edilmesi halinde,
davacı borçlunun ödemesi gereken miktarın 41.665,86 ₺ daha az olması gerektiği, dolayısıyla davacı-
borçlunun 41.665,86 ₺ fazla ödeme yaptığı yönde görüş bildirmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre;Dava konusu 10/03/2018 ödeme tarihli, keşidecisi davacı, lehtarı davalı olan 204.000 TL bedelli bono sebebiyle davalı aleyhine Bursa 6. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyasında başlatılan takipte, davacı tarafından takip tarihinden önce ödendiği iddia olunan 22.500 TL’nin takipte göz önüne alınmadan takip yapılması sebebiyle fazla ödediğini iddia edilen 29.911,83 TL’nin istirdatına ilişkindir. Davalının cevap dilekçesinde davacı tarafından 12/03/2018 tarihinde 22.500 TL ödeme yaptığı hususunda herhangi bir ihtilaf bulunmamakla birlikte ihtilaf konusu husus davacı tarafından yapılan ödemenin taraflar arasında düzenlenen protokole istinaden verilen 204.000 TL’nin bononun ödemesine ilişkin olup olmadığıdır. Davacı tarafından sunulan ve davalı tarafından itiraz edilmeyen belgede 6 adet çek ve elden alınan 96.000 TL’nin karşılığı olarak 204.000 TL’lik bononun verildiği anlaşılmaktadır. Burada tartışılması gereken husus çek bilgisi ve ödeme detayı belirtilmeden “çek ödemesi “açıklamasının çek bedelinin ödendiği anlamına gelip gelmeyeceğidir. Yargıtay 11.Hukuk Dairesi benzer bir davada, “Davacı vekili dosya içerisine 06.03.2015 tarihli dilekçe ekinde 4 adet ödeme belgesi sunmuş söz konusu ödeme belgelerinde de açıklama kısmında borç ödemesi ibaresinin yer aldığı mahkemece söz konusu iban numarasının kime ait olduğunun tespit edilemediği ödemenin senet bedeline mahsuben yapılıp yapılmadığının belirsiz olduğunu gerekçe göstererek söz konusu ödemelerin bonoya ilişkin yapılmadığının anlaşıldığını belirtmiştir. Ödeme belgeleri davaya konu bononun keşide ve vade tarihinden sonra olup söz konusu yapılan hesap numarasının davalı … ait olduğunun anlaşılması halinde bu ödemelerin icra takibine konu bonodan dolayı yapılmadığının ispat yükümlülüğü davalı …. aittir. Mahkemece ödeme ile ilgili belgelerdeki ispat yükümlülüğünde yanılgıya düşülerek ödeme belgelerinin dikkate alınmaması doğru görülmediği”(Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2020/4719 Esas, 2021/1453 Karar sayılı kararı) şeklinde karar vermiştir. Alıntılanan kararda ödemenin yapıldığı hesabın davalının hesabı olduğu ve bunun ilgili kambiyo senedinin ödeme tarihinden sonra olması halinde ispat külfetinin yer değiştireceğini ifade edilmiştir. Mevcut dosyamızda davacı tarafından çek ödemesi başlığı altında gönderilen paranın protokolde yazan çek tarihi olan 10.03.2018 tarihinden 2 gün sonrası olduğu, davalının bu ödemenin başka bir çeke ait olduğuna ilişkin beyanına rağmen bunu taraflar arasındaki protokolde yazan 10/03/2018 tarihli çekin ödemesi kapsamında yapılmadığını beyan eden davalının hangi ödemeye ilişkin olduğunu açıklamadığı, davacının çekin tarihinden 2 gün sonra yaptığı ödemenin 12/03/2018 tarihli çek ile aynı bedel ihtiva eden 22.500 TL’lik ödeminin bu çeke ilişkin olduğunun kabulü gerektiği kanaatine ulaşılmıştır. İcra takibinden önce davalı tarafından davacıya verilen 22.500 TL’lik çeke ilişkin yapılan ödeme düşülmeden 204.000 TL üzerinden bonoya istinaden yapılan takip sebebiyle fazla ödeme miktarının hesaplanması için alınan denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda davacı tarafından 23.673,90 TL fazla ödeme yapıldığı anlaşılmakla davanın kısmen kabulü kısmen reddine ilişkin hüküm kurulmak gerekmişse de, mahkemece sehven davanın kabulüne ilişkin hüküm kurulmuş bu durum gerekçe yazım aşamasında fark edilmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile Bursa 6. İcra Müdürlüğünün 2018/… esas sayılı dosyasında davacı tarafından davalıya fazla ödenen 23.673,90 TL’nin 25/03/2021 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 1.617,16-TL karar harcının, peşin olarak alınan 510,82-TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.106,34-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINIA
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 9,200,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taktir ve tayin olunan 6.237,93-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafça yapılan 59,30-TL başvuru harcı, 510,82-TL peşin harç, 2.000,00-TL bilirkişi ücreti, 213,50-TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 2.783,62-TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 2.203,24-TL’nin ve davacıdan başlangıçta alınan, 510,82-TL peşin harç olmak üzere toplam, 2.714,06-TL’nin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-6325 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin kabul ret oranına göre 1.044,78-TL’sinin davalıdan, 275,22-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye irat KAYDINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/04/2023

Katip – … Hakim – …
e-imzalıdır e-imzalıdır