Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/5 E. 2022/117 K. 03.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/5 Esas
KARAR NO : 2022/117

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … ( …) …
2- … – … …
VEKİLİ : Av… UETS
DAVALI : … (TC. …) …
VEKİLLERİ : Av. … …. UETS
Av. … -… UETS

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2021
KARAR TARİHİ : 03/02/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 07/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incilindi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı müvekkil …, diğer davacı müvekkili…İnş.Gıda Hayv.Elekt.Tic. Ve Bilişim Hizm.San.ve Tic.Ltd.Şti’nin sahibi ve yetkilisi olup davalının da amcası olduğunu, Bursa Adliyesi İcra Müdürlüğünde memur olarak görev yapmakta olan davalı … 2019 yılı Temmuz ayında amcası olan davacı müvekkili …’ın yanına gelerek tefecilerden 70.000 TL borç para almış olduğunu, kendisine 6 ay ödeme zamanı tanınması için tefecilerin sağlam bir iş adamı tarafından keşide edilmiş 275.000-TL’lik senet veya çekini getirmesi halinde borcun ödenmesi için 6 ay gibi süre verebileceklerini, ellerinden kurtulmanın tek yolunun böyle bir senet bulup vermek olduğunu, yoksa memuriyetinin ve hayatının tehlikeye gireceğini söyleyerek ve müvekkilde hayatının tehlikede olduğu zannını oluşturarak, manevi baskı yapmak sureti ile iradesini sakatlamış olduğunu ve müvekkilin kendisine olan sevgisini kötüye kullanarak ve de yeğeni ve icra memuru olması nedeniyle kendisine duyulan güveni suistimal ederek tamamen yanıltıcı ve yalan beyanlarla ve hileli yollarla davacı müvekkili kandırmak suretiyle iş bu senedi almış olduğunu, davacı müvekkili senedin vade tarihinden 10-11 ay geçtikten sonra 2020 yılı Haziran ayında davalı tarafı arayıp senedinin iadesini istemişse de davalı taraf iş bu dava tarihine kadar davacıyı oyalayarak senedi iade etmemiş olduğunu, davacı müvekkili …’ın kendi adına kurduğu şirket aracılığı ile fidancılık yapmakta olduğunu, davalı taraf icra memuru olup davacı müvekkillerle iş bu meblağda iş yapacak herhangi bir ticari işletme v.s sahip olmadığı gibi yukarıda da kısaca anlatıldığı üzere memur maaşı ile müvekkile 275.000,00 TL borç vermesinin de hayatın olağan akışına ters olduğunun açık olduğunu, davalının banka hesap kayıtları incelendiğinde banka hesaplarından senet bedeline tekabül edecek para çıkışının yaşanmadığı davalı tarafından davacı müvekkillere gönderilen 275.000-TL gibi bir meblağın bulunmadığının tespit edileceğini, böyle bir meblağın elden verilmesi de Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 18.06.2019 tarih 2017/ 19-827 Es 2019 / 689 Karar sayılı kararından da anlaşılacağı gibi hayatın olağan şartlarına aykırı olduğunu, bu nedenle öncelikle teminatsız olarak Mahkeme aksi kanaatte olması halinde İİK 72/2 maddesi uyarınca alacağın %15 ‘i oranında gösterilecek teminat karşılığında icra takibinin durdurulması hakkında ivedi olarak ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiğini, anılan bu sebeplerle; keşidecisinin davacı müvekkiller, lehterın davalı olduğu 12/07/2019 düzenlenme tarihli 15/08/2019 Vade tarihli 275.000-TL (ikiyüzyetmişbeşbin) bedelli kambiyo senedi henüz takibe konulmamış olduğundan öncelikle teminatsız olarak mahkeme aksi kanaatte olması halinde İİK 72/2 maddesi uyarınca alacağın %15’i oranında gösterilecek teminat karşılığında senedin icra takibine konulmasının durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesine, sonrasında keşidecisinin davacı müvekkiller, lehtarın davalı olduğu 12/07/2019 düzenlenme tarihli 15/08/2019 Vade tarihli 275.000 TL (ikiyüzyetmişbeşbin) bedelli kambiyo senedi nedeni ile davacı müvekkillerin borçlu olmadığının tespiti ile senedin iptaline, mahkeme tedbir kararı vermemesi ve senedin takibe konulması halinde; davalının haksız ve kötü niyetli takip yapmış olması nedeni ile takip tutarının %20 si üzerinden kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekili dava dilekçesinde özetle; Davacı tarafın müvekkile olan borcunu gösterir 12.07.2019 düzenleme tarihli 15.08.2019 vade tarihli 275.000 TL kambiyo senedinin, müvekkil tarafından tamamen yanıltıcı ve hileli yollarla kandırmak suretiyle senedi aldığını iddia ederek iş bu haksız davayı açıp ihtiyati tedbir talep etmiş olduğunu, mahkemece verilen ihtiyati tedbirin usule ve yasaya aykırı olması nedeniyle kaldırılması gerektiğini, Kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit davalarında dava açılmadan önce arabululucuğa gidilmesi dava şartı olup başvurunun zorunlu olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde bahsettiği gibi müvekkil … yaklaşık 20 yıldır Bursa Adliyesi’nde gerek savcılık gerek mahkeme gerekse de icra müdürlüğünde memur olarak çalışmakta olduğunu, davacı taraf, dava dilekçesinin 2 nolu paragrafında müvekkili 2019 yılı Temmuz ayında davacının yanına giderek tefecilerden 70.000,00 TL borç para aldığını, kendisine 6 ay ödeme zamanı tanınması için tefecilerin sağlam bir iş adamı tarafından keşide edilmiş 275.000,00 TL’lik senet veya çek getirmesi halinde borcunun ödenmesi için 6 ay gibi bir süre tanınacağını, tefecilerden kurtulmanın tek yolunun böyle bir senet bulup vermek olduğunu yoksa memuriyet ve hayatının tehlikeye gireceğini söylediği iddia edilmiş olduğunu, davacı taraf müvekkili davalı hakkında Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na vermiş olduğu şikayet dilekçesinde ise “…Karısı … için yufka fabrikası kuracağını ve çok zor durumda olduğunu, artık geçinemediğini aksi takdirde boşanmak zorunda olduğunu söyleyerek benden şimdiye kadar 2 milyona yakın para sızdırdı. Sonra işyerinin borçları olduğunu bu borçları kapatması gerektiğini ve bunun içinde kendisine yardım etmemi istedi. Ben de elimde para artık olmadığı için teminat senedi verdim.” demiş olduğunu, davacı tarafın dava dilekçesinde iddia ettiği hususların tamamen kurgudan ibaret olduğunu, davacının dava dilekçesi ile şikayet dilekçesi çelişkiler zincirinden ibaret olup işbu davanın kötü niyetli olarak açılmış olduğunun gayet açık olduğunu, ayrıca davacının savcılığa sunmuş olduğu şikayet dilekçesinde belirtmiş olduğu müvekkili eşine ait firma 2017 yılında kurulmuş olup davaya konu senet ise 2019 yılında keşide edilmiş olduğunu, dolayısıyla 2017 yılında kurulan bir firmanın davacı tarafça iş bu davaya konu edilerek bu firmanın kurulması için borç para verildiği iddialarında ne kadar haksız olduğunu ve kurgudan ibaret beyanlarda bulunduğunu açıkça ortaya koymakta olduğunu, davacı taraf dava dilekçesinin 3 nolu paragrafında “senedin vade tarihinden 10-11 ay geçtikten sonra 2020 yılı Haziran ayında davalı tarafı arayıp senedin iadesini istemişse de davalı taraf işbu dava tarihine kadar davacıyı oyalayarak senedi iade etmemiştir. ” şeklinde beyanda bulunmuş olduğunu, ancak davacı taraf müvekkili Türkiye Vakıflar Bankası Uluyol Şubesi’nde bulunan hesabına; “15.08.2019 tarihli 275.000,00 liralık senet karşılığı” açıklaması ile 04.09.2020 tarihinde 15.000,00 TL, (EK-1) “15.08.2019 tarihli 275.000,00 liralık senet karşılığı” açıklaması ile 08.09.2020 tarihinde 30.000,00 TL, (EK-2) “15.08.2019 tarihli 275.000,00 liralık senet karşılığı” açıklaması ile 11.09.2020 tarihinde 30.000,00 TL (EK-3) olmak üzere toplamda 75.000,00 TL ödeme yapmış olduğunu, davacı taraf ile müvekkili banka hesap kayıtları incelendiğinde banka hesaplarından herhangi bir senet bedeline tekabül edecek para çıkışının yaşanmadığını, müvekkili memur maaşı ile 275.000,00 TL’lik bir borç vermenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu iddia etmekte olduğunu, bu iddiaların da gerçeklik ile uyuşmadığını, müvekkili, davacı … ve eski eşi Yeter ÇALMAN arasında görülmekte olan boşanma davası esnasında davacı …”ın ekonomik durumunun bozulmuş olması nedeniyle mahkeme harç ve masrafları, vekalet ücretleri, teminat vs. masraflar müvekkili tarafından karşılanmış olduğunu, ayrıca davacı … dava dışı kişi olan…ile gönül ilişkisi yaşadığı, bu ilişkiden dolayı davacının kendisine ait villasını, aracını dava dışı kişi üzerine yaptırmış olduğunu, daha sonra bozulan ilişkilerinden dolayı davacı … …’den ayrılmış olduğunu, bunun üzerine davacı … … üzerine yapmış olduğu gayrı menkul, araç ve diğer alacaklara ilişkin dava açmış ise de bu davaları kaybetmiş olduğunu, bu davaya ilişkin de müvekkili … ekte gönderilen dekontlardan da anlaşılacağı üzer davacının vekiline bu kapsamda ödemeler yapmış olduğunu, bahsedilen tüm bu ödeme kalemleri gerek davacı …’ın hesabına gerekse de davacı ve eşi arasında görülmekte olan boşanma davası, mal rejimi davalarında …’ın vekilliğini üstlenen Av. ….n banka hesabına havaleler ile müvekkili … tarafından yapılmış olduğunu, davacı tarafın, müvekkili memur maaşı ile 275.000,00 TL’lik bir borç vermenin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu iddiasının ise; müvekkili eşi …’ın 06.09.2017 tarihinden beri aktif olarak gıda sektöründe faaliyet gösteren şirketi bulunduğunu, müvekkili zaman zaman zaman eşinden de borç almış, ayrıca bilahare sunacağımız kredi sözleşmelerinden de anlaşılacağı üzere kredi kullanmış, senedin keşide tarihine yakın bir süre zarfında arkadaşlarından da yüksek miktarda borç para almış olduğunu, müvekkile açılan işbu davanın asıl amacı , Bursa 6.Asliye Hukuk Mahkemesi’nde müvekkili aleyhine bir takım taşınmazların satışı konusu ile ilgili açılan sebepsiz zenginleşme davası açılması neticesinde baskı kurularak iş bu senedin borcunun ödenmemesi gayreti olduğunu, mahkeme tarafından yapılacak olan banka kayıtlarının incelenmesi sonucunda ….’in bu şirketin gayrı resmi ortağı olduğunu, işbu bononun ilgili yerleri vekil …n kendi el yazısıyla doldurulmuş olduğunu, zira senedin keşide tarihi olan 12.07.2019 tarihinde müvekkili davacı …’ın talimatı ile ….n hesabına 12.07.2019 tarihinde 30.000,00 TL (EK-12) ve 2.000,00 TL (EK-13) olmak üzere toplamda 32.000,00 TL ödeme yapmış olduğunu, bu husus bile davacının iddia ettiği gibi hile ve zorla senet düzenlendiği iddialarını çürütmek için yeterli olduğunu, anılan bu sebeplerle; davanın reddine, yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; 12/07/2019 düzenlenme tarihli 15/08/2019 vade tarihli, 275.000 TL bedelli bonodan kaynaklı borçlu olunmadığının tespitine ilişkin menfi tespit davasıdır.
Mahkememizce; 07/01/2021 tarihli tensip ara kararı ile, İİK’nun 72/2.maddesi kapsamında ihtiyati tedbir talebinin %15 teminatla kabulü ile; dava değerinin %15’i tutarında hesap edilen 41.250,00-TL nakdi teminatın mahkememiz veznesine depo edilmesi yada kesin-süresiz-muteber bir teminat maktubunun mahkememize sunulması halinde; keşidecisi ……. İnşaat Gıda Hayvancılık Elektronik Tic. Ve Bil. Hiz. San. Ve Tic. Ltd. Şti olan 12/07/2019 düzenleme tarihli, 15/08/2019 vade tarihli, 275.000,00.-TL bedelli senedin, taraflar arasında geçerli olmak kaydıyla icra takibine konulmasının durdurulmasına, ” karar verildiği ancak davacı tarafından teminat bedelinin yatırılmadığı anlaşıldığından ihtiyati tedbir kararının kendiliğinden kaktığı görülmüştür.
Mahkememizce davalı vekili tarafından cevap dilekçesi ekinde sunulan ödemeye ilişkin belgelerin celbi için … Bankası Genel Müdürlüğüne müzekkere yazıldığı, 01/06/2021 tarihli yazı cevabı ile; banka hesaplarından yapılan eft bilgilerinin gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce Bursa CBS ye müzekkere yazılarak 2020/…soruşturma sayılı dosyanın Uyap sistem üzerinden celp edilip incelenmesinde, 09/06/2021 tarih ve 2020/… Soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına karar ile müşteki şüpheli … hakkında ;” Her ne kadar müşteki şüpheli …’ın, müşteki şüpheli … tarafından tehdit ve hakarete maruz kaldığından bahisle şikayetiyle soruşturmaya başlanmış ise de; Müştekinin soyut beyanı dışında bir delil elde edilemediği, şüphelinin atılı suçu kabul etmediği, dosyada tarafsız bir tanık ve kamera kaydının da bulunmadığı, Yine müşteki şüpheli …’ın müşteki şüpheli …’ın kendisinden zorla senet aldığından bahisle şikayetiyle ilgili olarak; dosya kapsamına …’ın bu konudaki soyut beyanında anlattığı eylemin doğrulanmadığı anlaşılmakla, Şüpheli hakkında KAMU ADINA KOVUŞTURMA YAPILMASINA YER OLMADIĞINA,” karar verildiği, karar 24/06/2021 tarihide kesinleşmiştir.
Bursa CBS’nin 2020/109280 soruşturma sayılı dosya hakkında şüpheli … hakkında müşteki …’a yönelik tehdit ve hakaret suçundan 1.Asliye Ceza Mahkemesine11/08/2021 tarih ve 2021/… İddianame no ile iddianame düzenlendiği, 1.Asliye Ceza Mahkemesi’nde dosyanın 2021/…esas numarası aldığı, Mahkememizce, Bursa 1. Asliye Ceza Mahkemesine müzekkere yazılarak 2021/… esas sayılı dosyanın Uyap sistem üzerinden celp edilip incelenmesinde dosyanın derdest olduğu görülmüştür.
Mahkememizce Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesine müzekkere yazılarak 2021/… esas sayılı dosyasının Uyap sistem üzerinden celp edilip incelenmesinde, davacı … tarafından davalı … aleyhine sebepsiz zenginleşmeden kaynaklı alacak davası açıldığı, dosyanın derdest olduğu görülmüştür.
Dava dışı …tarafından,02/06/2021 tarihinde, mahkememiz dosyasına ibraz edilen bono aslının incelenmesinde, 12/07/2019 tanzim tarihli 15/08/2019 vade tarihli 275.000,00.-TL bedelli lehtarının …, Keşidecilerinin … ve …ve cirantalarının … ve …olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan yargılama sonucunda, davanın bonodan kaynaklı menfi tespit istemine ilişkin olduğu, HMK 201. maddesi uyarınca senede karşı ileri sürülecek her türlü iddianın senetle ispat zorunluluğunun bulunduğu, ancak davacının kambiyo senedinin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak bir yazılı belge de sunamadığı, davacının davaya konu bonodaki imzaya bir itirazının da bulunmadığı, davacının iddiasının, amcası olduğu ve Bursa Adliyesi İcra Müdürlüğünde memur olarak görev yapmakta olan davalı …’ın yanına gelerek tefecilerden 70.000 TL borç para almış olduğunu, kendisine 6 ay ödeme zamanı tanınması için tefecilerin sağlam bir iş adamı tarafından keşide edilmiş 275.000-TL’lik senet veya çekini getirmesi halinde borcun ödenmesi için 6 ay gibi süre verebileceklerini, ellerinden kurtulmanın tek yolunun böyle bir senet bulup vermek olduğunu, yoksa memuriyetinin ve hayatının tehlikeye gireceğini söyleyerek ve hayatının tehlikede olduğu zannını oluşturarak, manevi baskı yapmak sureti ile iradesini sakatlamış olduğunu ve kendisine olan sevgisini kötüye kullanarak ve de yeğeni ve icra memuru olması nedeniyle kendisine duyulan güveni suistimal ederek tamamen yanıltıcı ve yalan beyanlarla ve hileli yollarla kendisini kandırmak suretiyle iş bu senedi almış olduğunu iddia ettiği, ancak davacının Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2020/… soruşturma sayılı dosyasında, yaptığı şikayet dilekçesinde ise özetle, şüpheli …’ın akrabası olduğunu, kendisinin Bursa Adliyesinde kâtip olarak çalıştığını, akraba olmasından faydalanarak yanıma yaklaştığını ve zamanla kendisini kandırdırarak kendisinden para sızdırdığını, karısı … için yufka fabrikası kuracağını ve çok zor durumda olduğunu artık geçinemediğini aksi takdirde boşanmak zorunda olduğunu söyleyerek kendisinden şimdiye kadar 2 milyona yakın para sızdırdığını, sonra işyerinin borçları olduğunu bu borçları kapatması gerektiğini ve bunun için de kendisine yardım etmesini istediğini, kendisinin de elinde para olmadığı için iş bu davaya konu teminat senedini verdiğini, bu şekilde kendisinden tehdit, zor ve kandırmak suretiyle aldığı senetlerin halen tahsil etmek için kendisini tehdit ettiğini belirterek davalıdan şikayetçi olduğu, yapılan soruşturma sonucunda müşteki şüpheli …’ın müşteki şüpheli …’ın kendisinden zorla senet aldığından bahisle şikayetiyle ilgili olarak; dosya kapsamına …’ın bu konudaki soyut beyanında anlattığı eylemin doğrulanmadığı anlaşılmakla, şüpheli hakkında kamu adına kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, kararın 24/06/2021 tarihide kesinleştiği, davacının çelişkili soyut nitelikteki iddialarının aldatma -hile kapsamında kabul edilemeyeceği, davacının kambiyo senedine yönelik iddialarını yazılı delillerle ispatlayamadığı, ancak dosya kapsamından davacı tarafından davalıya davaya konu senet nedeniyle 75.000,00 TL ödeme yapıldığı anlaşılmakla bu nedenle mahkememizce, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile, lehtarının …, keşidecilerinin … ve … olan, 12/07/2019 düzenlenme tarihli 15/08/2019 Vade tarihli 275.000 TL (ikiyüzyetmişbeşbin) bedelli bonodan kaynaklı davacıların davalıya 75.000,00-TL alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, yasal koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine yer olmadığına, karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile, lehtarının …, keşidecilerinin … ve … olan, 12/07/2019 düzenlenme tarihli 15/08/2019 Vade tarihli 275.000 TL (ikiyüzyetmişbeşbin) bedelli bonodan kaynaklı davacıların davalıya 75.000,00-TL alacak yönünden borçlu olmadığının tespitine,
2-Yasal koşulları oluşmadığından kötü niyet tazminatına hükmedilmesine YER OLMADIĞINA,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 5.123,25-TL harçtan peşin alınan 4.696,32-TL harcın mahsubu ile bakiye 426,93-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
4-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 10.550,00 -TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, davanın kabul ve ret oranına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 22.450,00-TL vekalet ücretinin, müştereken ve müteselsilen davacılardan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 4.772,62-TL harç ve 129,60-TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 4.902,22-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.336,96-TL’sinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacılar üzerinde BIRAKILMASINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 03/02/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır