Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/46 E. 2022/414 K. 07.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/46 Esas – 2022/414
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/46 Esas
KARAR NO : 2022/414

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … LOJİSTİK TAHMİL TAHLİYE DEPOLAMA TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ
VEKİLİ : Av. UETS
DAVALI : … TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ – 0UETS
VEKİLİ : Av. UETS
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 22/01/2021
KARAR TARİHİ : 07/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 29/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil firma … Lojistik Tahmil Tahliye Depolama Ticaret Ltd. Şti’nn davalı yan ile 30/11/2017 tarihinde düzenlenen 69957117 nolu poliçe ile müvekkil firma çalışanı … adına ferdi kaza sigortası yaptırdığını, işbu sigortada, sigortalının …, lehtarın ise müvekkil firma olacağı hususunda anlaşıldığını, poliçe sigorta kapsamında, hem ölüm halinde hem de sürekli sakatlık halinde ödenecek teminat limiti 250.000,00 TL olarak belirtildiğini, sigorta kapsamından anlaşılacağı ve poliçede belirtildiği üzere; sigortalı …’ın ölümü veya sürekli sakatlık halinde tazminatın ödeneceği kişi/kurum müvekkil firma olduğu, müvekkil firmanın sigortalı çalışanı olan …, çalışma sırasında geçirdiği trafik kazası sonrası yaralanmış ve akabinde 16/10/2019 tarihinde vefat ettiğini, bahsi geçen trafik kazasına ilişkin Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosu’nun 16/10/2019 tarihli ve 2019/… soruşturma sayılı yazısı ile otopsi raporu alınması istendiği, T.C. Adli Tıp Kurumu Bursa Adli Tıp Grup Başkanlığı Bursa Morg İhtisas Dairesi’nin 2019/9442/1735/1259 Sayılı ve 17/12/2019 tarihli otopsi raporu ile müvekkil firma çalışanı …’ın ölüm sebebi incelendiği, yapılan inceleme sonucunda verilen otopsi raporunda, ölümün meydana gelmesi sebebinin yaşanan trafik kazası olduğu görüldüğü, 2918 Sayılı Trafik Kanunu’nun 97. Maddesi uyarınca, davalı firmaya 29/06/2020 tarihli dilekçe ile bu hususta hasar dosyası açılması ve sigorta kapsamında belirlenen tazminatın tarafımıza ödenmesi için gerekli belgeler sunularak başvuruda bulunulduğu, başvuruya karşılık, davalı sigorta şirketi kanunda belirtilen yasal süresi içerisinde olumlu ya da olumsuz herhangi bir geri dönüş yapmamış olduğundan dava yoluna gidilmesi zorunlu olduğu, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 1420.maddesi uyarınca da, “sigorta sözleşmesinden doğan bütün istemler, alacağın muaccel olduğu tarihten başlayarak iki yıl ve 1482 nci madde hükmü saklı kalmak üzere, sigorta tazminatına ve sigorta bedeline ilişkin istemler her hâlde rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren altı yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” düzenlemesi gereğince, kazanın gerçekleştiği tarih 16/10/2016 olduğu için, yine yasal süreler içerisinde başvurumuzu yapmış olup, alacaklarımızın tahsili için karşı yan ile iletişime geçmeye çalışmış bulundukları, yine zorunlu dava şartı olarak davalı yan ile Bursa Arabulucuk Bürosu 2020/… büro dosya numarası ve 2020…Arabuluculuk numarası ile açılan dosyada görüşmeler sonucunda da son tutanak 08/09/2020 tarihinde düzenlenmiş olup, karşı yan ile anlaşma sağlanamadığını belirterek davanın kabulü ile, ferdi kaza sigorta poliçesinde belirtilen teminat miktarının, kaza tarihinden itibaren uygulanacak avans faizi ile ödenmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücreti masraflarının karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle, HMK madde 6/1 uyarınca, müvekkil davalının muamele merkezi “” adresinde bulunduğundan, müvekkil şirket aleyhinde ikame edilecek davalarda yetkili mahkeme İstanbul Anadolu Mahkemeleri olduğundan yetki itirazlarının bulunduğunu, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları’nın Müruru Zaman başlıklı 20. Maddesi gereğince iki yıllık zamanaşımı süresi geçtiğinden davanın zamanaşımı bakımından reddini talep ettikleri, müvekkil şirket nezdinde 30.11.2018-30.11.2019 tarih, 699057117 numaralı Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi ile … sigorta himayesine alındığı, ilgili poliçede yer alan “Vefat Teminatı” 250.000,00-TL ile sınırlı olduğu, davacının ferdi kaza poliçesi kapsamında sunulması zorunlu evrakı sunmadığını, poliçe tanzim aşamasında müteveffa sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde ilgili tutarın sigorta ettirene ödenmesini kabul ettiğini gösterir yazılı izin mevcut olmamakla davacının huzurdaki davada dava ehliyeti bulunmadığını, aksinin kabulü halinde davacının poliçede gösterilen hak sahibi olup olmadığı araştırılması gerektiği, ölüm hadisesinin kaza ile uygun illiyet bağı bulunup bulunmadığı hususu araştırılması gerektiği, kazanın meydana gelmesinde sigorta ettiren davacının kusurunun mevcut olup olmadığının araştırılması gerekmekte olduğu, yasa ve Yargıtay kararları gereğince sosyal güvenlik kurumu tarafından iş kazası kolundan yapılan ödemelerin davacıların tazminat taleplerinden indirilmesi gerektiği, davayı kabul anlamına gelmemek üzere, müvekkil şirket yalnızca usulüne uygun yapılacak ihbar tarihinden itibaren faizden sorumlu olabileceği ve dava konusu olaya uygulanması gereken faiz yasal faiz olduğu, dava konusu kaza ile ilgili açılan ceza davası mevcutsa celbini ve bekletici mesele yapılmasını talep ettiklerini belirterek huzurdaki davanın reddi ile vekalet ücretleri ve yargılama giderlerinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER; Poliçe ve hasar dosyası, kaza tespit tutanağı, Gemlik C. Başsavcılığı’nın 08/10/2019 tarih ve 2019/… Sor. Sayılı dosyası, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/… soruşturma sayılı dosyası, SGK kayıtları, tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Davacı … Lojistik Tahmil Tahliye Depolama Ticaret Ltd. Şti’, davalı yan ile 30/11/2017 tarihinde, çalışanı … adına ferdi kaza sigortası yaptırdığını, …’ın çalışma sırasında geçirdiği trafik kazası sonrası yaralanmış ve akabinde 16/10/2019 tarihinde vefat ettiğini belirterek poliçe sigorta kapsamında belirlenen teminat limiti 250.000,00 TL’nin davalıdan tahsilini talep emiştir.
Hayat sigortası, sigortacının sigorta ettirenin prim ödeme borcunu yerine getirmesi karşılığında, lehtara, riziko şahsının ölümü halinde veya sözleşmede belirtilen tarihte hayatta kalması koşulu ile belirli bir tutarı ödeme sorumluluğu taşıdığı sözleşmedir. Sigorta edilen riziko gerçekleşince sigorta bedelini talep hakkı, lehine sözleşme yapılan lehtara aittir. Lehtar tayin edilmemişse, sözleşmenin sigorta ettirenin mirasçıları lehine, yaşama ihtimaline karşı yapılan sigortada ise sigortalı lehine yapılmış sayılacağı hükme bağlanmıştır.
6102 sayılı TTK’nun 1490. maddesi uyarınca, sigorta ettiren kişinin, kendisinin veya başkasının hayatını (o kişi lehine) sigorta ettirmesi mümkün olup; TTK’nun 1493/7. maddesinde ise “sigortacıdan edimi istem ve tahsil yetkisi, aksi kararlaştırılmadıkça, lehtara aittir” denilmek suretiyle, hayat sigortalarında sigorta bedelini talep ve tahsil hakkının poliçe lehtarı olduğu açıkça kabul edilmiştir. Sigorta poliçesinden doğan teminatı talep hakkına sahip olan kişi poliçe lehtarı olduğundan, tazminat talebine ilişkin davada da aktif dava ehliyetine sahip olan kişi lehtar olacak; lehtar dışındaki kişilerin poliçeden doğan tazminatı talep hakkı bulunmayacak, 3. kişiler ancak lehtarın kayıtsız şartsız muvafakat vermesi halinde davada aktif dava ehliyetine sahip olabilecektir.
Somut olayda; davalı sigorta nezdinde 30.11.2018-30.11.2019 tarih, 699057117 numaralı Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi ile …’ın sigorta himayesine alındığı, ilgili poliçede yer alan vefat teminatının 250.000,00-TL ile sınırlı olduğu, poliçede, davacının sigorta ettiren ve ölüm halinde tazminatın ödeneceği kişi/kurum olarak kayıtlı olup, davacının sigorta poliçesinden doğan teminatı talep hakkına sahip olan kişi poliçe lehtarı olduğundan, tazminat talebine ilişkin davada da aktif dava ehliyetine sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Dava dosyası, ibraz ve celp edilen delillere göre, davacı şirket çalışanı olan …’ın 07.10.2019 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda yaralandığı, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı Hazırlık Bürosunun 16/10/2019 tarihli ve 2019/… soruşturma sayılı dosyası kapsamında alınan , Bursa Adli Tıp Grup BaşkanlığıBursa Morg İhtisas Dairesi’nin 17/12/2019 tarih ve 2019/9442/1735/1259 sayılı adli tıp raporunda, 16/10/2019 tarihinde ölen …’ın ölümünün trafik kazası ile oluşması mümkün kafa kemiklerinde kırık, beyin kanaması, büyük kemik kırıklarına bağlı gelişen komplikasyon (yağ embolisi) sonucu meydana geldiği, ölümü üzerine etkili başka bir nedenin tespit edilmediği yönünde görüş ve kanaate varıldığı, Ferdi Kaza Sigortası Genel Şartları’nda vefat teminatı “İşbu poliçe ile temin edilen bir kaza, sigortalının derhal veya kaza tarihinden itibaren bir sene zarfında vefatına sebebiyet verdiği takdirde, sigorta bedeli poliçede gösterilen menfaattarlara, yoksa kanuni hak sahiplerine ödenir.” şeklinde düzenlendiği, ferdi kaza sigortası bir can sigortası olup, tür itibariyle meblağ sigortası olduğundan, sigortacı ölüm rizikosunun gerçekleşmesi halinde herhangi bir aktüer hesaplama yapmaksızın sigorta bedelini aynen ödemek zorunda olduğu, ayrıca TTK 1490/2 madde hükmü gereğince ölüm ihtimaline karşı yapılan sigortalarda sigorta bedelinin mutat cenaze giderlerini aşması halinde sigortalının veya varsa kanuni temsilcisinin yazılı izni gerektiği, davacı şirket tarafından buna ilişkin sigortalı …’a yönelik imzalı belgenin mahkememize ibraz edildiği anlaşılmakla mahkememizce davanın kabulü ile, 250.000,00-TL’nin temerrüt tarihi olan 10/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-DAVANIN KABULÜ ile, 250.000,00-TL’nin temerrüt tarihi olan 10/07/2020 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 17.077,50-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 853,88-TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 16.223,62-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 25.950,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 921,68-TL harc, ve 48,50-TL tebligat giderinden oluşan toplam 970,18-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.07/04/2022
Katip
¸e-imzalıdır

Hakim
¸e-imzalıdır