Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/42 E. 2022/88 K. 25.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/42 Esas – 2022/88
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/42
KARAR NO : 2022/88
HAKİM : …
KATİP : ….
DAVACI : …- …
VEKİLİ : Av. ….UETS
DAVALI : … SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ -….] UETS
VEKİLİ : Av. ….] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2021
KARAR TARİHİ : 25/01/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 02/02/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin 21/01/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin vinç işi ile ilgilendiğini, müvekkilinin davalı tarafa vermiş olduğu hizmetten kaynaklı17.646,00 TL. alacağı bulunduğunu, davalı taraf müvekkiline bir çok iş yaptırmış olup, dava dışı izmetlere ilişkin ödeme gerçekleşmiş, ancak davaya konu fatura alacağı hizmeti eksiksiz verilmiş olmasına rağmen ödemediğini, Müvekkilinin 22.04.2019 tarih ve ve 41012 numaralı irsaliyeli faturanın posta alındısı ile 26.04.2019 tarihinde gönderildiğini ilgili gönderinin 29.04.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, faturanın kendisine tebliğ tarihinden itibaren 8 günlük süre içerisinde fatura içeriğine itiraz edilmediğini ve irsaliyeli faturaya konu alacağın ödenmemesi nedeniyle müvekkilince Bursa 23.Noterliği’nin 22.05.2019 tarih ve …yevmiye numaralı ihtarnamesi ile davaya konu alacağın ödenmesinin istendiğini, ilgili ihtarnamenin davalı tarafa 23.05.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, ihtarnameye 8 günlük yasal süresi içerisinde de fatura içeriğine itiraz edilmeyerek faturaya konu alacağın kesinleştiğini, Borcun ödenmemesi nedeniyle müvekkili tarafından davalı-borçlu aleyhine 04.11.2019 tarihinde Bursa 1.lcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, ödeme emrinin davalı-borçlu şirkete tebliğ edildiğini, davalı şirketçe yapılan itiraz ile takibin durduğunu, müvekkili ile davalı şirket yöneticilerinin karşılıklı görüşmeler yapmalarına rağmen bu güne kadar ödeme yapılmadığını, Ticari davalarda zorunlu arabuluculuk müessesesinin dava şartı olması sebebiyle davalı borçlu ile arabulucu aracılığıyla görüşmeye çalışılmış, ancak davalı borçlu ile anlaşılamadığından anlaşamama tutanağı tanzim edildiğni, böylelikle dava şartının da yerine getirildiğini, uyuşmazlığa konu faturaların defter kayıtlarında mevcut olduğunu, sayın mahkemece tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine BS formları için müzekkere yazılması sonucunda da haklılıklarının ispatlanacağını beyan ederek; yukarıda izah edilen nedenlerden dolayı alacağın tahsili amacıyla Bursa 1.İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyasındaki müvekkili şirket alacağının ihtiyati haczi için gerekli uygun görülecek teminat karşılığında verilmesini, davanın kabulü ile davalının Bursa 1.İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte tahsiline, takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, vekalet ücreti ile yargılama giderlerinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı vekilinin 23/02/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında açılmış olan iş bu davanın haksız ve yersiz olduğundan reddinin gerekliğini, şöyle ki; öncelikle davacı tarafın talep ettiği fatura bedeline ilişkin müvekkili şirkette ne iş yaptığını, hangi hizmete istinaden müvekkili şirketten talepte bulunduğunu dahi açıklayamadığını, haksız kazanç gayesi güden davacı tarafın soyut şekilde müvekkili şirkette bir çok iş yaptığını söylemekle yetindiğini, Uyuşmazlık konusunun ise, sözleşmenin varlığını ve kural olarak malın teslim edildiğini, işin görüldüğünü, diğer bir menfaatin sağlandığının ispat yükünün , bu hususları iddia eden konumundaki faturayı düzenleyip gönderen taraf üzerinde olduğunu, Davacının müvekkili şirkete 22.04.2019 tarih ve 041012 sıra numaralı fatura gönderdiğini, faturaya kendileri tarafından itiraz edildiğini, akabinde davacı yan tarafından icra takibine geçildiğini, kendileri tarafından icra takibine itiraz edilmesi üzerine iş bu itirazın iptali davasının açıldığını, Davacı karşı yan müvekkili şirket ile aralarında sözleşme ilişkisini, müvekkili şirkete hangi hizmette bulunduğunu, müvekkili şirkete ne iş yaptığını kanıtlayamadığını, aralarındaki sözleşmeyi dahi sunamadığını, davacının müvekkiline ne hizmet sunduğunu ispatlamak zorunda olduğunu, Davacı karşı yanın noter aracılığı ile kendisine iade edilen ve itiraza uğrayan 22.04.2019 tarihli 041012 sıra nolu fatura içeriğinde belirtilen kalemlere ilişkin müvekkil şirket ile davacı yan arasında hiçbir iş ilişkisinin yaşanmadığını, müvekkili şirket fatura içeriğinde belirtilen mal ve hizmetleri almadığını, müvekkili şirket ile davacı yan arasında bu faturaya dayanak her hangi bir borç ilişkisi bulunmadığını, davacı yanın ise fatura içeriği hizmetleri yaptığını ispat edemediğini, bu nedenle davanın reddinin gerektiğini beyan ederek; davacının haksız ve mesnetsiz davasının reddine, davacının dava değerinin %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesine, takibin iptaline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava davacı ve davalı arasında bulunduğu iddia olunan alacak kapsamında Bursa 1. İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı dosyasında yapılan takibe itirazın haklı olup olmadığına ilişkin itirazın iptali davasıdır. Mahkememizce ön inceleme tensip zaptı ara kararı ile; dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde 21/06/2021 tarihinde, bilirkişi incelemesi yaptırılarak, davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine yönelik rapor tanzim edilmesinin istenildiği, bu nedenle dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman SMMM Bilirkişi ….ye teslim edilmiştir.
25/06/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle;”Davacı…’ün inceleme konusu ticari defterlerinden 2018 yılının İşletme Defteri olduğu, 2019 yılı ticari defterlerinin bilanço şeklinde tutulduğu, defterlerin açılış ve 2019 yılı yevmiye Defteri’nin TTK. Hükümlerine göre kapanış tasdikinin yasal süresinde yapıldığı, Davacı…’ün inceleme konusu 2019 yılı ticari defterlerine göredavalı … Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.nin 30.04.2019 tarihi itibariyle 129.446,00 TL. borçlu olduğu, davalı tarafından davacıya 15.03.2019 tarihinde … Beşevler Sanayi Şubesi’nden gönderilen havalenin davacının ticari defterlerinde kayıtlı bulunmamasından dolayı davacının ticari defterlerine göre davalıdan alacağının 117.646,00 TL. Olacağı, davalı … Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.nin inceleme konusu 2018 ve 2019 yılları ticari defterlerinin E-DEFTER şeklinde tutulduğu, defter beratlarının. yasal sürelerinde oluşturulduğu, İncelenen Envanter Defterlerinin açılış tasdiklerinin yasal sürelerinde yaptırıldığı, Davalı … Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti.nin inceleme konusu ticari defterlerine göre davacının 15.03.2019 tarihi itibariyle cari hesabının kapalı olduğu, yani davacının hiçbir alacağının bulunmadığı, davacı ve davalının ticari defterleri üzerinden çıkartılan cari hesap dökümlerinden de anlaşılacağı gibi tarafların ticari defterlerinin birbirini teyit etmediği, aradaki farkın raporun inceleme bölümünde ayrıntılı olarak açıklandığı, buradan da dava konusu alacağın davacı tarafından davalı adına düzenlenen ve davalının ticari defterlerinde kayıtlı bulunmayan 30.04.2019 tarih,041012 sıra numaralı 117.646,00 TL. lık faturadan kaynaklandığı, davacı tarafından davalı adına düzenlenen bu fatura muhteviyatı mal/hizmetlerin davalı tarafından alınıp alınmadığı ile ilgili dosyada bir sözleşme ve belgeye rastlanmadığını…” yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davalı şirketin ticari temsilcisi son celsede “Davacı tarafça tarafımıza gönderilen faturadaki hizmetlerin hiç birisi gerçekleştirilmemiştir, bu son faturaya kadarki tüm hizmetler davacı tarafından gerçekleştirilmiş ve ödemeler tarafımızca davacı tarafı yapılmıştır, karşı tarafa herhangi bir borcumuz yoktur, dedi.” şeklinde yemin eda etmiştir.
Tüm dosya kapsamı incelendiğinde davanın davacı tarafından davalıya satılan vinç ve bunun montajına ilişkin 30.04.2019 tarih,041012 sıra numaralı 117.646,00 TL. lık fatura sebebiyle alacaklı olunduğu iddia olunan bedel kapsamında Bursa 1. İcra Dairesinin 2019/… esas sayılı dosyasında yapılan takibe itirazın iptaline ilişkin olduğu, tarafların her ikisinin de tacir olduğu tarafların ticari defter ve kayıtlarına dayandığı, ticari defter ve kayıtlarının incelendiği, HMK 222/3 maddesinde “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.”şeklinde belirtildiği, icra takibine dayanak fatura davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, ancak aynı faturanın davalının ticari kayıtlarında kayıtlı bulunmadığının yukarıda değinilen bilirkişi raporu ile sabit olduğu, davacının ticari defter kayıtları ile davasını ispat edemediği görülmüştür.
Davacının davalının faturayı iade ettiğini ispat edilemediğinden faturayı kabul etmiş sayılacağına ilişkin iddiası incelendiğinde, TTK 21/2’deki ” Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmünün faturayı tebliğ alan tarafın belirsiz bir süre sonra faturaya itiraz ederek ticari sekteye uğramasının önüne geçmek, ticari hayatın sürekliliğinin devam etmesi adına tacirlere yükümlülük yüklediği, buradaki yükümlülüğün tebliğ alan tarafın faturayı kabul etmemesinin tespiti ve bu hususta faturayı gönderen tarafın bilgilendirilmesi amacı taşıdığı, bu yükümlülüğün çok katı uygulanması halinde TTK 21/2’nin kötüye kullanılmasının önü açılabilecektir. Dava konusu olayda davalının dava konusu faturayı davacıya tebliğ ettikten sonra davalının Bursa 10. Noterliğinin 03/05/2019 … yevmiye numaralı ihtarname ile 8 gün içerisinde faturayı kabul etmediğine ilişkin beyanda bulunduğu ancak bunun davacı şirkete tebliğ edilemediği, davacı tarafça tekrar davacının şahsi adresine tebligat çıkartıldığı, tebligatın en yakın komşuya yapıldığı görülmüştür. Davalının faturayı kabul etmediğine ilişkin iradesini ihtarname ile tespit ettirip, faturaya itirazına ilişkin talebini davacıya bildirme iradesi ile hareket ettiğinin kabulü ile mahkememizce davacının faturaya süresi içerisinde itiraz ettiği değerlendirilerek davacının davasını yemin dışındaki kesin deliller ile ispat edemediği kanaatine ulaşılmıştır.
Davacı tarafın dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı görülmekle yemin deliline başvurulmuş olup, davalının temsilcisi duruşma salonunda fatura konusu işin gerçekleştirilmediği, davacı tarafa borcunun bulunmadığı noktasında yemin etmiştir. Tüm dosya kapsamında davacının davasını kesin deliller ile ispat edemediği değerlendirilmekle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 1.546,31.-TL peşin harçtan mahsubu ile arta kalan 1.465,61.-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı yana İADESİNE
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 15.126,37.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa İADESİNE,

Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 25/01/2022

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır