Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/383 E. 2022/731 K. 10.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/383
KARAR NO : 2022/731
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16071-70932-61562] UETS
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … – [16132-31176-17706] UETS
Av. … – [16745-47960-28971] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/05/2021
KARAR TARİHİ : 10/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 16/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle; Davalı firma ile olan uyuşmazlıklarının fatura belgelerinden de anlaşılacağı üzere ticari satımdan kaynaklandığını, 21-09-2020 tarihinde, davalıya mal satıldığını ve fakat semen taraflarına ödendiğini, söz konusu icra takibi ticari satımdan kaynaklanan alacaklarına ilişkin düzenlenen 21-09-2020 tarih ve N012020000002300 belge no lu faturanın karşılığının ödenmemesi sebebiyle başlatıldığını, müvekkilinin basiretli bir tacir gibi davranarak edimini eksiksiz yerine getirdiğini fakat davalı söz konusu ticari satım hizmetinden kaynaklanan borçlarını ödemediğini, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında cari hesap ilişkisi olarak devam eden bir ticari ilişki bulunduğunu, müvekkilinin muhasebe kayıtlarında, davalı şirketin cari hesaba dayalı toplam 19.861,40 TL borcunun olduğunu, nitekim ticari defter kayıtları incelendiğinde de davalı firmanın, müvekkiline 19.861,40 TL borcu olduğunun görüleceğini, işbu dava, davalının ediminin ifasını yapamaması nedeniyle müvekkili tarafından gerçekleştirilen hizmetler sonucu oluşan alacaklara ilişkin olduğunu; alacaklarının geçmiş fatura ve cari hesap kayıtları ile kesinleştiğini, söz konusu cari hesap alacağı için işbu itirazın iptali istenen icra takibi açılmadan önce davalıya müracaatta bulunulduğunu ancak sonuç alınamadığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davalarının kabulünü, bu taleplerinin kabul edilmediği takdirde alacak davası olarak devamını, davalı borçlunun Bursa 13. İcra Dairesi 2020/9011 esas sayılı dosyası esas sayılı icra dosyasına vaki itirazın 2.470 TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamını, borç bakiyesinin TCMB Yıllık Reeskont Avans faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, alacaklarının likit ve belirlenebilir olduğundan davalının %20’den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalıya usulüne uygun tebligata rağmen, davaya cevap dilekçesi sunmadığı anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; davacı tarafından, faturadan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla, davalı aleyhine Bursa 13. İcra Müdürlüğü’nün 2020/9011 esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takibe, itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce Bursa 13. İcra Müdürlüğü’nün 2020/9011 Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından 14/12/2020 tarihinde, fatura alacağının tahsili amacıyla, davalı aleyhine toplam 2.470,00-TL miktar üzerinden üzerinden takip başlatıldığı, davalı vekilinin 25/12/2020 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Tüm Dosya Kapsamı Değerlendirildiğinde; Davacı tarafından davalıya satıldığı iddia olunan mallar sebebiyle davalı aleyhine Bursa 13.İcra Dairesi’nin 2020/9011 esas sayılı dosyasında başlatılan takibin yerinde olup olmadığı noktasında toplandığı her iki tarafın tacir olduğu gözetilerek mahkememizce 26/10/2021 tarihli duruşma zaptı ara karar gereğince tarafların ticari defterlerinin incelenmesi için ara karar kurulduğu, ara karar uyarınca gider avansını yatırması için davacı vekiline 2 haftalık kesin süre verildiği ancak davacı vekilinin verilen kesin süre içerisinde gider avansını yatırmadığı, bu şekilde ticari defterlerin incelenmesinden vazgeçmiş sayıldığı kabul edilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığa konu alacak miktarının HMK 200 üncü maddesi uyarınca kesin deliller ile ispat sınırında bulunmadığı, davacının tanık deliline dayandığı görülmekle davacıya tanık listesini bildirmesi için kesin süre verildiği bu süreye rağmen davacının tanık listesini sunmadığı görülmekle davacının tanık deliline dayanmaktan vazgeçmiş sayıldığı kabul edilmiştir. Her ne kadar davacı vekili davalı tarafından faturaya itiraz edilmeyerek faturanın kesinleştiğini iddia etse de TTK 21/2 “Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır.” hükmünün uygulanabilmesi için faturanın davalı tarafa tebliğ edildiğinin ve malın teslim edildiğinin ispat edilmesi gerekmektedir. Dava konusu faturanın davalı tarafça kabul edilmediği dikkate alındığında, satım konusu sözleşmenin ve malların davalıya teslim edildiğinin ispat yükü davacıda olup, davacının dosyaya sunmuş olduğu faturanın e-fatura olduğu, bu faturanın davalıya tebliği edildiği ve davalı tarafça tebliğ alındığının tarafların ticari defterlerinin incelenmesi suretiyle mümkün olabilecektir. Ticari defterlerin incelenmiş olması ve davalı tarafça dava konusu faturanın ticari defterlerine işlenmiş olması halinde TTK 21/2 maddesi gereğince fatura konusu malların davalı tarafça teslim alındığı kesin deliller ile ispat edilmiş olacak, aksinin ispatı ancak davalı tarafça kesin deliller ile ispat edilebilecektir. Dosyada tarafların ticari defterleri incelenememiş olup, davacı tarafından sunulan ve davalı yetkilisi tarafından malların teslim alındığına ilişkin herhangi bir imzanın faturada bulunmadığı gibi miktar itibariyle kesin deliller ile ispatı zorunlu olmayan mevcut davada davacı vekili taraflar arasındaki sözleşmeyi ve sözleşme uyarınca satılan malın teslim edildiğini tanık gibi takdiri bir delille de ispat edememiştir. Açıklanan gerekçe ve dosyada toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda ispatlanamayan davanın reddine dair, aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE;
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 59,30-TL peşin harçtan mahsubu ile arta kalan 21,40-TL’nin davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 2.470,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL arabuluculuk masrafının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa İADESİNE,

Miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar davalı ve davacı vekillerinin yüzüne açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır