Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/335 E. 2022/541 K. 20.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/335
KARAR NO : 2022/541

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/09/2020
KARAR TARİHİ : 20/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/04/2022
Öncesinde Bursa 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/10/2020 tarihli 2020/462 esas 2020/526 sayılı görevsizlik kararı ile gönderilen dosyanın Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil Birlik’in, ortak kooperatiflerin, konut üretimine yönelik çalışmaların öncülük etmek, ortak çıkarlarını korumak, yerleşim sonrasında ortakların temel gereksinimlerini bölgenin ağaçlandırılması çalışmalarında bulunmak, ortak kooperatiflerin amaçlarını gerçekleştirmeleri yolunda ekonomik, toplumsal ve kültürel faaliyetlerde bulunmak, hesap ve işlemlerini denetlemek ve kentleşmenin sağlıklı oluşumuna katkıda bulunmak amacıyla kurulduğunu, müvekkil birlik amacı doğrultusunda 18.06.2016 tarihine yapılan Olağan Genel Kurul toplantısında belirlenen metrekare birim bedelleri ile üye kooperatiflere arsa tahsisi yapmış, davalı kooperatife de …. sayılı taşınmazı 1.307.923,20 TL bedelle tahsis etmiş olduğunu, 20.05.2017 tarihinde yapılan Genel Kurulda arsa bedellerinin 2017 yılı Haziran ayının son iş gününden itibaren 24 taksitte ödenmesine, taksitlerini iki ay üst üste ödemeyen kooperatiflerin tahsislerinin iptal edilmesine oybirliği ile karar verilmiş olduğunu, 2018 yılında yapılan Genel Kurulda ödemelerini aksatan kooperatiflere aylık %3 gecikme cezası alınmasına dair karar alınmış olduğunu, 2019 yılında yapılan Genel Kurulda ise ödemelerin 3 ay süreyle ertelenmesine, 2017 yılında alınan “iki ay üst üste ödemeyen kooperatiflerin tahsislerinin iptal edilmesine” ilişkin maddenin de kaldırılmasına, ancak ay içinde ödeme yapmayanlara gecikme cezası uygulanmasına karar verilmiş olduğunu, davalı ile yapılan protokolün 6. maddesinde de “Bu ön tahsis aşamasında taahhüt edilen ödemelerin zamanında yapılmaması halinde kendisine kesin tahsis yapılamayacağını ve bu taktirde tahsisin iptal edileceği, bu tarihe kadar yapmış olduğu ödemelerin kendisine aynen iade edileceği hususunun ve bu konuda hiçbir hak, tazminat vs iddiasında bulunmamayı, ayrıca, ödemeleri zamanında yapmaması halinde … Koop’tan çıkartılmaya itiraz etmemeyi taahhüt ederiz” cümlesi yer almakta olduğunu, davalı kooperatif yetkililerince imzalanan bu protokol yeterince açık olduğunu, Haziran 2017 tarihinden itibaren 24 taksitte ödenmesi gereken arsa bedeli davalı kooperatifçe eksiksiz ödenmediği için ilk olarak Birinci kez 05.11.2019 tarihinde birikmiş borçlarının ödenmesi için ihtarname gönderilmiş, daha sonra ikinci kez 25.11.2019 tarihinde yine ihtarname gönderilmiş olmasına rağmen ödeme yapılmamış olduğunu, davalı taraf yine Bursa 18. Noterliği 17.01.2020 gün … sayılı ihtar gönderilmiş, borcun ödenmemesi üzere Bursa 18. Noterliği 07.02.2020 gün ve … sayılı ikinci ihtarname gönderilmiş olduğunu, tanınan 30 günlük süre içinde borcun ödenmediğinin anlaşılması üzerine de Kooperatifiler Kanunun 27. Maddesi ve Birlik Ana Sözleşmesinin 17. Maddesi uyarınca davalı kooperatifin 06.05.2020 ve 2020/3 sayılı karar ile ortaklıktan çıkarılmasına karar verilmiş olduğunu, ortaklıktan çıkarılma kararı Bursa 18. Noterliği 12.05.2020 tarih ve 19688 yevmiya numaralı ihtarname ile ortaklıktan çıkarıldığı davalı tarafa bildirilmiş olduğunu, bugüne kadar davalı tarafından birlik üyeliğinden ihracına ilişkin dava açılmadığı gibi Genel Kurula da itiraz edilmemiş olduğunu, davalı kooperatifin Birlik üyeliğinden çıkarılması üzerine kendisine tahsis edilen ve borcu eksiksiz ödenmeyen 121 ada 7 parsel sayılı taşınmazın Birlik mülküne geri dönmesi amacıyla işbu davanın açılması zaruri hale geldiğini, bu nedenle açılan davanın Kabulü İle Bursa İli, Nilüfer İlçesi, İrfaniye Mh. 121 ada 7 parsel sayılı taşınmazın tapu iptali ile davacı müvekkil adına tesciline,, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; , dava dilekçesinde bahsedilen yönetim kurulu kararı 12/05/2020 günü tebliğ edilmek üzere Bursa 18. Noterliği’ne tevdi edilmiş olduğunu, müvekkil de 3 aylık yasal süresi içinde genel kurulda görüşülmek üzere bu karara itiraz ettiğini 06/08/2020 günü Bursa 28. Noterliği’nin 00069 yevmiye numaralı ihtarnamesi ile bildirmiş olduğunu, noter tasdikli itiraz dilekçesinin bir suretini de aynı gün davacıya elden teslim ederek 355 evrak kayıt numarasını almış olduğunu, davacı ön tahsis aşamasında tahsisi iptal hakkını kullanmamış, müvekkilile kesin tahsis yaparak 05/07/2017 tarihinde ipotekli olarak satış yaparak mülkiyeti devretmiş olduğunu, bu uygulama ile alacağını sadece bedele hasretmiş olduğunu, iki sene kadar sonra 2019 yılında tapu kaydı üzerinde lehine tesis edilmiş olan ipoteği de kaldırmış olduğunu, bu aşamadan sonra ön tahsis protokolünün hiçbir hükmü kalmamış olduğunu, kaldı ki 2018 Yılı olağan genel kurul toplantısı 16/06/2019 günü yapılmış olduğunu, Toplantı tutanağının 5. Maddesinde “kooperatiflere yapılan arsaların ödemelerinin 3 ay ertelenmesine oybirliği ile, 2 ay üst üste arsa katılım payını ödemeyenlerin protokolünün iptal edilmesi kararının kaldırılmasına ancak ayı içerisinde ödemesini yapmayanlara gecikme cezası uygulanmasına karar verilmiştir.” denildiğini, bu karar ile davacı kooperatif yönetim kurulunun protokoldeki ön tahsisin iptal edileceği hükmünü uygulamamış olması, genel kurul tarafından da benimsenerek onaylanmış olduğunu, ön tahsisin bir anlamda yer ayırmanın iptali ile tapu iptali ve tescil birbirinden çok farklı olgular olduğunu, hukuki dayanakları da farklı olduğunu, Olayda tapu kaydının iptali ve tescilini isteme şartları oluşmamış olduğunu, davacı taraflar arasında kararlaştırılan satış bedelini ve fahiş olarak uyguladığı gecikme cezaları ile birlikte müvekkil tümüyle tahsil etmiş olduğunu, müvekkilinin yaptığı ödemeleri feri haklarını saklı tuttuğuna dair ihtirazi kayıt koymadan kabul ettiğine göre satıştan doğan borç sona ermiş olduğunu, davacının niyeti ihtiyati tedbir kararı alarak yüklenici ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmış olan ve inşaatı devam eden kooperatiflerin yüklenicilerine göz dağı verip inşaatları engelleyerek 25/10/2020 günü yapılacak olan genel kurul toplantısı öncesi ortakların iradelerini baskı altına almak ve seçim sonucunu lehinde etkilemeye çalışmak olduğunu, kat karşılığı inşaat sözleşmelerinde yüklenici de inşaat masraflarını karşılayabilmek için kendisine bırakılan bağımsız bölümleri satmak ihtiyacında olduğunu, bu sebepler ile yargılama sonunda davanın reddine, yargılama masraflarının davacıya yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava; davacı kooperatif tarafından birlik üyeliği gereği davalı kooperatife tahsis edilen Bursa ili Nilüfer ilçesi İrfaniye Mahallesi 121 Ada 7 parsel sayılı taşınmazın arsa bedelinin ödenmediği iddiasından kaynaklı tapu iptali ve tescil davasıdır.
Bursa 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 07/10/2020 tarihli 2020/… esas 2020/…sayılı kararı ile somut dosyada; davacı ve davalı yapı kooperatiflerinin tacir olduğu, uyuşmazlığın her iki tarafı tacir olan ve her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olan nisbi ticari dava niteliğinde olduğu anlaşıldığından TTK 5/1 maddesi gereği ticari davalara bakmakla görevli mahkeme Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun yürürlüğe girdiği 01/07/2012 tarihinden itibaren Kanun’un 5/3 maddesi gereği Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi haline geldiğini,(Emsal Karar: Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 2019/1943 E.,2019/10013 K.,30.10.2019 tarihli kararı) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 1.Maddesi gereği göreve dair kurallar kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece kendiliğinden ve öncelikle dikkate alınması gereken bir husus olduğunu, yine 6100 Sayılı HMK’nın 114/1-c maddesine göre görev dava şartı olup 115. Maddesine göre dava şartlarının mevcut olup olmadığı mahkemece yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınması ve bulunması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi gereken husus olduğundan mahkemelerinin görevsizliğine karar verilerek mahkememize gönderildiği anlaşılmıştır.
Davalı vekili tarafından tarafların tacir olmadığını, davanın Kooperatif Kanunundan kaynaklanmadığı, Asliye Hukuk mahkemesinin görevli olduğunu, kendisini görevli görmeyen mahkemenin ihtiyati tedbir hakkında karar veremeyeceğini belirterek, istinaf isteminde bulunduğu, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesinin 2021/74 esas 2021/396 sayılı kararı ile dosya kapsamı içerisindeki bilgi ve belgeler, ilk derece mahkeme gerekçesinde dayanılan deliller ve ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında, mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı, davanın kooperatif üye ilişkisinden kaynaklandığı, 1163 SK’nun 99. maddesine göre, davanın ticari dava olduğu anlaşıldığından, davalı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b/1. maddesine göre esastan reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı kooperatife müzekkere yazılarak, 2016,2017,2018 ve 2019 yılı Genel Kurul toplantısına ilişkin toplantı tutanağı, eki hazirun cetveli ve toplantıya çağrının ne şekilde yapıldığına ilişkin ilan ve davetiye metinlerinin; taraflar arasında yapılan 04.11.2016 tarihli, arsa ön tahsis protokolünün ile arsa bedelini ve ödeme şeklini bildiren yazıların, ödeme mutabakatları ve belgelerin; davalı tarafa ilk kez 05.11.2019 tarihinde gönderilen ihtarname ile ikinci kez 25.11.2019 tarihinde gönderilen ihtarnamenin tebliğ şerhli örneğinin çıkartılarak gönderilmesinin istenmesine, Bursa 18. Noterliğe müzekkere yazılarak 17.01.2020 tarih … sayılı, 07.02.2020 tarih … sayılı ve 12.05.2020 tarih ve 19688 sayılı ihtarnamelerin tebliğ şerhli örneğinin gönderilmesinin istenmesine, Bursa 2.ATM’nin 2020 Esas sayılı dosyasının incelenmek üzere fiziken celbine karar verilmiş ve UYAP sistemi üzerinden dosyamız arasına alınmıştır.
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından alınan bilirkişi raporunda ; davacı tarafa ait incelemeye esas defterlerin açılış tasdikleri ile ilgili yıllar yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin TTK ve VUK ilgili maddelerinde öngörülen yasal süreler içerisinde yaptırılmış olup, defterlerin kayıt nizamına ve usule uygun tutulduğunu,mühürlü yüzeye döktürülmüş olan basılı defterleri üzerinde herhangi bir silinti, kazıntı vb . görülmediğini, tüm defterlerin, kayıtları yönünden birbirini destekleyecek şekilde istikrarlı olduğunu, 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 27. maddesi hükmü gereğince mali yükümlülüklerini yerine getirmeyen ortakların, yapılan ihtarlara rağmen 10 günlük ve 1 aylık sürelerde borcunu yerine getirmediği takdirde üyelikten çıkarılacağının öngörüldüğünü, somut olayda, davacı taraf vekilince sunulmuş olan dava dilekçesinde 17.01.2020 tarihinde, T.C.Bursa 18.Noterliği’nden davalı Kooperatif’e ihtarname gönderdikleri ve 10 günlük süre içerisinde borçların ödenmesi hususunu ihtar ettikleri belirtilmiş ise de sözü edilen ihtarname örneği dosya içeriğinde mevcut olmadığı gibi 06.08.2020 tarihli ve davalı Kooperatif Yönetim Kurulunca davacı Birlik Yönetim Kurulu Başkanlığına sunulmuş olan dilekçede, ilgili evrağın kooperatif bürosuna teslim edilmeden iade edilmiş olduğu ve evrak içeriği hakkında Birlik tarafından kendilerine sözlü bilgi verildiği hususu belirtildiği, 1.ihtarnamenin usule uygun tebliğ edilip edilmediği ve süreler bakımından sözedilen ihtarnamenin şerhli örneği de mevcut olmadığından, davalının 10 günlük süre içerisinde talep edilen kalemlere ilişkin ödeme yapıp yapmadığı hususu tespit edilemediği, 07.02.2020 tarihli T.C.Bursa 18.Noterliği’nin aynı tarihli ve … yevmiye no.lu ihtarnamesi ile davalı Kooperatif’e 6.250,00.-TL aidat borçları ile 43.442,18.-TL gecikme bedeli borçları olmak üzere toplam 49.442,18.-TL’nin 30 gün içerisinde ödenmemesi halinde Birlik ortaklığından çıkarılacakları hususunun ihtar olunduğu, işbu ihtarnamenin tebliğ şerhli örneği mevcut olmadığı ancak 2020-3 sayılı ve 06.05.2020 tarihli yönetim kurulu karar metninde, işbu ihtarnamenin 07.02.2020 tarihinde tebliğ edildiği bilgisine yer verildiği, Birlik ana sözleşmesinin 17.maddesi ile mali yükümlülüklerini ilk istemde 10 gün, ikinci istemde 1 ay içinde yerine getirmeyenlerin ortaklıktan çıkarılacağı; ortaklıktan çıkarılmanın Birlik Yönetim Kurulu kararı ile olacağı ve 10 gün içinde ortaklıktan çıkarılan üyeye noter kanalı ile bildirileceği; ortağın 3 ay içinde iptal davası açabileceği veya Genel Kurul’a itiraz edebileceği; haklarındaki çıkarma kararı kesinleşmeyen ortakların yerine yeni ortak alınamayacağı ve bu kooperatiflerin ortaklık hak ve yükümlülüklerinin, çıkarma kararı kesinleşinceye kadar devam edeceği hükümlerinin düzenlendiği, 06.05.2020 tarihli, ortaklıktan çıkarılmaya ilişkin Yönetim Kurulu kararı, T.C. Bursa 18.Noterliği 19685 yevmiye no.lu ve 12.05.2020 tarihli ihtarnamesi ile davacı tarafça, davalı Kooperatif’e; parasal yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmaları, birinci ve ikinci ihtarların da sonuçsuz kalmış olması nedeni ile 06.05.2020 tarihli ve 2020-03 no.lu Yönetim Kurulu kararı ile Birlik ortaklığından çıkarılmış oldukları hususunun ihtaren bildirildiği ancak tebliğ şerhi görülemediğini, işbu karara karşı, davalı Kooperatif Yönetim Kurulu’nca, 06.08.2020 tarihli dilekçe ile itiraz edildiği,davalı tarafça; T.C.Bursa 18.Noterliği 12.05.2020 tarihli ve yevmiye no.lu ihtarnamesi ile Birlik tarafından Kooperatif’e gönderilen ortaklıktan çıkarma kararı ile ilgili alınan karar ve yapılan işlemin hakkaniyetten, eşitlik ilkesinden uzak, hukuken geçersiz bir karar olduğu ve dolayısı ile yapılacak ilk Genel Kurul’da ivedilikle görüşülerek, iptal edilmesi gerektiği, ortaklıktan çıkarma kararına itiraz ettikleri hususları cevaben ihtar olunduğu,bu bağlamda, davacı vekilinin sunmuş olduğu 26.09.2020 tarihli dava dilekçesinde belirtmiş olduğu “bugüne kadar davalının, üyelikten ihracına ilişkin dava açmadığı gibi Genel Kurul’a da itiraz etmediği” iddiasının doğru olmadığının tespit edildiği, 20.05.2017 tarihli Genel Kurul toplantısında; 5.madde ile Taksitlerini 2(iki) ay üstüste biriktirerek ödemeyen kooperatiflerin Ön Tahsis Protokolünde de belirtildiği gibi tahsislerin iptal edileceği oylamaya sunulmuş olup oy birliği ile kabul edildiği, 16.06.2019 tarihli Genel Kurul toplantısında ise; 5.madde ile “Kooperatiflere tahsisi yapılan arsaların ödemelerinin 3(üç) ay ertelenmesine oy birliği ile karar verildiği,bir önceki Genel Kurul’da kabul edilen 2 ay üst üste arsa katılım payını ödemeyenlerin protokolünün iptal edilmesi kararının kaldırılmasına ancak ayı içerisinde ödemesini yapmayanlara gecikme cezası uygulanmasına oy birliği ile karar verildi.” denilerek, tahsislerin iptaline ilişkin kararın kaldırıldığı, yapılan incelemeler neticesinde; davacı vekilinin 17.01.2020 tarihinde, T.C.Bursa 18.Noterliği’nden davalı Kooperatif’e ihtarname gönderdikleri ve 10 günlük süre içerisinde borçların ödenmesi hususunu ihtar ettikleri belirtilmiş ve davalı Kooperatif Yönetim Kurulunca davacı Birlik Yönetim Kurulu Başkanlığına sunulmuş olan dilekçede, ilgili evrağın Kooperatif Bürosuna teslim edilmeden iade edilmiş olduğu ve evrak içeriği hakkında Birlik tarafından kendilerine sözlü bilgi verildiği hususu belirtilmiş olan Birinci ihtarnamenin usule uygun tebliğ edilip, edilmediği hususunun hukuki nitelendirmesi mahkemeye ait olmak üzere; davacı Birlik tarafından alınmış olan 06.05.2020 tarih ve 2020-3 sayılı, davalı Kooperatif’in ortaklıktan çıkarılma kararına istinaden, davalı Yapı Kooperatif’inin, 06.08.2020 tarihli dilekçe ile davacı Birlik Yönetim Kurulu’na itiraz ederek, Genel Kurul’da ivedilikle görüşülmesini talep ettiği ve dava tarihi itibarı ile davalının ortaklıktan çıkarılma kararının kesinleştiği hususunda herhangi bir Genel Kurul kararının olmadığı tespit edildiğinin bildirildiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda davacı birlik tarafından alınan 06/05/2020 tarih ve 2020-3 sayılı davalının ortaklıktan çıkarılmasına ilişkin yönetim kurulu kararına karşı davalı tarafça genel kurula itiraz edildiği, ancak genel kurul tarafından bir karar verilmediğinden bu kararın henüz kesinleşmediği, davacı kooperatifin 20/05/2017 tarihli genel kurul toplantısında alınan 5 numaralı kararında “taksitlerini iki ay üst üste biriktirerek ödemeyen koperatiflerin ön tahsis protokolünde belirtildiği gibi tahsislerin iptal edileceği” kararı alındığı, 16/06/2019 tarihli genel kurul toplantısında alının 5 numaralı kararda ise “kooperatiflere tahsisi yapılan arsaların ödemelerinin 3 ay ertelenmesine ve bir önceki genel kurul toplantısında alınan 2 ay üst üste katılım payını ödemeyenlerin protokolünün iptal edilmesi kararının kaldırılmasına, ancak ayı içerisinde ödemesini yapmayanlara gecikme cezası uygunlanmasına” karar verildiği, davalı kooperatifin en yetkili organı olan Genel Kurulda alınan bu karar ile kooperatiflere arsa tahsisinden vazgeçilmesine dair önceki kararından açıkça dönüldüğü ve bu yolda işlem yapıldığı gibi öte yandan Genel Kurulda alınan 25.10.2020 tarihli karar ile haklarında kooperatiften ihraç kararı verilen kooperatif üyeleri hakkında açılan tapu iptali ve tescil davalarına ilişkin yargılama harçlarının ödenmesi şartı ile haklarında açılan davalardan feragat edileceğinin karara bağlandığı ve bu karar uyarınca davalı tarafından da iş bu davaya ilişkin yargılama harcının davacı yana ödenmiş olduğunun belgelendiği anlaşılmakla davalının ortaklıktan çıkarılamayacağı ve kendisine yapılan arsa tahsisinin iptaline karar verilemeyeceğinden daha önce verilen tapunun da bu kapsamda iptaline karar verilemeyeceğinden yerinde görülmeyen davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 22.336,06.-TL peşin harçtan mahsubu ile arta kalan 22.255,36.-TL’nin karar kesinleştiğinde davacı yana İADESİNE
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 78.577,31,-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzünde, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.20/04/2022

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza