Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/229 E. 2022/1241 K. 01.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2021/229
KARAR NO : 2022/1241
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …

VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/03/2021
KARAR TARİHİ : 01/12/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin davalı … arasında 21.02.2020 tarihinde Bursa İli Osmangazi ilçesi, Doğanevler Mah, 605 ada, 4 nolu parselde kayıtlı arsa üzerine inşaat yapımı konusunda anlaşarak sözleşme imzalandığını. Sözleşmenin imzalanmasına mütekakip müvekkili işe başladığını. Müvekkilin üzerine düşen tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini. Sözleşmede belirtilmeyen ancak sözlü anlaşılan ilave işleri dahi tamamlayarak ve biten inşaatı davalı tarafa teslim ettiğini. Müvekkilinin teslim sonrası davalının ödemesi gereken bedeller yönünden 18.09.2020 tarihinde 1.214.011,57 TL ve 28.09.2020 tarihinde 59.265,74 TL bedelli faturalar tanzim ederek davalı tarafa tebliğ ettiğini. Davalı tarafın bu faturaları kabul etmediğini. Davaya konu bakiye bedeli müvekkiline ödenmediğini. Bunun üzerine takip başlatıldığını. Davalı tarafın itiraz ederek takibi durdurduğunu. Bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptaline, %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekilinin cevap dilekçesinde; Taraflar arasında 21/02/2020 tarihli kaba inşaat yapım sözleşmesi imzalandığını. Söz konusu sözleşmeye göre davacı firmanın sadece yapım işini üstleneceğini ve bu yapım işini de dava dışı üçüncü kişilerce hazırlanmış projeye birebir uygun bir şekilde yapmak zorunda olduğunu. Ancak davacı firma olan MSB Ltd. Şti., söz konusu inşaat işini vaktinde teslim etmediğini ve projeye uygun bir şekilde yapmadığını. Davacının taraflar arasındaki sözleşmeye göre ücrete hak kazanamadığını. Davacı firmanın inşaatı projeye uygun yapmaması sebebiyle müvekkili hakkında idare tarafından cezai işlem uygulandığını. Bu nedenle davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Derdest dava taraflar arasnıdaki eser sözleşmesi kaynaklı ödenmediği iddia olunan bedelin ödenmesine ilişkin Bursa 19. İcra Müdürlüğünün 2020/6397 Esas sayılı takip dosyasına başlatılan 193.277,31.-TL tutarlı takibe yapılan itiraza ilişkindir.
Mahkememizce refakate bir adet inşaat mühendisi bilirkişide alınarak mahallinde keşif yapılmasına müteakip bilirkişi incelemesi kararı verilmiştir. Bilirkişi Veysi TARHAN’ın 18/09/2022 tarihli raporunda,
“Yukarıda tarafları belirtilen davada, keşif günü davaya konu yerde mahkeme heyeti ile Dirlikte, davacı Vekili, davalı Vekili ve taraflarının hazır olduğu durumda, dava konusu binada, bodrum katın tabanında bazı yerlerde su birikmiş olduğu ve işin projesine göre bodrum katın dört bir tarafını çevreleyen 30 cm kalınlığında betonerme perde duvarın bazı yerlerinde de su sızıntısı olduğu görülmüştür. Bodrum katta, bodrum kat tabanına ve betonerme perde duvarların yüzeyine sıvı olarak içeriden sürülerek yapıldığı anlaşılmıştır. Bodrum katta su birkmesi olduğundan sürme yoluyla yapılan yalıtımın yeterli olmadığı, ilave işlemlerin yapılması gerektiği anlaşılmıştır. Mahkemenizce Bursa T.C 4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2020/36 DİŞ dosyasında belirlenen 63.835,00-TL” nefaset kesintisinin uygun olduğunun belirlenmesi durumunda, davacının icra takibine göre alacağı kdv dahil 193.277,31- TL den düşülmesi ile (193.277, 31- 63.835, 00) 129.442,31-TL (kdv dahil) davacının alacağı olacağı” kanaatine varıldığını bildirmiştir.
Taraflar arasında, belirlenen taşınmaz üzerinde kaba inşaat yapım sözleşmesi akdedilmiştir. Tipik eser sözleşmesi olan bu sözleşmede bedel götürü bedel olarak 1.165.206,82 TL olarak belirlenmiştir. Davacı taraf kesilen faturaların bir kısmının ödenmemesi sebebiyle icra takibine girişmiş, davalının itirazı üzerine duran takipte itirazın iptali için işbu dava açılmıştır. Davalı ise inşaatın projeye aykırı yapıldığı ve yapı denetim firmasından onay alınmadığı gerekçesiyle ayıp defi ileri sürmüştür. Buna ilişkin delil olarak Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin delil tespiti dosyasını da dosyamıza bildirmiştir.
Davalının ayıp iddiasının temelini, inşaatın bodrum katını su basması ve su yalıtımının yapılmaması ile inşaatın projeye aykırı yapılması ve davalının bu sebeple ceza ödemek zorunda kalması oluşturmaktadır. Ayrıca davacının inşaatı geç teslim etmesi sebebiyle sözleşmede öngörülen cezai şart bedelinin de ödenmesi gereken bedelden kesilmesi gerektiği ileri sürülmüştür. Keşif sırasında da davalı şirket yetkilisi temel olarak bu aykırılıkları göstermiştir. Dolayısıyla tahkikat bu iki savunma çerçevesinde yürütülmüştür. Davacı buna karşılık imara aykırılıklar nedeniyle şikayeti zaten kendisinin yaptığını, bu projeye aykırılıkların davalı tarafından yapıldığı, kendisi ile alakasının bulunmadığı, hatta bu aykırılıkları bizzat belediyeye bildirenin davacı şirket yetkilisi olan dava dışı “Mehmet Akif Ak” olduğu iddia edilmiştir.
Davalıya ceza kesilmesine sebep olan başvuruyu yapanın kimliği sorulmuş ve bu husus tespit edilmiştir. Davalı işi denetlemekle yükümlü olup, alt kattaki otoparkın inşaata katılmasını ve en üst kattaki çatı kısımlarının projeye aykırı yapılmış olması hususunda kendisine ceza kesilmiş olması ve bu aykırılıkların davacı tarafından yapıldığı iddiası hayatın olağan akışında kabul edilebilir değildir. Nitekim davalı basiretli tacir gibi davranmakla yükümlü olup, inşaatın geldiği aşamaları denetlemelidir. Bu denli büyük proje aykırılıklarını bilmeme ve onay vermeme olasılığı bulunmamaktadır. Dolayısıyla bu aykırılıkların salt davacıdan kaynaklandığını ileri sürmesi dürüstlük kuralına aykırı kabul edilmiş ve itibar edilebilir görülmemiştir.
Davalının bir diğer iddiası ise imalatın uygun yapılmadığı ve binanın bodrum katını su bastığı iddiasıdır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 5. Maddesinin son cümlesi “…YÜKLENİCİ, bodrum katının en küçük bir su sızıntısını bile almayacak şekilde gereken izolasyonu sağlarrakla yükümlüdür. Bina projesinin özelliğinden ve İKSA yapılması gerektiğinden dolayı su yalıtımı içeriden yapılacaktır. İşverene bu işlemlerin riski anlatılmıştır.” şeklindedir.
Dolayısıyla sözleşme ile davacıya inşaatın bodrum katına su sızıntısı olmayacak şekilde yalıtım yapılması özel bir ödev olarak yüklenmiştir. Davacı , davalıya bu işlemlerin riskinin anlatıldığı hususunu ileri sürmüş ise de, bilirkişi eşliğinde yapılan keşif ve sonrasında düzenlenen rapor ve yine Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin dosyasında alınan bilirkişi raporundan bu sızıntıların teknik olarak önlenebileceği, fakat başkaca işlemler yapılması gerektiği, bu işlemlerin parasal karşılığının ise 33.835,00 TL olduğu, yine 30 günlük gecikme nedeniyle sözleşmede öngörülen günlük 1.000,00 TL üzerinden hesaplanan 30.000,00 TL gecikme cezasının düşülmesi suretiyle davacının alacağı miktarın 129.442.31 TL olacağının belirlendiği, bu tespitlerin uygun olduğunun mahkememizce rapor aldırılan bilirkişi tarafından da uygun bulunduğu anlaşıldığından, bu raporların hükme esas alınmasıyla ve açıklanan diğer gerekçelerle, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Davalı tarafından yapılan başvuru üzerine Bursa 4. Sulh Hukuk Mahkemesi’nce düzenletilen rapor tarihinin 01.09.2020 olduğu oysa icra takibinin 01.10.2020 tarihi olduğu, dolayısıyla davalının aslında ödemesi gereken tutarı bildiği yahut bilmesi gerektiği ve dolayısıyla alacağın likit olduğu gözetilerek kabul edilen tutar üzerinden icra inkar tazminatına da hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile takibin davalının Bursa 19. İcra müdürlüğünün 2020/6397 Esas sayılı dosyasında yapılan itirazın kısmen iptaline,
Takibin 129.442,31 TL üzerinden DEVAMINA,
Davaya takip konusu alacak likit olduğundan hüküm altına alınan asıl alacak olan 129.442,31 TL’nin %20’si oranında 25.888,46-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Alınması gereken 8.842,20-TL karar ve ilam harcının başlangıçta davacıdan alınan 2.334,31.-TL peşin harçtan mahsubu ile bakiye 6.507,89.-TL karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
3-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6325 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00.-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin kabul red oranına göre (kabul %67, red %33) 884,40.-TL’sinin davalıdan, 435,60.-TL’lik kısmınında davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı tarafça yapılan 2.334,31.-TL peşin harç ile 571,90.-TL keşif harcı, 934,20.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre (kabul %67, red %33) 1.009,08.-TL’sinin toplamı olan 3.343,39.-TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taktir ve tayin olunan 20.416,35.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca taktir ve tayin olunan 10.213,60.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davalı vekilinin yüzüne karşı davacı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 01/12/2022

İş bu kararın gerekçesi 16/12/2022 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı