Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/216 E. 2022/750 K. 16.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/216 Esas
KARAR NO : 2022/750

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR :1- … (TC. …) …
2-…- (TC. …)
VEKİLLERİ : Av. … -UETS
DAVALI : … (TC. …) …
VEKİLLERİ : Av. … [ UETS
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/03/2021
KARAR TARİHİ : 16/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … Yapı Malzemeleri Ticaret (… ve … Adi Ortaklığı) ortaklarından müvekkili davacı … sıhhi tesisat, banyo, su tesisatı, vs. Bursa’da toptan ve perakende ticari yapan tacir olduğunu, davalı … ise müvekkilden fatura ile aldığı ürünlerin perakende ticaretini Bilecikte yapan tacir olduğunu, davalının müvekkili …’dan 14 adet fatura içeriğinden kaynaklı, sıhhi tesisat, klozet, banyo, su borusu vs. Bulunan satış bedeli toplam 14.829,92-TL tutarlı borcunu ödemediğini, ödenmeyen bu tutar için, davalı aleyhine Bilecik İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı dosyası ile 23/12/2011 yılında icra takibi yapıldığını, takibe davalı … tarafından itiraz edildiğini ve takibin durdurulduğunu, müvekkili ve diğer ortağı kardeşi … arasındaki samimiyet sebebi ile uzun süre alacağını haricen davalı anlaşarak alacağı düşüncesi ile itirazın iptali davası ve alacak davasının günümüze kadar açılmadığını, icra takibinin açıldığı tarih olan 23/12/20211 tarihi itibariyle 10 yıllık alacak zamanaşımı dolmadan bir yıldan az süre kalması sebebiyle satış bedelinden kaynaklanan alacağın tahsil edilmesi için bu davayı açmak zorunda kalındığını, müvekkili ikametgah işyeri adresi Bursa’da olması sebebiyle, yetkili mahkemenin Bursa Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunu, müvekkili tarafça her ne kadar arabuluculuk bürosuna başvuru yapılmış ise de 15/02/2021 tarihinde anlaşamama olarak sonuçlandığını, anılan bu sebeplerle; içeriğinde sıhhi tesisat, klozet, banyo, su borusu vs. Bulunan 14 adet fatura satış bedeli toplam 14.829,92-TL tutarlı alacağın 23/12/2011 tarihinden itibaren işleyen ticari faizi ile birlikte fazlasını talep ve dava hakkının saklı kalmak kaydı ile ödenmesine, yargılama harç ve giderleri ile ücreti vekaletin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf, alacağın para alacağı olduğunu ve bu sebeple götürülecek borçların alacaklının yerleşim yerinde ifa edileceğinden bahisle Bursa Mahkemelerinin davada yetkili olduğunu ileri sürmüş ve davayı burada açtığını, ancak davacı tarafın yetkiye ilişkin tespitinin hatalı olduğunu, ilk itiraz olarak, Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkisine cevap dilekçesi ile süresi içinde itiraz ettiğini, HMK m.6/1 uyarınca müvekkili yerleşim yerinin Bilecik olması sebebiyle, Bilecik Mahkemeleri uyuşmazlığı çözme hususunda yetkili olduğunu, bu doğrultuda sayın mahkemece yetkisizlik kararı verilmesini talep ettiğini, TBK m.147’ de düzenlendiği üzere, “küçük sanat işlerinden ve küçük çapta perakende satışlardan doğan alacaklar 5 yıllık zamanaşımına tabidir.” İİK m.67/4 uayarınca, itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklı olduğunu, yani alacaklı alacağı zamanaşımına uğramadığı sürece, genel mahkemelerde bir alacak davası açabileceğini, davacı tarafça itiraz üzerine duran takibe karşı süresi içerisinde itirazın iptali davası açılmadığını, iddia edilen alacağın tabi olduğu 5 yıllık zamanaşımı süresi dava açılmadan önce dolduğunu, kaldı ki bir an için 10 yıllık zamanaşımına tabi olduğu düşünülse, bile fatura tarihleri göz önünde bulundurulduğunda 10 yıllık sürede dolmuş olup, müvekkili borçlu olduğu iddia edilen alacağın zamanaşımına uğradığını, borcu kabul anlamına gelmemekle birlikte, herhalükarda davacı tarafın alacaklı olduğunu iddia ettiği alacak zamanaşımına uğramış olup, buna ilişkin dava hakları ortadan kalktığını, işbu sebeple davanın zamanaşımı sebebiyle reddini talep ettiğini, müvekkili dava konusu miktara ilişkin olarak Bilecik İcra Müdürlüğü’nün 2011/… E. sayılı dosyasında da ödeme emrinin kendisine tebliğinden itibaren süresi içerisinde, borçlu olduğu ileri sürülen borca itiraz etmiş ve takibin durduğunu, on yıl önce itiraz edilen borca bugün de itiraz ettiğini, davacı tarafça istenilen faizi de kabul etmediğini, faiz ancak borçlunun temerrüde düşürülmesi ile istenebileceğini, bu sebeple faiz talebinin reddi gerektiğini, davaya konu faturalar 2010 ve 2011 yılları arasında tanzim edilmiş olup, dava tarihi itibariyle düzenlenmelerinin üzeriden 10 yıl geçtiğini, bu sebeple müvekkili ticari defter ve belgelerini saklamak ve muhafaza etmek yükümlülüğü de ortadan kalktığını, bu sebeple davacı tarafın, ticari defterlerin incelenmesi talebinin reddini talep ettiğini, anılan bu sebeplerle; mahkemece davaya ilişkin yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili Bilecik mahkemelerine gönderilmesini, davanın zamanaşımı nedeniyle reddini, sayın mahkemenin aksi kanaatte olması halinde haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddini ve davacı tarafın haksız faiz talebinin reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, ticari satımdan kaynaklanan alacak istemine ilişkindir.
Mahkememizce, Bilecik İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı icra takip dosyasının uyap sistemi üzerinden celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından, davalı aleyhine, 23/12/2011 tarihinde, 14 adet fatura alacağının tahsili amacıyla, 14.829,92-TL asıl alacak, 2,142,99-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam, 16.972,91-TL miktar üzerinden takip başlattığı, davalı tarafın 05/01/2012 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Davalı taraf yetki itirazında bulunmuş, Mahkememizce, davanın dayanağı alacağın para alacağına ilişkin olduğu, para borçlarında alacakların ikametgahı mahkemelerinin yetkili olduğu anlaşılmış olmakla BK 89/1 madde gereğince davalı tarafın yerinde görülmeyen yetki itirazının reddine karar verilmiştir.
Davalı taraf her ne kadar davaya konu faturalar 2010-2011 yıllarında düzenlendiğini belirterek zamanaşımı itirazında bulunmuş ise de davaya konu fatura alacağının 10 yıllık zamanaşımı süresine tabi olduğu, davaya konu fatura alacağından kaynaklı 23/12/2011 tarihli takip talebi ve Arabulucuk Kanunu madde 18/A (15’e göre) davalının zamanaşımı itirazı yerine görülmediğinden reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce, tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak, taraflara ait 2010-2011 yıllarına ilişkin BA-BS formlarının dosyamıza celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce, Bursa ve Bilecik Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazılarak taraflara ait kayıtların celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce, Setbaşı Vergi Dairesi Müdürlüğüne müzekkere yazılarak … ve Ticaret Toptan – Perakende Satış – İhsan ve Şerif Aydoğdu Ortaklığı’na ilişkin 2010 -2011 yılı gelir vergisi beyannamelerinin celbe dildiği görülmüştür.
Mahkememizce, adi ortaklıkta davanın tüm ortaklar tarafından birlikte açılması zorunlu olduğundan davacı vekilinin Adi Ortaklığı oluşturan diğer ortak …’nun davaya muvafakatinin alınması; şayet muvafakat verilmezse davacı tarafından dava dışı ortak hakkında iş bu dava ile birleştirme talepli dava açılarak davanın açıldığına dair belgelerin mahkememize ibraz etmek için 1 aylık kesin süre verildiği, davacı vekilinin ortak …’nun muvafakatine ilişkin beyan dilekçesi sunduğu görülmüştür.
Mahkememizce, dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine karar verilerek, davalı tarafın ticari defterlerinin incelenmesi yönünden Bilecik Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne talimat yazıldığı, Bilecik 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (Ticaret Mahkemesi sıfatıyla) 2021…Talimat ve 14/12/2021 tarihli talimat dosyası ile, bilirkişi Süleyman Kral tarafından tanzim edilen raporunun dosyaya ibraz edildiği görülmüştür.
08/12/2021 tarihli bilirkişi raporunda özetle, davalının Kanuni defterlerinin açılış tasdiklerinin zamanında yaptırılmış olduğu, kapanış tasdikinin olmadığı, taraflar arasında oluşan Ticari alımlara ait tüm kayıtların davalının kanuni defterlerinde yer aldığı, davacının davalı adına düzenlediği irsaliyeli faturalarda teslim alan imzalarının olmadığı, sadece bir adet en son 22/10/2011 tarih ve 558277 nolu irsaliyeli fatura da teslim alan imzasının olduğu, Ancak karşı taraf kayıtlarında yer aldığından teslim alınmış sayılacağı, davalının, davacıya yaptığı nakit ve çek ödemeleri ile ilgili olarak düzenlemiş olan tahsilat makbuzlarıyla nakit tahsilatın yapıldığı, tahsilatı yapanın makbuzlarda imzasının yer aldığı, takdir Sayın Mahkemenin olmak üzere; davacının kanuni defterlerinde kendi kayıtlarına göre tüm alışların belgeye dayalı olmadan nakit kasadan ödeme şeklinde yapılmış olduğundan davacıya herhangi bir borcunun kayıtlarda gözükmediği, ancak makbuz ile ödemeler dikkate alındığında; davacının dava konusu alacak olarak belirttiği 14.829,92 TL. dan bu ödemeler düşüldüğünde; (14.829,92-14.445,00=384,92) TL. davacının, davalıdan 384,92 TL. tutarında alacaklı olabileceği, takdir sayın mahkemenin olmak üzere varsa alacak miktarı ve faizinin belirlenmesi şekindeki taleplerine göre bakiye alacak üzerinden yasal (adi) faiz olarak hesaplandığında ; 320,23 TL. yasal (adi) faiz, avans faizi olarak hesaplandığında ise; 497,01 TL. avans faizi oluştuğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı tarafın ticari defter ve dayanağı kayıtlar yönünden ise, Mahkememizce bilirkişiye yerinde inceleme yetkisi de verilerek, dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman SMMM bilirkişi Ayhan Aydın’a teslim edilmiştir.
05/01/2022 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Bursa 3.Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/… Esas Sayılı mevcut dava dosyası, Bilecik .İcra Müdürlüğü
2011/… esas sayılı dosyası, davacı … Ortaklığı’nın 2010-2011 yılları (yevmiye-
envanter) defterlerinin incelenmesi sonucu;
Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 29/03/2021 tarih cevap yazılarına göre; davacı …’nun şahıs firması olarak kaydına rastlanılmadığının belirtildiği,
davacı …’nun ortak olduğu, … Özel Eğitim Öğretim Hizmetleri ve Yurt
İşletmeciliği Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd Şti. Tasfiye Halinde’nin 14/06/2012 tarihinde terkin
edildiğinin belirtildiği, Bilecik Ticaret ve Sicil Müdürlüğü’nün 01.04.2021 tarih cevap yazılarına göre; davalı …-…İnşaat ve Yapı Malzemeleri Ticaret işletmesinin 26.12.1997 tarihinde tescil
olduğunun belirtildiği, davacı … ve … Ortaklığının 2010-2011 yılları (yevmiye-envanter) defterlerinin açılış
tasdiklerinin yaptırıldığı, (Yevmiye ) defterlerinin kapanış tasdiklerinin yaptırılmadığı,
davalı …’ın (talimat rapora göre); 2010-2011 yılları (yevmiye,kebir) defterlerinin açılış
tasdiklerinin yaptırıldığı, Yevmiye ) defterlerinin kapanış tasdiklerinin yaptırılmadığı,
davacı … ve … Ortaklığı ) tarafından, davalı …’a 2010-2011 yıllarında, 01.05.2010 tarih, 149265 fatura nolu, 110,33
TL bedelli, 08.05.2010 tarih, 149420 fatura nolu, 3.104,44
TL bedelli, 05.06.2010 tarih, 150054 fatura nolu, 363,74 TL bedelli,
12.06.2010 tarih, 150211 fatura nolu, 115,64
TL bedelli ve 28.06.2010 tarih, 150609 fatura nolu, 88,26
TL bedelli olmak üzere toplam 3.782,41
TL fatura ile ayrıca takibe konu 18.09.2010 tarih, 152561 fatura nolu, 2.674,33 TL bedelli, 01.10.2010 tarih, 059058 fatura nolu, 258,30 TL bedelli,
16.10.2010 tarih, 059407 fatura nolu, 456,64 TL bedelli,25.10.2010 tarih, 059588 fatura nolu, 708,01 TL bedelli,30.10.2010 tarih,059763fatura nolu, 569,82 TL bedelli
, 13.11.2010 tarih,060055fatura nolu, 286,40TL bedelli, 04.12.2010 tarih, 060377fatura nolu, 1.792,30 TL bedelli, 25.12.2010 tarih, 060775fatura nolu, 508,83 TL bedelli , 31.12.2010 tarih,060899 fatura nolu, 1.339,18 TL bedelli,
15.01.2011 tarih,061139fatura nolu, 3.204,22 TL bedelli, 22.01.2011 tarih, 061318 fatura nolu, 449,99 TL bedelli
,07.03.2011 tarih, 062303fatura nolu, 485,98 TL bedelli, 27.08.2011 tarih, 557024fatura nolu, 2.027,36 TL bedelli , 22.10.2011 tarih, 558277fatura nolu, 68,56 TL bedelli
olmak üzere toplam 14.829,92
TL fatura düzenlendiği, toplam düzenlenen fatura bedellerinin 18.612,33 TL olduğu, davalı tarafından, İcra dosyasına itirazda 06.01.2012 tarihinde icra dosyasına
sunduğu (davacı tarafa ödeme yaptığına) dair belgeler (Tablo 2) toplamının 14.442,00 TL olduğu,

davacı tarafın ticari defterlerinde yer alan tahsilat kayıtları; (Tablo 3)
toplamının 7.745,00 TL olduğu, bunlardan; 01.02.2011 15.02.2011 vade çek 1.645 TL,
08.09.2011 28.10.2011 vade çek 1574886 2.000 TL ve 06.10.2011 Cari hesap tahsilat 400 TL’nin davalının sunduğu belgeler arasında yer aldığı, davalı tarafın 2010-2011 yılı ticari defterlerini inceleyen bilirkişi; davalı tarafın faturaları fatura
bazında nakit ödenmiş olarak defterlerine kaydettiğini belirttiği, davacı tarafından, davalı tarafa
düzenlenen ve icra takibine konu olan faturaların 14.829,92 TL olduğunu, davalı tarafın sunduğu
ödeme belgelerinin tutarının 14.445,00 TL olduğunu belirterek (14.829,92 TL-14.445,00 TL)=384,92
TL davacının 384,92 TL alacaklı olabileceğini belirttiği, davacı tarafın 2010-2011 yılları ticari defterlerine göre; davacının, davalıdan 2009 yılı sonu devir bakiye alacağı 789,88
TL, davacı tarafından, davalıya 2010-2011 yıllarında düzenlenen satış faturaları (tablo 1) 18.612,33
TL, davacının ticari defterlerine göre; davacının, davalıdan 2011-2012 yıllarında tahsilatları – 7.745,00 TL olmak üzere davacının, davalıdan gözüken bakiye açık hesap alacağı 11.657,21
TL olduğu, davalı icra takibinde, takibe konu edilen faturalara ait borcu ödediğini ve ödemelere ait belgelerin
fotokopilerini icra dosyasına sunduğu, (tablo 2) tabloda 30.06.2010 tarihinde İş Bankasına Çeke
karşılık 1.497 TL ödeme yapıldığı görülmekte olduğu, tabloda görüleceği üzere ödemelerin bir kısmının
takip yapılan faturaların tarihlerinden önce olduğu görüldüğü, davalı (talimat rapora göre); davalının, davacıya 2009 yıl sonu devir bakiye borcu gözükmediği, davacı tarafından, davalıya düzenlenen 01.05.2010 tarih 149265 nolu 110,33 TL bedelli faturanın davalı
defter kayıtlarında gözükmediği, davacının resmi defterlerine göre; davacının, davalıdan 11.657,21 TL alacaklı
gözüktüğü, davalının ödeme olarak sunduğu fotokopi belgelerde, ödemelerin icra takibine dayanak
faturalara karşılık yapıldığına dair herhangi bir açıklama mevcut olmadığı, davalının icra dosyasına sunduğu fotokopi ödeme belgelerinin dikkate alınması durumunda; davacının, davalıya 2010-2011 yıllarında düzenlemiş olduğu faturalar (18.612,33 TL-110,33 TL)
bedelleri toplamı 18.502,00
TL, davalının davacıya ödeme olarak icra dosyasına sunmuş olduğu fotokopi ödeme (14.442-1.497 TL) 12.945,00
TL, olmak üzere davacının, davalıdan bakiye alacağının 5.557,00
TL olduğu, davacı tarafından takip tarihinden önce, davalıya gönderilmiş bir ihtarın olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce; davalı vekilince yemin deliline dayanıldığı anlaşılmakla … ve …’ya ödemeye ilişkin yemin teklif edip etmeyeceği hususunda beyanda bulunmak ve yemin teklif edilecek ise yemin metni hazırlayıp sunmak üzere 2 haftalık kesin süre verildiği, davalı vekilinin yemin teklif etme hakkını kullandıklarına dair yemin metnini dosya içerisine sunduğu, yemin metninin bir örneğinin usulünce davacı ortaklar … ve … ile davacı vekiline tebliğ edildiği görülmüştür.
Davacı …; “Davaya ve icra takibine konu alacağımız için davalı, borçludan hiçbir ödeme almadığımıza, ticari defterlerde kayıtlı toplam 7.745,00TL ödemenin protestolu senetlere mahsuben yapılan ödemeler olduğuna, ve bu senetleri de kendisine iade ettiğimize, nakit ödeme olarak kayıtlı davalı defterlerindeki ödemeleri almadığımıza, alacağımızın icra takip ve dava ile istenilen miktar olup kuruşa kuruşuna bu rakam olduğuna, bu rakamdan hiçbir şekilde tarafımıza ödeme yapılmadığına yemin ederim” şeklinde yemini eda ettiği görülmüştür.
Davacı …’dan beyanında: ” Defterlerde kayıtlı olan ödemeler davalı tarafından alınan senetlere yönelik ödemelerdir. Bu senetleri kendisine iade ettik. Bu senetlere ilişkin protestoları mahkemenize ibraz ettik. Davaya ve icra takibine konu alacağımız için davalı, borçludan hiçbir ödeme almadığımıza, alacağımızın icra takip ve dava ile istenilen miktar olup kuruşa kuruşuna bu rakam olduğuna, bu rakamdan hiçbir şekilde tarafımıza ödeme yapılmadığına yemin ederim,” şeklinde yemini eda ettiği görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Dava konusu alacağın ticari nitelikteki satım sözleşmesinden kaynaklanan 14 adet fatura (18.09.2010 tarih, 152561 fatura nolu, 2.674,33 TL bedelli, 01.10.2010 tarih, 059058 fatura nolu, 258,30 TL bedelli,
16.10.2010 tarih, 059407 fatura nolu, 456,64 TL bedelli,25.10.2010 tarih, 059588 fatura nolu, 708,01 TL bedelli,30.10.2010 tarih,059763fatura nolu, 569,82 TL bedelli
, 13.11.2010 tarih,060055fatura nolu, 286,40TL bedelli, 04.12.2010 tarih, 060377fatura nolu, 1.792,30 TL bedelli, 25.12.2010 tarih, 060775fatura nolu, 508,83 TL bedelli , 31.12.2010 tarih,060899 fatura nolu, 1.339,18 TL bedelli,
15.01.2011 tarih,061139fatura nolu, 3.204,22 TL bedelli, 22.01.2011 tarih, 061318 fatura nolu, 449,99 TL bedelli
,07.03.2011 tarih, 062303fatura nolu, 485,98 TL bedelli, 27.08.2011 tarih, 557024fatura nolu, 2.027,36 TL bedelli , 22.10.2011 tarih, 558277fatura nolu, 68,56 TL bedelli
olmak üzere toplam 14.829,92
TL ) alacağı olduğu, taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmadığı, kural olarak alacağın varlığı hususunda ispat yükü davacı üzerinde olduğu, taraflar tacir olup, ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkün olduğundan mahkememizce delil olarak dayanılan taraf ticari defterlerinin incelenmesine karar verildiği, HMK 222 maddesinde, “(2) Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. (3) İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi halinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılmaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılmaz. (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur. ” hükmü gereği, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, davaya konu 14 adet faturanın taraf defterlerinde kayıtlı olduğu, davalının akdi ilişkiyi ve fatura içeriğini kabul etmiş sayılacağı, davacı tarafın ticari defterlerinde yer alan tahsilat kayıtları toplamının 7.745,00 TL olup, bunlardan; 01.02.2011 15.02.2011 vade çek 1.645 TL,
08.09.2011 28.10.2011 vade çek 1574886 2.000 TL ve 06.10.2011 Cari hesap tahsilat 400 TL’nin davalı tarafın sunduğu ödemeye ilişkin belgeler arasında yer aldığı, ancak davalı tarafından sunulan nakit ödemeye ilişkin belgelerin davacı taraf defterlerinde yer almadığı gibi davaya konu faturaların takibe konulduğu Bilecik İcra Müdürlüğü’nün 2011/… Esas sayılı icra takibinde, davalı tarafından takibe konu edilen faturalara ait borcu ödediği belirtilerek
fotokopileri sunulan ödemelere ait belgelerinde, ödemelerin bir kısmının
takip yapılan faturaların tarihlerinden önce olduğu, ayrıca davalı vekilinin ödemeye ilişkin belgeleri mahkememize ibraz etmediği, davalının ödeme olarak sunduğu fotokopi belgelerde, ödemelerin icra takibine dayanak
faturalara karşılık yapıldığına dair herhangi bir açıklama da mevcut olmadığı, davacı ortakların alınan yeminli beyanlarıyla da davacı taraf defterlerinde kayıtlı olmayan nakit ödemeye ilişkin kayıtların sübut bulmadığı, her ne kadar bilirkişi raporunda davacının resmi defterlerine göre; davacının, davalıdan 11.657,21 TL alacaklı
olduğu tespit edilmişse de söz konusu alacağın cari hesap bakiyesi olduğu, davanın 14 adet fatura bedelli
toplamı olan 14.829,92
TL’nin tahsili istemine ilişkin olduğu, davaya konu fatura tarihlerinden sonra davacı defterlerinde kayıtlı 7.745,00 TL tahsilat toplamı dikkate alındığında davacı tarafın davalıdan(14.829,92
-7.745,00) 7.084,92-TL alacaklı olduğu, davalı tarafın ödemeye ilişkin başka bir yazılı belge de sunmadığı anlaşılmakla Mahkememizce davanın kısmen kabulü ile, 7.084,92-TL’nin 23/12/20211 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ortaklığa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 7.084,92-TL’nin 23/12/20211 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı ortaklığa verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 483,98-TL harçtan peşin alınan 253,26-TL harcın mahsubu ile bakiye 230,72-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 5.100,00- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, davanın kabul ve red oranına göre, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 321,06-TL harç, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 205,30-TL tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.526,36-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 729,21-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin kabul ret oranına göre, 630,62-TL’sinin davalıdan, 689,38-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,

Dair, davacı … ve davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
16/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır