Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/114 E. 2022/242 K. 10.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
(Görevsizlik Kararı)
ESAS NO : 2021/114 Esas
KARAR NO : 2022/242

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … (TC. …) …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 10/03/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/03/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda;
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin 12/02/2021 tarihli dava dilekçesinde özetle; Müvekkili … arasında gerçekleşen alışverişe istinaden davalıya ürün satışı gerçekleştirilmiş olduğunu, davalının aldığı ürünlere ilişkin fatura/ cari hesap ödemelerini yapmaması nedeniyle Bursa 1.İcra Müdürlüğü 2021/E. sayılı ilamsız icra takibi başlatılmış olduğunu, ancak davalı …, icra takibine itiraz etmiş ve işbu haksız itiraz üzerine icra takibin durdurulmuş olduğunu, anılan bu sebeplerle; fazlaya ilişkin hakların saklı kalmak kaydıyla, itirazın iptali ile takibin işlemiş ve işleyecek avans faiziyle birlikte devamına, alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında davacının dava dilekçesi ekinde sunduğu fatura muhteviyatında belirttiği ürün t24/c12 ÇİFT DÖRT KAT TAMBUR ve çift kat rulo sarma makinasına ilişkin olduğu, iş bu makinanın bedeli taraflar arasında toplam 74.000 ,00 TL (kdv dahil) olarak belirlenmiş olduğunu, iş bu ödemelerin 16.10.2014 tarihinde banka havalesi ile 25.000,00 TL ve 26.01.2015 tarihli 3.000,00 TL senet, 26.02.2015 tarihli 6.000,00 TL senet, 26.03.2015 tarihli 7.000,00 TL senet, 26.04.2015 tarihli 7.000.00 TL senet, 26.05.2015 tarihli 7.000.00 TL senet, 26.06.2015 tarihli 7.000.00 TL senet, 26.07.2015 tarihli 3.000.00 TL senet, 26.08.2015 tarihli 3.000.00 TL senet, 26.09.2015 tarihli 3.000.00 TL senet, 26.10.2015 tarihli 3.000.00 TL senet tanzim ve keşide edilerek davacı yana verilmiş olduğunu, taraflar ekte sunulan 21.01.2015 tarihli revize Makine sözleşme gereği 1 adet T24/C-12 tipi 2 ve 4 tambur sarma makinası sözleşmesi iptal edilmiş ve ilgili makine davacı yana teslim edilmiş olduğunu, müvekkili gerek 16.10.2014 ve gerekse 21.01.2015 tarihli sözleşmeler gereği tüm edimlerini yerine getirmiş tüm ödemelerini yapmış ve sözleşmede belirtilen senetleri ödeyerek geri almış olduğunu, ayrıca dava konus makina iki aparatlı olup taraflar 1 adet T24/C-12 tipi 2 ve 4 tambur sarma makinasının iadesi hususnda anlaşmışlar ve iş bu makina davacı yana teslim edilmiş ve sözleşme gereği davacının elinde bulunan tüm senetler müvekkile iade edilerek aralarındaki ticari ilişkiyi sonlandırmış olduklarını, müvekkili davacıya hiç bir borcu olmadığını, davacının dava dilekçesi ekinde bildirdiği fatura ödenmiş olup davacı yana müvekkilin hiç bir borcu bulunmadığını, anılan bu sebeplerle; müvekkili davacı yana bir borcunun olmadığının tespitine; davanın reddine, davacı iş bu icra takibini haksız olarak ikame ettiğinden % 20 den az olmamak kaydı ile kötü niyet tazminatına, tüm yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerine bırakılmasına karar verilmesini arz ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2021/ Esas sayılı dosyasına yapılan takibe itirazın iptali davası olup, yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Mahkememizce; Bursa 1. İcra Müdürlüğü’Nün 2021 Esas sayılı icra takip dosyasının fiziki olarak celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından, 11/01/2021 tarihinde davalı aleyhine 24.199,99-TL asıl alacak ve 8.899,55-TL işlemiş yasal faiz olmak üzere toplam 33,099,54-TL miktar üzerinden takip başlatıldığı, davalı tarafın 20/01/2022 tarihli itiraz dilekçesi ile takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce; tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak, tarafların 2014-2021 yıllarına ait BA/BS formlarının celbi istendiği, Ertuğrulgazi Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından davacıya ait BA/BS formlarının gönderildiği, davalı yönünden, Gökdere Vergi Dairesi’nin 17/02/2021 tarihli yazı cevabı ile, mükellefin işletme hesabı esasına tabi olduğu ve BA/BS formu verme yükümlülüğünün bulunmadığının tespit edildiğine dair cevap verildiği görülmüştür.
Davalıya ait 2014-2021 yıllarına ilişkin gelir vergisi beyannamelerinin gönderilmesi için müzekkere yazıldığı,Gökdere Vergi Dairesi’nin 28/09/2021 tarihli yazı cevabı ile davalıya ait gelir vergisi beyannamelerinin dosyamıza gönderildiği görülmüştür.
Mahkememizce; BTSO’ya müzekkere yazılarak, davalıya ait kayıtların celbi istendiği, 28/09/2021 tarihli yazı cevabı ile; davalı ünvanlı firma veya ortak adına rastlanmadığı yönünde bilgi verildiği görülmüştür.
Mahkememizce; Bursa Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’ne müzekkere yazılarak, davalıya ait kayıtların celbi istendiği, 29/09/2021 tarihli yazı cevabı ile; …’ın 16-247637 sicil dosya numarası ile, 26/01/2016 kayıt tarihi ile Bursa Tuhafiyeciler ve Benzerleri Esnaf Odası’na kayıtlı olduğu, kaydının halen devam ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce; dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesine yönelik rapor tanzimi için, dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman Mali Müşavir a teslim edilmiştir.
12/10/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021Esas sayılı dosyası, Bursa 1.İcra Müdürlüğü 2021/ Esas sayılı dosyası, davalı tarafa ait 2014-2015-2016-2017 yıllarına ait işletme defterlerinin, davacı şirkete ait 2014-2015-2016-2017-2018 yılları fiziki (yevmiye, kebir) defterlerinin, 2019-2020 yıllarına ait e defter (yevmiye, kebir) defterlerinin incelenmesi sonucu; davalı, 2014-2015-2016-2017 yıllarında İşletme Defteri tutmuş olduğu, işletme defterine kayıtlar gider gelir şeklinde işlenmekte olduğu, ödeme ve tahsilat kayıtları işlenmediği için İşletme defterinden borç alacak durumu tespiti yapılamadığı, davacı tarafından, davalı tarafa düzenlenen ve icra takibine konu olan faturanın, davalının ve davacının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirketin 2014-2015-2016-2017-2018 yılları fiziki (yevmiye, kebir) defterlerinin açılış tasdiklerinin ve (yevmiye) defterlerinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, davacı şirket 2019-2020 yıllarında ticari defterini (yevmiye, kebir ) e defter olarak tuttuğu, davacı şirketin e defter beratlarının 01/2019, 01/2020 ilk ayının ve 12/2019 12/2020 son ayının kanuni sürelerde oluşturulduğu, (Elektronik defter tutma sürecinde hesap döneminin ilk ayının beratının alınması açılış onayı, son ayının beratının alınması ise kapanış onayı yerine geçer.) Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 28.09.2021 tarih cevap yazılarına göre davalı …’ın kaydının olmadığının belirtildiği, Bakanlar Kurulu Kararı, davalının yıllık gelir vergisi beyannameleri hep birlikte değerlendirildiğinde; davalının; işin hacmi itibariyle ticari muhasebeyi gerektirmediği, ticari faaliyet boyutuna erişmediği, davalının faaliyetinin esnaf faaliyeti olduğu, davacı tarafından, davalı tarafa düzenlenen ve icra takibine konu olan faturanın; 23/10/2014 fatura tarihli, 035552 fatura numaralı 74.000,00-TL bedelli olduğu, davalının 2016 yılı işletme defterine göre; davalı tarafından 08.12.2016 tarih 005831 nolu fatura ile bu makinenin ‘a 60.000 TL bedelle satılmış olduğu, davacı ve davalı adına (Cemal Akmaz) arasında 21.01.2015 tarihinde Revize Makine Sözleşmesi imzalandığı, Sözleşme Toplam Bedeli : 61.000 TL (KDV dahil) olduğu, 16.10.2014 ödeme tarihli, davalı tarafından, davacı şirketin Bankası hesabına yatırılan 25.000,00-TL, 07/04/2015 tarihli davalı tarafından, davacı şirkete Kestel Şubesi’ne 4643513 nolu 31/09/2015 vadeli çek ile ödeme 9.000,00-TL, 24/04/2015 tarihli, davalı tarafından, davacı şirkete iş bankası 3324765 nolu 30.09.2015 vade ciro çekle ödeme 2.800,00-TL=36.800,00-TL olduğu bu nedenle (61.000 TL-36.800 TL)= 24.200 TL davacı şirketin, davalıdan kalan alacağı bulunduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre; davacı şirketin, davalı firmadan 24.199,99 TL alacaklı gözüktüğü, davalı tarafından revize makine sözleşmesi sonrası, davacı şirkete senet teslim ettiğine dair ve senet ödemesi yaptığına dair herhangi bir belge sunulmadığı, davacı şirketin, davalıdan 24.200 TL alacaklı olduğu, davacı tarafından, davalı firmaya borcun ödenmesi için gönderilmiş yazılı bir ihtarın olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Asliye Ticaret Mahkeme’lerinin görevini belirleyen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanu’nun 5. Maddesinin 1. Fıkrası “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.” düzenlemesini getirmiştir. Ticari davaların neden ibaret olduğunu düzenleyen aynı yasanın 4. Maddesi 1. Fıkrası ise” Her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda ve maddenin b,c,d,e,f, bentlerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır düzenlemesini getirmiştir.
Davada öncelikle dava şartları hususunda değerlendirme yapmak gerekmiştir.6100 Sayılı HMK’nın 1.maddesinde; görevin kamu düzenine ilişkin olduğu düzenlenmiş olup aynı yasanın 114/1-c maddesinde; görevin dava şartı olduğu belirtilerek, mahkemenin görevli olup olmadığını davanın her aşamasında mahkemenin kendiliğinden araştıracağı hükmüne yer verilmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; davalı taraf tacir olmayıp, Bursa Tuhafiyeciler ve Benzerleri Esnaf Odası’na kayıtlı olduğu, ayrıca gelen yazı cevaplarından ve alınan bilirkişi raporundan da davalının faaliyetinin esnaf faaliyeti olduğu, taraflar arasında makine satımına yönelik temel ilişki bulunduğu, sonuç olarak, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava olmadığı gibi taraflar arasındaki ihtilafın Ticaret Mahkemeleri’nin görevini belirleyen TTK’nın 4. Maddesinde sayılan hususları kapsamadığı anlaşıldığından bu hususla ilgili yargılama yapma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olup mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dosyanın Görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
2-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 10/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır