Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1047 E. 2023/618 K. 15.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2021/1047
KARAR NO : 2023/618
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16315-13983-..] UETS
DAVALI : … – …
Büyükkayacıkosb Mah. 402 Nolu Sk. No: 4 A/303 Selçuklu/Konya
VEKİLLERİ : Av. … – [16401-04938-..] UETS
Av. … – [16585-85148-….] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 09/12/2021
KARAR TARİHİ : 15/06/2023
Mahkememizde açılan davanın açık muhakemesi sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davalı arasında 14.06.2021 tarihli nakliye anlaşması imzalandığını. Anlaşma ile müvekkili şirketin davalı şirkete ait çelik boruların Düzce’den Hollanda’ya 3.900 € navlun bedeli karşılığında taşınması işini üstlendiğini. Müvekkili şirketten kaynaklanmayan sebeplerle sözleşmede kararlaştırılan serbest sürenin 2 günü hafta sonuna denk gelmek üzere toplamda 7 gün aşıldığını ve tedarikçi firma tarafından müvekkili şirketten bekleme bedeli tahsil edildiğini. Müvekkili tarafından bekleme bedeline ilişkin olarak davalıya fatura kesildiğini. Davalının buna karşılık iade faturası kestiğini. Bekleme bedeline ilişkin tüm masrafların taraflar arasında akdedilen 14.06.2021 tarihli Nakliye Anlaşması hükümlerine göre davalının sorumluluğunda olduğunu. Bunun üzerine davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını. Davalının itiraz ederek takibi durdurduğunu. Bu nedenle itirazın iptali ile takibin devamına, alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Mahkememizin yetkisiz olduğunu, Konya Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğunu. Bekleme meselesinin müvekkili şirketten kaynaklanan bir durum olmadığını. Taraflar arasındaki sözleşmenin 7. Maddesinde “komple yüklemede serbest süre 24 saat, boşaltmada 48 saattir.(haftasonu ve tatil günleri bekleme gününden sayılmaz)serbest sürenin aşılması durumunda 150 euro/günlk bekleme bedeli ödenektir)” yazılı olduğunu. Bu nedenle davanın reddine, %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, taraflar arasındaki CMR’ye tabi Uluslararası Taşıma sözleşmesi kaynaklı ödenmediği iddia olunan 7.773,38.-TL tutarlı demuraj ücreti faturası kaynaklı Bursa 13. İcra Müdürlüğünün 2021/… Esas sayılı takip dosyasında başlatılan 7.773,38 TL tutarlı takibe yapılan itirazın kısmen 4.664,38 TL’sinin iptaline ilişkindir.
Mahkememizce dosya taşıma ve lojistik konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek rapor düzenlenmesi istenilmiştir. Bilirkişinin 19/06/2023 tarihli raporunda özetle;
“CMR 17 hükmüne göre taşımacı, yükü teslim aldığı andan, teslim edinceye kadar, bunların kısmen veya tamamen kaybından ve doğacak hasardan sorumludur. Eğer kayıp, hasar veya gecikme istek sahibinin hatası veya ihmalinden, taşımacının hatasından değil de, istek sahibinin verdiği talimattan, yüke has bir kusurdan yahut taşımacının önlemesine olanak bulunmayan durumlardan ileri gelmiş ise, taşımacı sorumlu tutulamaz.
CMR Konvansiyonu 17/2 ile kayıp, hasar veya gecikmenin taşıyıcının hatasından değil de talep sahibinin verdiği talimattan, mallara has bir kusurdan veya taşıyıcının önlemesine imkân olmayan durumlardan ileri gelmesi halinde taşıyıcının sorumluluktan ibra edilebileceğini düzenlendiği; taraflar arasında akdedilen 14.06.2021 tarihli Nakliye Sözleşmesi m. 7 ile “Komple yüklemede serbest süre 24 saat, boşaltmada 48 saattir. (Hafta sonu ve tatil günleri bekleme gününden sayılmaz.) Serbest sürenin aşılması durumunda 150 € / gün bekleme bedeli ödenecektir” denildiği; Dava konusu bekleme bedelinin davalıdan talep edilebilmesinin ön şartının bekleme halinin davalıdan kaynaklanan bir durumdan dolayı gerçekleşmesi gerektiği; ne var ki somut olayda nakliye aracının gümrükte beklemesinin mübrez evraktan anlaşılamadığı; dava konusu araca ait Türkiye ve varış yeri gümrük kayıtlarının dosyada mevcut olmadığı; dosyanın mevcut haliyle yükleme süresi/taşıma süresi/boşaltma süresi tespiti yapılamadığı; bekleme/gecikmeye ilişkin delil ibraz edilmediği, araca ait GPS kayıtları, ibraz edilmediği; Dava dilekçesinde; 7 günlük bir bekleme süresinden bahsedilse de aracın ne kadar süre beklediğinin ispat yükü davacı taraf üzerinde olduğu; davalı tarafından dosyaya sunulan whatsapp dökümündeki kişilerin ve konuşma içeriğinin dosya konusu itilafla ilgili olup olmadığının anlaşılamadığı, işbu dökümde zaman’/tarih kaydı bulunmadığı, bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğu; yine davalı tarafından ibraz edilen “Türk Çeliğine AB’den Yeni Kota Çalımı” başlıklı yazının dava konusu ihtilafa ilişkilendirilemediği, genel ve soyut açıklamalar içerdiği, bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğu kanaatine ulaşılmıştır” şeklinde rapor tanzim etmiştir.
Tarafların bilirkişi raporuna karşı beyan ve itirazları doğrultusunda ek rapor aldırılmak üzere dosya aynı bilirkişiye tevdi edilmiştir. Bilirkişinin 24/11/2022 tarihli ek raporunda özetle;
“Davacı Vekili tarafından bilirkişi raporuna karşı; taşıma işlemini yapan CB2079AM – C6371EC plakalı aracın Türkiye ve varış yeri tarihlerine ilişkin gümrük kayıtlarının celbi ile beklemenin müvekkil şirketten kaynaklanan bir sebepten meydana gelip gelmediğinin sorulmasının talep edildiği; Dava konusu bekleme bedelinin davalıdan talep edilebilmesinin ön şartının bekleme halinin davalıdan kaynaklanan bir durumdan dolayı gerçekleşmesi gerektiği; somut olayda nakliye aracının gümrükte bekleyip beklemediğinin, beklendi ise kime kusur izafe edilebileceğinin dosyada mübrez evraktan anlaşılamadığı; dava konusu araca ait Türkiye ve varış yeri gümrük kayıtlarının dosyada mevcut olmadığı; dosyanın mevcut haliyle yükleme süresi/taşıma süresi/boşaltma süresi tespiti yapılamadığı; bekleme/gecikmeye ilişkin belge ibraz edilmediği, araca ait GPS kayıtları vs ibraz edilmediği; davalı tarafından dosyaya sunulan whatsapp dökümündeki kişilerin ve konuşma içeriğinin dosya konusu itilafla ilgili olup olmadığının anlaşılamadığı, işbu dökümde kişi/zaman/tarih kaydı bulunmadığı, bu husustaki takdirin mahkemeye ait olduğu; yine davalı tarafından ibraz edilen “Türk Çeliğine AB’den Yeni Kota Çalımı” başlıklı yazının dava konusu ihtilafa ilişkilendirilemediği, genel ve soyut açıklamalar içerdiği;
Buna mukabil, Mahkeme’nin aksi kanaatte olması halinde, Taraflar arasında akdedilen 14.06.2021 tarihli Nakliye Sözleşmesi m. 7 ile “Komple yüklemede serbest süre 24 saat, boşaltmada 48 saattir. (Hafta sonu ve tatil günleri bekleme gününden sayılmaz.) Serbest sürenin aşılması durumunda 150 € / gün bekleme bedeli ödenecektir” denildiği; Satexlojistik yetkilisi Sinan ile Kaan Çavuşoğlu arasındaki 01 Temmuz 2021 tarihli epostada yükün tesliminden sonra 5*150 Euro=750 Euro nun fatura karşılığı gönderileceğinin belirtildiği, Mahkeme’nin dosya konusu talebi kabul etmesi ihtimalinde *150 Euro=750 Euro bekleme ücreti tahakkuk edeceği; bu husustaki takdirin Mahkemeye ait olduğu kanaatine ulaşılmıştır.
Dosyada mübrez evrak ve bilirkişi raporuna karşı taraf beyanları ile bağlı olarak yapılan değerlendirmede; kök rapordaki esaslar korunmuş, dosyaya başkaca evrak ibraz edilmediği görülmüş; hukuki durumun takdiri ve değerlendirilmesi Mahkemeye ait olmak üzere dosyada mevcut belge ve bilgiler kapsamında Kök Rapordaki kanaatte değişikliğe gidilmemiştir” şeklinde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Dava CMR taşımasında, aracın sürastarya bedelinin tahsiline ilişkindir.
Taraflar arasındaki sözleşmede boşaltma süresinin 48 saat olduğu ve haftasonu ve tatil günlerinin sürastarya süresi olarak kabul edilmeyeceği açıkça yazılmıştır. Aracın toplamda 6 gün beklediği dosyaya yansıyan belgeler ve mail yazışmalarından anlaşılmaktadır. Dolayısıyla aracın boşaltılması için beklenen 6 günlük süreden 48 saatlik sözleşmede öngörülen boşaltma süresi ve haftasonları düşüldüğünde yalnızca 2 günlük sürastarya bedeli ödenmesi gerektiği ve bu bedelin de davalı tarafça icra dosyasına ödendiği, bakiye yönünden takibe itiraz edildiği gözetildiğinde, davacının davasında haksız olduğu anlaşıldığından davanın reddine karar vermek gerekmiştir. Davacının üçüncü kişiye bir bekleme bedeli ödemiş olması, taraflar arasındaki sözleşmede açık hüküm bulunması sebebiyle bu ilişkiyi etkilemeyeceğinden bu yöndeki iddia ve savunmalara da ayrıca itibar edilmemiştir.
Açıklanan nedenler ile davanın reddine, kötü niyet ispatlanamadığından haksız takip tazminatı talebinin reddine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
Kötün niyet ispatlanamadığından haksız takip tazminatı talebinin REDDİNE.
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 179,90-TL harç ile arabuluculuk masrafı olan 1.320,00-TL’nin toplamı olan 1.499,90-TL’den peşin alınan 59,30-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.440,60-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 4.664,38-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının, kullanılmayan kısmının HMK 333.Md. Uyarınca, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafına iadesine,
Dair, miktar itibariyle kesin olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okundu, usulen anlatıldı. 15/06/2023

İş bu kararın gerekçesi 28/07/2023 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı