Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/857 E. 2021/977 K. 01.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/857
KARAR NO : 2021/977

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … -TC Kimlik no- …
VEKİLİ :Av. … … UETS

DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … -… UETS

DAVA : Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali)
DAVA TARİHİ : 02/11/2020
KARAR TARİHİ : 01/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :03/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Genel Kurul Kararının İptali (Kooperatif Genel Kurul Kararının İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğünün … sicil numarasına kayıtlı olup, 2003 yılında T… Ticaret Ltd.Şti adı ile kurulduğunu, akabinde şirketin ünvanının 21/01/2004 tarihli ticaret sicil gazetesinde … İç ve Dış Ticaret Danışmanlık Ltd.Şti olarak tadil edildiğini, son olarak 19/07/2010 tarihli ticaret sicil gazetesinde şirket ünvanının bugünkü … Metal Danışmanlık İthalat İhracat Sanayi ve Ticaret Ltd.Şti olarak ilan edildiğini, davalı şirket tarafından 2019 yılı yönetim kurulu faaliyet raporu , bilanço gelir-gider tablosu hesaplarının okunması, Müdür/Müdürler kurulunun ibrası, nevi değişikliği konularının görüşülmesi sebebiyle 10.10.2020 tarihinde şirket merkez adresinde saat 10:00’da TTK 416.maddesi uyarınca çağrılı olarak olağan genel kurul toplantısı yapılmasına dair karar alındığını, davalı şirket yönetim kurulu tarafından alınan olağan genel kurul toplantısı yapılmasına dair karar doğrultusunda 10/10/2020 tarihinde davalı şirketin merkez adresinde saat 10:00’da olağan genel kurul toplantısının gerçekleştirildiğini, 10.10.2020 tarihli Genel Kurul toplantısına şirket ortaklarından … ve …vekaleten, … asaleten katılmış olup diğer ortak … hiç katılmadığını, yapılan Genel Kurul toplantısı neticesinde Yönetim Kurulunun yıllık faaliyet raporu okunarak yapılan oylama sonucunda 76.760 pay adedi kabul ve 8.400 pay adedi müvekkil …’u vekaleten…in red oyu ile kabul edildiğini, bilanço ve kar/ zarar hesaplan okunarak yapılan oylama sonucunda bilanço kar/ zarar hesaplan 76.760 pay adedi kabul ve 8.400 pay adedi müvekkil …’u vekaleten…in red oyu ile kabul edildiğini, yapılan oylama sonucunda şirket müdürleri 76.760 pay adedi ile ibra edilirken 8.400 pay adedi …’u vekaleten…in red oyu ile ibra edilmediğini, • Şirketin TTK 180 ve 181.maddesi hükmüne göre nev’i değiştirerek anonim şirkete dönüştürülmesine, gerekli tescil işlemlerinin gerçekleştirilmesi için TTK’nun 188.maddesi gereğince incelemeye sunulduğu belirtilen tür değiştirme planı ve yeni türün sözleşmesi; tür değiştirme raporu (şirket kobi statüsünde olması nedeniyle tür değiştirme raporu düzenlenmemiştir); son 3 yılın fmansal tabloları; bilanço ve ara bilançolarının onaylanıp kabul edilmesine, nev’i değiştirerek anonim şirkete dönüştürülmesine; 76.760 pay adedi kabul 8.400 pay adedi …’u vekaleten…in red oyu ile kabul edildiğini, … Metal Danışmanlık ithalat İhracat San. ve Tic. Limited Şirketi, 10.10.2020 tarihli Genel Kurul toplantısında alınan nev’i değişikliği kararı neticesinde, tür değiştirerek 19.10.2020 tarihinde … Metal Danışmanlık İthalat İhracat San, ve Tic. Anonim Şirketi olarak tescil edildiğini, varsa ortaklar ile ilgili olarak tür değiştirmeden kaynaklanan ek ödeme ile diğer kişisel edim yükümlülükleri ve kişisel sorumluluklar, ortaklar için yeni tür dolayısıyla doğan yükümlülükleri hukuki ve ekonomik yönden açıklanır ve gerekçeleri gösterildiğini, tüm ortakların onaylaması hâlinde küçük ve orta ölçekli şirketler tür değiştirme raporunun düzenlenmesinden vazgeçebilirler.” şeklindeki hüküm gereği nevi değişikliği durumunda tür değiştirecek olan limited şirketin müdürü ve müdürler kurulu, tür değiştirme planından ayrı olarak tür değiştirme hakkında yazılı bir rapor hazırlaması gerekmekte olduğunu, davalı şirket müdürler kurulu tarafından tür değişikliğine dair rapor hazırlanmadığından raporda TTK 186/1-a bendi gereği belirtilmesi gerekli “tür değiştirmenin amaç ve sonuçlan” hakkında şirket ortağı müvekkil davacı … bilgilendirilmeden nevi değişikliği karan alındığını, davalı şirketin müdürler kurulu tarafından tür değişikliğine ilişkin tür değiştirme hakkında yazılı bir rapor hazırlaması gerekmesine rağmen TTK m.l86/3’te belirtilen tüm ortakların onaylaması halinde küçük ve orta ölçekli şirketlerin tür değiştirme raporundan vazgeçebileceğine dair hükmün şartları oluşmadığı dikkate alınmadan ve tür değiştirme raporu hazırlanmadan nevi değişikliği kararı alındığını, Nevi değişikliği kararının alındığı 10.10.2020 tarihli Genel Kurul toplantısına şirket ortağı … katılmazken, davacı müvekkil … ise vekaleten toplantıya katılmış olup nevi değişikliği kararına karşı red oyu kullandığını, diğer 2 ortağın kabul oyu tür değiştirme raporunun düzenlemesinden vazgeçilmesi için yeterli olmayıp tüm ortakların onaylaması halinde vazgeçme durumu oluşacağını, kaldı ki; tür değiştirme raporunun düzenlenmesinden vazgeçilmesine dair bir oylama da yapılmadığını, yapılan oylamanın direkt olarak nevi değişikliğinin kendisine ilişkin olduğunu, Kanunun amir hükmüne aykırı olarak tür değiştirme raporu düzenlenmesi gerekmesine rağmen bu rapor düzenlemeden nevi değişikliği kararı alınması usul ve yasaya aykırı olduğunu, TTK m,189/l-c gereği “Limited şirketlerde, sermayenin en az dörtte üçüne sahip bulunmaları şartıyla, ortakların dörtte üçünün kararıyla” tür değiştirme kararı alınacağını, dava konusu bakımından değerlendirildiğinde; 10.10.2020 tarihli Genel Kurul Toplantısına şirket ortaklanndan … katılmamış olup, yapılan toplantıya katılan asaleten katılan Alper Kaan KUNLAR ve vekaleten katılan Tamer KUNLAR nevi değişikliği kararına olumlu oy kullanırken müvekkil davacı …’un ise, red oyu kullandığını, davalı şirketin dört ortağı olup bir ortağının toplantıya hiç katılmamış olması birinin ise olumsuz/ red oyu kullanması nedeniyle TTK m,189/3’te aranan ortakların dörtte üçünün karan şartı sağlanmamış olup olumlu oy kullanan 2 ortağın toplam sermayesinin en az dörtte üçüne sahipi olmalarının da kanun aradığı şartları sağlamamakta olduğunu, TTK m.l80-l93’te düzenlenen tür değiştirme hükümlerinin ihlal edilmiş olması nedeniyle tarafımızca TTK m,192/l’deki “tür değiştirme kararma olumlu oy vermemiş ve bunu tutanağa geçirmiş bulunan limited şirket ortakları; bu kararın Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde illanından itibaren 2 ay içerisinde iptal davası açabilirler” hükmü gereği iptal davası açılması zorunluluğu doğduğunu, müvekkilin nevi değişikliğine ilişkin oylamada ret oyu kullandığı ve bunun tutanağa geçirildiği dilekçemize ek olarak sunduğumuz 10.10.2020 tarihli genel kurul toplantı tutanağı ile sabit olup nevi değişikliği kararının Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinde 19.10.2020 tarihinde ilanında itibaren 2 aylık süre içerisinde açılan iptal davasının süresi içerisinde olması ve davalı şirket hakkında verilen nevi değişikliği kararının TTK m.180-193 deki amir hükümlere aykırı olması nedeniyle nevi değişikliğine ilişkin genel kurul kararın iptaline karar verilmesi gerekmekte olduğunu, sürecin başından sonuna kadar müvekkile, nevi değişikliğinin neden yapıldığına nevi değişikliği ile neyin amaçlandığına dair gerekli açıklamalar yapılmadan tür değişikliği kararı alınmış olması nedeniyle TTK m. 192/1 gereği iptal davası açma zorunluluğu hasıl olduğunu, tür değişikliği kararı alınıp Ticaret Sicil gazetesinde tescil edilmesinin ardından müvekkil şirkete alınmamış, gerekli bilgi ve belgeleri incelenmesine engel olunduğunu, müvekkilinin davacı dışında kalan 3 şirket ortağı aynı aileye mensup olup gerek nicelik gerekse sermaye payı çoğunluğuna sahip olmaları nedeniyle şirketi aile şirketi olarak yönetmekte olduğunu, müvekkili ile hiçbir bilgi paylaşımında bulunmadan ve gereli açıklamalar yapılmadan, müvekkilinin ret oyu kullanmasına ve kanunun tür değişikliğinde aradığı şartlan sağlamadan nevi değişikliği karan alınmasının temel nedeninin, anonim şirketlerde yönetim kurulu üyesi olmayan pay sahiplerinin şirketin vergi ve sigorta primi borçlarına ilişkin herhangi sorumlulukları mevzu bahis değilken ve sadece yönetim kurulu üyelerinin sorumlu olmalarına karşın limited şirket ortaklarının esas sermaye paylan oranında doğrudan sorumluluklarına gidiliyor olması olduğunu, müvekkil dışındaki şirket ortaklarının nevi değişikliğini sağlamalarındaki bir diğer amacın ise, müvekkilinin davalı şirketten kar payı alacağının ödenmesinin önüne geçmek olduğunu, tür değişikliği nedeniyle sermaye artışına gidilip pay sayısı arttırılarak müvekkil şirkete borçlandınlmak istenmekte ve müvekkilin şirketten dağıtılmayan kar payı alacağını sermaye artırım yoluna giderek semeresiz ve dahi borçlu kılmak olduğunu, müvekkil davacı ortağının şirkete borçlandırmak maksadıyla yapılan nevi değişikliği kararı TTK m. 183/1 de belirtilen tür değiştirmede ortakların şirket paylannın ve haklarının korunması şartına aykırılık oluşturmakta olduğunu, dürüstlük kuralına ve TTK m.l83/l’e aykm şekilde müvekkilin şirketten alacağının ödenmesinin önüne geçmek ve müvekkili şirkete borçlandırmak maksadıyla yapılan nevi değişikliği kararının iptali gerekmekte olduğunu belirterek Usul ve yasaya aykırı olacak ve TTK’daki tür değişikliğine ilişkin şartlan sağlamadan 10.10.2020 tarihli Genel Kurul Toplantısı ile alınan ve 19.10.2020 tarihinde Türkiye Ticaret Sicil Gazetesine tescil edilen nevi değişikliği kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava dilekçesindeki asılsız iddialarına ilişkin tek bir somut delil sunmadığını, iş bu davanın açılmasıyla ortaklığın görebileceği olası zararlara karşılık; talepte bulunan azınlığın sermayenin onda birini temsil edip etmediklerinin kesin olarak belirlenmesi ile yönetim kurulu üyelerinin olur olmaz davalarla bunaltılmasının önlenmesi; bu hukuki birliğin dava sonuna kadar bozulmasının veya pay sahiplerinin feragati ile davanın husumet bakımından zora girmesinin engellenmesi içi dava açma hakkını kullanan azınlık, paylarını davanın sonuna kadar merhun kalmak üzere bir bankaya teminat olarak yatırmak zorunda olduğunu, bu nedenle davacı tarafın paylarını bankaya teminat olarak yatırması hususunda karar verilmesini, müvekkil şirketin, 1996 yılında U.İ.T. Birleşik İç ve Dış Ticaret Ltd. Şti. unvanı ile kurulmuş olup unvanı 2003 yılında … Metal Danışmanlk İthalat İhracat San. ve Tic. Ltd. Şti. olarak değiştiğini, davacının suçladığı hali hazırdaki pay sahiplerinden … ise şirketin paylarını 2003 yılının ağustos ayında devir aldığını, söz konusu şirketin 2003 yılından bu yana Tamer Kunlar tarafından yönetilmekte olduğunu, yurt içi ve dışındaki otomotiv yan sanayiine yay, klips ve tel formlu ürünler üretmekted olduğunu, 2003 yılından bu yana her yıl cirosunu ve çalışan sayısını arttırarak büyüdüğünü, davacının 04.03.2011 yılında müvekkil şirkette çalışmaya başlamış olup 20.12.2012 yılında davacıya şirketin %10 hissesinin devredildiğini, davacı işyerinden ayrıldığı tarihe kadar şirkette önce üretim müdürü ardından da genel koordinatör olarak (bağkurlu olarak) çalıştığını, hal böyleyken davacının 2020 yılının Eylül ayında diğer pay sahibi Tamer Kunlar’ a gelerek şirketteki payını satarak ortaklıktan ayrılmak istediğini söylediğini, fahiş yükseklikte bir pay bedeli talep ettiğini , ardından 14.09.2020 tarihinden sonra da üzerindeki işi devir dahi etmeden şirkete bir daha gelmediğini, davacının yıllardır ortak olduğu müvekkil şirkette ki paylarını, talep ettiği fahiş yüksek bedelle diğer pay sahipleri satın almak istemeyince, pay sahiplerini hisselerini almaya zorlamak, müvekkil şirketi kasten zarara uğratmak için şirketin nevi değişikliğine dair olan genel kurulun iptalinin yanı sıra özel denetçi tayinin için de ayrıca dava açtığını, davacının hali hazırda ortağı olmasına karşın rekabet yasağına aykırı olarak müvekkil şirketin müşterilerine giderek müvekkil şirketi kötülemekte ve üretime konu ürünler için fiyat teklifi vermekte olduğunu, bu durumun doğrudan müşteriler tarafından müvekkil şirkete bildirildiğini, davacının tek bir somut dayanağı olmadığı halde iş bu dava ile özel denetçi tayini talebi, paylarını talep ettiği ücretten satın almaları için diğer pay sahiplerine baskı yapmaktan ibaret olduğunu, davacının iş bu dava ile her ne kadar TTK 188 hükmüne aykırı olarak şirket ortaklarına tür değiştirme planı, yeni türe ilişkin esas sözleşme, şirketin 3 yıllık finansal tabloları ve bilanço/ara bilançoların 30 gün önce incelemeye sunulmadığını iddia etmişse de davacı tarafın bu iddiası asılsız olduğunu, ayrıca T.C. Bursa Ticaret Sicili Müdürlüğü, davacı tarafın usulüne uygun olarak yapılmadığını iddia ettiği genel kurul ile nevi değişikliğinin, kuruma ibraz edilen belgelere istinaden ve Türk Ticaret Kanunu’ na uygun olduğu yönünde kararı ile 19.10.2020 tarihinde tescil ve ilan ettiğini, davacı tarafın nevi değişikliğine ilişkin kararların ¾ oranla karara bağlanabileceğini, davaya ilişkin genel kurulda ise karar nisabının sağlanamadığını iddia ettiğini, hazirun cetvelinden de açıkça anlaşılacağı üzere iptali istenen nevi değişikliği kararı pay sahiplerinden … ın kabul oyu ile karara bağlanmış olup davacının iddia ettiğinin aksine gerekli karar nisabı sağlandığını, davacının ayrıca nevi değişikliği kararının şirketi borçlandırmak, kar payı dağıtımını önlemek ve sermaye artışı yapılarak davacının payını azaltmak maksadıyla yapıldığını iddia ederek tür değişikliğine ilişkin geçerli bir neden olmadığını iddia ettiğini, bunun yanı sıra davacının, genel kuruldan sonra işyerine alınmadığını, gerekli bilgi ve belgeleri incelemesine engel olunduğunu da iddia ettiğini, oysaki müvekkil şirketin Anonim Şirkete dönüşmesi ile şirketin borçlandırılmasına imkan sağlanmasının, kar payı dağıtımının önlenmesi ile davacının sermeye artışı yapılmak suretiyle payının azaltılmasının ne ilgisi olduğunun anlaşılamadığını, söz konusu asılsız iddiaların sanki sadece anonim şirketler için yapılabilir olduğunun söylenmesinin abesle iştigal olduğunu, davacının, genel kuruldan sonra şirkete geldiği ve işyerine alınmadığı ile bilgi ve belge talep etmesine rağmen verilmediği iddialarının da asılsız ve kötü niyetli olduğunu, davacı tarafın iş bu dava ile her ne kadar şirketin tür değiştirerek anonim şirket olmasına ilişkin kararın iptalini talep etmişse de davacının haklı bir hukuki menfaati olmadığını belirterek davacı tarafından açılmış olan hukuki dayanaktan yoksun ve haksız davanın tümüyle reddini gerektiğini savunmuştur.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava; davalı şirketin 10/10/2020 tarihli genel kurulunda alınan nev’i değişikliğine ilişkin kararın yerinde olup olmadığı, TTK hükümlerine aykırı olduğu nedeni ile iptalinin gerekip gerekmediğine ilişkin genel kurul karar iptali davasıdır.
Türk Ticaret Kanunun 438.maddesinde herhangi bir pay sahibinin sahiplik haklarını kullanabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmış ise, belirli olayların özel bir denetim ile açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer olmasa bile genel kuruldan isteyebileceği, genel kurul tarafından istem onaylandığı takdirde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesinden şirket veya herhangi bir pay sahibinin 30 gün içerisinde özel denetçi atanmasını isteyebileceği, istemin genel kurul tarafından reddedildiği takdirde sermayenin en az 10’da 1’ini oluşturan pay sahipleri veya paylarının itibari değeri toplamı en az 1.000.000,00 TL olan pay sahipleri tarafından şirket merkezinin bulunduğu Asliye Ticaret Mahkemesinde 3 ay içerisinde denetçi atanmasının istenebileceği düzenlenmiştir.
Mahkememizce 14/04/2021 tarihli oturumda, dosyanın SMMM bilirkişi ….’e tevdii edilerek davalı şirkete ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar yerinde incelenmek sureti ile tür değiştirme kararına ilişkin TTK’nın 180 ve devamı maddelerinde ön görülen usuli ve şekli şartların yerine getirilip getirilmediği yönünden inceleme yapılarak iddia ve savunmalar yönünden rapor tanzim edilmesine karar verilmiş ve bilirkişiden 21/10/2021 tarihli rapor aldırılmıştır. Bilirkişi raporunda; davalı şirkete ait ticari kayıt ve defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğunu, basılı defterleri üzerinde herhangi bir silinti, kazıntı vb. görülmediğini, davacı şirketin 2019 yılı olağan genel kurul toplantısının, 16.09.2020 tarihli, 2020/01 sayılı
müdürler kurulu kararı ile 10.10.2020 tarihinde, TTK 416.maddesi uyarınca çağrılı olarak
yapılmasına karar verildiğini, Bursa 21.Noterliği’nce, 16.09.2020 tarih ve 30109 yevmiye no.
ile tasdik edildiğini, 16.09.2020 tarihli dilekçe ile Bursa Ticaret Sicili Müdürlüğü’ne, davet evrakları verilerek, işbu
hususun ilan edilmesi talep edildiğini, 22.09.2020 tarihli ve ….sayılı Türkiye Ticaret Sicili
Gazetesi ile toplantıya çağrı ilan olunduğunu, davacı …’a gönderilmiş olan…. barkod numaralı iadeli taahhütlü
gönderinin, 24.09.2020 tarihinde “…” tarafından teslim alındığı okunmakta olduğunu, toplantının çağrılı olarak yapılması hususunda, gerekli şartların yerine getirildiğini, davalı şirketin tür değiştirmeden önceki ve sonraki sermaye yapısında herhangi bir değişiklik
olmadığını, tür değiştirmeden sonra, hisse paylarında herhangi bir değişiklik olmayacağını ve
payların aynen devam edeceği hususunun, Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne sunulmuş olan ‘Tür
Değiştirme Planı’nda da yer almakta olduğunu, TTK md.185 uyarınca, Yönetim Kurulu tarafından hazırlanması gereken ‘Tür Değiştirme Planı’,
yazılı şekle tabi olduğunu, şirketin tür değiştirmeden önceki ve sonraki ticaret ünvanını, merkezini ve
yeni türe ilişkin ibareyi; yeni türün şirket sözleşmesini; ortakların tür değiştirmeden sonra sahip
olacakları payların sayısını, cinsini ve tutarını veya tür değiştirmeden sonra ortakların paylarına
ilişkin açıklamaları içermesi gerektiğini, somut olayda, yönetim kurulu tarafından hazırlanmış olan
tür değiştirme planının şekli şartları haiz olduğunu, TTK md. 186 ile Yönetim Kurulu tarafından hazırlanması gereken ‘Tür Değiştirme Raporu’na
ilişkin şekil ve içerik hususları belirlendiğini ve “ Tüm ortakların onaylaması halinde küçük ve
orta ölçekli şirketler tür değiştirme raporunun düzenlenmesinden vazgeçebilirler” denildiğini, davacı Şirketçe Tür Değiştirme Raporu düzenlenmemiş olduğunu, şirketin KOBİ statüsünde olduğuna
ilişkin rapor mevcut olduğunu, bununla birlikte; 10.10.2020 tarihli Genel Kurul Toplantı Tutanağının 5.maddesinin b bendi ile “Tür değiştirme raporu, (şirket kobi statüsünde olması sebebiyle tür
değiştirme raporu düzenlenmemiştir)” denildiğini ve ilgili madde, 8.400 pay adedi red oyuna
karşılık 74.760 pay adedi kabul oyu ile kabul edildiğini, 10.10.2020 tarihli Genel Kurul Toplantı Tutanağının 5.maddesinin c bendi ile son üç yılın
finansal tabloları, d bendi ile bilanço ve ara bilançolarının onaylanıp, kabul edilmesi görüşülmüş
olup; 8.400 pay adedi red oyuna karşılık 74.760 pay adedi kabul oyu ile kabul edildiğini, son üç yılın tablolarının hazır edilmediği hususunda davacı vekilince
konulmuş bir şerhin de mevcut olmadığını,TTK md. 189/1-c Limited şirketlerde, sermayenin en az dörtte üçüne sahip bulunmaları şartıyla,
ortakların dörtte üçünün kararıyla tür değiştirme kararının alınabileceğini öngörmekte olduğunu, Katılanlar ve temsil edilenlerden …’ın sermaye payı %76’dır ve bu da sermayenin en az
dörtte üçüne sahip bulunmaları şartını karşılamakta olduğunu, TTK md. 189/1-c ile ortakların dörtte üçünün
kararıyla tür değiştirme kararının alınabileceği belirtilmiş olmakla birlikte, “tüm ortakların” ifadesi
kullanılmadığı bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre yapılan incelemede 10.10.2020 tarihli Genel Kurul toplantısında alınan ve bilahare iptali talep edilen davalı şirketin tür değişikliğine ilişkin Genel Kurul Kararının TTK.nun emredici düzenlemelerine aykırı şekilde Genel Kurulun TTK.nun 189/3 maddesinde yazılı olduğu şekilde sermayenin 3/4′ üne sahip olması şartıyla ortakların 3/4’ünün kararı ile alınması gerektiği halde 3/4 sermaye çoğunluğunun sağlandığı ancak 3/4 pay çoğunluğunun sağlanmadığı ayrıca Kobi nitelikli işletmelerde tür değişikliği raporunun TTK’nun 186/3 maddesiğne göre ortaklarını tümünün onaylaması halinde alınmayabileceği belirtilmiş iken davacının olumlu oyunun bulunmadığı …’ın hiç katılmadığı oylamada bu şartın da gerçekleşmemiş olduğu, TTK.nun 192/3 maddesi ile öncelikle eksikliğin giderilmesi konusunda mahkemece şirkete süre verilmesi öngörülmüş ise de davacının muhalefeti nedeniyle yeniden toplantı yapılsa dahi tür değiştirme raporu olmaksızın şirket nevi değişikliği kararının çıkartılması ve gerekli pay çoğunluğu sağlanması şartlarının sağlanamayacağının anlaşıldığı, TTK m. 183/1 de belirtilen tür değiştirmede ortakların şirket paylarının ve haklarının korunması şartına aykırılık oluşturmakta olduğu, dürüstlük kuralına ve TTK m.l83/l’e aykırı şekilde yapılan nevi değişikliği kararının iptali gerektiği anlaşılmakla davalı … Metal Danışmanlık İthalat İhracat San. Ve Tic. A.Ş’nin tür değişikliğine ilişkin yasal şartları sağlamayan 10/10/2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan tür değişikliği kararının iptaline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile; davalı … Metal Danışmanlık İthalat İhracat San. Ve Tic. A.Ş’nin tür değişikliğine ilişkin yasal şartları sağlamayan 10/10/2020 tarihli genel kurul toplantısında alınan tür değişikliği kararının İPTALİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin olarak alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı tarafından giderlerin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından artan kısmın hüküm kesinleştiğinde ve talep halinde taraflara İADESİNE,
Dair, davacı vekili ile davalı vekilinin yüzünde, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.01/12/2021

Başkan …
e-imza
Üye …
e-imza
Üye …
e-imza
Katip …
e-imza