Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/717 E. 2021/276 K. 25.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/717 Esas – 2021/276
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2020/717
KARAR NO : 2021/276
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …BANKASI ANONİM ŞİRKETİ – ….
VEKİLLERİ : Av. …
Av…..UETS
DAVALI : …
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/09/2020
KARAR TARİHİ : 25/03/2021
Mahkememizde açılan davanın açık muhakemesi sonunda ;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde, Davalı borçlu …ile müvekkil Banka Setbaşı/Bursa Şubesi arasında 10.11.2014 tarihli ve 25.06.2015 tarihli Ticari Kart Talimat Formu ve müvekkil Banka …/Bursa Şubesi arasında Kredi Kartı Üyelik Formu imzalandığı, ilgili ticari kartların ödenmemesi dolayısıyla müvekkil banka tarafından 30.07.2019 tarihinde ihtarname keşide edildiği, ihtarnameye rağmen ödeme yapılmaması üzerine davalı aleyhine Bursa 18. İcra Müdürlüğü’ nün 2019/… E. Sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiği, davalı borçlunun 18.09.2019 tarihli dilekçesi ile 2019/… E. Sayılı dosyadaki yetkiye, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz ettiği ve Bursa 18. İcra Müdürlüğü tarafından takibibin durdurulmasına karar verildiği, dava konusu borçta borçlunun temerrüdünün şartlarının gerçekleştiği ve ihtarnamenin usulüne uygun olarak süresinde keşide edildiği, davalı borçlunun müvekkil banka ile imzaladığı sözleşmelerde, ihtarnamelerde, takip talebinde ve ödeme emri tebliğinde bulunan adresin Bursa olduğu ve yetki itirazının geçerli olabilmesi için yetkili icra dairesinin neresi olduğunun yetki itirazında açıkça belirtilmesi gerektiği, işletilen faiz oranlarının hukuka ve kanuna uygun olduğu, hukukta sözleşme serbestisi kapsamında taraflar arasında borç ve alacak ilişkisinin tabi olacağı esasları serbestçe tayin edebilecekleri, Ticari Kart Talimat Formu ve Kredi Kartı Üyelik Formunun tarafların serbest iradeleriyle belirlendiği ve bu sözleşme şartları hükmünce kartları kullandıktan sonra itirazın hakka ve hukuka aykırı olduğu, davaya konu alacak için arabulucuya başvurulduğu ve anlaşma sağlanamadığı, iş bu davayı açma zorunluluğu hasıl olduğu belirterek davanın kabulü, davalı borçlunun itirazının iptali ve takibin devamı, %20 İcra inkar tazminatına karar verilmesi ve yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalı tarafa yüklenmesi talep edilmiştir.
Davalı cevap vermemiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesi kaynaklı yapılan icra takibine itirazın iptaline ilişkin olup; yasal süresi içerisinde açılmıştır.
Dava dosyası, ibraz edilen deliller ve banka kayıtları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş, mahkememizce resen bilirkişi olarak atanan bankacı bilirkişi … tarafından düzenlenen 12/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “
TL. Banka Hesap Bilirkişi Hesap Talebe Bağlı
Asıl Alacak
18.856,96
20.823,70
18.856,96
İşlemiş Faiz
2.491,42
587,65
587,65
%5 Gider Vergisi
27,75
29,38
27,75
TOPLAM
21.376,13
21.440,73
19.472,36
” şeklinde borç miktarlarının tespit edildiği görülmüştür.
Davacı vekilinin işlemiş akdi faiz yönünden yaptığı itirazlar ise yerinde görülmemiştir. Şöyle ki, temerrüt tarihine kadar işlemiş olan faizin, takip talebinde temerrüt tarihi itibariyle anaparaya eklenerek kapitalize edilmesi suretiyle talep edilmesi gerekmektedir. Bu husus Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 10.06.2009 Tarih, 2008/… Esas ve 2009/…Karar sayılı kararında “Kredi sözleşmesinin takip edildiği cari hesabın kat edilmesi halinde, kat tarihinden, ihtarda verilen ödeme süresinin sonuna kadar geçen sürede borçlunun henüz mütemerrit duruma düşmediğinin kabulü ile akdi (cari=sözleşme dönemi) faiz uygulanmalı; ödeme süresinin dolmasından sonra (temerrüdün gerçekleşmesi üzerine) alacağa temerrüt faizi uygulanmalıdır. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ve rapor ekinde sunulan hesap tablosunda akdi faiz tutarının anaparaya eklenmediği ve kat tarihindeki asıl alacak üzerinden temerrüt tarihi itibariyle temerrüt faizi hesaplaması yapılmış olup, anılan bu raporun hükme esas alınarak yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. ” şeklinde ifade edilmiştir. Dolayısıyla bilirkişinin hesaplamaları bu yönüyle doğru görülmüş ve mahkememizce hükme esas alınmıştır.
Dosya kapsamı ve alınan bilirkişi raporu da nazara alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın kısmen kabulü ile takibin davalının Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline,
Takibin 18.856,96.-TL asıl alacak, 587,65.-TL işlemiş temerrüt faizi, 27,75.-TL BSMV, olmak üzere toplam 19.472,36.-TL üzerinden devamına,
Davaya takip konusu alacak likit olduğundan 18.856,96.-TL’nin %20’si oranında 3.771,39.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 1.288,11.-TL harçtan peşin alınan 258,18.-TL harcın mahsubu ile bakiye 1.029,93.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
3-1.320,00-TL tutarındaki arabuluculuk masrafının kabul ret oranı (%88 kabul, %12 ret) dikkate alınmak suretiyle 1.161,60.-TL tutarındaki kısmının davalıdan, bakiye kısım olan 158,40.-TL’nin ise davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA, bu hususta harç tahsil müzekkeresi düzenlenmesine,
5- Toplam 692,50.-TL muhakeme masrafı yargılama giderinin kabul ret oranı (%88 kabul, %12 ret) dikkate alınmak suretiyle 609,40-TL’si ile peşin harç olarak yatırılan 258.18 TL’nin toplamı olan 867,58 TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 25/03/2021
İş bu kararın gerekçesi 10/05/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı