Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/709 E. 2020/740 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/709 Esas – 2020/740
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/709
KARAR NO : 2020/740
HAKİM :
KATİP :

DAVACI : … –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ….. SİGORTA A.Ş –

VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 11/09/2020
KARAR TARİHİ : 17/12/2020
Mahkememizde açılan davanın açık muhakemesi sonunda ;
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkili …’ın 12/04/2018 tarihinde Bursa İli Kestel İlçesi’nde meydana gelen trafik kazası neticesinde yaralandığını, kazanın meydana gelmesinde 16 … 20 plakalı araç sürücüsü İsmail Yavuz % 100 kusurlu olduğunu, müvekkilinin kaza neticesinde ağır ve ciddi bir şekilde yaralandığını ve Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde tedavi edildiğini, kaza yapan 16 … 31 plakalı aracın kaza tarihi itibariyle Trafik (ZMMS) Sigortasının davalı Doğa Sigorta Anonim Şirketi tarafından yapıldığını, adı geçen şirketten sorumluluk sınırı içerisinde maddi tazminat talep ettiğini, Sigorta şirketine 02/11/2018 tarihli dilekçe ile tazminat için Bursa 10. Noterliği aracılığıyla, 045951 yevmiye numaralı ihtarname ile başvuru yapıldığını, müvekkilinin tedavi giderleri ile bedensel zararlarını ve kaza nedeniyle yaralanmasından dolayı tüm maddi zararlarının tazminine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; 12.04.2018 tarihinde İsmail YAVUZ’un sevk ve idaresinde bulunan 16 … 20 plaka sayılı aracın … sevk ve idaresindeki tescilsiz ve plakasız araç ile kazaya karıştığını, trafik kazası dolayısıyla 16 … 20 plaka sayılı aracın Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesini (ZMMS poliçesini) düzenleyen müvekkili şirkete, davacı 06.11.2018 tarihinde tazminat talebiyle başvurduğunu, ancak Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/52973 Sor. 2018/50536 K. Sayılı (08.10.2018 Tarihli Uzlaştırma Nedeniyle) Kovuşturmaya Yer Olmadığına Dair Kararı gereği davacının maddi tazminatının karşıladığını ve uzlaşma nedeniyle maddi ve manevi tazminat taleplerinden feragat ettiğini, bu nedenle tazminat talebinde bulunmasının mümkün olmayacağını, davacının sunduğu evraklar kapsamında müvekkili şirket bünyesinde yapılan değerlendirme sonucunda …’ın 12.04.2018 tarihli kaza sonucunda sürekli sakatlığa uğramadığının tespit edildiğini, müvekkili şirket tarafından başvuru kapsamında ödeme yapılmadığını, bunun sonucunda … tarafından müvekkili aleyhine dava açıldığını, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/52973 SOR. 2018/50536 K. Sayılı Uzlaştırma nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar nedeniyle 5271 sayılı ceza muhakemesi kanunu’nun 253/19 hükmü uyarınca davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava; Trafik kazası nedeni ile uğranılan maddi zararın tazminine ilişkin tazminat davasıdır.
Davacı ile davalının sigortalısı olan İsmail Yavuz davaya konu trafik kazası nedeniyle açılan Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı 2018/52973 Soruşturma numaralı soruşturma dosyasında CMK 253. Madde uyarınca uzlaşma sağlamışlar ve tutulan uzlaşma tutanağı akabinde dava dışı İsmail Yavuz’un davacının hesabına parayı yatırması sonucunda kovuşturma aşamasına geçilmeksizin kovuşturmaya yer olmadığı kararı verilerek dosya kapatılmıştır.
Ceza Muhakemeleri Kanunu’nun 253. Maddesinin 19. Fıkrası “………Uzlaşmanın sağlanması halinde, soruşturma konusu suç nedeniyle tazminat davası açılamaz; açılmış olan davadan feragat edilmiş sayılır……… ” şeklindeki normu ihtiva etmektedir. Dolayısıyla davacı ile dava dışı üçüncü kişi sigortalının ilgili kaza neticesinde uzlaşmaları sebebiyle sigorta şirketine de dava açılması olanağı kalmamıştır.
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi’nin 01/12/2020 tarih, 2020/6876 Esas ve 2020/7916 Karar sayılı kararında bu husus “…….. Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan uzlaşmanın usulüne uygun olması, uzlaşmanın anlam ve sonuçlarının uzlaşma teklif formu ile usulünce davacıya açıklanması, davacının da bunu okuyup imzalayarak kabul etmesi, karşısında davalı sigorta şirketi hakkında tazminat davası açamayacağı gözetilmeksizin açılan davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile davacının başvurusunun kısmen kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir……” şeklinde ifade edilmiştir.
Her ne kadar duruşmada açıklanan hükümde istinaf kanun yolunun açık olduğu yazılı ise de kararın miktar itibariyle kesin olduğu hususu gerekçe yazım aşamasında farkedilmiş fakat hükmün gerekçeli karara aykırı olamayacağı hususu gözetilerek değişiklik yapılmamıştır.
Açıklanan nedenlerle davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal koşulları oluşmayan haksız takip tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 68,31 TL harçtan peşin alınan 54,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 13,91.-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenilmesine,
4- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Asgari Avukatluk Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 Sayılı HMK’nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,
7-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00.-TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair “2 hafta içerisinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu ” açık olmak üzere davacı ve davalı vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okundu, anlatıldı. 17/12/2020

İş bu kararın gerekçesi 05/02/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip 256544
✍e-imzalı

Hakim 190236
✍e-imzalı