Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/669 E. 2020/375 K. 04.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/669 Esas
KARAR NO : 2020/375

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (VN:….)
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … (TCN:…)
:….

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 27/08/2020
KARAR TARİHİ : 04/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 09/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; Ohal kapsamında çıkarılan 667 Sayılı KHK ve müteakip KHK’lar kapsamında kapatılan…Tesisleri İşletme ve Tic. A.Ş’nin mal varlığı ve alacaklarının Hazineye devredildiğini, kapatılan kurum bünyesinde yapılan incelemede davalının borçlusu olduğu senet ele geçirildiğini, Ohal kapsamında kapatılan şirkette ele geğçirilen davalı …’ün keşideci oludğu …. numaralı 2.000,00-TL tutarındaki senedin tahsili için ihtar gönderildiğini, ödeme yapmayan borçluya karşı Bursa 15. İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayııl dosyasıyla ilamsız icra takibi y başlatıldığını, borca itiraz sonucu takibin durduğunu, arabuluculuk faaliyetinin de olumsuz sonuçlanması nedeniyle, haksız olarak yapılan itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalıNIN %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin de karşa tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Davacı vekili tarafından davalı aleyhine alacağın tahsili talebi ile Bursa 15. İcra Müdürlüğü 2018/… Esas sayılı dosyasında, 2.129,21TL toplam alacak talebi ile ilamsız icra takibi başlatılmış, davalı borçlunun itirazı üzerin takip durmuştur. Takibe itirazın iptali ile devamını sağlamak amacıyla eldeki dava açılmıştır.
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
28.11.2013 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin birinci fıkrasının (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır. Aynı yasanın 3/1-k maddesine göre, tüketici; “ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi”dir.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanunun 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için taraflardan birinin tüketici olması gerekir.
Somut olayda; takibe konu çekin verilme sebebinin, yani temel ilişkiye bakıldığında, davalının söz konusu çeki dava dışı şirkete eğitim ücreti olarak vermesi nedeniyle davalının bu hukuki ilişkide tüketici konumunda olması ve davacı … Hazinesinin kapatılan dava dışı şirketin alacağına halef olarak icra takibini başlatması sebebiyle uyuşmazlığa bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla davanın görev dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şeklide hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M :Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme TÜKETİCİ HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dosyanın yetkili ve görevli BURSA NÖBETÇİ TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, iki haftalık süre içinde talep edilmediği takdirde davanın AÇILMAMIŞ SAYILACAĞININ İHTARINA,
2-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, tarafların yokluğunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.04/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır