Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/622 E. 2020/373 K. 04.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/622 Esas
KARAR NO : 2020/373

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … -… …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Havale Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/08/2019
KARAR TARİHİ : 04/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin mali sıkıntı içinde olması nedeniyle alacağına karşılık …’dan almış olduğu…Bankası A.Ş. Güneşli Şubesine ait, 01/09/2019 keşide tarihli, lehtarı … olan, 125.000,000 TL bedelli çeki piyasada ” kırdırma ” denilen bir yöntem ile faizli para tedarik sistemi ile davacının oğlu …ile anlaştığını, çek suretinin bu şahsa gönderildiğini, çeki davacının kırarak paraya çevireceğini bildirmesi üzerine müvekkilinin çeki davalıya verdiğini, Çekin vadesine 3 gün kala müvekkilinin aranarak çekin ödenmesinin talep edildiğini, müvekkilinin de çekin kendisine ibrazı ile çeki ödeyeceğini belirtmesine rağmen davacının da bulunduğu çek bedeline karşılık ödemesi halinde çeki teslim edeceklerini ısrarla belirttiklerini, daha sonra … Bankası Fethiye Şubesi … Hesabından davalının …ta bulunan hesabına çek bedeline karşılık 125.000,00 TL EFT yapıldığını, daha sonradan davacı ve oğlu …’ın telefonlarını kapatmadığını, ayrıca …’ın karakola giderek müvekkilinden şikayetçi olduğunu, çekin sahte olduğunu belirttiği, daha sonra soruşturmanın Bakırköy CBS’nın 2019/… sor. Sayılı dosyasında devam ettiğini, bu durum üzerine davacı tarafından davalıya keşide edilen Beyoğlu 39. Noterliğinin 30/04/2019 tarih ve…yevmiye numaralı ihtarı ile çek nedeni ile ikinci defa borçlu kalındığını, kendisinin dolandırıldığını, kendisine gönderilen 69.000,00 TL ile tarafından ödenen çek bedelinin tamamı arasındaki fark olan 56.000,00 TL’ sinin tarafına ödenmesinin talep edildiğini, ihtarının neticesiz kalması nedeni ile Gemlik İcra Dairesinin 2019…Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine icra takibinin durduğunu, bu nedenle davalının haksız itirazının iptali ile %20 oranından az olmamak kaydı ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı … cevap dilekçesinde özetle; davacıyı tanımadığını, herhangi bir Ticari ilişkilerinin de bulunmadığını, icra dosyasındaki borç ile ve dava ile herhangi bir ilgisinin bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava, itirazın iptali davası olup; yasal süresi içinde açılmıştır.
Dava ilk olarak 06/08/2019 tarihinde Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2019…Esas sayılı numarasına kaydedilmiş olup; dilekçeler safhasının tamamlanmasına müteakip mahkeme tarafından ön inceleme duruşma günü günü verilmiş, ön inceleme duruşmasından re’sen görev konusu incelenmiş ve mahkemenin görevsizliğine karar verilerek, Gemlik 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 16/01/2020 tarih ve 2019/… – 2020/… E/K sayılı görevsizlik kararı üzerine mahkememize gönderilerek 10/08/2020 tarihinde mahkememize tevzi edilerek mahkememizin 2020…Esasına kaydedilmiştir.
5235 sayılı Kanunun 6. maddesinin ikinci fıkrasına göre, Asliye Hukuk Mahkemeleri, Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevleri dışında kalan ve özel hukuk ilişkilerinden doğan her türlü dava ve işler ile kanunların verdiği diğer dava ve işlere bakar. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2 nci maddesiyle de teyit edilmiştir. Anılan maddenin ikinci bendi Hukuk Muhakemeleri Kanununda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, Asliye Hukuk Mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğunu vurgulamıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri de 5235 sayılı Kanunun üçüncü fıkrasında düzenlenmiştir ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinin 1 numaralı bendi uyarınca bu mahkemeler, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.
Bir davanın ticari nitelikte olup olmadığı, bir diğer ifade ile Asliye Ticaret Mahkemesinde görülüp görülmeyeceğinin belirlenmesi işi de Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinde gösterilen ilkelere göre yapılmalıdır. Öğretide de benimsenen görüşe göre ticari davalar mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrılmaktadır. Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinin 1 inci bendinin (a) alt bendi uyarınca bu Kanunda düzenlenen hukuk davaları mutlak ticari davalardır. Nispi ticari davalar ise konusu ne olursa olsun, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarıdır (TTK.m.4/1). Kanuni düzenleme uyarınca sadece mutlak ya da nispi ticari davalar asliye ticaret mahkemesinde görülürken, bunlar dışında kalan davalar (istisnalar saklı kalmak kaydıyla) Asliye Hukuk Mahkemelerinde görülmelidir.
İtirazın iptali davaları takip hukuku kaynaklı, icra takibine sıkı sıkıya bağlı ve alacağın varlığını maddi hukuk kuralları çerçevesinde belirlemeye yarayan kendine özgü davalardır. Dava ile takip arasındaki bu sıkı ilişki nedeniyle dava konusu, ancak takip talepnamesinde yazılı alacak dayanağı, tutar ve benzeri talepler olabilir ve kural olarak ispat vasıtaları da bu çerçevede değerlendirilir.
Somut olayda, davacı yanca davalı aleyhine Gemlik İcra Dairesinin 2019…esas sayılı takip dosyası üzerinden 15/05/2019 günü girişilen (örnek 7) genel haciz yolu ile icra takibinde alacağın kaynağı olarak “03/04/2019 tarihli keşideci … Ltd. Şti. Olan 01/03/2019 tarihli çek için alacaklı adına banka hesabına gönderilen 125.000,00 TL ‘sinin çekin ödenmemesi nedeni ile 56.000,00 TL’nin iadesi” gösterilmiştir.
Ödeme emrinin tebliği üzerine davalı borçlular vekili tarafından icra dosyasına sunulan dilekçe ile, borca, takibe, ferilerine vs. borcun tamamına itiraz ettikleri görülmüştür.
Dosya kapsamına göre davacı çeklere bir kambiyo senedi olarak değil bir ispat vasıtası olarak dayanmakta, davalı da bu çerçevede davacının iddialarını ve borcu tümden inkar etmektedir.
Dava, Türk Ticaret Kanununun 818 inci maddesi atfıyla çekler için de uygulanan ve poliçelerde sebepsiz zenginleşmeyi düzenleyen 732 nci maddesine dayalı bir istemi de içermemektedir.
Her ne kadar dosya görevsizlikle mahkememize gönderilmiş ise de; piyasada çek kırma olarak tabir edilen yöntemle çekin verildiği, çek bedelinin ise anlaşılan kişinin annesi olan davalının hesabına yatırıldığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davalı bono ilişkisine dahil olmayıp, yalnızca bono nedeniyle ödenildiği iddia olunan paranın aktarıldığı mevduat hesabının sahibidir. Dolayısıyla dosyaya konu alacak davasının temeli , bonodan bağımsız olarak sebepsiz zenginleşme nedeniyle ödenilenin iadesidir. Tarafların tacir olmadığı sabit olup; davacının davalının sebepsiz zenginleşmesi nedeni ile başlatmış olduğu icra takibine itirazının iptali davasında; davanın mutlak ya da nispi ticari dava sayılamayacağı anlaşıldığından davanın Asliye Ticaret Mahkemesinde değil Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerektiğinden Mahkememizin görevsizliğine, davanın görev dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiş ve oluşan olumsuz görev uyuşmazlığı nedeniyle dosyanın yargı yerinin belirlenmesi amacıyla Bursa Bam 4. Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli ve yetkili mahkeme GEMLİK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan mahkememizin karşı görevsizliği nedeni ile; görev konusundaki uyuşmazlığın çözümü için dosyanın resen ilgili Bursa Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesine gönderilmesine,
4-Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Dair, tarafların yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 04/09/2020

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı