Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/62 E. 2020/241 K. 23.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/62 Esas
KARAR NO : 2020/241

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACILAR : 1- … – … …
2- … – … …
3- … – … …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : …ŞİRKETİ – ….
VEKİLLERİ : Av. … -….
Av. … ….

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2014
KARAR TARİHİ : 23/06/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :24/06/2020

Mahkememizde görülmekte olan Bursa 5. Tüketici Mahkemesinin 2019/…- 2019/… E-K görevsizlik kararı ile mahkememize gelen Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Bursa 5. Tüketici Mahkemesinin 2014/… Esas 2015… sayılı RED kararında Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; 27/07/2011 tarihinde babası …in davalı bankadan … AŞ hayat sigortası güvencesi altında tüketici kredisi kullandığını, …in 12/06/2012 tarihinde hastalık nedeniyle vefat etmesi sonucu kalan kredi borcunun hayat sigortası kapsamında ödenmesi için Bursa 2. Tüketici Mahkemesine dava açtıklarını, 2013/… Esas sayılı dosya ile ancak yapılan baskılar sonucunda kalan kredi borcu olan 25.829,74 TL lik miktarı ödemek zorunda kaldıklarını, oysa babalarının kredi için bankaya başvurdukları sırada hasta olup olmadığı ile ilgili rapor istenmediğini, her hangi bir soru yöneltilmediğini, zaten o esnada kanser teşhisi konulmadığını, ve hayat sigortası yapıldığını belirterek ödedikleri 25.829,74 TL nin tutarın iadesini talep ve dava etmiştir.
Kararın Yargıtaya gönderilmesi ile Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2016/6242 Esas 2019/6333 Karar Numaralı Yargıtay İlamında dosyanın bozularak tekrar 5. Tüketiciye gönderilmesi üzerine 2019/…esas numarası almış olup 17/10/2019 tarihli Görevsizlik kararı ile dosya mahkememize gönderilmiştir.
Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin eşi/babaları olan …in kullandığı banka kredisine teminat amacıyla davalı tarafından hayat sigorta poliçesi düzenlendiğini, murisin poliçe süresi içinde ölümü üzerine 25.829,74 TL’lik bakiye kredi borcunu ödemek zorunda kaldıklarını, bu bedelden davalının sorumlu olduğunu belirterek 25.829,74 TL’nin ödeme tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davada Asliye Ticaret Mahkemeleri’nin görevli olduğunu, davacılar murisinin poliçe tanziminden önce tedavisini gördüğü prostat kanseri rahatsızlığını beyan etmemiş olması nedeniyle tazminattan sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
GEREKÇE
Dava, davacıların murisinin kullandığı kredi kapsamında hayat sigortası yapan davalı şirkete yönelik davacıların ödediği kredi borcunun rücuen ödenmesi istemine ilişkindir. Davacıların mursinin dava konusu hayat sigortasının ve buna bağlı kredi sözleşmesinin imzalandığı tarihte kanser hastası olduğu kullanmış olduğu ilaçlara ait dökmlere ilişkin SGK kayıtlarından anlaşılmakta ve yine ölüm sebebi olarak ATK Bursa grup başkanlığınca hazırlanan 26/11/2014 tarihli raporuna göre metastatik prostat kanseri ve beraberinde gelişen komplikasyonlar olarak bildirilmişse de ; davacıların murisinin imzaladığı kredi hayat sigortaları başvruu formlarının incelenmesinde; söz konusu formun maktu olarak düzenlendiği, ayrıntılı şekilde müteveffa …in bilgilendirildiğine dair kayıt bulunmadığı anlaşılmakta olduğu gibi, Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin eski tarihli bir kısım kararlarında belirtildiği üzere; bu tür kredi hayat sigortalarının sigorta ettirenin ihtiyaçlarından ziyade kredi veren kurumun yani bankanın ihtiyaçları ve zorlamasıyla ortaya çıkan bir sözleşme olduğu, sözleşmelerde görülen irade özgürlüğünün mevcut bulunmadığı, ayrıca eksik beyanda bulunması halinde sigortalının hangi yaptırımlara maruz kalacağının kendisine bildirilmemesinin bilgilendirme yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiği, nitekim yukarıda belirtildiği üzere dava konusu dosyada yeterli bilgilendirme yapılmadığı anlaşıldığı gibi, müteveffanın … kredi kullandığı buna ilişkin sigorta poliçesinin de aynı bankanın iştiraki … A.Ş adına bizzat kredi veren banka şubesi tarafından yetkili sigorta acentası olarak düzenlendiği, mütveffanın yaşı dikkate alındığında banka ve sigorta şirketinin daha özenli davranabileceği, bu kapsamda davacıların murislerinin ölümü üzerine kredi borcunun sigorta poliçesi kapsamında ödenmesine ilişkin başvruruların red ile sonuçlanmasından önce müteveffanın kullandığuı ilaçlara ilişkin SGK kayıtlarını talep ettikleri gibi baştan itibaren yani kredi kullandırmadan ve hayat sigortası yapmadan önce de basit bir şekilde müteveffanın kanser hastalığı bulunduğunu tespit edebilecekken, hafif kusurundan dahi sorumlu olan banka ve sigorta şirketinin bu yola gitmemesi karşısında; müteveffanın kasten bildirim yükümlülüğünün ihlal ettiğinden bahsedilmesinin hak ve nesafet ile bağdaşmayacağı ve yine ayrıca davacıların muris olarak hayat sigortası da taraf olmadıklarından 3. Kişi konumunda olmaları nedeniyle sözleşmenin taraflarının karşılıklı kusurundan tamamen sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, buna bağlı olarak denkleştirici adalet ilkesi de gözetilerek nimet ve külfetin taraflar arasında eşit olarak paylaştırılması gerektiği vicdani kanaatine varılmakla; davacıların talebinin 1/2’si oranında davalı … şirketinin kredi borcundan sorumlu olduğu sonucuna varılmak sureti ile davanın kısmen kabul kısmen reddi ile 12.914,87 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacılara verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. (Miras payları oranında)
HÜKÜM:
1-Davanın kısmen kabul kısmen Reddine, 12.914,87 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-Alınması gereken 54,40 TL karar ve ilam harcın alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi 6, 13/1-2 maddelerine göre belirlenen 3.400,00 TL ücreti-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 330,00 TL muhakeme masrafının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra ve talep halinde, 6100 sayılı HMK’nın 333. Maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,
Dair davacı asil … ile davacılar vekilinin yüzüne karşı davalılar vekilinin yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Temyiz Yargı yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 23/06/2020

Katip … Hakim …
¸ ¸