Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/555 E. 2020/348 K. 23.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/555 Esas
KARAR NO : 2020/348

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … (TCN: …) …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … :…
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/07/2019
KARAR TARİHİ : 23/07/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/07/2020

Bursa 4. Asliye Hukuk Mahkemesi 2019… Esas-2020/… Karar sayılı 03/01/2020 tarihli, dosyanın görevsizlik kararı üzerine mahkememize tevzii edilmesine üzerine,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde 11/04/2005 tarihinden sözleşmesinin haklı bir neden olmaksızın işverence feshedildiği 19/03/2019 tarihine kadar satış ve pazarlama bölümünde Genel Müdür Yardımcısı sıfatı ile çalıştığını, davalı şirketin ekonomik olarak zora düşmesi nedeni ile müvekkillerinden kendi adına kredi çekmesini istediğini, kredilerin aylık ödemelerinin taraflarınca yapılacağını garanti ettiğini, müvekkilinin uzun yıllardır davalı şirkette görev alması nedeni ile duyduğu güven ile davalı şirketin isteğini yerine getirdiğini ve … A.Ş ve …Bankası A.Ş bankalarından ayrı ayrı ihtiyaç kredisi kullandığını, ancak davalı şirketin kredilere ilişkin aylık ödemeleri düzenli olarak müvekkiline ödemediğini, müvekkilinin … A.Ş’den çekmiş olduğu 39.204,88 TL’yi davalı şirket hesabına 27/09/2018 tarihinde aktardığını, yine müvekkilinin 30/05/2018 tarihinde …Bankası A.Ş’den çekmiş olduğu 42.391,71 TL’yi davalı şirket hesabına aktardığını, müvekkilinin davalı şirket tarafından aylık ödemelerin zamanında yapılmaması nedeniyle daha fazla faiz ödemek zorunda kalmamak maksadıyla … A.Ş’den alınan ihtiyaç kredisini 23/05/2019 tarihi itibariyle 36.905,33 TL kapama tutarı ile kapattığını, izah edilen nedenlerle fazlaya ilişkin dava ve talep hakları ile diğer alacak hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL alacak tutarının temerrüt tarihi olan 19/06/2019 tarihinden itibaren bankalarca uygulanacak en yüksek mevduat faizi ile birlikte davalı şirketten tahsili ile müvekkile ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP;
Davalı vekilinin cevap dilekçesini özetle; davalı müvekkil şirketin 4 ortaklı olup her ortağın %25 ile eşit oranda paydaş olduklarını, davacının abesle iştigal bu beyanlarının mahkemeyi yanıltmaya yönelik olduğunu, davacıdan kredi çekmesi istenip kredilerin aylık ödemelerinin müvekkil -şirket tarafından ödeneceği iddiasının tam anlamıyla hayal ürünü olduğunu, davacının bankadan kredi çekip çekmemesi de tamamen kendisiyle ilgili bir durum olup müvekkil şirketi ilgilendirmediğini, davacının kendi şahsi hesabıyla ilgili yaptığı tasarrufları müvekkil-şirket yıkmaya çalışmasının hiçbir haklı yanı olmadığı gibi hukuki mesnetinin de mevcut olmadığını, davalı-müvekkil şirketin davacıya bankadan kredi çektirerek borç para alması gibi bir durumun söz konusu dahi olmadığını, davacının açık ve net bir şekilde ortağı olduğu şirket borçlanınca kaçmak, kurtulmak ve bunu yaparken bir de şirket hesabından para almak için abesle iştigal, gerçek dışı, genel soyut iddialar ortaya attığını, izah edilen nedenlerle fazlaya dair talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davanın reddini, talep etmiştir.
GEREKÇE;
19/12/2018 tarihli Resmi Gazete yayınlanarak yürürlüğe giren 30630 Sayılı Yasa ile Değişik 6102 Sayılı TTK’nun 5.maddesine eklenen madde (3) Dava Şartı Arabuluculuk başlıklı, madde 5/A- (1) gereğince; bu kanunun 4.maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartıdır.
Aynı yasa ile 6325 Sayılı Kanuna ek olarak getirilen Dava şartı Arabuluculuk başıklı madde 18/A-1-2 gereği; ”…. İlgili Kanunlarda arabulucuya başvurulmuş olması dava şartı olarak kabul edilmiş ise arabuluculuk sürecine aşağıdaki hükümler uygulanır. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir….” başlıklı hükümleri uyarınca konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuş olması dava şartı olarak öngörülmüş olup; davanın mahiyeti ve yasa maddesi ile getirilen tarafların arabuluculuk yolu ile üzerinde müzakere edip anlaşmaları mümkün bulunan bir miktar alacağa ilişkin olması nedeni ile yasa hükümlerinin özü itibari ile arabuluculuğa tabi olması gerektiği mahkememizce değerlendirilmiş olup; davacı yanca arabuluculuk yoluna başvurulmaksızın iş bu davanın açılmış olduğu anlaşılmakla, davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6102 Sayılı TTK’nun 5/A maddesi, 6325 Sayılı Kanunun 18 (A) 1-2 maddesi gereği davanın dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2-Harçlar Yasası gereğince alınması gereken karar ve ilam harcının 54,40 TL maktu harcın 44,40-TL peşin harçtan mahsubu ile eksik kalan 10.00-TL harcın davacı taraftan tahsili ile HAZİNEYE İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden AAÜT uyarınca hesaplanan 500,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5- Dair, tarafların yokluğunda kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.23/07/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır