Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/471 E. 2021/287 K. 30.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
(Görevsizlik Kararı)
ESAS NO : 2020/471 Esas
KARAR NO : 2021/287
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … …
VEKİLİ : Av. … .. UETS
DAVALI : …
(TC: …) …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/06/2020
KARAR TARİHİ : 30/03/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin 19/06/2020 tarihli dava dilekçesini özetle; müvekkili adına alacağının tahsili için, 22/03/2017 tarihli 92,87 TL bedelli fatura, 05/04/2017 tarihli 108,97 TL bedelli fatura, 26/04/2017 tarihli 29,07 TL bedelli fatura, 29/04/2017 tarihli 23,04 TL bedelli fatura, 18/05/2017 tarihli 27,85 TL bedelli fatura, 03/06/2017 tarihli 64,87 TL bedelli fatura, 10/06/2017 tarihli 141,23 TL bedelli fatura, 17/06/2017 tarihli 205,43 TL bedelli fatura, 03/07/2017 tarihli 126,14 TL bedelli fatura, 07/07/2017 tarihli 71,11 TL bedelli fatura, 24/07/2017 tarihli 150,27 TL bedelli fatura, 02/08/2017 tarihli 47,68 TL bedelli fatura, 05/09/2017 tarihli 29,49 TL bedelli fatura, 12/12/2017 tarihli 106,19 TL bedelli fatura,20/03/2018 tarihli 22,12 TL bedelli fatura, 28/04/2018 tarihli 101,45 TL bedelli fatura, 05/05/2018 tarihli 120,51 TL bedelli fatura, 14/05/2018 tarihli 209,61 TL bedelli fatura, 04/06/2018 tarihli 270,07 TL bedelli fatura, 18/06/2018 tarihli 263,04 TL bedelli fatura, 25/06/2018 tarihli 532,01 TL bedelli fatura, 10/07/2018 tarihli 910,74 TL bedelli fatura, 03/08/2018 tarihli 51,13 TL bedelli fatura, 15/08/2018 tarihli 39,44 TL bedelli fatura, 06/09/2018 tarihli 61,16 TL bedelli fatura olmak üzere toplamda 4005,49 TL tutarlı fatura bedellerinin ödenmediğinden, davalı aleyhine 27/03/2019 tarihinde Bursa 8. İcra müdürlüğü 2019/…Esas numarasıyla icra takibi başlatıldığını, icra takibi, 01/04/2019 tarihinde davalı borçlu … tarafından itiraz edilerek durdurulduğu, arabuluculuk bürosuna başvuru yapıldığını ancak, olumsuz sonuçlandığını, anılan bu sebeplerle; davalı borçlunun yaptığı haksız ve hukuka aykırı itirazın iptaline, fatura bedelleri olan 4.005-TL için takibin devamına, kötüniyetli borçlunun aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir. 30/03/2021
CEVAP; davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılmasına rağmen, davaya cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
GEREKÇE;
Dava; davaya konu fatura bedellerinin ödenmemesi nedeniyle başlatılan, icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekili her ne kadar, dava dilekçesinde Bursa 8. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas ve 2019/… Esas sayılı icra dosyasında sehven takip başlatıklarını bildirmiş ise de, mahkememizce yapılan inceleme sonucu takibin Bursa 8. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra takip dosyasında başlatıldığı anlaşılmış olup, dosyanın uyap sistemi üzerinden incelenmesi neticesinde; davacı vekilinin davalı aleyhine 27/03/2019 tarihinde fatura alacağından kaynaklı 10.000,00-TL miktar üzerinden takip başlattığı, davalı tarafın 11/04/2019 tarihli itiraz dilekçesi ile, takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce 24/06/2020 tarihli tensip zaptı 11 nolu ara kararı gereğince; taraf defterleri üzerinde dava dosyası, ibraz edilen deliller, ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak icra takip tarihi itibariyle davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesi yönünden, bilirkişi incelemesi için 23/07/2020 tarihine gün verilmiş olup, 23/07/2020 günü davacı taraf uyuşmazlık dönemine ilişkin ticari defter ve kayıtlarını, mahkememize ibraz ettiği, davalının ise defterlerini sunmadığı anlaşılmakla, dosya tüm ekleri ile birlikte, mali müşavir …’ya tevdii edilmiştir.
Mahkememizce 11/12/2020 tarihinde … Vergi Dairesi’ne müzekkere yazılarak, davalı …’a ait 2017-2018 ve 2019 yıllarına ait vergi beyannamelerinin celbi istenmiş, ilgili dairenin 09/03/2021 tarihli yazı cevabı ile, davalının istenilen yıllara ilişkin vergi beyannameleri dosyamıza gönderilmiştir.
Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’na 14/10/2020 tarihinde müzekkere yazılarak, davalı’nın 2016-2020 yılları arasında tacir kaydının bulunup bulunmadığı bilgisi sorulmuş, BTSO’nun yazı cevabı ile, davalı … ünvanlı firma veya ortak kaydına rastlanılmadığına ilişkin cevap verdiği görülmüştür.
14/09/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı defterleri üzerinde yapılan incelendiğinde; 2017 yılında davaya konu alacağı oluşturan fatura kayıtlarının 14 adet ve toplamda 1.224,21-TL olduğu, bu rakama karşılık davalı tarafından davacıya herhangi bir ödeme kaydının bulunmadığı, 2017 sonu itibariyle davacının alacak bakiyesinin 1.224,21-TL olduğu, 2018 yılı devreden açılış bakiyesinin 1.224,21-TL olduğu, 2018 yılında davaya konu alacağı oluşturan fatura kayıtlarının 11 adet ve toplamda 2.781,28-TL olduğu bu rakama karşılık davalı tarafından davacıya herhangi bir ödeme kaydının bulunmadığı, 2018 yılı sonu itibariyle davacının toplam alacak bakiyesinin, 4.005,49-TL olduğu, tüm bu kayıtların davacının ticari defterlerine kayıtlı olduğu, TTK’nın 21. Maddesi hükümlerine göre davaya konu faturalar ile ilgi herhangi bir iade-iptal ve kabul edilmediğine dair kayıtlara rastlanılmadığı, dosya ekindeki sevk irsaliyelerinin 11 adedine “Teslim alan” kısmında … adı ve imzasının mevcut olduğu, davacının takip tarihi itibariyle davalıdan 4.005,49-TL cari hesap karşılığı alacaklı olduğu, davacının ticari defterlerindeki muhasebe kayıtlarından görüldüğü, icra takibinni 10.000,00-TL üzerinden başlatıldığı, işlemiş faiz talebinin bulunmadığı, dava dilekçesinde ise takibe yapılan itirazın 4.005,00-TL’lik kısmının iptalinin istendiğinin görüldüğü, davacı şirketi’in 2017 ve 2018 yılına ait tutmuş oldukları Ticari Defterlerin TTK’nın 64. Maddesine göre yasal süresi içerisinde noter açılış onaylarının ve yine yasal süresi içinde Yevmiye defterinin noter kapanış onayının yapıldığı, Tek Düzen Hesap planına uygun olarak düzenli bir şekilde tutulduğu, Kanunlara uygun olarak tutulan Ticari defterlerin bu davada delil olabileceğine dair görüş ve kanaat bildirmiştir.
Davalı … mahkememizin 11/12/2020 tarihli celsesinde; çiftçilik yaptığını, yaklaşık 80 dönüm yeri işletmekte olduğunu, mal alıp sattığını, ancak 2 yıldır vregi kaydının bulunmadığını, …Vergi Dairesi’ne bağlı bulunduğunu, kendi yanında herhangi bir kişi çalışmadığını ailecek çiftçilik yaptıklarını ve karşı tarafa ile anlaşmak istediğine dair beyanda bulunmuştur.
Davalıya ait Gelir İdaresi Başkanlığı Bursa … Vergi Dairesi Müdürlüğü’nden celp edilen, 2018-2019 yılı vergi beyannamelerine ilişkin bilgilerin incelenmesinde; gerek davanın ticari dava olup olmadığı gerekse de tarafların tacir olup olmadığı hususunun netleştirilmesinin gerektiği, davacının tacir olup olmadığına ilişkin tereddüt bulunmamakla birlikte davalının tacir olup olmadığının değerlendirilmesinin gerektiği, bu hususta 2007/…sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nin 1/a maddesinde “Esnaf ve Sanatkâr ile Tacir ve Sanayiciyi Belirleme Koordinasyon Kurulunun tespit edeceği ve Resmî Gazete’de yayımlanacak esnaf ve sanatkâr meslek kollarına dahil olup, ekonomik faaliyetini sermayesi ile birlikte bedeni çalışmasına dayandıran ve kazancı tacir veya sanayici niteliğini kazandırmayacak miktarda olan, basit usulde vergilendirilenler ve işletme hesabına göre deftere tabi olanlar ile vergiden muaf bulunanlardan 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 177 nci maddesinin birinci fıkrasının (1) ve (3) numaralı bentlerinde yer alan nakdi limitlerin yarısını, (2) numaralı bendinde yazılı nakdi limitin tamamını aşmayanların esnaf ve sanatkâr sayılmaları ile esnaf ve sanatkâr siciline ve dolayısıyla esnaf ve sanatkarlar odalarına kaydedilmeleri,” şeklinde düzenlemenin bulunduğu, bu düzenleme gereği VUK 177 inci maddesindeki vergi beyannamesinin verildiği yıllın yeniden değerleme oranına göre tahlil edilmesinin gerektiği, davalının 2018 yılına ait beyan ettiği alım miktarının 0,00- TL, yıllık hasılat miktarının 0 TL olduğu,, 2019 yılına ait alım miktarının 0, hasılatının ise 46.843,22 TL olduğu bu değerin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 177/2 maddesinin hasılat miktarına ilişkin 2019 değerleme oranının 120.000,00-TL’nin tamamından az olduğu, bu sebeple davalının tacir kabul edilmemesi gerektiği,
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; Asliye Ticaret Mahkeme’lerinin görevini belirleyen 6102 sayılı Türk Ticaret Kanu’nun 5. Maddesinin 1. Fıkrası “Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın Asliye Ticaret Mahkemesi tüm ticari davalara bakmakla görevlidir.” düzenlemesini getirmiştir. Ticari davaların neden ibaret olduğunu düzenleyen aynı yasanın 4. Maddesi 1. Fıkrası ise” Her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın bu kanunda ve maddenin b,c,d,e,f, bentlerinde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır düzenlemesini getirmiştir.
Davada öncelikle dava şartları hususunda değerlendirme yapmak gerekmiştir.6100 Sayılı HMK’nın 1.maddesinde; görevin kamu düzenine ilişkin olduğu düzenlenmiş olup aynı yasanın 114/1-c maddesinde; görevin dava şartı olduğu belirtilerek, mahkemenin görevli olup olmadığını davanın her aşamasında mahkemenin kendiliğinden araştıracağı hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davalı taraf tacir olmayıp, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan bir dava olmadığı gibi taraflar arasındaki ihtilafın Ticaret Mahkemeleri’nin görevini belirleyen TTK’nın 4. Maddesinde sayılan hususları kapsamadığı anlaşıldığından bu hususla ilgili yargılama yapma görevi Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ait olup mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.
KARAR; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde Görevli BURSA NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’ne gönderilmesine,
HMK 331/2.madde gereğince; yargılama gideri harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti konusunda karar verilmesine yer olmadığına,
2-Mahkememizce celp edilen, Bursa 8. İcra Müdürlüğü’nün 2020/…Esas, 2019/…Esas ve 2019/… Esas sayılı icra takip dosyalarının ilgili İcra Müdürlüğü’ne iade EDİLMESİNE,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren “2 hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu”açık olmak üzere tarafların yüzüne karşı yapılan inceleme sonunda karar verildi. 30/03/2021

Katip …
e-imzalıdır.

Hakim …
e-imzaldır.