Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/378 E. 2021/325 K. 08.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/378 Esas – 2021/325
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

TÜRK MİLLETİ ADINA
KARAR

ESAS NO : 2020/378
KARAR NO : 2021/325
HAKİM : …
KATİP : …

DAVACI : …SANAYİ VE TİC.LTD.ŞTİ. –
VEKİLİ : Av. ….UETS
DAVALI : ….SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ – ….
….UETS
VEKİLİ : Av. ….UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/03/2020
KARAR TARİHİ : 08/04/2021
Mahkememizde açılan itirazın iptali davanın açık muhakemesi sonunda ;
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin davalı firmadan mermer alımı yaptığını, bu kapsamda 30/01/2018 tarihinde 48.943,00 TL, 05/02/2018 tarihinde 9.988,00 TL, 09/04/2018 tarihinde 50.000 dolar, 11/04/2018 tarihinde 50.000 dolar, 30/04/2018 tarihinde 20.000 dolar gönderdiğini, 2019 yılı cari hesap sonu itibariyle müvekkilinin davalıdan 30.506,70 dolar alacağı kaldığını, davalı firmanın cari hesap bakiyesini ödemek istemediğini, müvekkilini mal almaya zorladığını, bu nedenle Bursa 18. İcra müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosya ile icra takibi başlattığını, davalının haksız ve kötü niyetli olarak takibi durdurduğunu, bu nedenle itirazın iptaline, davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı cevap dilekçesinde özetle; takibe konu cari hesap ekstresinden dolayı müvekkili şirketin borcu olmadığını, cari hesap ekstresine konu havale dekontu açıklamasında mal bedeli karşılığı ibaresi olmamakla beraber bu bedel karşılığı davacı şirketin müvekkili şirketten mermer alımı gerçekleştirilmesi gerektiğini, mal karşılığı ibaresi belirtilmeyerek gönderilen bedelden sonra davacı şirket tarafından mermer alımı yapıldığını ve fatura karşılığı tüm bedeller alacaklı şirket tarafından bu bedelden mahsup edildiğini, davacı tarafın sözlü anlaşma gereği müvekkili firmadan aldığı ürünlerde piyasa şartlarına göre iskontolu olarak alım yaptığını, taraflar arasında ticari ilişki olmakla beraber mermer sektörünün gereği bu ticari ilişkinin sözlü anlaşmalara dayandığını, dolayısıyla Madencilik Sektörü işlemlerinde uygulanan sözlü anlaşma karşılığı gönderilen bedelin müvekkili şirketten talep ve tahsil edilmesi sözkonusu olamayacağını, takip talebinde gösterilen bakiye kısım karşılığı müvekkili şirketten mal ve hizmet alımı yapılması gerektiğini, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
DELİLLER VE GEREKÇE:Derdest davanın, davacının ticari mal alımından vazgeçmesi nedeni ile açık hesap ilişkisinden kaynaklı 187.312,00.-TL (30.506,70 USD) hesap bakiyesinin kendisine geri ödenmediği iddiası ile başlatılan icra takibine itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce dosya SMMM bilirkişiye tevdi edilerek rapor tanzim etmesi istenmiş, bilirkişi…’un 04/01/2021 tarihli bilirkişi raporunda; “Davacı taraf …İnşaat Turizm İth. İhr. San. ve Tic. Ltd. Şti. 2018-2019 yıllarına ait yasal defterleri 6102 sayılı TTK nu 64/3 maddesine ve V.U.K 220-221-222 maddelerine göre açılış ve kapanış tasdiklerinin zamanında yapılmış olduğu görülmektedir. 2020 yılına ait açılış tasdiklerinin zamanında yapılmıştır, kapanış tasdiki için yasal süre 30.06.2021 tarihidir.
Davacı taraf …İnşaat Turizm İth. İhr. San. ve Tic.Ltd.Şti. nin 2018-2019-2020 yılı yasal defter bilgilerine göre icra takip tarihinde davacı tarafın, icra takip tutarı ile uyumlu olarak davalı taraftan 30.456,13 USD alacaklı olduğunu” bildirilmiştir.
Davalı tarafın defterlerinin incelenmesi amacı ile Kocaeli Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak rapor aldırılması istenilmiş, SMMM bilirkişisi…’ın 11/12/2020 tarihli raporunda; “davalı şirketin ticari defterlerinin açılış kapanış tasdiklerinin yasal süresinde yaptırıldığı ve defter kayıtlarının usulüne uygun olarak yapıldığı, ancak TTK hükümlerine göre delil olup olmayacağının mahkemeniz takdirinde olduğu, davalı şirketin incelenen ticari defter kayıtlarına göre, davalı şirketin alınan avanslardan kaynaklı 31/12/2019 ve 03/02/2020 takip tarihi itibariyle davacı şirkete 30.506,70 USD (181.215,90 TL ) borçlu olduğu ve bu borcun 30/11/2020 tarihi itibariyle kayıtlarında mevcut olduğu ve TL olarak 237.875,99 TL ye ulaştığı, borcun döviz üzerinden olması ve davcının takip tarihinde faiz talebinin bulunmaması nedeniyle olası alacak için takip tarihi itibariyle faiz hesaplanmadığı, dava konusu avans borcunun davalı şirket tarafından mal teslimi şeklinde kapatılması konusundaki kararın sayın mahkemenize ait olduğu” yönünde görüş bildirmiştir.
Mahkememizce yapılan değerlendirmede bilirkişi hesabının usul ve yasalara uygun olduğu, taraf defterlerinin birbirini karşıladığı, davacı ile davalı arasında maden satımına yönelik cari hesap ilişkisi bulunduğu, sözleşmeler hukuku uyarınca bir kimse sözleşme serbestisi kapsamında istediği sözleşmeyi yapmakta hür olduğu gibi, bir sözleşme yapmaya ve bir sözleşme ile bağlı kalmaya zorlanamaz. Taraflar arasında yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Davalı ilgili maden satım ilişkisinde ticari teamülün bu şekilde olduğu, davacının kendisinden alacaklı olduğunu, daha önce de kendisine indirimli ürünler sattığını bu sebeple, bu paranın karşılığında mal vermeye hazır olduğunu bildirmektedir. Taraflar arasındaki ilişkinin ve irade açıklamalarının yorumlanması adına TTK 2. Maddesi uyarınca teamül araştırması yapılmış, davalının iddia ettiği gibi bir teamül bulunup bulunmadığı, ilgili yerlerden sorulmuş ve böyle bir teamül bulunmadığı görülmüştür. Dolayısıyla davacının satım sözleşmesi kurmaya yahut devam etmeye zorlanamayacağı gözetilerek, aksine bir sözleşmenin de yazılı olarak davalı tarafça ispatlayamadığının kabulü ile, davacının avans olarak ödediği ve tarafların ticari defterleri ile doğrulanan kısım bakımından, davalının iade borcu bulunduğu anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Davacı vekili kötü niyet tazminatına hükmedilmesini de talep etmiş ise de, takibe itirazın iptali davalarında böyle bir kanuni tazminat öngörülmediğinden talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın kısmen kabulü ile takibin davalının Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2020/… esas sayılı dosyasına yapılan itirazın KISMEN İPTALİNE,
Takibin 30.456,13.-USD’nin fiili ödeme günündeki TL karşılığı üzerinden DEVAMINA,
Davaya takip konusu alacak likit olduğundan 30.456,13.-USD’nin fiili ödeme günündeki TL karşılığının %20’si oranında 37.462,22.-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
Kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 12.837,47.-TL harçtan peşin alınan 2.286,66.-TL harcın mahsubu ile bakiye 10.550,81.-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
3- 1.320.-TL tutarındaki arabuluculuk masrafının davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
4-Davacı tarafından yapılan 2.286,66.-TL harç ve 1.368,00.-TL muhakeme masrafı olmak üzere toplam 3.654,66.- TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 21.561,78.-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
Dair, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri nezdinde İstinaf Kanun yolu açık olmak üzere verilen karar taraf vekillerinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 08/04/2021

İş bu kararın gerekçesi 08/04/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı