Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/367 E. 2020/648 K. 19.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2020/367 Esas – 2020/648
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/367
KARAR NO : 2020/648

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ……. İNŞAAT MADENCİLİK TİCARET VE SANAYİ LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : ….. YATIRIM VE İŞLETME ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVA : Tazminat
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 19/11/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … İNŞ. MADENCİLİK TİC. VE SAN. LTD. ŞTİ.’ye ait AUDI A4 2.0 Tdi 177 Quattro S Tronic Pi 1068 marka tipi, 2013 model, 34 VM….0041 plakalı aracın 20/04/2019 tarihinde Otoyol A.Ş. tarafından işletilen Bursa otoyolundan Yalova istikametine kurallara uygun olarak seyir halindeyken, otoyolun 5. Kesim 3. Kilometresine geldiği esnada, otoyoldaki bozuk ve su birikintisi ile kaplı ıslak zeminde aracın kontrolden çıkması sonucu gerçekleşen maddi hasarlı tek taraflı kazada, müvekkilimize ait sigortalı araç ağır derecede hasara uğradığını, kazanın meydana gelmesinde müvekkilinin hiçbir kusuru olmadığını, kazanın gerçekleştiği yerde yapılan incelemede, otoyolda büyük su birikintileri oluştuğu, yüzeyi kaplayan birikintilerin gizli derinliğe sahip olduğundan aracın birikintilere girdiği anda aşırı derecede kaygan ve bozuk satıh yüzünden aracın savrulmasından kaynaklandığının anlaşıldığını, aracın pert halde olup yed-i emin otoparkına çekildiğini, aracın kaskosunun bulunmadığını, ancak ZMS sigortası olduğunu, araç için 14/06/2018 tarihinde 8862075 nolu KTK Zorunlu Mali Sorumluluk sigorta poliçesi … Sigorta A.Ş.’ye yaptırıldığını, ilgili sigorta şirketine ihtar yoluyla bildirim yapılmış ve exper tayini yaptırılarak doğan zararın, aracın gerçek bedelinin ve yolun işletilmesinden sorumlu Otoyol A.Ş.’nin sorumluluğunun tespiti istendiğini, ancak … Sigorta AŞ.’den şu ana kadar herhangi bir dönüş olmadığını belirterek fazlaya ilişkin dava hakkı saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL maddi zararımızın kaza tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalı yandan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından gönderilen 07.05.2019 tarihli ihtarnameye cevaben verilen 16.05.2019 tarihli beyanları ile Kaza Tespit Tutanağında belirtildiği üzere kazanın oluşumundaki kusur davacının KTK 52/1B maddesinde yer alan “Aracın hızını hava ve trafik durumunun gerektirdiği şartlara uydurmamak” kuralının ihlali sebebiyle tamamen davacıya aittir. Müvekkil şirkete ait yol şartlarında kazanın oluşumuna yönelik herhangi atfedilebilir bir kusur bulunmadığını, kazanın meydana geldiği sırada hava yağışlı olduğunu, davacının yol kameralarının tespiti üzerine son 35 km.lik yol dilimi boyunca 120 kms ortalama hızla seyrettiğini, kaza mahalline yaklaşırken de seyir hızı aynı hızlarda cereyan ettiğini, gün içi bu yol şartlarına rağmen kaza yapan tek araç davacıya ait araç olup başka bir araç kaza yapmadığını, iddia edildiği üzere yol şartlarında bir kusur bulunmuş olsa idi başka araçların da kaza yapması gerektiğini, ancak böyle bir durumun bulunmadığını, iklim gereği yollarda oluşabilecek değişiklere, araç sürücülerinin özen gerektirmesini, bu konuda yol işletenin herhangi bir sorumluluğunun olmadığının kabulünün gerekeceğini belirterek meydana gelen kazada müvekkiline herhangi bir kusur atfedilemeyeceğinden, ikame edilen davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLER VE GEREKÇE;
Dava; Trafik kazası nedeni ile uğranılan zararın otoyolun yapımındaki kusur nedeniyle meydana geldiği iddiasına müstenit tazminat talebine ilişkin tazminat davasıdır.
Mahkememizce olay yerinde keşif yapılmış ve bilirkişi heyetinden alınan 05/10/2020 tarihli bilirkişi raporunda; 34 VM 0041 plaka sayılı otomobil sürücüsü …’ın dava konusu trafik kazasında 2918 Sayılı KTK 52/1-b maddesinde “Sürücülerin hızlarını, kullandıkları aracın yük ve Teknik Özelliğine görüş, Yol, Hava ve Trafik Durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadır” maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğunun, davalı Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş’nin dava konusu trafik kazasının oluşumunda herhangi bir yol yapım ve işletme eksikliği kusuru olmadığı anlaşıldığından atfı kabil kusuru olmadığını bildirmişlerdir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde davacı ile davalı arasında otoyolun kullanımına ilişkin sui generis bir sözleşme mevcuttur. Davacı dilekçesinde sözleşmesel ilişkiye mi yahut haksız fiile mi dayandığını dava sebebi olarak belirtmemiştir. Fakat; sözleşme zaten sui generis yapıda bulunduğu için borçlar hukuku genel hükümler uyarınca taraflar arasındaki ilişkinin çözümlenmesi gerekmiştir. Davacı haksız fiile de dayanmış olsa, Türk Borçlar Kanunu 112. Vd maddelerinde düzenlenen borcun gereği gibi ifa edilmemesi hukuki sebebine de dayanmış olsa uyuşmazlığın çözümü TBK 114/2 uyarınca haksız fiil sorumluluğuna ilişkin hükümlere göre gerçekleşecektir. Dolayısıyla bu kapsamda kusurun tespiti gerekeceği için borçlunun sorumluluğunun kapsamını tespit etmek amacıyla işin niteliğine uygun olarak keşif yapılmış ve yine işin niteliğine ilişkin olarak bir bilirkişi heyeti teşekkül ettirilmiştir.
Alınan bilirkişi heyeti raporu da nazara alınarak davacı tarafından kullanılan 34 VM 0041 plaka sayılı otomobil sürücüsü …’ın dava konusu trafik kazasında 2918 Sayılı KTK 52/1-b maddesinde “Sürücülerin hızlarını, kullandıkları aracın yük ve Teknik Özelliğine görüş, Yol, Hava ve Trafik Durumunun gerektirdiği şartlara uydurmak zorundadır” maddesini ihlal ettiğinden kusurlu olduğu, davalı Otoyol Yatırım ve İşletme A.Ş’nin dava konusu trafik kazasının oluşumunda herhangi bir yol yapım ve işletme eksikliği kusuru olmadığı anlaşıldığından atfı kabil kusuru olmadığını anlaşılmıştır.
Davacının aynı yerde başkaca kazalar olduğu, yahut davacının hızının sınırlar içerisinde olduğu yönündeki iddiaları mevcut ise de, aynı bölgede başkaca araçların kaza yapmasının davacının kusuruna bir etkisinin olmayacağı, her olayın kendi içinde münferiden değerlendirileceği, nitekim aynı yerde başkaca bir kaza olmadığı, gazete haberinde muğlak ifadeler olduğu ve haberin içeriğinin doğru olup olmadığının belli olmadığı, davalının gazetenin sonradan sunulmasına da muvaffakatinin olmadığı bu sebeplerle delil vasfında değerlendirilemeyeceği, nitekim Gemlik otoyol trafik şube müdürlüğüne yazılan müzekkereye aynı bölgede başkaca bir kazanın meydana gelmediğinin bildirildiği, ayrıca hız sınırının azami sınır olduğu, hız sınırının 120 km/s olarak normal yollara göre fazla olmasının bu hızda gitme zorunluluğu doğurmayacağı, davacının yolun durum ve şartlarına göre hızını ayarlaması gerektiği ki kazanın oluş biçimi ve araç fotoğraflarından görünen hasar miktarı dikkate alındığında bu hususlara dikkat edilmeden aracın kullanıldığı gözetilerek davanın reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Yasal koşulları oluşmayan haksız takip tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Alınması gereken 54,40 TL maktu harçtan peşin alınan 170,78.-TL harcın mahsubu ile bakiye 116,38.-TL’nin karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Asgari Avukatluk Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı tarafça yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 Sayılı HMK’nun 333.maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,
7-Arabuluculuk masrafı olan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA. Bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine.
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair “2 hafta içerisinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu ” açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okundu, anlatıldı. 19/11/2020

İş bu kararın gerekçesi 19/11/2020 tarihinde yazılmıştır..

Katip 104191
e-imza

Hakim 190236
e-imza