Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/341 E. 2021/849 K. 02.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/341 Esas
KARAR NO : 2021/849
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – … …
VEKİLİ : Av. … ….UETS
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … ….UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/03/2020
KARAR TARİHİ : 02/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 24/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin 02/03/2020 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki mevcut olduğunu, işbu ticari ilişki gereğince ticari mal alım satımı sonucu 16/05/2019, A001982 nolu fatura ve A003531 nolu sevk irsaliyesi, 19/06/2019, A002047 nolu fatura ve A012624 nolu sevk irsaliyesi, 19/07/2019, A014686 nolu fatura ve A012794 nolu sevk irsaliyesi, 01/08/2019, A014727 nolu fatura ve A012883 nolu sevk irsaliyesi, 05/08/2019, A014733 nolu fatura ve A012903 nolu sevk irsaliyesi, 05/08/2019, A014734 nolu fatura ve A012904 nolu sevk irsaliyeleri nedeniyle
faiziyle birlikte 93.500,77 TL borç oluştuğunu, işbu borcu doğuran faturalara ilişkin ödeme gerçekleşmediğinden, davalı aleyhine Bursa 10.İcra Müdürlüğü 2019/…E. Sayılı icra dosyası ile icra takip işlemleri başlatıldığını, borçluya örnek 7 ilamsız takiplerde ödeme emri gönderildiğini, ancak davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, davalı tarafın icra takibine konu 16/05/2019 tarihli …. sevk irsaliye numaralı ve 16/05/2019 tarihli ….fatura numaralı ürünlerin bozuk çıktığını iddia ettiğini, ancak iade ettiği bir ürün de bulunmadığını, buna rağmen müvekkili şirkete olan borcunu ödemediğini, velev ki , satılanın ayıplı olduğunu teslim sırasında anlamak mümkün değilse alıcı , malı , teslim aldıktan sonra 8 (sekiz) gün içinde incelemek ve gene bu süre içerisinde durumu satıcıya ihbar etmekle yükümlü olduğunu, TTK’na göre iş bu ihbar sekiz günlük süre içerisinde yerine getirilmezse alıcı malı ayıp ile birlikte kabul etmiş sayılacağının, müvekkili şirketin davalıya teslim ettiği ürünlerin hiçbirinde ayıp bulunmadığını, davalı taraf malları teslim aldığını ve borcunu ödemediğini, müvekkili tarafça her ne kadar arabuluculuk bürosuna başvuru yapılmış ise de anlaşma sağlanamadığını, anılan bu sebeplerle; fazlaya ilişkin hakkımız saklı kalmak kaydıyla davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak yapılan itirazın iptaline, takibin devamına, 93.500.77-TL alacağın davalı şirketten alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesini, takip tarihinden itibaren geçerli olmak üzere asıl alacak miktarı için %21,25 oranında temerrüt faizi uygulanmasına, davalı şirket itirazında haksız ve kötü niyetli olduğundan ve alacak da likit olduğundan davalı şirket aleyhine %20 oranından az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle (Arabuluculuk giderleri de dahil olmak üzere ) vekâlet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekilinin 30/03/2020 tarihli cevap dilekçesinde özetle; İcra takibine konu 16/05/2019 tarihli 003531 nolu sevk irsaliyesi ve 16/05/2019 tarihli …. nolu faturadaki pa 66… 30 heat stablizanlı belirtilen malzemenin sorunlu, bozuk çıktığını, PA66 …. 30 isimli malzeme problem raporlarını icra dosyasına ibraz ettiklerini, iade raporlarının da bu hammaddeye ait olduğunu, faizin çok fahiş olduğunu, %21,25 değil, yasal faiz ne ise o uygulanması gerektiğini alacak yönünden ise; borç aslından mallar bozuk olduğundan ötürü takribi 30.000,00 TL olduğu, bu miktardan itiraz edildiğini, anılan bu sebeplerle; öncelikle müvekkili aleyhine yapılan takibin itirazlar çerçevesinde derhal durdurulmasını, PA66 …. 30 isimli malların bozuk olduğuna dair beyanlarıda burada da tekrar ettiğini, bunların dikkate alınmasını, delillerin toplanmasını, dava açma hakkının saklı tutulmasını, davanın reddine, masraf ve vekaleti ücretin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava; davacı tarafından, fatura alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine Bursa 10. İcra Müdürlüğü 2019/…E. Sayılı dosyası ile başlatılan takibe, itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır,
Mahkememizce; Bursa 10.İcra Müdürlüğü 2019/…E. Sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından, fatura alacağının tahsili amacıyla, davalı aleyhine 91.646,82-TL asıl alacak, 1.853,95-TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 93.500,77-TL miktar üzerinden takip başlatıldığı, davalı tarafın itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların bağlı bulundukları vergi dairelerine müzekkere yazılarak, tarafların uyuşmazlık dönemine ilişkin BA/BS formlarının dosyamız arasına celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce; davalı defterleri üzerinde dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak icra takip tarihi itibariyle davacının var ise alacaklı olduğu miktar ve faizinin belirlenmesi yönünden, 18/06/2020 gününde bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilmiş olup, dosya tüm ekleri ile birlikte konusunda uzman Mali Müşavir Bilirkişi …e teslim edilmiştir.
30/06/2020 Tarihli Davalı Tarafın Ticari Defterlerinin İncelenmesi Sonucu Alınan Bilirkişi Raporunda Özetle; davalıya ait 2019 yılı Ticari defterlerinin Açılış tasdiklerinin T.T.K.’nun 64. ve 213 sayılı V.U.K.’nun 220. Ve 222. Maddelerinde öngörülmüş olan esaslara uygun olarak yaptırılmış olduğu, 2019 yılı ticari defterlerinin kapanış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde yaptırılmış olduğu, Defterlerin kayıtlama sistemi olarak Tek düzen Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne ve Muhasebe ilke ve Kurallarına uygun olarak tutulduğu, tutulması zorunlu diğer defterlerin birbirlerini doğruladığı, davalının Ticari defterlerine göre 31.12.2019 tarihi itibariyle davalının 92.128,16 TL borçlu göründüğü, davalı tarafın ticari defterleri incelendiğinde taraflar arasında ticari ilişkinin mevcut olduğu, takip tarihine kadar temerrüt faizi talep edilmemiş olması nedeniyle faiz hesaplamasının yapılmadığı, yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Davacı tarafa ait ticari defter ve dayanağı kayıtları üzerinde inceleme yapılabilmesi bakımından ise; 17/06/2020 tarihinde Çerkezköy Tekirdağ Adliyesine talimat yazıldığı, Çerkezköy 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2020/… Talimat sayı ve 14/09/2020 tarihli yazı cevabı ile bilirkişi raporunun alındığına dair bilgi verildiği görülmüştür.
11/09/2020 Tarihli Davacı Tarafın Ticari Defterlerinin İncelenmesi Sonucu Alınan Bilirkişi Raporunda Özetle; davacının yasal defterleri, takibe konu edilen faturalar, sevk irsaliyeleri, icra dosyası, davalının itirazları ve davacının davası bir bütün olarak incelenmiş olup, davacının davaya konu etmiş olduğu 6 adet 91.464,82-TL tutarındaki faturaların davacının yasal defterlerinde davalının borçlandırılmak suretiyle kaydedildiğinin tespit edildiğini, davacının yasal defterleri incelendiğinde, davalı adına düzenlenen 6 adet 91.646,82-TL tutarındaki fatura bedellerinin ödenmediğinin tespit edildiğini, yine davacının yasal defterlerinin kapanış maddesi incelendiğinde davacının davalıdan olan 91.646,82-TL tutarındaki alacağın mevcut olduğu ve süregelen bir şeklide kayıtlı olduğu tespit edildiği, bu çerçevede davacının davalıdan 91.646,82-TL alacaklı olduğu tespit edildiği, davacının 18/10/2019 takip tarihi itibariyle 47.832,59-TL vadesi geçmiş alacak %21,5 faiz oranı üzerinden 1.881,80-TL işlemiş faiz hesap edilmesine karşın takipteki 1.853,95-TL tutar ile sınırlı olarak 1.853,95-TL işlemiş faiz olmak üzer e(47.832,59+1.853,95-TL)=49.686,54-TL 18/10/2019 takip tarihi itibariyle henüz vadesi gelmemiş 02/03/2020 dava tarihinden önce takibe konu edilen 43.814,23-TL asıl tutar alacağı olduğu tespit edildiği, davacının henüz ödeme vadesi gelmemesine karşın takibe konu ettiği 43.814,23-TL tutar ve davacının davalı tarafından temerrüde düşürülmemesi nedeniyle takipte talep edilen ve tarafından hesaplanan 1.853,95-TL faiz yönünden takdirin mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizin 05/01/2021 tarihli 3 nolu celse ara kararı ile; talimat mahkemesice alınan bilirkişi raporu ile mahkememizce alınan bilirkişi raporunda, itirazlar doğrultusunda ek rapor tanzimi için, dosyanın …tevdii edilmiştir.
18/02/2021 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle; davacı yanın icra takip talebinde; “91.646,82 TL Asıl alacak, 1.853,95 TL işlemiş faizi ile 93.500,77 TL Toplam Alacak tutarındaki alacağın icra gideri, vek. ücr. ve takip tarihinden itibaren asıl alacağa işleyecek (91.646,82 TL yıllık 21.25) faiz ile tahsil talebi” olduğu, borcun sebebinin, detayı takip talebinde belirtilen 6 adet davalı adına düzenlenen 91.646,82 TL fatura olduğunun görüldüğü, davacının yasal defterlerine göre davacının davalıdan 91.688,99 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı adına düzenlenen 6 adet 91.646,82 TL tutarındaki faturaların bedellerinin ödenmediğinin tespit edildiği, bu çerçevede davacının davalıdan 91.646,82 TL alacaklı olduğu, davacının henüz ödeme vadesi gelmemesine karşın takibe konu ettiği 43.814,23 TL tutar ve davacının davalıdan temerrüde düşürülmemesi nedeniyle takipte talep edilen ve hesaplanan 1.853,95 faiz yönünden takdirin mahkemeye ait olduğununun ifade edildiği, davacı yanın bilirkişi tespitine karşılık, “davacı yanın alacağın vadesi gelmemesine karşın takibe konulmasına” ilişkin beyanını kabul etmediklerini, davalı tarafın ilk faturadan itibaren hiçbir ödemesini gerçekleştirmediğini, bilirkişinin vadesinin gelmediğini ifade ettiği faturalar TTK 1530. yasadaki 60 günlük süre çerçevesinde hesaplandığında tüm faturaların muacceliyet tarihleri en geç 02/10/2019 ve 06/10/2019 tarihlerinde dolduğunu, belirttiği, davalının ticari defterlerine göre, 18.10.2019 takip tarihi itibariyle, davalının davacıya 92.128,16 TL borçlu göründüğü, davacı talebinin 91.646,82 TL faturalardan kaynaklı olması sebebi ile cari hesap mutabakatsızlığına tekrar değinilmediği, davalının 2019 yılı BA (mal/hizmet alım beyanı) formuna göre; Davacı … A.Ş.’den 8 adet fatura ile ….079,00 TL(KDV hariç) mal aldığı ve kayıtlarına işlediği, davacının 2019 yılı BS (mal/hizmet satım beyanı) formuna göre; Davalı …Ltd.Şti’ne 8 adet fatura ile ….079,00 TL(KDV hariç) mal sattığı ve kayıtlarına işlediği, alım ve satım faturalarının her iki taraf defterlerine kayıtlı olduğunun anlaşıldığı, Davalının, İcra takibine konu 16/05/2019 tarihli 003531 sevk irsaliyesi numaralı ve 16/05/2019 tarihli 001982 faturadaki “pa 66 gf heat stablizanlı” belirtilen malzemenin sorunlu, bozuk çıktığını, PA 66 … 30 isimli malzemenin problem raporlarını icra dosyasına ibraz ettiğini, iade raporlarının da bu hammaddeye ait olduğunu, faizin çok fahiş olduğunu, yasal faiz ne ise onun uygulanması gerektiğini, alacak yönünden ise; borç aslının mallar bozuk olduğundan ötürü takribi 30.000,00-TL olduğunu, bu miktardan itiraz ettikleri, davalı yanın dosyaya sunmuş olduğu belgeler, dava dışı … firması ile davalı firma arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı mal alım/satımına ait belgeler olup, davacıdan aldığı ve “sorunlu, bozuk çıktığı” iddiası ile borçlu olmadığına dair davacı yana düzenlediği herhangi bir iade faturasına, ihtarına, dosyasında rastlanmadığı, keza ayıplı malın tespiti ve değerlendirilmesi hususunda dosyaya atanan her iki bilirkişinin uzmanlık alanı dışında olduğundan değerlendirilmediği, ayıplı malın tespiti ve değerlendirilmesi hususunda teknik bilirkişi ataması kararının mahkemeye ait olduğu yönünde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki ticari ilişkiden kaynaklı fatura alacağının tahsili amacıyla, davalı aleyhine başlatılan takibe itirazın iptali davası olduğu, davalının cevap dilekçesinde 16/05/2019 tarihli 003531 nolu sevk irsaliyesi ve 16/05/2019 tarihli 001982 nolu faturadaki pa 66 gf 30 heat stablizanlı belirtilen malzemenin sorunlu olduğunu belirttiği, davacı tarafından davalıya gönderilen faturaların davalının defterine kaydolunduğu, basiretli tacir olma yükümlülüğü bulunan davalı tarafından davalıya süresi içerisinde fatura konusu ürünün ayıplı ya da eksik ifa edildiğine ilişkin ihtarın yapılmadığı, süresi içerisinde faturalara itiraz edilmediği gibi iade faturası da düzenlenmediği görülmekle, davalının ayıp iddiası hükme esas alınmamış olup, davacı ve davalının tacir olduğu, tarafların ticari defter tutma yükümlülüğünün bulunduğu, davacı tarafın dava dilekçesinde ticari defterlere dayandığı, ticari defterler incelendiğinde davacının ticari defterlerinin iddiasını doğrular nitelikte olduğu davalının defterlerinin de davacının iddiası ile örtüşmekle, HMK 222/3 maddesinde “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükmünün bulunduğu davacının ve davalının ticari defterlerinin 91.646,82-TL’ lik alacağı doğruladığı, bu miktarda mal ve hizmetin alındığının her iki tarafın ticari defterleri ile sabit olduğu, BA/BS formlarının bu yönde ibraz edildiği, davalının ödemeye yönelik belge de sunmadığı, davacı firma tarafından, davalı şirkete borcun ödenmesi için gönderilmiş bir ihtarın olmadığı anlaşılmakla; davanın kabulü ile davalı tarafından Bursa 10.İcra Müdürlüğü 2019/…Esas sayılı icra takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptaline, icra takibinin işlemiş faiz dışında, 91.646,82-TL asıl alacak üzerinden devamına, ayrıca alacak likit ve yasal şartlar oluşmakla asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatına da hükmolunarak aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile Bursa 10.İcra Müdürlüğü’nün 2019/…esas sayılı takibe yapılan itirazın kısmen iptali ile 91.646,82 TL asıl alacak üzerinden takibin DEVAMINA,
2-Alacağın likit olduğu ve yasal şartları taşıdığı değerlendirilmekle dava konusu asıl alacak miktarı olan TL’nin % 20 si oranında hesaplanan 18.329,36‬ TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası gereği alınması gereken 6.260,39-TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 1.129,26-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 5.131,13-TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 12.646,45- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 1.853,95- TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak, davalıya VERİLMESİNE,
6-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvuru harcı, 1.129,26-TL peşin harç, 1.000,00-TL bilirkişi ücreti ve 114,75-TL tebligat gideri olmak üzere toplam 2.298,41-TL yargılama giderinin, kabul ve ret oranına göre, 2.252,83 -TL’sinin davalıdan, alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin, 1.293,82-TL’sinin davalıdan, 26,17-TL’sinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
Dair, davacı vekillinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 02/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır