Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/332 E. 2021/943 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020…Esas
KARAR NO : 2021/943
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – … …
VEKİLLERİ : Av. … -….
Av. … – …
Av. … -….UETS
Av. … – …

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/02/2020
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin 27/02/2020 tarihli dava dilekçesini özetle; Müvekkili şirket ile davalı şirket arasında ticari iş ilişkisi kurulmuş olduğunu; kurulan bu ticari iş ilişkisi sonucu müvekkili davalı taraf adına 05/08/2019 tarihli 7,670.00 TL bedelli, 02/05/2019 tarihli 4.277,50 TL bedelli, 21/05/2019 tarihli 21.712,00 TL bedelli ve 21/05/2019 tarihli 21.712,00 TL bedelli olmak üzere 4 adet fatura düzenlemiş olduğunu ve işbu faturalar davalının işyeri adresine gönderildiğini, davalı şirket adına düzenlenen işbu faturalar sonucunda davalının müvekkile toplam borcu 55.371,50 TL olduğunu, davalı tarafından müvekkili şirkete herhangi bir ödeme yapılmadığını, alacağını tahsil edemeyen müvekkili lehine 05/08/2019 tarihinde Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2019… esas numaralı dosyası ile taraflarınca icra takibi yapıldığını, borçlu tarafından takibe haksız olarak itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, borçlunun itirazının iptali ile takibin devamını, % 20 den az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ile ücret-i vekaletin karşı tarafa yükletilmesini karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı Vekilleri 30/03/2020 Tarihli Cevap Dilekçelerinde Özetle; Müvekkili şirket dünya çapında pek çok ülkede faaliyet gösteren …şirketler topluluğunun Türkiye iştiraklerinden biri olduğunu, Türkiye’de otomotiv yan sanayinde faaliyet gösterdiğini, davacı şirket, müvekkili şirket’in tedarikçilerinden biri; … ise iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiği tarihe kadar müvekkili şirket’in üretim müdürü olduğunu, müvekkili şirket fabrika müdürü … ve kontrol müdürü … tarafından tedarik şirketlerine yapılan ödemelere ilişkin gerçekleştirilen rutin finansal kontroller sırasında davacı şirket’e yapılan ödemelerde olağandışı artış tespit edildiğini, konu araştırıldığında …’ın, üretim müdürü olarak görevinden kaynaklanan yetkilerini kötüye kullandığını ve davacı şirket ile işbirliği yaparak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil eden bir kısım hukuka aykırı eylemlerde bulunmuş olabileceğini ve bu suç teşkil eden fiillerle müvekkili şirketi yüksek maddi kayıp ve zarara uğratmış olabileceği yönünde kuvvetli şüphe ortaya çıktığını; bu nedenle durum müvekkili şirketin dâhil olduğu şirketler topluluğunun genel merkezi Almanya’daki iç denetim departmanına bildirildiğini, bunun üzerine müvekkili şirket genel merkezi Almanya’dan gelen müvekkili şirket yetkilileri …tarafından 30 Nisan 2019-8 Mayıs 2019 tarihleri arasında müvekkili şirkette bir iç denetim gerçekleştirildiğini ve … ve … tarafından öne sürülen şüphe ve iddialar araştırıldığını, MP0702 kodlu materyal ne bahsi geçen tarihlerde ne de faturalarda belirtilen diğer tarihlerde müvekkili şirkete fiziken teslim edilmediğini, bu materyal tek seferlik bir siparişe ilişkin olduğunu ve 175 adetle sınırlı olacak şekilde satın alındığını, sonrasında müvekkili şirket tarafından bu materyal ile bağlantılı herhangi bir üretim yapılmadığını, müvekkil şirketin özel üretim konusu bu parçaya ilişkin herhangi bir müşterisinden sipariş almadan veya herhangi bir müşterisine bu materyalin kullanıldığı parçanın satışını yapmadan ve bu materyalin kullanıldığı parçanın üretimini dahi yapmaksızın belirli aralıklarla materyal satın alması en hafif tabiri ile “absürt” olarak nitelendirilebilir olduğunu, müvekkil şirketin MP0702 kodlu bu materyalin kullanıldığı parça ile ilgili müşterilerinden sipariş almadığını veya bu parçanın satışını yapmadığını; parçaya ilişkin üretimin tek seferlik olduğunu, müvekkili şirketin kayıtları incelenerek kolaylıkla anlaşılabileceğini,23 Mart 2018 tarihinden sonra MP0702 kodlu materyalin sisteme girişinin “… adlı kullanıcı tarafından gerçekleştirildiğini; … adlı kullanıcı tarafından “stok düzeltme” kaydı ile bu malzemelerin stoktan silindiğinin tespit edildiğini, davacı şirket müvekkili şirketin eski üretim müdürü ile işbirliği yaparak hiçbir zaman müvekkili şirkete teslim edilmeyen materyallere ilişkin hukuki mesnede dayanmayan soyut faturalar tanzim etmiş olduğunu, müvekkili şirketi bu suretle dolandırarak yaklaşık 400.000,00 Euro tutarında zarara uğramasına sebep olduğunu, müvekkili şirket yetkilileri tarafından bu dolandırıcılık faaliyetleri tespit edildikten sonra davacı şirket tarafından tanzim edilen bütün faturalara ilişkin ödemeler haklı olarak durdurulduğunu, mevcut koşullar altında müvekkili şirket’in davacı’ya herhangi bir borcu olmadığının ortada olduğunu, davacı şirketin müvekkili şirket tarafından ödenmediği iddia edilen faturalara ilişkin iki ayrı dava ikame etmesinin sebebi, bir davanın meblağını diğer davadan daha düşük göstermek suretiyle usul hukukuna ilişkin bazı kolaylıklardan haksız ve kötü niyetli olarak yararlanmak istemesi olduğunu, huzurdaki davanın konusu ve tarafları ile doğrudan bağlantılı olan Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı önünde derdest 2019/… numaralı soruşturma dosyasının bekletici mesele yapılmasını, hukuki ve fiili irtibat bulunan Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2020/… esas sayılı dosyası ile birleştirme kararı verilmesini, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla, davacı şirket taleplerinin haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olması nedeni ile davanın ve dolayısıyla itirazın iptali talebinin reddini, haksız olarak itirazın iptali davası açan davacı şirket’in talep ettiği alacak miktarının yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere müvekkili şirket lehine tazminat ödemeye mahkûm edilmesini; vekâlet ücreti ve yargılama giderinin davacı şirket üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Mahkememizin 2020…Esas sayılı dosyası ile yine mahkememizin eldeki dava olan 2021/…Esas sayılı her iki dosya incelenerek, iki dosya arasında fiili ve hukuki irtibat olduğu anlaşıldığından birleştirme hususu incelenmiş ve mahkememizin iş bu dava dosyası ile yine mahkememizin 2020…Esas sayılı dosyaları arasında tarafları ve konuları bakımından hukuki ve fiili bağlantı bulunduğu, davanın aynı hukuki ilişkiden kaynaklandığı ve dava dosyalarının birlikte görülmesinde usul ekonomisi yönünden de yarar görülmekle HMK.’nun 166 maddesi uyarınca , Mahkememizin 2020…Esas sayılı dosyası ile 2021/…Esas sayılı dosyasının birleştirilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, aşağıda ki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
KARAR:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan 2020…Esas sayılı iş bu dava dosyası ile Mahkememizin 2021/…Esas sayılı dava dosyalarının BİRLEŞTİRİLMESİNE, dosyanın esasının bu şekilde kapatılmasına,
2-Yargılamanın Mahkememizin 2021/…Esas sayılı dosyası üzerinden YÜRÜTÜLMESİNE,
3-Yargılama, giderleri konusunda bu aşamada herhangi bir karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
4- Kararın birer örneğinin davacı gider avansından karşılanmak üzere taraflara TEBLİĞİNE,
Dair, tarafların yokluğunda, bu aşamada kesin, esas hakkındaki hüküm ile birlikte kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere karar verildi. 24/11/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır