Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/31 E. 2022/450 K. 12.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/31
KARAR NO : 2022/450
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … UETS
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/01/2020
KARAR TARİHİ : 12/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle; Müvekkilinin, davalı ile arasında yapılan ticari mal satımı neticesinde davalıdan alacağı mevcut olduğunu, bu alacağın tahsili için Bursa 18. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlatıldığını, davalı- borçlu icra takibinde takibe, borca, faize, faiz oranına ve borcun tüm fer’ilerine itiraz etmiş olduğunu, davalı borçlunun yaptığı itirazları kabul etmediklerini, davalı- borçlunun borca itirazlarına ilişkin olarak müvekkilinin söz konusu takip ile ilgili alacağına ait bütün kayıtlarının bulunduğu ticari defterleri incelendiğinde davalının borcu ve davalarının haklılığının açığa çıkacağını, davalının müvekkili şirkete 4.989,23 – TL borcunun olduğunu, davalı şirketin icra takibine yönelik yapmış olduğu itirazın tek amacı icra takibini durdurmak olduğunu ve itirazın iptali neticesinde cari hesap alacağının tahsilini imkansız hale getirdiğini, iş bu sebepler ile müvekkilinin alacağının tahsilinin ileride imkansız hale gelmesi ihtimali de dikkate alınarak davalı borçlu şirketle ilgili olarak öncelikle teminatsız olarak, mahkeme aksi kanaatte ise uygun bir teminat mukabilinde ihtiyati haciz kararı verilmesini talep ettiklerini, icra takibine yapılmış olan itirazın iptali ile takibin kaldığı yerden devamını, alacağın ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsilini, alacak miktarı faturalar ile sabit olduğundan davalı tarafın icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı Vekili Dilekçesinde Özetle; Taraflar arasında akdedilmiş olan 08.03.2018 tarihli satış sözleşmesi ve bu sözleşmeye ek olarak yapılan
31.07.2018 tarihli ek protokole istinaden ikame edilen huzurdaki davanın haksız ve yasal dayanaktan yoksun olduğunu; sözleşmeye göre teslim süresinin 05.05.2018; yerli ve ithal ekipmanlarda 65 gün; yer süzgeçleri 20.03.2018 ve davlumbazlar 15.04.2018; ölçüye bağlı ekipmanlar, fayans ve tesisat işlerinin
tamamlanmasını müteakip, ölçü alınarak 30 gün içerisinde teslim edileceğini; tüm malzemelerin
şantiyeye ulaşmasından sonra tahmini montaj süresinin 10-15 gün olacağını; iş takvimine alıcı veya satıcı
tarafından uyulmaması durumunda binde 1/gün ceza uygulanacağı hususunun kararlaştırılmış
olduğunu; davacı/satıcının üzerine düşen edimlerini süresinde yerine getirmediğini; 20.03.2018 tarihinde teslim edilmesi gereken yer süzgeçlerinin 27.03.2018 tarihinde teslim
edildiğini; 15.04.2018 tarihinde teslim edilmesi gereken davlumbazların 26.04.2018 tarihinde teslim
edildiğini; ölçü gerektiren imalatlar, standart ürün ile yerli ve ithal ekipmanların teslimi için
müvekkili tarafından sevk etme izninin 21.06.2018 tarihinde verildiğini ve buna göre 06.07.2018 tarihinde teslim edilmesi gerekirken, 10.08.2018 tarihinde teslim edildiğini;
toplamda 51 günlük gecikmenin sözkonusu olduğunu ve taraflar arasında akdedilen sözleşmede cezai şart hükmü bulunduğunu, bu minvalde müvekkilinin 13.260,00.-TL gecikme bedeli alacağının bulunduğunu ve takas/mahsup talep ettiklerini; davanın reddini, %20’den az olmamak üzere müvekkili davalı lehine tazminata
hükmolunmasına ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar
verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi 25/08/2020 Tarihli Raporunda Özetle; Davacı şirket, 2018 yılı hesap döneminde e-defter mükellefi olduğunu, süresinde oluşturulmuş olan beratlar tarafına ibraz edildiğini, basılı defterleri olan envanter defterinin açılış tasdiki 22.12.2017 tarihinde, Bursa 22.Noterliği 32686 yevmiye no ile TTK ve VUK ilgili hükümlerinde öngörülen sürelerde
yaptırıldığını, defterleri kayıt nizamına ve usule uygun tutulmuş olduğunu, tüm defter kayıtları birbirlerini
doğrulayacak şekilde istikrarlı olduğunu, taraflar arasında akdedilmiş olan 08.03.2018 tarihli satış sözleşmesi ile; işin konusu alıcı/davalı şirkete
ait tesis için satıcı/davacı tarafından hazırlanmış olan mutfak yerleşimi işi olduğunu; ekli projeler ve
proforma teklif ile 291.263,99.-TL + KDV bedel üzerinde anlaşıldığı hususu imza altına alındığını, gecikmelere ilişkin cezai şart hükümleri, anılan sözleşme ile düzenlendiğini, taraflar arasında akdedilmiş olan 31.07.2018 tarihli ek protokol ile taraflar arasında akdedilmiş olan
08.03.2018 tarihli sözleşmede sehven 291.263,99.-TL +KDV olarak belirtilen sözleşme bedelinin
260.000,00-TL + KDV olarak düzeltildiğini; aradaki fark için alıcının, satıcı tarafa iskonto fiyat farkı faturası
keseceğini; bu işlemler sonucunda taraflar arasında alacak/borç bakiyesi kalmayacağı hususunun imza altına alındığını, bununla birlikte, davacı taraf ticari defterlerinde yer alan davalı tarafa ilişkin işlemler incelendiğinde,
davacı taraf davalı tarafa toplam 366.811,65-TL tutarında mal/hizmet satışı yaptığını; 15.431,65.-TL tutarında ürünün iade edildiğini; 309.499,26-TL nakit,çek ve havale yolu ile tahsilat yaptığını ve 15.431,65.-TL fiyat farkı faturasını davalının hesabından düştüğünü defterlerine kaydettiğini, fiyat farkı faturası ve iade faturaları hesaptan düşüldüğünde dahi, taraflar arasındaki alışveriş tutarı sözleşme ve ekli protokol ile anlaşılmış olan bedelin üzerinde olduğunu, bu nedenle hangi ürünlerin dosyaya
sunulu sözleşmeler kapsamında, hangilerinin haricen tesliminin yapıldığı hususunun bilirkişi tarafınca saptanması olası olmadığını, Bursa 18.İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı dosyası ile davacı taraf vekilince, davalı şirket aleyhine 4.989,23.-TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı 14.10.2019 tarihinde, davacı taraf ticari
defterlerinde davalı tarafın 4.989,23.-TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğunu, davalı tarafın takip tarihinden evvel temerrüde düşürüldüğüne dair yazılı bir belge dosya içerisinde
mevcut olmadığından ve davacı taraf vekilince takip talebinde, takip tarihinden evveline ilişkin işlemiş
faiz talep edilmemiş olması nedeni ile bilirkişi tarafınca faiz hesap tablosu oluşturulmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; davacı tarafından, ticari mal satım neticesinde alacağın tahsili amacıyla, davalı aleyhine Bursa 18. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı icra dosyası ile başlatılan takibe, itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce Bursa 18. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı vekili tarafından 12/10/2019 tarihinde, ticari mal satım alacağının tahsili amacıyla, davalı aleyhine 4.989,23-TL asıl alacak üzerinden takip başlatıldığı, takip konusu alacağa esas olarak cari hesap ekstresi gereği ödenmeyen borç
yekünü sunulduğu, davalı taraf vekilince itiraz dilekçesi sunulmasını müteakip, takibin
durdurulmasına karar verilmiştir.

Davacı vekilinin tanık deliline dayandığı anlaşılmakla, mahkememizce tanıkların dinlenmesine karar verilmiş olup davacı tanığı …; “Ben Davacı firmada bölge müdürüyüm. Biz davalı firma ile sözleşme yaptık. Sözleşme konusu ürünleri davalıya göndermek için mail atıldığında karşı taraf bize mekanın kapalı olmadığı için zarar görebilecek olduğu belirtilmekle biz ürünleri davalı firmaya geç gönderdik. Bu husus tamamen karşı tarafın talebi ile olmuştur. Zaten ürünler bizde hazır bulunuyordu. Ürünlerin satın alan tarafından geç teslim alınması bize ayrıca yük oluşturur.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davacı vekilinin tanık deliline dayandığı anlaşılmakla, mahkememizce tanıkların dinlenmesine karar verilmiş olup davacı … tanığı; ” Ben davacı firmada mali işler müdürü olarak görev yapmaktayım. Biz davalı firma ile ilgili davalı firmanın alışveriş merkezinde kullanılacak endüstriyel mutfak malzemelerine ilişkin sözleşme yaptık. Bu sözleşme gereğince davalı firmaya ürünlerimizi teslim edecektik. Ancak davalı firma şantiyenin henüz tamamlanmadığı gerekçesi ile malları teslim alamayacağına ilişkin talepte bulunması üzerine karşı tarafın talepte bulunduğu tarihte malları teslim ettik.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Davalı vekilinin tanık deliline dayandığı anlaşılmakla, mahkememizce tanıkların dinlenmesine karar verilmiş olup davalı … tanığı; ” Ben davacı firmada İnşaat Mühendisi olarak görev yapmaktayım. İnoksan malları bize sözleşmedeki tarihten sonra teslim etti. Üç parti mal geldi,. Üç parti malı birer hafta gecikme ile geldi. Sözleşmede belirtilen tarihte ürünlerin montajının yapılabileceği alanlar hazırdı. Ürünler bir ya da iki hafta gecikme ile geldi. Üzerinden zaman geçmiş olduğundan tam gününü bilemiyorum . Ancak en az bir hafta geçmiştir.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.

Davalı vekilinin tanık deliline dayandığı anlaşılmakla, mahkememizce tanıkların dinlenmesine karar verilmiş olup davalı … tanığı; ” Ben davalının kiracısı olan Happy Moons’un mutfak şefi olarak görev yapmaktayım. Biz işletmeyi teslim almaya gittiğimizde patronumu işletmede gördüm. Patronum son derece kızgındı. Çevredekilere sorduğumda malların geç teslim edilmesi sebebiyle patronun kızgın olduğunu öğrendim. Ancak malların ne zaman teslim edildiğini bilmiyorum.” şeklinde beyanda bulunduğu görülmüştür.
Tüm Dosya Kapsamı Değerlendirildiğinde; taraflar arasındaki ihtilafın davacı tarafından davalıya satılan ürünler karşılığında eksik kalan alacak iddiası kapsamında Bursa 18.İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasında başlatılan takibe yapılan itirazın iptali ile davalının davacının ürünleri geç teslim ettiği iddiası doğrultusunda cezai şart alacağına ilişkin takas definin yerine olup olmadığı noktasında toplandığı görülmüştür. Davadaki her iki tarafın tacir olduğu davacı tarafın ticari defterlere dayandığı davacının ticari defterlerinin incelenmesine ilişkin alınan bilirkişi raporunda davacı taraf ticari
defterlerinde davalı tarafın 4.989,23.-TL borçlu olduğunun kayıtlı olduğunun kayıtlı olduğu, davalı tarafın davacının ticari defterlerinde kayıtlı olan faturalara ilişkin hizmetleri aldığına ilişkin herhangi bir itirazının bulunmadığı görülmüştür. Davada taraflar arasında davacının ticari defterlerinde kayıtlı takibe konu alım-satım ilişkisinin varlığına ilişkin taraflar arasında herhangi bir ihtilaf bulunmamakla birlikte mevcut davada davalının cevap dilekçesinde belirttiği üzere geç teslim sebebiyle cezai şart alacağının bulunup bulunmadığı hususunun tespit edilmesi gerekmektedir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 8.maddesi ve ek protokol maddeleri incelendiğinde taraflar arasında cezai şartın ifaya eklenen cezai şart olduğu görülmüştür. TBK 179 uncu maddesinde “Bir sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir. Ceza, borcun belirlenen zaman veya yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla birlikte cezanın ifasını da isteyebilir. Borçlunun, kararlaştırılan cezayı ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili olduğunu ispat etme hakkı saklıdır.” şeklinde ifade edildiği üzere davacının icra takibine kadar cezai şart alacağının bulunduğuna ilişkin herhangi bir çekincesinin davalıya bildirilmediği, dava konusu irsaliyeli faturalar incelendiğinde faturalar üzerinde ürünlerin geç teslim edildiğine ilişkin herhangi bir ifadenin ya da tespitin yazılmadığı, davacının davalıya herhangi bir ihtarınını bulunmadığı görülmekle ifayı çekincesiz olarak kabul ettiğinin kabulü ile cezai şart alacağı takas definde bulunamayacağı anlaşılmakla takas definin reddi ile davacının alacağını ispat ettiği görülmekle davanın kabulü ile Bursa 18.İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı takibe yapılan itirazın iptali ile 4.989,23 TL asıl alacak üzerinden takibin devamına alacağın likit olduğu ve yasal şartları taşıdığı değerlendirilmekle dava konusu asıl alacak miktarı olan 4.989,23 TL’nin % 20 si oranında hesaplanan 997,84 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Davanın KABULÜ ile Bursa 18.İcra Müdürlüğü’nün 2019/… esas sayılı takibe yapılan itirazın iptali ile 4.989,23 TL asıl alacak üzerinden takibin DEVAMINA,
2-Alacağın likit olduğu ve yasal şartları taşıdığı değerlendirilmekle dava konusu asıl alacak miktarı olan 4.989,23 TL’nin % 20 si oranında hesaplanan 997,84 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Alınması gereken 340,81-TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 85,21-TL peşin harcın mahsubu ile geriye kalan 255,60-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,

4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 4.989,23- TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 54,40-TL başvurma harcı, 85,21-TL peşin harç ve 154,00-TL tebligat gideri ve 500,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 793,61-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,

6-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
7-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,

Miktar itibari ile kesin olmak üzere verilen karar davacı ve davalı vekillerinin yüzüne açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/04/2022

Katip … Hakim …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır