Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/802 E. 2022/1302 K. 20.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ KARAR
ESAS NO :2019/802 Esas
KARAR NO : 2022/1302
HAKİM :… …
KATİP :… …
DAVACI :… – … …
VEKİLİ :Av. … –
DAVALI :… – … …
VEKİLİ :Av. … –
DAVA :Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ :04/12/2017
KARAR TARİHİ :20/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH :21/12/2022
Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 11/07/2019 gün ve 2017/1163 Esas 2019/586 karar sayılı kararı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememizin 2020/116 Esasına kaydedilmiş, 20/03/2020 tarih 2020/169 Karar sayılı kararı ile dosya yine mahkememizin bu dosyası ile birleştirilmiş, mahkememizce Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davası sonucu yapılan açık yargılamasının sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA;Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle; Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle;davalı ile müvekkil arasında 25.05.2016 Tarihinde davalıya ait iş yerinin müvekkile devri konusunda ön protokol imzalandığını, imzalanan ön protokol ile müvekkilin iş yerini devralmış ve 100.000,00 TL si peşin olmak üzere davalıya toplamda 250.000,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilin iş yerini devraldıktan sonra iş yerinin kendisine mühürlü olarak devredildiğini ve de davalının kiracı olduğu iş yerini devir yetkisinin bulunmadığını öğrendiğini, müvekkilin iş yerinin mühürlü ve işletilemez olduğu hususunda bilgilendirilmediğini ve aldatıldığını, davalının iş yerini devir yetkisi bulunmadığını, bu sebeplerle sözleşmenin iptali ve müvekkilin menfi zararlarının tazmini gerektiğini, müvekkil iş yerini devralırken davalıya 100.000 TL peşin ödeme yaptığını, daha sonra 37.500 TL den oluşan 4 taksit halinde kalan 150.000 TL yi de ödediğini, bu ödemelerin 1., 3. Ve 4. Taksitleri elden yapılmış iken 2. Taksit PTT kanalı ile davalıya gönderildiğini, 37.500 TL lik 2. Taksit ödemesinin açıklamasında aynen “BORCA İSTİNADEN YATAN 2. TAKSİT” ibaresi bulunmakta olduğunu, bu ibarenin yapılan ilk ödeme ve 3. Ve 4. ödemeler için de yazılı delil başlangıcı niteliğinde olduğu değerlendirilerek, müvekkilin yaptığı diğer ödemelerin tanıkla ispat edilebilmesinin mümkün hale geleceği, davalı yanca, işletme müvekkile devredilmiş olmasına rağmen işe özgülenmiş taşınırlar da eski yahut kırık kullanılamaz halde bulunan taşınırlar ile değiştirildiğini, bu sebeple müvekkilin iş yerinde kullanılacak bir çok taşınırı tekrar satın almak zorunda kaldığını, devir tarihinden sonra da davalı yanca kendilerinde bulunan yedek anahtar yardımı ile iş yerinde kalan bir takım taşınırlar da götürüldüğünü, bu sebeple ve iş yerinin mühürlü olarak devredilmesi sebebiyle davalı hakkında Mudanya Cumhuriyet Başsavcılığına 05.08.2019 tarihinde dolandırıcılık, konut dokunulmazlığını ihlal ve hırsızlık suçlaması ile suç duyurusunda bulunulduğunu, müvekkilin yaptığı ödemeler ve restoranın içine tekrar almak zorunda kaldığı taşınırlar için 5 bankadan toplamda 10 defa kredi çekmek zorunda kaldığını, Garanti Bankası’ndan; 24.05.2016 ve 05.09.2016 tarihinde, Akbank’tan; 24.05.2016 ve 29.09.2016 tarihinde, İNG Bank’tan; 24.05.2016, 14.10.2016 ve 02.02.2017 tarihinde, Türkiye Ekonomi Bankası’ndan; 17.06.2016 ve 20.06.2016 tarihinde ven Yapı ve Kredi Bankası’ndan; 28.10.2016 Tarihinde kredi çektiğini, müvekkilin iş yerinin mühürlü olması dolayısıyla iş yapamayarak kredi borçlarının da sebep olduğu ekonomik darlıktan kurtulamamış, sonuç olarak kira borçlarını ödeyememesi sebebi ile iş yerinden tahliye edilmiş ve Bursa İli Gemlik İlçesi Narlı K. Mahallesi 1604 Ada 3 parsel de bulunan taşınmazını (Eski 1201 Parsel) değerinin çok altına elinden çıkararak ticari anlamda tamamen yok olmaktan ancak kurtulabildiğini, taşınmazın satış tarihinde taşıması gereken değer ile satış bedeli arasındaki farkın da müvekkilin menfi zararına dahil olacağını, müvekkilin yukarıda belirtilen bankalardan toplamda 205.559,38 TL kredi çektiğini ve çektiği kredilere 58.030,85 TL Faiz ödemesi yaptığını, müvekkilin daha önceki birikimleriyle, çektiği kredilerle ve sattığı taşınmazı ile davalıya 250.000 TL ödeme yaptığını, İş yerindeki taşınırların değiştirilmesi sebebi ile tekrar almak zorunda kaldığı taşınırlara ve çeşitli diğer giderlere 140.000 TL daha ödeme yaptığını, Toplamda müvekkilin 450.000 TL’nin üzerinde zararının bulunduğunu belirterek taraflar arasında imzalanan iş yeri devri konusundaki protokolün (sözleşmenin) iptaline, fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile şimdilik müvekkilin menfi zararının 10.000,00 TL lik kısmının protokol tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile müvekkile ödemesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı Vekili Dilekçesinde Özetle; dava dosyasının görevsiz ve yetkisiz mahkemede açıldığını, davacı tarafın Gemlik İcra Müdürlüğünün 2017/126 esas sayılı dosyası ile müvekkili … ‘ e haksız ve hukuki dayanaktan yoksun bir şekilde 85.000,00.-TL üzerinden ilamsız icra takbi yapılmış olup müvekilinin bu icra dosyasınada süresinde borca , faizine ve ferilerine yapmış olduğu itiraz üzerine icra takibi durduğunu, taraflar arasında imzalanan protokol gereğince sözleşme bedelinin 100.000,00.-TL ‘ si peşin, kalan 150.000,00.-TL ‘ nin de 4 eşit taksit halinde toplam 250.000,00.-TL ödeneceği şeklinde düzenlediğini, müvekkilinin 100.000,00.-TL ‘sinin peşin ödendiğini, taksit tutarlarının bu hesaba göre 37.500,00-TL ve katlarının olması gerektiğini, kalan taksit tutarlarına ve yapılan ödemelere göre davacı yanın iddia ettiği gibi 85.000,00-TL borcun kalmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafın müvekilinin sözleşmeyi gereği gibi ifa etmeyerek sözleşmeye aykırı davrandığını, belirtilen miktarları ödemediğini iddia etse de esasen sözleşmeye aykırılığın kaynağının davacı olduğunu, müvekkilinin uzunca bir süre işletmeyi gereği gibi kullanamadığını buradan menfeat ve kazanç elde edemediğini, hukuki dayanaktan yoksun bu sözleşmeye ve içinde bulunduğu bu duruma rağmen müvekkilinin 100.000,00TL’sini peşin ve söz konusu taksit tuturlarını herhangi bir vade belirlenmemiş olmasına rağmen gerekli ödemeleri yaptığını, taksitlerin bir kısmını PTT yoluyla diğer kısımlarını müvekkilinin muhasebecisi olan … tarafından, bir kısımının da nakden ödendiğini tüm bu sebeplerle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Tüm dosya kapsamın incelendiğinde, mahkememiz asıl dosyası olan 2019/802 sayılı dosyadsında talep konusu taraflar arasında imzalanan dava konusu restoranın devrine ilişkin protokol kapsamında ödenmediği iddia olunan 85.000 TL’nin tahsiline ilişkin alacak davası; birleşen 2020/116 sayılı dosyada ise devrin anlaşmada olması gerektiği gibi gerçekleşmediği işletmenin mühürlü ve işletilemez olduğu, kira devrinin de mümkün olmadığı iddiası kapsamında davacının zarar gördüğü iddiasına ilişkin tazminat talebine ilişkin alacak davası olduğu görülmüştür.
Asıl davanın davalısı asıl dava davacısının asıl dava davacısı hakkındaki şikayeti üzerine asıl dosya davacısı hakkında dolandırıcılık suçuna ilişkin ihbarı üzerine Mudanya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/2993 soruşturma sayılı dosyasında KYOK kararı verildiği görülmüştür.
Vergi dairelerine yazılan müzekkere cevapları incelendiğinde asıl dava davacının tacir, davalının ise tacir olmadığı tespit edilmiştir.
Asıl dosya davalısı birleşen dosya davacının münhasıran asıl dosya davacısı birleşen dosya davalısının ticari defterlerine dayandığı, davalının ticari defterlerini sunması için 4 haftalık kesin süre verildiği, defterlerinin sunulmaması halinde karşı tarafın ticari defterlerin esas alınacağının ihtar edildiği, buna rağmen belirtilen süre içerisinde ticari defterlerini ibraz etmediği, HMK 222/5 maddesi uyarınca taraflardan biri tacir olmasa dahi, tacir olan diğer tarafın ticari defterlerindeki kayıtları kabul edeceğini belirtir; ancak, karşı taraf defterlerini ibrazdan kaçınırsa, ibrazı talep eden taraf iddiasını ispat etmiş sayılacağı, asıl dosya açısından ödemenin yapılıp yapılmadığı hususunun tespitinde ticari defterlerin ispat vasıtası olarak kullanılabileceği, davalı birleşen dosya davacısı tarafından ödemenin yapıldığının davacının ticari defterlerini ibraz etmemesi suretiyle ispat etmiş sayılacağı göz önüne alınarak asıl dava açısından davacının davasını ispatlayamadığı görülmekle asıl davanın reddine karar verilmiştir
Birleşen dosya açısından dosya Mudanya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2019/2993 soruşturma sayılı dosyasında KYOK kararı, Mudanya Belediyesi’nce iş yerine ilişkin yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı incelendiğinde davacının dava konusu iş yerinin mühürlü olduğunu bilebilecek durumda olduğu, iş yerinin içerisindeki eşyaların devir sözleşmesine aykırı şekilde eksik ve hasarlı devredildiği, iş yerine birleşen dosya davalısının izinsiz şekilde girip eşyaları aldığı davacı tarafından ispat edilemediği, ticari defter ile bu hususun ispat olunamayacağı göz önüne alındığında birleşen dosya davacısının ispat edilemeyen davasını reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz 2019/802 Esas sayılı dosyasında davanın REDDİNE,
a)Harçlar yasası gereği alınması gereken 5.806,35-TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 1.451,59-TL harcın mahsubu ile, eksik kalan 4.354,76-TL harcın davacıdan alınarak, HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
b)-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 13.600,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
c)-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
d)-Davalı tarafından yapılan 183,20 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
e)-6325 Sayılı Kanun 18/A-13 maddesi uyarınca 1.320,00.-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
2-Mahkememizin birleşen 2020/116 Esas sayılı dosyasında davanın REDDİNE,
a)Harçlar yasası gereği alınması gereken 683,10 TL karar ve ilam harcından, peşin yatırılan 170,78-TL harcın mahsubu ile, eksik kalan 512,32-TL harcın davacıdan alınarak, HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
b)-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
c)-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
d)-6325 Sayılı Kanun 18/A-13 maddesi uyarınca 1.320,00.-TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davacıdan(birleşen dosya davacısı) alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,

6- Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere Davalı vekilin yüzüne karşı açıkça okundu, usulen anlatıldı. 20/12/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır