Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/721 E. 2022/396 K. 05.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/721
KARAR NO : 2022/396
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … -….
DAVALI : … – …
VEKİLLERİ : Av. … ….
Av. … – …
Av. … -..
Av. … -…. UETS
DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak)
DAVA TARİHİ : 05/12/2019
KARAR TARİHİ : 05/04/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 06/04/2022
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (Alacak) davasının yapılan açık yargılaması sonunda dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı Vekili Dilekçesinde Özetle; Davacı
müvekkili … … A.Ş.’den ticari faaliyetinden kaynaklı kredi kullandığını, davalı banka 08.08.2019 ve 09.08.2019 tarihlerinde periyodik Hizmet Komisyonu adı altında
5.250,00 TL olmak üzere 2 defaya mahsus toplamda 10.500,00 TL masraf kesildiğini, davalı
bankanın tahsil ettiği bu paralar davacı müvekkilden dosya masrafı adı altında alındığını,
davalı banka kanuna karşı hileye başvurmak ve müşterisinin haklarını engellemek
maksadıyla dava konusu bu kalemlere farklı isimler verdiğini, Yargıtay kararlarına göre
davalı banka makbuzunu ibraz ederek masraf ettiğini ispat edemediğini, dosya masrafı kalemlerini iade etmekle yükümlü olduğunu, davalı banka müvekkili ile müzakere etmeden tek taraflı olarak iyi niyet kurallarına aykırı düşecek şekilde davacı müvekkili aleyhine dosya masrafı ve hizmet bedeli adı altında para tahsil etmesi kanuna ve hukuka aykırı olduğundan açılan bu davanın kabulü gerektiğini, davanın kabulü ile fazlaya
ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak kaydı ile 10.500,00 TL dosya masrafının ticari faizi ile
birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı Vekili Dilekçesinde Özetle; Davacının tacir olduğunu; tüzel kişiliği haiz bir şirket olduğunu, tüketici hukukundan kaynaklanan haklar tacirlere uygulanamayacağını, davacı ile müvekkili banka arasında imza edilmiş olan Genel Kredi Sözleşmesi Türk Borçlar Kanunu hükümlerine tabi bir sözleşme olduğunu; sözleşme serbestliği ilkesi ve ahde vefa kuralları kapsamında ele alınması gerektiğini, taraflar arasındaki sözleşmeye 6098 Sayılı Yeni Türk Borçlar Kanunun genel işlem koşulları denetimi açısından uygulanmasının mümkün olmadığını, her şeyden önce davacı senelerdir faaliyet gösteren müddebir bir tacir olduğunu; imzaladığı sözleşmenin muhteviyatını bilen, şartlarını tartışabilen bir tacir olduğunu, periyodik hizmet komisyonu, risk merkezi bildirimleri, sistem kayıtlarının arşivlenmesi, şube ve alternatif dağıtım kanallarından hizmet verilebilmesi ve bunun yanı sıra kredili müşterilerin nakit akış ve kredi ödeme döngüsünün takibi ve oluşturulan risk modelleme çalışmalarına göre müşteri kredi portföyündeki risklilik derecesinin düzenli olarak analiz edilerek verimli bir şekilde yönetilmesi ve diğer hizmetler için ayrılan kaynakların karşılığı olarak tahsil edileceği, periyodik hizmet komisyonu belirlenirken müşterilere verilen finansal olmayan hizmetlerin yanı sıra, ilgili dönem içerisinde yapılan istisnalar ve özel nitelikli diğer hizmetler dikkate alınabileceği, değişen hizmetler ve istisnalar dikkate alınarak farklılaşacağının, periyodik hizmet komisyonu, bankaları tarafından üçer aylık dönemlerdeki ortalama kredi bakiyesine göre belirlendiğini, usul ve yasaya aykırı davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bilirkişi… 31/03/2020 Tarihli Bilirkişi Ön Raporunda Özetle; Davacı … – …. … A.Ş.’ nin Yıldırım Şubesi nezdindeki
hesabından kesintisi yapılan 10.500,00 TL’lik komisyonun bankaca haksız olarak tahsil edildiği iddialarında bulunarak bu tutarın ticari faizi ile birlikte iadesini talep ettiği yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkişi …27/04/2021 Tarihli Bilirkişi Raporunda Özetle; Kredi riski süresince tahsil edilen ücretler nakdi krediler – kredi riski süresince tahsil edilen
periyodik hizmet bedeli yeni periyodik hizmet bedeli minimum 300 TL – maksimum
30.000 TL arasında periyodik hizmet bedeli belirlenirken müşterilere verilen finansal olmayan hizmetlerinin yanı sıra, ilgili dönem içerisinde yapılan istisnalar ve özel nitelikli diğer hizmetler dikkate alındığını, değişen hizmetler ve istisnalar dikkate alınarak farklılaştırılabildiğini ve uygulamada müşteriler bütünsel olarak kendilerine verilen tüm hizmetler dikkate alınarak değerlendirildiğini, risk merkezi bildirimleri, sistem kayıtlarının arşivlenmesi, şube ve alternatif dağıtım kanallarından hizmet verilebilmesi ve bunun yanı sıra kredili müşterilerin nakit akış ve kredi ödeme döngüsünün takibi ve oluşturulan risk modelleme çalışmalarına göre müşteri kredi portföyündeki risklilik derecesinin düzenli olarak analiz edilerek verimli bir şekilde yönetilmesi ve diğer hizmetler için ayrılan kaynakların karşılığı olarak bu ücretin tahsil edilmekte olduğunu, 3 ayda 1/ periyodik olarak alındığını, Genel Müdürlük – Bölge – Şube – ADK-Adı geçen komisyon/ücret, yürürlükte olan ilgili kanunlar ve
alt düzenlemeleri dikkate alınarak hazırlanan ve müşterileri ile imzalanan sözleşmeler ve bu
sözleşmelerin ekleri çerçevesinde tahsil edilmekte olduğunu, 22.11.2006 Tarih ve 26354 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 16.10.2006 Tarih 2006/11188 Sayılı Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kar ve Zarar Katılma Oranları ile Kredi Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğin 4. maddesindeki “Bankalarca reeskont kaynaklı krediler dışındaki kredilere uygulanacak faiz oranları ile faiz dışında sağlanacak diğer menfaatlerin ve tahsil olunacak masrafların nitelikleri ve sınırları serbestçe belirlenir.” hükmü ile bankalara bir serbesti tanındığını ancak sonraki dönemlerde, bu
yetkinin kullandırılmasında bazı kısıtlamalara gidildiğini ve faiz dışında sağlanacak menfaatlerin tespitinde Bakanlık görüşü alınarak Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK)’nın yetkili kılındığını, banka uygulamalarında; her kredi için verilen hizmet türünün faiz oranı içinde değerlendirilmesi mümkün olmadığı gibi, doğru da olmadığını, kredi maliyetlerini etkileyen hizmet türleri kredi cesameti yanında, teminat durumu ve benzeri faktörlerin etkisi ile farklılık
göstermekte olduğunu, örneğin; senet karşılığı kullandırılan bir BCH kredisi ile kefalet karşılığı veya kefaletsiz kullandırılan aynı tür kredinin operasyonel maliyetinin aynı olmadığını, senetlerin tahsile gönderilmesini, ihbarnamelerinin borçlulara ulaştırılmasını, tahsilatının takibi; gerçek masrafların yanında operasyonel olarak daha fazla mesai harcanan, eleman istihdamını gerektiren maliyet artırıcı unsurları ihtiva etmekte olduğunu, benzeri durumlar; ipotekli krediler ve
sair teminatlı krediler için de söz konusu olduğunu, bu nedenle bu maliyetlerin faiz yoluyla müşteriye yansıtılmasını, kredi kullanan açısından da adaletli mütalaa edilemeyeceğini, bu nedenle
faiz dışı ücretlerin bir disipline uyularak alınmasında ve rekabete dayalı bir serbesti ile tespitinde herhangi bir haksızlık bulunmadığı görüşünde olduklarını, taraflar arasında akdedilen GKS ‘nin;
davacı tarafından imzalanmış olması, sözleşmenin 8. maddesinde faiz, komisyon, vergi, fon ve masraflar bölümünde, ücret alınacağının belirtilmiş olması ve bankaca düzenlemenin ve internet sayfasında dava konusu kesintinin yer alması nedeniyle, davacının bu uygulamadan habersiz olduğunun kabul edilemeyeceği düşüncesinde olduklarını, açıklanan yasalar, tebliğ ve yönetmelikler, taraflar arasında imzalanan sözleşme değerlendirildiğinde; davacı tarafından yapılan davaya konu komisyon kesintisinin, yasalara ve bankacılık uygulamalarına aykırı olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Bilirkiş… 02/02/2022 Tarihli Bilirkişi Ek Raporunda Özetle; Dava; davacının, “TL. hesabından 08/08/2019 ve 09/08/2019 tarihlerinde “Periyodik Hizmet Komisyonu” adı altında 2 kez toplam 10.500,00 TL çekildiği iddiasına ilişkin olduğunu, davalı banka Bursa/Yıldırım Şubesi nezdinde davacı …’a ait TR….ıban no.lu TL hesabının tetkikinde; … A.Ş.’nin davacı …’a ait 27.08.2018 – 27.08.2019 tarihleri arası hesap hareketleri incelendiğinde; 09.08.2019 tarih Periyodik Hizmet Komisyonu, 101143396 dekont numaralı, 5.250,00 tutarlı,08.08.2019 tarih Periyodik Hizmet Komisyonu, 100640331 dekont numaralı 5.250,00
tutarlı, davacının hesabından alınan toplam 10.500,00 TL’nin, “Periyodik Hizmet Komisyonu” adı altında “iki ayrı krediye” istinaden hesaptan düşüldüğünün tespit edildiğini, Ürün ve Hizmet Komisyonları başlığı altında, “5 Mart 2019’dan itibaren geçerli olacak yeni tarifenin kapsamına ve içeriğinde yer alan Periyodik Hizmet Komisyonu detaylarına ve diğer komisyon detayı aşağıdadır.” şeklinde davalı banka internet sitesinde açıklama yapıldığını, “kredi riski süresince tahsil edilen ücretler nakdi krediler – kredi riski süresince tahsil
edilen periyodik hizmet bedeli, yeni periyodik hizmet bedeli minimum 300,00 TL– maksimum 30.000,00 TL arasında tahsil edildiğini, 3 ayda bir periyodik olarak alındığını,
emsal bankalardan gelen “Periyodik Hizmet Komisyonu” ile ilgili cevaplarda; Periyodik Hizmet Komisyonu alan bankaların;….Bankası A.Ş.’nin standart bir kesinti bulunmadığını, kredi tutarı, işlem tarihi, piyasa koşulları gibi çok sayıda faktörün etkisiyle belirlendiğini ve bu nedenle emsal teşkil edecek bir işlem bulunmadığını, …. … A.Ş.’nin 1 Nisan 2020 tarihinden itibaren “Periyodik Değerlendirme Ücreti” alındığını, daha öncesinde 3 ayda bir mak. 30.000,00 TL olmak kaydıyla ticari kar
merkezli müşterilere uygulandığını, T.E….Ş.’nin “Dönemsel Hizmet Komisyonu” olarak minimum 3.000,00 TL maksimum
5.000,00 TL ticari müşterilerden alındığını, bankalar arasında farklı uygulamalar bulunduğunu, standart bir ücretin alınmamasından dolayı emsal banka ortalaması alınamadığını, taraflar arasında akdedilen, sözleşme öncesi bilgi formu, Bankacılık Hizmet Sözleşmesi, GKS’ nin;
davacı tarafından imzalanmış olması, sözleşmenin 8. maddesinde faiz, komisyon, vergi, fon ve masraflar bölümünde, ücret alınacağının belirtilmiş olması, bankaca düzenlemenin ve İnternet sayfasında dava konusu kesintinin yer alması nedeniyle, davacının bu uygulamadan habersiz olduğunun kabul
edilemeyeceği düşüncesinde olduklarını,
açıklanan yasalar, tebliğ ve yönetmelikler, taraflar arasında
imzalanan sözleşme değerlendirildiğinde; davacı tarafından yapılan davaya konu komisyon kesintisinin, müzekkereye cevap veren bankaların uygulamaları da dikkate alındığında yasalara ve bankacılık uygulamalarına aykırı olmadığı yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Tüm Dosya Kapsamı Değerlendirildiğinde; Davacı ile davalı arasında bulunan kredi sözleşmesine istinaden davalı banka tarafından 2 kez toplam 10.500,00-TL’lik Periyodik Hizmet Komisyonu adı altında kesildiği iddia olunan masrafın iadesine ilişkin alacak davası olduğu, Bankacı bilirkişi tarafından tanzim edilen 27/04/2021 ve 02/02/2022 tarihli rapor kapsamında dava konusu borcun; davacı …’a ait TR24 … ıban no.lu TL hesabının tetkikinde; … A.Ş.’nin davacı …’a ait 27.08.2018 – 27.08.2019 tarihleri arası hesap hareketleri incelendiğinde; 09.08.2019 tarih Periyodik Hizmet Komisyonu, 101143396 dekont numaralı, 5.250,00 tutarlı, 08.08.2019 tarih Periyodik Hizmet Komisyonu, 100640331 dekont numaralı 5.250,00
tutarlı, davacının hesabından alınan toplam 10.500,00 TL’nin, “Periyodik Hizmet Komisyonu” adı altında “iki ayrı krediye” istinaden hesaptan düşüldüğü, yeni periyodik hizmet bedelinin 300,00 TL– 30.000,00 TL arasında tahsil edildiği, 3 ayda bir periyodik olarak alındığı, emsal bankalardan gelen cevaplarda; Periyodik Hizmet Komisyonu alan bankaların; …. Bankası A.Ş.’nin standart bir kesintisinin bulunmadığı, …A.Ş.’nin 1 Nisan 2020 tarihinden itibaren “Periyodik Değerlendirme Ücreti” alındığı, daha öncesinde 3 ayda bir maksimum 30.000,00 TL olmak kaydıyla ticari kar
merkezli müşterilere uygulandığı, T.E….Ş.’nin “Dönemsel Hizmet Komisyonu” olarak 3.000,00 TL-
5.000,00-TL ticari müşterilerden alındığı, bankalar arasında farklı uygulamalar bulunduğu ve standart bir ücretin alınmamasından dolayı emsal banka ortalamasının da alınamadığı, davacı tarafından imzalanan Genel Kredi Sözleşmesinin 8. maddesinde faiz, komisyon, vergi, fon ve masraflar bölümünde, ücret alınacağının belirtilmiş olması, bankaca düzenlemenin ve internet sayfasında dava konusu kesintinin yer alması nedeniyle, davacının bu uygulamadan habersiz olduğunun kabul edilemeyeceği açıklanan gerekçe ve dosya kapsamına göre ispatlanamayan davanın reddine karar vermek gerekmiş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE ;
2-Harçlar yasası gereği alınması gereken 80,70-TL karar ve ilam harcının, peşin yatırılan 179,32-TL peşin harçtan mahsubu ile arta kalan 98,62-TL’nin karar kesinleştiğinde talep halinde davacı yana İADESİNE
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 5.100,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Yargılama giderlerinden sayılan 1.320,00 TL arabuluculuk masrafının davacıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.05/04/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır