Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/652 E. 2021/1076 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/652 Esas – 2021/1076
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/652
KARAR NO : 2021/1076

BAŞKAN : ….
ÜYE :…
ÜYE : …..
KATİP : ….

DAVACILAR : 1- … -TC Kimlik no- 1…
2-… -TC Kimlik no-….
VEKİLİ : Av. ….. UETS

DAVALI :… VE SAĞLIK MALZEMELERİ SANAYİ VE TİCARET ANONİM ŞİRKETİ -….UETS
VEKİLİ : Av. …. UETS
DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)
DAVA TARİHİ : 29/11/2019
KARAR TARİHİ : 29/12/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacılar vekili dilekçesinde özetle; müvekkili …’nun… ve Sağlık Malzemeleri San.ve Tic.AŞ’nin 5.500.000,00.-TL.tutarındaki toplam sermayesinin % 5’ine tekabül eden 275.000,00.-TL.tutarındaki payın, müvekkili …’nun ise %2,5’ine tekabül eden 137.500,00.-TL.tutarındaki payın sahibi olup davalı şirketin 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul toplantısına müvekkili adına vekaleten iştirak edildiğini, toplantıda alınan 3,4,5,6,7,8,9 no.lu genel kurul kararlaraının yasaya,ana sözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı olması ve gerçeği yansıtmaması sebebiyle muhalif kalınıp ve bu muhalafetin TTK.nun 445. maddesi uyarınca genel kurul toplantı tutanağına işlendiğini, anılan kararların kanuna, ana sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırılığı nedeniyle iptali gerektiğini, 6102 sayılı TTK.nun 446 maddesi uyarınca müvekkillerinin vekilleri aracılığı ile toplantıda hazır bulunup karara olumsuz oy verip muhalefetini de toplantı tutanağına geçirttiğini, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 3 no.lu kararı ile oylanan Yönetim kurulu Faaliyet Raporuile 5no.lu kararı ile oylanan2018 yılı bilanço ve Gelir tablolarının gerçeği yansıtmadığından bu kayıtların kabul edilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin TTK.nun 437. maddesi kapsamında bilgi alma haklarını kullanmak üzere Olağan Genel Kurul toplantısı öncesi davalı şirkete müracaatla Bursa 10.Noteliği’nin 21.10.2019 tarih ve…yevmiye no.lu ihtarnamesine konu olan hususlarda davalı şirketten bilgi ve belge talep edilmiş ise de kendilerine yalnızca 2018 yılı bilanço ve gelir tablosu, yönetim kurulu faaliyet raporu, denetim raporu, yönetim kurulu kar dağıtım önerisi verildiğini, ancak bilgi edinme kapsamında sormuş oldukları diğer soruların ise yanıtsız bırakıldığını,şirkete ait ticari sır teşkil ettiği ve toplantı tutanağının şirkete ait herkese açık web sitesinde yayınlandığı gerekçesi ile verilmediğini, şirket karlılığının azaltıldığını, gelirlerin düşürüldüğünü, şirkette resmi kayıtlar dışında gayri resmi kayıtlar tutulduğunu, şirket kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı iddiasıyla Bursa 1.ATM.nin 2018…esas sayılı dosyası ile yönetim Kurulu üyelerinin sorumluluğu davası açıldığını ve tüm bu hususların da orada dava konusu olduğunu, ancak anılan dava dosyasına da mahkemece istenen bilgi ve belgelerin sunulmayıp yalnızca bağımsız denetim raporunun sunulduğunu, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 6 no.lu kararı ile oylanan Yönetim Kurulu üyelerinin ibrasına yönelik kararın usul ve yasaya, afaki iyiniyet kurallarına aykırılık teşkil ettiğinden iptali gerektiğini, Yönetim Kurulu üyelerinin davalı şirketin içini boşaltmaya yönelik gayriresmi olduğunu düşündükleri gelirleri şirkete kendi adına borç vermekte ve sermaye şeklişeklinde koymak suretiyle hem şirketi hem de vergisel anlamda devleti zarara soktuklarını,SGK.lı personel maaşları ile, doktor maaşlarının gerçeği yansıtmadığını, doktorlara ödenen ücretlerin diğer özel sağlık kurumlarına nazaran çok düşük bedeller olup bu durumun da doktorlara ödenen gayri resmi bedeller olduğunu gösterdiğini, ayrıca yine SGK.’dan alınan muayene ücretleri ile hastalara fatura edilebilecek muayene ücretleri ve oranları hukuki düzenlemelerle belirliyken ve ancak SGK.’dan alınan muayene ücretinin ¾ oranında fazlası hastalara fatura edilebilirken hastalardan daha fazla oranda ve tutarda ödeme alındığı düşünüldüğünde elde edilen gelirin bilançolarda gözükmemesi ve bağımsız denetçi raporlarında yer almamasının düşündürücü olup bu durumun vergi ziyaına da sebep olduğunu, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın 7.no.lu kararı ile oylanan kar ve kazanç payları oranlarının belirlenmesine yönelik oylama, kar ve kazanç payları gerçeği yansıtmadığından ve ana sözleşmeye aykırı olduğundan iptali gerektiğini, zira Anonim Şirketlerin kar elde etmek ve paylaştırmak ana amacına sahip olup ortaklar için de vazgeçilmez haklardan olduğunu, ayrıca şirket ana sözleşmesinin 12. madesi ile net dönem karından her yıl %’5’inin genel kanuni yedek akçeye ayrıldığını, kalan miktarın %5’inin pay sahiplerine dağıtılacağının düzenlendiğini, buna aykırı olarak oluşturulan kararın gerçeği yansıtmayıp iptali gerektiğini, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 8.no.lu kararı ile oylanan TTK.nun 395 ve 396 maddesine göre Yönetim Kuruluna yetki verilmesine dair kararın haksız rekabet teşkil edecek nitelikte bulunduğundan ve şirket ortaklarının menfaatini zedelediğinden öte yandan bu maddenin oylamasına Yönetim Kurulu üyeleri de katıldığından iptali gerektiğini, ayrıca … Sağlık Gurubu adı altında 3 tane Sağlık kuruluşu işletilmekte olup bu hastalerin… Hastanesi, …Hastanesi, … İnegöl Hastanesi ile … OSGB olup davalı şirketin Yönetim Kurulu üyelerinin … Gurubu altında işletilen diğer Hastaneleri işleten şirketlerin de Yönetim Kurulunda olup Yönetim Kurulu üyelerinin A.Ş’nin faaliyetine giren konularda rekabet yasağını kaldıracak şekilde izin verilecek olmasının hasta potansiyelini azaltacak ve şirkete zarar verecek nitelikte olduğunu ve iptali gerektiğini, 31/10/2019 tarihli tarihli olağan genel kurul toplantısının 9 no.lu kararı ile oylanan tekliflerin değerlendirilmesine yönelik kararın da usul ve yasaya aykırı bulunduğundan iptali gerektiğini, Genel Kurulun 9. maddesi ile bağımsız denetçi olarak 2018 yılı dönemine ait bağımsız denetim raporu düzenleyen firma olarak … Bağımsız Denetim Danışmanlık AŞ.’nin seçilmesine oy çokluğu ile karar verildiğini, ancak bağımsız denetçilerin düzenlediği bağımsız denetim raporunun kendilerine verilen bilgi ve belgelerin gerçeği yansıtmaması sebebeiyle şirketin mali durumunu gerçek bir şekilde ortaya koymadığını, bu nedenle tarafsız ve bağımsız büyük bir denetim kuruluşu ile çalışılması istendiği halde bu talebin reddine karar verildiğini, anılan bu kararın da sözleşmeye, kanuna ve dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil ettiğinden iptali gerektiğini belirterek davanın kabulüne ve usul,yasa ve afaki iyi niyet kurallarına aykırılık teşkil eden 31.10.2019 tarihli Genel Kurulun 3,4,5,6,7,8,9 no.lu kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili davaya cevap dilekçesi ile, açılan iş bu dava ile müvekkili şirketin maddi ve manevi zarar uğrayacağını, bu nedenle davacı yanın TTK.nun 448/3 maddesi uyarınca teminat yatırmasına karar verilmesini talep ettiklerini, davacı tarafın iddia ettiği alınan Genel Kurul Kararlarının kanun,esas sözleşme ve dürüstlük kurallarına aykırılık teşkil etmeyip böyle bir karar alınmasının da söz konusu olamadığını, davacının dava dilekçesinde sözünü ettiği,Genel Kurul Toplantısının 3 no.lu kararı ile oylanan Yönetim Kurulu faaliyet raporu ile 5 no.lu kararı ile oylanan 2018 yılı bilanço ve gelir tablolarının gerçeği yansıtmadığı iddiasını kabul etmediklerini, bununla birlikte davacının dava dilekçesinde belirttiği TTK.nun 437. maddesinde belirtilen bilgi edinme hakkının kısıtlanmasının da gerçeği yansıtmadığını, TTK.nun 437/4 maddesi ile dahi kanunun ortakların şirkete ait ticari defter ve yazışmalarının pay sahiplerini ilgilendiren kısmını inceleme hakkını Genel Kurulun açık izni veya Yönetim Kurulu’nun bu konuda alacağı kararın varlığına bağladığını, davalı şirket tarafından davacının bu taleplerine ticari sır oluşturduğundan bahisle Genel Kurul tarafından izin verilmediği bu durumun da şirketin menfaatine olduğunu, bunun yanı sıra davacı … tarafından davalı şirket mali işler müdürü …’a 15.10.2019 tarihinde mail atılmak suretiyle birtakım bilgi ve belgeler talep edildiğini, davacının bu talebine karşı ise 24.10.2019 tarihinde mail yolu ile cevap verilerek davacının istediği bir takım belgelerin davacıya mail yolu ile gönderildiğini, davacının buna rağmen Bursa 10.Noterliği’nin 21.10.2019 tarih ve …. yevmiye numaralı ihtarnamesinin kötüniyetli olarak gönderilmiş olup bu ihtarnameye cevaben müvekkili tarafından Bursa 10.Noterliği’nin 25.10.2019 tarih ve….yevmiye numaralı ihtarnamesi gönderilerek istenenen belgelerin kendisine mail yolu ile gönderilmiş olduğunu, aynı zamanda talep ettiği belgelerin şirket nezdinde klasör halinde hazır olduğunu ve davacıların incelemesine hazır olduğunun bildirildiğini davacıların bu sebebe dayalı olarak dava açmasının yerinde olmayıp konuyu düzenleyen TTK.nun 437/5 maddesi ile “Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, erteleme ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi reddi izleyen 10 gün içinde şirket merkezinin bulunduğu yerdeki Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurabilir…Mahkeme, kararı bilginin Genel Kurul dışında verilmesi talimatını ve bunun şekşini de içerebilir…Mahkemenin kararı kesindir.”düzenlemesine yer verilmiş olup davacıların süresi içinde bu hakkını kullanmadıkları açık olup, buna yönelik iptal talebinde bulunmalarının yerinde olmadığını, davacıların Yönetim Kurulunun ibrasına yönelik Genel Kurul kararının iptali talebinin de yerinde olmadığını, 31.10.2019 tarihli Genel Kurulda şirketle ilgili tüm konuların konuşulup şeffaf bir şekilde ortaya konulup ortaklardan hiç bir bilginin de gizlenmediği gibi yanlış billgi verilmesinin de söz konusu olmadığı,anılan kararların objektif iyi niyet kurallarına, esas sözleşmeye ve yasaya uygun olduğu, Bursa 1.ATM.nin 2018…esas sayılı dosyasına konu davanın şirket aleyhine değil Yönetim Kurulu aleyhine açıldığını, bahsedilen sorumluluk davasına ilişkin hiç bir husususun bu davada dinlenmesinin olanaklı bulunmadığını, Genel Kurulda iyiniyet kurallarına aykırı olarak alınmış hiç bir karar bulunmayıp davacıların bu iddiasının reddi gerektiğini, müvekkili şirketin yönetiminde her hangi bir usulsüzlük söz konusu olmayıp davacıların Genel Kurul Kararının iptalini talep etmelerinin yersiz olduğundan açılan ve yerinde olmayan davanın reddine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLER VE GEREKÇE:
Dava, genel kurul kararı iptali davası açılması nedeniyle iptali istenilen kararların kanuna, sözleşmeye ve dürüstlük kurallarına aykırılığının söz konusu olup olmadığı, iptalinin gerekip gerekmediği, davanın hak düşürücü süre içinde açılıp açılmadığına ilişkindir.
Mahkememizce dava dosyası, ibraz edilen deliller ve davalı şirkete ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde Bir SMM, Bir Sayıştay Denetçisi, Bir Mali Hukukçu aracılığı ile inceleme yapılarak; davalı şirkete ait 2018 yılı faaliyet döneminin görüşüldüğü 31/10/2019 tarihli genel kurul toplantısının 3, 4 , 5, 6, 7, 8, 9 karar nolu maddelerinin iptali istemi ile açılan dava olduğu hususu değerlendirilerek; 2018 yılı bilanço kayıtlarının, gelir tablosunun, özel denetçi raporu kayıtlarının gerçeğe uygunluğu değerlendirilerek kayıt dışı işlemlerin bulunup bulunmadığı, fiktif kayıt olup olmadığı, ortalara borçlar ve alacaklarının neden ibaret olduğu, 2018 yılına ait ayrılan kanuni yedek akçe ve fazlasının neden ibaret olup; bu konudaki ana sözleşme hükümleri ve şirketin mali yapısı, borçları, kredi tutarları dikkate alınarak dağıtılmasına karar verilen karın uygun olup olmadığı, yönetim kurulunun şirketi zararlandırıcı eylem ve işlemlerinin bulunup bulunmadığı, yönetim kurulu faaliyet raporunun gerçeğe uygun bulunup bulunmadığı , yönetim kurulu üyelerinin TTK’nun 395 ve 396.maddeleri uyarınca yetki verilmesine, davalı şirket ile haksız rekabet yaratıp yaratmayacağı hususlarının kayıtlara dayalı olarak inceleme konusu yapılarak rapor tanzim edilmesi istenmiş, bilirkişi kurulunun 11/02/2021 tarihli raporunda; dava dosyası ile dosyada mevcut bilgi ve belgeler ile şirket tarafından
bilirkişi kuruluna tevdi edilmiş olan belgelerin yapılan incelemesinde; …Özel Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Anonim
Şirketi.’nin 2018 yılı bilanço kayıtlarının, gelir tablosunun, özel denetçi raporu kayıtlarının, 2018 dönemine ait Yeminli Mali Müşavirlik tam tasdik raporunun kanun ve mevzuatlara uygunluğu görülmüş, şirketin 2016-2017 yıllarına ait genel kurul toplantısının 30.10.2018 tarihinde saat 17.00 de …. adresinde
yapıldığı, bununla ilgili 21.11.2018 tarih 9707 Sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin ….Sayfasında yayınlandığı, 2018 yılı genel kurul toplantısı ile ilgili 31.10.2019 saat 17.00 de …. adresindeki şirket merkezinde yapılacağına dair 09.10.2019 tarih 9926 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin …Sayfasında genel kurul toplantısına davet’in yayınlandığı görülmüş, 31.10.2019 tarihli genel kurul toplantısının mad 6 da şirketin 2018 yılı karı
(Şirketin geçmiş yıl zararları mahsup edildikten sonra kalan) 681.261,32 TL. sından şirketin ana sözleşmesi gereğince, %5 (34.063,07 TL.) Genel Kanuni Yedek akçe ayrılmasına kalan tutardan, TTK. Gereğince, %5 oranında (275.000,00 TL brüt) pay sahiplerine kar payı olarak 2019 yılı sonuna kadar dağıtılmasına son kalan tutarın ( 372.198,25 TL) olağan üstü yedek akçe olarak ayrılmasına 750 red oyuna karşılık 8120 kabul oyu ile karar verildiği, şirketin banka kredi borçlarına ait muavin defter dökümlerinin bulunduğu, 2018 yılı bilançosunda kısa vadeli mali borçların 340.146,86 TL., uzun vadeli mali borçların
17.349.773,32 TL olduğu görülmüş, 2018 yılına ait mali verilerin incelenmesi için Yeminli Mali Müşavir …
ile tam tasdik sözleşmesi yapılmış olup; ayrıca yine 2018 dönemi ile ilgili … Bağımsız
Denetim Danışmanlık A.Ş. ne finansal tablolar ile ilgili bağımsız denetim yaptırdığı, YMM Tam
Tasdik Raporu ve Bağımsız Denetim Raporu sonuçlarında şirketin finansal tabloları(Bilanço-
gelir tabloları) hakkında olumsuz bir görüşün bulunmadığı görülmüş, 2018 yılına ait yönetim kurulu faaliyet raporunun, kayıtlara uygun olarak
tanzim edilmiş olduğu görülmekle adı geçen raporun tanziminde gerçek dışı işlemlerin
bulunmadığı, herhangi bir fiktif kayıt olmadığı, 2018 yılı bilanço ve ayrıntılı gelir tablosuna
göre, ortaklara borçlar hesabının 6.648.310,50 TL olduğu ve bu miktarın Ortaklara borçlar
hesabına ait muavin defter kayıtlarıyla uyumlu olduğu,
davalı şirketin 31.10.2019 tarihinde yapılan 2018 yılı Olağan Genel Kurul toplantısına
davetleri TTK’nın hükümlerine göre yasal süreler içerisinde yaptığı, davacı tarafından iptali istenen Gündemin 3. Maddesinde davalı şirketin gerçek mali
ve iktisadi durumunu yansıtmadığı belirtilmiş ise de, davalı şirketin Bilanço ve Gelir
Tablolarında yer alan kayıtların şirketin Ticari defter ve kayıtları ile örtüştüğü, davacı tarafından iptali istenen Gündemin 5. Maddesinde belirtilen hususlar
değerlendirildiğinde ise; TTK’nu 437/1 md. Şirket ortaklarının bilgi alma hakları ve bu
hususun nasıl yapılması gerektiği hususu düzenlendiği, davacı vekilleri aracılığıyla
Bursa 10. Noterliği aracılığıyla çekilmiş bulunan 21.10.2019 tarih ….yevmiye
numaralı ihtarnamesinde bir takım belgelerin kendilerine verilmesi hususu belirtilmiş ise de davalı vekili tarafından çekilen Bursa 10.Noterliğinin 25.10.2019 tarih ve
046634 yevmiye numaralı ihtarnamesinde belgelerin istenilmesi durumunda şirket
bünyesinde incelenebileceği belirtilmiş olup davacı tarafından davalının bu talebi
kullanılmadığı, davacı tarafından iptali istenen Gündemin 6. Maddesinde Yönetim Kurulu Üyelerinin
İbrasına ilişkin madde de Yönetim Kurulu üyelerine karşı Bursa 1. Asliye Ticaret
Mahkemesinde Sorumluluk davası olduğu belirtilmiş ise de dava dosyası içerisinde
Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından gönderilen dosya sureti incelendiğinde,
davanın sorumluluk davası olduğu ve davanın derdest olduğu görülmüş olup bu
bekletici sebep yapılıp yapılmaması hususunun mahkememize ait olduğu beyan edilmiş, davacı tarafından iptali istenen Gündemin 7.Maddesinde belirtilen husus
incelendiğinde; karın dağıtılmasına ilişkin dağıtım şeklinin TTK’nın hükümlerine uygun
olduğu görülmüş, …Özel Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Anonim
Şirketi’nin 2018 faaliyet yılı olağan Genel Kurul Toplantısının 31.10.2019 tarihinde yapıldığı,
Genel kurul toplantısı ile ilgili toplantıya ait çağrının; kanun ve esas sözleşmede öngörülmüş
olduğu üzere; toplantı gün toplantı saati ve yeri ve gündeminin bildirilmesi suretiyle Türkiye
Ticaret Sicil Gazetesi’nin 09.10.2019 tarih 9926 sayılı Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin….
Sayfasında Genel Kurul Toplantısına Davet’in yayınlandığı, 04.10.2019 tarihinde şirketin
internet sitesinde ve ayrıca nama yazılı pay sahiplerine 04.10.2019 tarihinde iadeli taahhütlü
mektupla bildirilmiş olduğu,
şirket ana sözleşmesi ve Ana sözleşme değişikliğinin yayımlandığı ticaret sicil
gazeteleri, pay defteri, 2018 yılı Yönetim Kurulu faaliyet raporu, 2018 yılı Bağımsız Denetçi
Raporu, 2018 yılı Bilanço ve Gelir Tablosu, Yönetim Kurulunun kar dağıtım teklifi, gündem ve
hazır bulunanlar listesinin toplantı yerinde hazır bulunmuş olduğu,
hazır bulunanlar listesinin tetkikinde;
hisse senetlerinin nama yazılı olduğu,
şirketin 10.000 (On bin) paydan müteşekkil toplam 5.500.000,00 TL itibari değerinin;
itibari değeri 2.103.200 olan 3824 payın asaleten, İtibari değeri 2.275.300 TL olan 5046 payın
vekaleten olmak üzere toplam itibari değeri 4.878.500 olan 8870 adet hissenin toplantıda
temsil edildiği ve böylece gerek kanun ve gerekse esas sözleşmede öngörülen asgari toplantı
nisabının mevcut olduğunun anlaşılarak, Genel Kurul Toplantısının yapılmış olduğu
görülmüş, dava konusu olan
davalı şirkete ait 2018 yılı faaliyet döneminin görüşüldüğü 31.10.2019 tarihli genel kurul
toplantısının 3,4,5,6,7,8,9 Karar Nolu maddelerinin görüşülerek karara bağlanmasında,
herhangi bir usulsüzlüğün bulunmadığı;
ayrıca Yönetim Kurulu Faaliyet Raporunun da yine kanun ve mevzuatta
belirtilmiş olan kriterler doğrultusunda ve kayıtlar sonucu tanzim edilmiş bulunan Mizan ve
Bilançolarda belirtilmiş olan kayıtlar nazara alınarak gerçeğe uygun olmak üzere tanzim
edilmiş olduğu da görülmüş, …Özel Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Malzemeleri Sanayi ve
Ticaret Anonim Şirketinin 31.10.2019 tarihinde yapılan 2018 faaliyet yılı olağan genel kurul
toplantısında gündem maddelerinde belirtilmiş olan hususlar hakkında alınmış olan genel kurul kararlarının iptalini gerektirecek herhangi bir usulsüzlüğün bulunmadığı, bu nedenle
davacı tarafın iddialarının yersiz olduğu bildirilmiştir.
Mahkememizin 10/03/2021 tarihli oturumunda Bursa 1.ATM’nin 2018…Esas sayılı dosyasının karara çıktığı ve gerekçeli kararının yazıldığı anlaşılmakla, bilirkişi raporu ile gerekçeli kararın birer örneğinin çıkartılarak gönderilmesinden sonra dosyanın yeniden aynı bilirkişi heyetine tevdii ile itirazlar doğrultusunda ek rapor düzenlenmesinin ve raporun düzenlenmesi esnasında mahkememiz önceki celse inceleme ara kararında yazılı olan hususlara dikkat edilerek ve defter ve kayıtlar üzerinde yerinde ve belgelere dayalı inceleme yapılarak rapora da bu şekilde yansıtılmak sureti ile ek rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş ve bilirkişi kurulundan ek rapor alınmıştır. Bilirkişi kurulu ek raporunda öncelikle davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazlarının hangi noktalarda toplandığını irdelemiş ve davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazlarının, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 3 nolu ara kararı ile oylanan
Yönetim Kurulu faaliyet Raporu ile 5 nolu kararı ile oylanan 2018 yılı Bilanço ve Gelir
Tablolarının gerçeği yansıtmadığı, eksik inceleme ve araştırma ihtiva eden bilirkişi
raporunun hükme esas alınamayacağını, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 6 nolu kararı ile oylanan Yönetim
Kurulu üyelerinin ibrasına yönelik kararın usul ve yasaya , afaki iyiniyet kurallarına
aykırılık teşkil ettiğinden bu yönde her hangi bir bilimsel inceleme içermeyen bilirkişi
raporunun kabulünün mümkün olamayacağını, 31.10.2019 tarihli olağan Genel Kurul Toplantısının 7 nolu kararı ile oylanan kar ve
kazanç payları oranlarının belirlenmesine yönelik oylama, kar kazanç payları gerçeği
yansıtmadığından ve ana sözleşmeye aykırı olduğundan iptalinin gerektiği, Kar
dağıtılmasına ilişkin dağıtım şeklinin TTK’ ya uygun olduğu yönünde tanzim edilen
bilirkişi raporunun kabulünün mümkün olmadığını, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul toplantısının 8 nolu kararı ile oylanan TTK’nın
395 ve 396 md. Göre yönetim kuruluna yetki verilmesine dair kararın haksız rekabet
teşkil edecek nitelikte olduğundan şirket ortaklarının menfaatini zedelediğinden
iptalinin gerektiğini, 31.10.2019 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının 9 nolu kararı ile oylanan tekliflerin
değerlendirilmesine yönelik kararın usul ve yasaya aykırı olduğundan iptalinin
gerektiğini bildirdiğini tespit etmişler, 07/07/2021 tarihli ek raporda; Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018…E sayılı dosyasındaki davanın Sorumluluk
davası olduğu, Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2019/…. E. Sayılı dosyasındaki davanın
Genel Kurul Kararının İptaline yönelik olduğu, her iki davadaki taleplerinin birbirinden farklı
sonuç doğuracağı ve heyet raporumuzdaki tespitlerimiz açısından değişikliğe neden
olmayacağı kanaatine varıldığını, ortaklık yapısı ve sermaye pay oranlarının incelenmesi ile 1-…2174 1.195.700,00 ASALETEN, 2-…. 1603 881.650,00 VEKALETEN, 3-…. 1603 881.650,00 VEKALETEN,4…. 750 412.500,00 ASALETEN, 5-…. 500 275.000,00 VEKALETEN , 6-…. GÜL 500 275.000,00 KATILMADI , 7-… 500 275.000,00 VEKALETEN , 8-…. 390 214.500,00 VEKALETEN, 9….330 181.500,00 KATILMADI, 10-…. 300 165.000,00 ASALETEN , 11-…. 300 165.000,00 ASALETEN, 12-….300 165.000,00 KATILMADI , 13-….250 137.500,00 VEKALETEN , 14- ….200 110.000,00 ASALETEN , 15-…. 200 110.000,00 VEKALETEN, 16-…. 100 55.000,00 ASALETEN
10000 5.500.000,00
İtibari değeri 5.500.000,00.-TL olan sermayenin;
Asaleten Katılanlar: 1.690.000,00.-TL
, Vekaleten Katılanlar: 3.188.500,00.-TL
, Katılmayanlar: 621.500,00.-TL
iptali istenen maddelerin 750 red oyuna karşılık 8120 kabul oyu ile kabul edildiği Genel Kurul
toplantı tutanaklarından anlaşılmakta olduğunu, davacı vekilinin bilirkişi raporuna vermiş olduğu itiraz dilekçesindeki iddialarının ise taraflarınca hazırlanan kök raporda irdelenmiş olup bu iddiaların karşılığının başka bir davanın konusu
olabileceği kanaatinde bulunduklarını ve kök rapordaki görüş ve kanaatlerini değiştirecek
nitelikte olmadığını beyan etmişlerdir.
Mahkememizin 22/09/2021 tarihli oturumunda dosyaya rapor ibraz eden bilirkişi heyeti tarafından düzenlenen kök ve ek raporlar ile genel kurul kararlarının iptalini gerektirir bir usulsüzlük bulunmadığı yönünden rapor tanzim edilmiş ise de davacı iddialarının bilançonun ve yönetim kurulu faaliyet raporunun gerçek kayıtlara uygun olmadığı, netice itibariyle yönetim kurulu faaliyet raporu ve bilançonun oylanmasına dair kararın ve yönetim kurulunun bu kapsamda ibra edilmesine dair kararın yerinde olmadığı, kar payı dağıtımına ilişkin 7. Maddenin de bilançonun gerçeği yansıtmadığından yerinde olmadığı, yönetim kuruluna TTK’nun 395 ve 396 maddeleri uyarınca yetki verilmesinin haksız rekabete yol açacağı yönünden itiraz ve davalı bulunmakla yönetim kurulu üyeleri hakkında Bursa 1. ATM nin 2018…esas sayılı dosyası ile 88.883,10.-TL tutarında sorumlulukların da hükmedildiği anlaşılmakla anılan dava dosyası ve içerisinde sunulan bilirkişi raporu içeriği de dikkate alınarak bilanço, gelir tablosu ve yönetim kurulu yıllık faaliyet raporunun gerçeği yansıtıp yansıtmadığı kayıtlarda usulsüzlük bulunup bulunmadığı bu kapsamda ibranın yerinde olup olmadığı, TTK 395 ve 396 maıddeleri uyarınca Yönetim Kuruluna verilen yetkinin haksız rekabet oluşturup oluşturmayacağı şirketin mali yapısı ve kayıtlarına göre TTK hükümleri ve ana sözleşme uyarınca karın dağıtılmasına dair alınan genel kurul kararına ilişkin maddenin uygun olup olmadığı konularında daha önce ibraz edilen bilirkişi raporu yeterli inceleme ve açıklamaları içermediğinden bu kez mahkememizce oluşturulacak önceki bilirkişi heyeti dışında 1 YMM, bir nitelikli hesaplamalar uzmanı ve bir SMM tarafından dosya kapsamına uygun şirket kayıtlarına dayalı inceleme yapılarak rapor tanzim edilmesinin istenmiş ve bilirkişi kurulunun 30/11/2021 tarihli raporunda; davalı …Özel Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş.’nin 31.10.2019 Tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının usul ve yasaya uygun olarak toplandığı, Toplantı Günü, Toplantı Saati ve Toplantı Yeri ile Genel Kurul Toplantısının Gündeminin bildirildiği Genel Kurul Toplantısına Davetin 04.10.2019 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin ….Sayfasında yayınlandığı, Nama yazılı pay sahiplerine 04.10.2019 Tarihinde iadeli taahhütlü mektupla davetin yapıldığı, yine 04.10.2019 tarihinde de şirketin internet sitesinde davetin ilan edildiği hususunda ihtilaf bulunmadığı, davacı ortakların vekilleri marifetiyle Genel Kurula katıldıkları, gündem maddelerinin görüşmelerine katıldıkları, söz alarak muhalefet ettikleri, muhalefet şerhlerini Genel Kurul Tutanağına geçirttikleri ve iptali istenen kararlara ret oyu kullandıkları, İptali istenen 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9 Nolu Genel Kurul toplantı ve karar nisaplarının sağlandığı, iptali istenen kararlara ilişkin oy nisapları yönünden butlanı gerektiren bir durum bulunmadığı, şirket kayıtlarının gerçekliği yönünden Yapılan İnceleme ve Tespitler sonucunda; şirketin 01.01.2018-31.12.2018 tarihleri arası kesin mizanı, 2018 Yılı Kurumlar Vergisi Beyannamesi ekinde yer alan bilanço ve gelir tablosunun birbiri ile uyumlu olduğunun görüldüğü, ayrıca 2018 Yılı Kurumlar Vergisi Matrahının Yeminli Mali Müşavirlik tasdik raporu ile tasdik edilmiş olduğu, 2018 Hesap Dönemine ilişkin finansal tablolarının denetlenmesi sonucu hazırlanan Bağımsız Denetim Raporunca olumlu görüş bildirildiğinin anlaşıldığı, 2018 yılına ilişkin olarak şirket yönetim kurulunca hazırlanan faaliyet raporundaki verilerin 31.12.2018 tarihli bilanço-gelir tablosu, Yeminli Mali Müşavir tasdik raporu ve bağımsız denetim raporuyla uyumlu olduğunun görüldüğü, davacı ortaklar vekilinin, hem iptal sebebi hem de ilk bilirkişi raporuna karşı yaptığı itirazlarda genel olarak ileri sürdüğü iddia ve konunun; bilanço ve gelir tablosunun gerçeği yansıtmaması, şirket karlılığının azaltılması, gelirlerin düşürülmesi, gayri resmi kayıtlar tutulduğu ve şirket kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı yönünde olmakla birlikte, gayri resmi kayıtların içeriğine ve ne tür bir ortamda tutulduğuna dair bir veri sunulmamış olduğu, Gayrı resmi kayıtların varlığının ve tutarının tespit edilebilmesi için bu kayıtlara ilişkin inceleme ve araştırma yapmaya uygun verilerin mahkemeye sunulmuş olması gerekliliğinin sayın Mahkemenizin takdirinde bulunduğu, dava dosyasındaki veriler uyarınca bu konuya ilişkin tespit yapma imkanı bulunmadığı, davacılar tarafından iptali istenen kararlardan, kar payı dağıtımına ilişkin “7” Nolu Karara konu Kanuni Yedek Akçe ayrılması, Olağanüstü Yedek Akçe ayrılması ve kalan karın ortaklara dağıtılması hususları, TTK. Hükümlerine uygun olduğu gibi, 2018 yılına ilişkin olarak şirket yönetim kurulunca hazırlanan faaliyet raporundaki verilerin 31.12.2018 tarihli bilanço-gelir tablosu, Yeminli Mali Müşavir tasdik raporu ve bağımsız denetim raporuyla uyumlu olduğu, iptali istenen 7. Genel Kurul Maddesindeki, şirketin 2018 Yılı Karından, geçmiş yıl zararlarının mahsup edilmesinde kanuna ve dürüstlük kurallarına aykırılık bulunmadığı, yine, kanun ve şirket ana sözleşmesi gereğince % 5 oranında Genel Kanuni Yedek Akçe ayrıldıktan sonra, ödenmiş sermayenin % 5’ i oranında 275.000,00 TL. (brüt) kar payının dağıtılması ve kalan 372.198,25 TL.’nin de Olağan Üstü Yedek Akçe olarak ayrılmasında, ortakların kar payı hakkına kavuşmasını engellemek gayesinin güdüldüğü ve dürüstlük kurallarına aykırı şekilde Kar dağıtımına karar verme yetkisinin genel kurul tarafından kötüye kullanılması olarak görülemeyeceği sonucuna varıldığı, şirket genel kurulunda alınan “7” nolu karar ile, geçen yıllar zararlarına mahsup yapıldıktan sonra Genel Kanuni Yedek Akçe ile Olağanüstü Yedek Akçeler ayrıldıktan sonra, kalan miktarın ortaklara kar olarak dağıtımına karar verildiğinden, ortakların kar payı talep etme haklarını ortadan kaldıran bir karardan bahsedilemeyecektir. Ayrıca, Olağanüstü yedek akçe olarak ayrılan 327.198,25 TL.’ nin miktar itibariyle makul olup, davalı şirketin ticari faaliyeti ve işleyişi açısından ortakların kar payı talep etme haklarını ortadan kaldıran nitelik taşımadığı, bu hususlar gözönüne alındığında, Kar Payı Dağıtımına dair “7” Nolu Genel Kurul Kararının iptali talebinin haklı olmadığı yönündeki değerlendirme ve kanaatimizi sayın Mahkemenizin takdirine sunulduğu, Yönetim Kurulu Üyeleri hakkında Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018…Esas sayılı dosyası ile açılan sorumluluk davasında gerçekleşen yargılama süreci ve sonucunda Yönetim Kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tesis edilen davanın kabulüne ilişkin kararın, Yönetim Kurulu Üyelerinin İbra edilmesine ilişkin “6” Nolu Genel Kurul Kararı ile Faaliyet raporunun okunup oylanmak suretiyle kabulüne ilişkin “3” maddesinin iptali sonucunu doğurmayacağı, Yönetim kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin karar, yasaya ve usule uygun olarak yapılan oylama sonucu alınmış olup, ibrası oylanan yönetim kurulu üyeleri doğru bir şekilde kendilerine ilişkin ibra kararının oylanmasında oy kullanmamış oldukları, Anonim şirketlerin Genel Kurullarında, Yönetim Kurulu üyelerinin ibra edilmesi yönünde oy kullanarak ibra kararı alan hissedarların, bu yöndeki iradelerini geçersiz kılacak şekilde, bir iptal kararı verilemeyeceği gibi, genel kurulda ibra kararına karşı olumsuz oy kullandığı halde muhalefet şerhi yazdırmayarak dava açma hakkını yitiren veya muhalefet şerhini yazdırarak olumsuz oy kullanan hissedarın yasal süresi içerisinde dava açmamayı tercih etmesi şeklinde ortaya çıkan iradesini ortadan kaldıracak sonuçlara yol açmasının mümkün bulunmadığı, şirket genel kurulunda alınan kararla, Yönetim Kurulu Üyelerinin ibra edilmesi, şirket tüzel kişiliğince dava açılmasına engel olacak ise de; azınlık hisselerine ve oy hakkına sahip olan hissedarların, gerek doğrudan uğradıkları zararlar için kendilerine tazmin edilmek ve gerekse şirket tüzel kişiliğinin uğradığı zararlar dolayısıyla sonuç olarak uğrayacakları dolaylı zararlara ilişkin olarak şirket tüzel kişiliğine tazmin edilmek üzere sorumluluk davası açabilmelerinin mümkün bulunduğu, bu nedenlerle; Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan sorumluluk davasında yapılan yargılama süreci ve sonucunda Yönetim Kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tesis edilen davanın kabulüne ilişkin kararın; Yönetim Kurulu Faaliyet Raporunun ve Yönetim Kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararların iptaline karar verilmesi sonucunu doğurmayacağı, T.T.K’nun 395 ve 396. mad.ne Yönetim Kuruluna yetki ve izin verilmesine” ilişkin karar, anılan madde hükümleri dikkate alındığında, yasal toplantı ve karar nisaplarına uygun olarak alınmış olduğundan, Yönetim Kurulu üyelerinin T.T.K. 395. ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri konusunda gerekli iznin verilmesine ilişkin “8” Nolu Genel Kurul Kararının iptali talebinin haklı olmadığı, Genel Kurul; Yönetim kurulu üyelerinin şirketle ticari işlem yapma yasağı ve şirketin konusuna giren işlerde rekabet yapma yasağının kaldırılmasına karar vermiş olsa dahi, Yönetim Kurulu Üyelerinin kanundan ve şirket sözleşmesinden doğan yükümlülüklerini kusurlarıyla ihlal ederek şirket zararına sebebiyet vermeleri halinde aleyhlerinde sorumluluk davası açılması mümkün olduğu gibi, kendilerine T.T.K. 395. ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri konusunda gerekli izinler verilen yönetim kurulu üyelerinin, dürüstlük kurallarına aykırı davranmaları ve haksız rekabet yasağına aykırı sorumluluklarının da söz konusu olacağı, davalı vekilince taraflarına ulaştırılan ve dava dosyasına da sunulduğu beyan edilen, 2020 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanakları incelendiğinde, davacılar … ve …’nun vekaletname vermek suretiyle katıldıkları Olağan Genel Kurulda, alınan kararların iptalini dava ettikleri 2018 Yılı Olağan Genel Kurulunda kendilerine T.T.K. 395. Ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri konusunda gerekli izin verilen Yönetim Kurulu üyelerinin ibra edilmesine muvafakat ettikleri ve bu yönde oy kullandıkları görüldüğünden, Yönetim Kurulu Üyelerinin kendilerine verilen izinleri kötüye kullandıkları veya haksız rekabette bulundukları hususunda herhangi bir iddiada bulunulmadığı sonucuna varıldığı, bu nedenlerle, Yönetim Kurulu üyelerinin T.T.K. 395. ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri ve Yönetim kurulu üyelerinin şirketle ticari işlem yapma yasağı ve şirketin konusuna giren işlerde rekabet yapma yasağının kaldırılmasına konusunda gerekli iznin verilmesine ilişkin “8” Nolu Genel Kurul Kararının iptali talebinin haklı olmadığını bildirmişlerdir.

Anonim Şirketlerin Genel Kurul Kararlarının iptali istemleri ile ilgili yasal düzenleme TTK.nun 445 ve devamı maddeleri ile hüküm altına alınmış olup, Türk Ticaret Kanunu uygulamasına göre kanunen yasak kılınmayan hallerde kanunun aksine düzenleme ana sözleşme hükümleri ile yapılabilmektedir. TTK.nun 445/1 maddesinde düzenlemesini bulan Genel kurul iptal davası açılabilmesinin sebepleri kanunun anıln madde hükümleri ve devamında anlatılmış olup başlıca iki iptal hali benimsenmiştir ki Genel Kurul kararlarının kanuna, ana sözleşemeye ve dürüstlük kurallarına aykırı olduğu iddia edilmeli ve toplantıya katılan ortak tarafından bu kanuna aykırılığın toplantı ve anılan maddenin oylanması sırasında ileri sürülerek muhalefetin toplantı tutanağına geçirilmesi ile 3 aylık hak düşürücü süre içerisinde Genel Kurul kararının iptali davası açılması şeklinde söz konusu olup, toplantıya katılmayan ortağın dava açması ise toplantıya çağrının ve diğer bir usulsüzlüğün iddia edilmesi halinde söz konusu olabilmektedir ki iş bu durumda TTK.nun 446. Maddesinde yazılı mutlak butlan hallerinden sözü edilebilecek olup iş bu halde dava açılması 3 aylık hak düşürücü süreye de tabi değildir.Velev ki toplantıya usulsüz çağrı nedeniyle çağrılmayan ve bu sebeple de katılamayan ortağın kararın alınmasına etkili oy hakkına sahip paya sahip olsun.
Mahkememizce de inceleme anılan iş bu hükümler çerçevesinde yapılmış olup davalı şirketten getirtilerek inceleme konusu yapılan belge asıllarına göre davalı …Özel Sağlık Hizmetleri ve Sağlık Malzemeleri San. ve Tic. A.Ş.’nin 31.10.2019 Tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısının usul ve yasaya uygun olarak toplandığı, Toplantı Günü, Toplantı Saati ve Toplantı Yeri ile Genel Kurul Toplantısının Gündeminin bildirildiği Genel Kurul Toplantısına Davetin 04.10.2019 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinin … Sayfasında yayınlandığı, Nama yazılı pay sahiplerine 04.10.2019 Tarihinde iadeli taahhütlü mektupla davetin yapıldığı, yine 04.10.2019 tarihinde de şirketin internet sitesinde davetin ilan edildiği hususunda ihtilaf bulunmadığı, davacı ortakların vekilleri marifetiyle Genel Kurula katıldıkları, gündem maddelerinin görüşmelerine katıldıkları, söz alarak muhalefet ettikleri, muhalefet şerhlerini Genel Kurul Tutanağına geçirttikleri ve iptali istenen kararlara ret oyu kullandıkları, davacılar vekilinin itiraz ettiği şirket genel kurulunda alınan “7” nolu karar ile, geçen yıllar zararlarına mahsup yapıldıktan sonra Genel Kanuni Yedek Akçe ile Olağanüstü Yedek Akçeler ayrıldıktan sonra, kalan miktarın ortaklara kar olarak dağıtımına karar verildiğinden, ortakların kar payı talep etme haklarını ortadan kaldıran bir karardan bahsedilemeyeceği, ayrıca, olağanüstü yedek akçe olarak ayrılan 327.198,25.-TL.’nin miktar itibariyle makul olup, davalı şirketin ticari faaliyeti ve işleyişi açısından ortakların kar payı talep etme haklarını ortadan kaldıran nitelik taşımadığı, bu hususlar gözönüne alındığında, kar payı dağıtımına dair “7” Nolu Genel Kurul Kararının iptali talebinin haklı olmadığı, Bursa 1. Asliye Ticaret Mahkemesinde açılan sorumluluk davasında yapılan yargılama süreci ve sonucunda Yönetim Kurulu üyelerinin sorumluluğuna ilişkin tesis edilen davanın kabulüne ilişkin kararın; Yönetim Kurulu Faaliyet Raporunun ve Yönetim Kurulu üyelerinin ibrasına ilişkin kararların iptaline karar verilmesi sonucunu doğurmayacağı, T.T.K’nun 395 ve 396. mad.ne Yönetim Kuruluna yetki ve izin verilmesine” ilişkin karar, anılan madde hükümleri dikkate alındığında, yasal toplantı ve karar nisaplarına uygun olarak alınmış olduğundan, Yönetim Kurulu üyelerinin T.T.K. 395. ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri konusunda gerekli iznin verilmesine ilişkin “8” Nolu Genel Kurul Kararının iptali talebinin haklı olmadığı, yine 2020 Yılı Olağan Genel Kurul Toplantı Tutanakları incelendiğinde, davacılar … ve …’nun vekaletname vermek suretiyle katıldıkları Olağan Genel Kurulda, alınan kararların iptalini dava ettikleri 2018 Yılı Olağan Genel Kurulunda kendilerine T.T.K. 395. Ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri konusunda gerekli izin verilen Yönetim Kurulu üyelerinin ibra edilmesine muvafakat ettikleri ve bu yönde oy kullandıkları görüldüğünden, Yönetim Kurulu Üyelerinin kendilerine verilen izinleri kötüye kullandıkları veya haksız rekabette bulundukları hususunda herhangi bir iddiada bulunulmadığı sonucuna varıldığı, bu nedenlerle, Yönetim Kurulu üyelerinin T.T.K. 395. ve 396. Maddelerinde yazılı işleri yapabilmeleri ve Yönetim kurulu üyelerinin şirketle ticari işlem yapma yasağı ve şirketin konusuna giren işlerde rekabet yapma yasağının kaldırılmasına konusunda gerekli iznin verilmesine ilişkin “8” Nolu Genel Kurul Kararının iptali talebinin haklı olmadığı, Yönetim Kurulunun kar dağıtım teklifi, gündem ve
hazır bulunanlar listesinin toplantı yerinde hazır bulunmuş olduğu,
hazır bulunanlar listesinin tetkikinde;
hisse senetlerinin nama yazılı olduğu,
şirketin 10.000 (On bin) paydan müteşekkil toplam 5.500.000,00 TL itibari değerinin;
itibari değeri 2.103.200 olan 3824 payın asaleten, İtibari değeri 2.275.300.-TL olan 5046 payın
vekaleten olmak üzere toplam itibari değeri 4.878.500 olan 8870 adet hissenin toplantıda
temsil edildiği ve böylece gerek kanun ve gerekse esas sözleşmede öngörülen asgari toplantı
nisabının mevcut olduğunun anlaşılarak, Genel Kurul Toplantısının yapılmış olduğu
görülmüş, dava konusu olan
davalı şirkete ait 2018 yılı faaliyet döneminin görüşüldüğü 31.10.2019 tarihli genel kurul
toplantısının 3,4,5,6,7,8,9 Karar Nolu maddelerinin görüşülerek karara bağlanmasında,
herhangi bir usulsüzlüğün bulunmadığı;
ayrıca Yönetim Kurulu Faaliyet Raporunun da yine kanun ve mevzuatta
belirtilmiş olan kriterler doğrultusunda ve kayıtlar sonucu tanzim edilmiş bulunan Mizan ve
Bilançolarda belirtilmiş olan kayıtlar nazara alınarak gerçeğe uygun olmak üzere tanzim
edilmiş olduğu da anlaşıldığından TTK.nun 446/-1 b maddesinde yazılı etkililik prensibi gereği bu usulsüzlükler kararların alınmasına etkili olmayacağından davacının dayanağı olan kanuni şart gerçekleşmediğinden yerinde görülmeyen davanın reddine karar vermek gerekmiş, hüküm aşağıdaki şekilde tesis olunmuştur.
HÜKÜM:Yukarıda açıklanan gerekçe ve nedenlerle;
1-Davanın REDDİNE,
2-Harçlar Tarifesi gereği alınması gereken 59,30.-TL maktu harçtan peşin yatırılan 44,40.-TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90.-TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden; karar tarihi itibari ile yürürlükte bulunan Asgari Avukatluk Ücret Tarifesi uyarınca hesap ve takdir olunan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmın hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 Sayılı HMK’nun 333.maddesi uyarınca taraflara İADESİNE,
Dair, davacılar vekili ile davalı vekilinin yüzünde, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.29/12/2021

Başkan ….
e-imza
Üye….
e-imza
Üye ….
Katip ….
e-imza