Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/641 E. 2021/65 K. 26.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/641 Esas
KARAR NO : 2021/65
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : …(TC: …)
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … … …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/11/2019
KARAR TARİHİ : 26/01/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 01/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin 28/11/2019 tarihli dava dilekçesini özetle; müvekkili şirketin yapı işi ile uğraştığını, müvekkilinin ticari iş ilişkisi bulunduğu davalı şirkete 51.250,00-TL bedelli fatura kesildiğini ve bu faturanın şirket yetkilisi ..’a teslim edildiğini, şirket yetkilisinin sekiz günlük yasal süre içerisinde, fatura içeriğine itiraz etmediğini, faturaya konu alacağın kesinleştiğini, aynı zamana, malın teslim edildiği irsaliyeli fatura altına borçlu şirket yetkilisinin imzasından da anlaşıldığını, borcun ödenmemesi sebebiyle Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2019/… D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz başvurusunda bulunulduğunu, haciz kararı sonucu davalı şirket aleyhine Bursa 1. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyası ile 24/10/2019 tarihinde icra takibi başlatıldığını davalıya gerçekleştirilen haciz işlemlerinden sonra, davalı şirketin itirazı üzerine icra takibi işlemlerinin durdurulduğunu, anılan bu sebeplerle; davanın kabulü ile, davalının yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin devamına, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, takip miktarının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı taraf üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekilinin 09/01/2020 tarihli cevap dilekçesini özetle; davaya konu icra takibinin dayanağı olan faturanın kapalı bir fatura olup, kapalı fatura; mal ya da hizmet bedelinin peşin olarak tahsil edildiği durumlarda düzenlenen fatura olduğunu, kapalı fatura, ticari teamül gereği tahsil edilmiş anlamına gelmekte olduğunu, haliyle kapalı faturanın varlığı ödemenin gerçekleşmiş olduğunun açık delili olduğunu, basiretli bir tacirin bu hususu bilmemesi izahtan vareste olduğunu, Yargıtay 11.Hukuk Dairesi’nin 2016/757 E. 2016/8777 K. Sayılı 01.12.2016 tarihli kararında da “.. Davaya dayanak yapılan faturaların kapalı fatura olduğu ,ticari örf adet gereği kapalı faturanın bedeli ödenmiş fatura olduğu,ispat yükünün yer değiştirmeyeceği ,davalının fatura bedelini ödemiş olduğunu ayrıca ispatla yükümlü olmadığına” karar verildiğini, Yargıtay kararında da açıkça belirtildiği üzere alacaklı olduğunu ispat yükü davacı tarafın üstünde olduğunu, bütün bu nedenlerle davanın reddine, davacının asıl alacağın %20 sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatı ödemesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava, itirazın iptali davası olup; yasal süresi içinde açılmıştır.
Bursa 3. Asliye Ticaret mahkemesinin 2019/… D.İş sayılı dosyanın ve Bursa 1. İcra Müd. 2019/… Esas sayılı icra takip dosyasının celp ve incelenmesinde; davacı alacaklı vekili tarafından, Bursa 3. Asliye Ticaret mahkemesinin 2019/… D.İş sayılı dosyası ile ihtiyati haciz kararı aldığı ve bu karar neticesinde, davalı borçlu aleyhine 24/10/2019 tarihinde, fatura alacağından kaynaklı, 51.979,90- TL asıl alacak 123,90-TL ihtiyati haciz masrafı ve 606,00-TL ihtiyati haciz vekil ücreti olmak üzere toplam da 51.979,00-TL alacak üzerinden takip yapıldığı, davalının itirazı üzerine takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki satım sözleşmesinden kaynaklanan cari hesap alacağı olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında yazılı bir satım sözleşmesi bulunmamaktadır. Faturaya konu malların davalıya teslim edildiğinde dair yazılı bir belge de yoktur. Kural olarak alacağın varlığı hususunda ispat yükü davacının üzerindedir.
Yazılı bir belge bulunmaması sebebiyle tarafların ticari defter ve belgeleri incelenmelidir.
Mahkememizce taraflar defterleri üzerinde dava dosyası, ibraz edilen deliller ve taraflara ait ticari defter ve dayanağı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak icra takip tarihi itibariyle davacının var ise alacaklı olduğu miktar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılabilmesi bakımından 16/01/2020 günü inceleme günü verildiği ve tarafların 2019 yılına ait ticari defter ve kayıtlarını bilirkişi incelemesi için ibraz ettikleri görülmüş olup, dosya tüm ekleri ile birlikte Mali Müşavir Bilirkişi ..a tevdii edilmiştir.
03/03/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre; davacı tarafın 2019 yılına ait defter beyan sisteminden alınan ve davacı tarafın mali müşavirinden temin edilen işletme defter kayıtlarının dökümü üzerinde yapılan incelemeye göre; davacı tarafından davalı tarafına; 06/08/2019 tarihinde A-56270 sıra no ile düzenlenen 42.834,00-TL, 01/09/2019 tarihli A-56273 sıra nolu 22.420,00-TL, 02/09/2019 tarihli A-56274 seri nolu 22.538,00-TL 04/09/2019 tarihli A-56275 sıra nolu, 73.042,00-TL ve 02/10/2019 tarihinde A-56281 sıra no ile düzenlenen 63.366,00-TL tutarında toplam 5 adet faturanın işletme defterine defter beyan sisteminde kayıtlı olduğunun görüldüğünü, davalı tarafın 2019 yılı yasal defter kayıtlarına göre davacı tarafından düzenlenmiş 06/08/2019 tarihinde 62 nolu yevmiye maddesiyle 56270 no ile 42.837,00 Tl ve 01//2019 tarihinde 80 nolu yevmiye maddesiyle kaydedilmiş 56274 no ile 44.958,00-TL 56275 no ile 73.042,00-TL ve 56284 no ile 63.366,00-TL tutarlarındaki 5 adet faturaların yasal defter kayıtlarında mevcut olduğu ve karşılığında herhangi bir ödeme kaydı bulunmadığı davalı taraf …Ltd. Şti’nin 224.200,00-TL davacı taraf …’a borçlu olduğunun görüldüğünü sonuç olarak, davacı taraf …’ın 2019 yılı işletme defteri açılış tasdiği Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından yapılmış olup , kapanış tasdiğinin henüz yapılmadığının görüldüğünü, 2020 yılı Nisan Ayı sonunda yine Gelir İdaresi Başkanlığı tarafından elektronik ortamda yapılacak olduğunu, Davalı Şirket .. Şti’nin 2019 yılına ait yasal defterleri 6762 Sayılı TTK. M 66 6102 sayılı TTK’nu 64/3 VUK M182 maddesine göre açılış tasdiki zamanında yapıldığını kapanış tasdiğinin yapılmadığı görülmekte olup Haziran ayı 2020 tarihine kadar yasal süresi olduğunu, davacı taraf …’ın 2019 yılı yasal defter kayıtlarına göre dava konusu olan 02/10/2019 tarihli A-56281 seri numaralı 63.366,00-TL tutarlı faturanın kendi yasal defterlerinde kayıtlı olduğunun görüldüğünü, davacı taraf tarafından işletme hesabına göre defter tutulduğu için davalı taraf ile ilgili cari hesap tutarının belli olmadığını, davalı taraf …Ltd. Şti’nin 2019 yılına ait yasal defterlerindeki bilgilere göre davacı tarafından düzenlenen ve dava konusu olan 02/10/2019 tarihli A-56281 seri numaralı faturanın davalı taraf defterlerinde kayıtlı olduğu ve davacı taraf …’a 224.200,00-TL borçlu olduğunun görüldüğü yönünde görüş ve kanaat bildirmiştir.
Mahkememizin 2019/… D.iş sayılı dosyasında davacı tarafından dava açılmadan önce ihtiyati haciz talebi üzerine davacı-alacaklı lehine ihtiyati tedbir kararı verilmiş olup, Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5.Hukuk Dairesi’nin 2020/106/ Esas, 2020/268 Karar sayılı kararı ile verilen ihtiyati haciz kararı kaldırılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 2inci maddesinde “Mahkeme, hakkında ticari bir hüküm bulunmayan ticari işlerde, ticari örf ve âdete, bu da yoksa genel hükümlere göre karar verir.” hükmünün bulunduğu kapalı fatura düzenlemesine ilişkin de ticari örfün bulunduğu, “Faturanın alt bölümüne kaşe konulması ve imzalanması fatura bedelinin ödendiğine karinedir.”(Ticari Dava, Commercial Action, Doç Dr.Levent Börü-İlker Koçyiğit. Adalet Yayınevi, 2.Bası, s 1026). Dava konusu fatura incelendiğinde faturanın asli unsurlarını içeren kısmın altında alıcı davalının imzasının bulunduğu, dosya kapsamındaki faturanın kapalı fatura vasfında olduğu görülmekle birlikte kapalı faturanın ödendiğinin karine olduğu, tarafların ticari defterleri incelendiğinde davacının ticari defterleri ile davalının defterinden de ödeme yaptığına ilişkin bir kaydın bulunmadığı, HMK 222/3 maddesinde “İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Diğer tarafın ikinci fıkrada yazılan şartlara uygun olarak tutulan ticari defterlerinin, ilgili hususta hiçbir kayıt içermemesi hâlinde ticari defterler, sahibi lehine delil olarak kullanılamaz. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.” hükmü gereğince davacının davasını ticari defterler ile ispat ettiği, kapalı faturaya ilişkin karinenin ticari defterler ile aksinin ispatlanarak davacının davasını ispat ettiği kanaatine ulaşılarak icra takibindeki asıl alacak olan 51.250,00-TL’lin kabulüne ilişkin karar verilmiş olup, mahkememizce yargılama öncesi değişik iş üzerinden verilen ihtiyati haciz kararı kaldırılmasına karşın icra takibinde ihtiyati haciz gider ve vekalet ücretinin de talep edildiği, ihtiyati hacze ilişkin bu taleplerin yerinde olmadığı görüldüğünden bu husustaki taleplerin reddine, asıl alacağın likit olduğu görülmekle icra inkar tazminatın hükmedilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile Bursa 1.İcra Dairesi’nin 2019/… Esas sayılı takibe yapılan itirazın iptali ile takibin 51.250,00 TL asıl alacak üzerinden DEVAMINA,
2-Dava konusu asıl alacak miktarı olan 51.250,00 TL’nin %20 si oranında hesaplanan 10.250‬,00-‬TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 3.500,00-TL harçtan peşin alınan 627,79-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.873,10-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
4-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin kabul ret oranına göre 1.293,60- TL’sinin davalıdan 26,40-TL’sinin davacıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 678,89 -TL harç ve 563,50-TL bilirkişi ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 1.242,39-TL yargılama giderinin kabul ret oranına göre 1.217,54-TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 7.462,50-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 729,90-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı ve davalı vekillerinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 26/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır