Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/633 E. 2021/494 K. 08.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/633 Esas – 2021/494
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/633 Esas
KARAR NO : 2021/494
HAKİM : …
KATİP : …
DAVACI : …TAHM.TAHLNAK.TUR.TİC.LTD. –
VEKİLİ : Av. …UETS
DAVALI : … TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ … UETS
VEKİLİ : Av….UETS
DAVA : Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen)
DAVA TARİHİ : 28/11/2019
KARAR TARİHİ : 08/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 11/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Trafik Sigorta Sözleşmesi Kaynaklı Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
Dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekilinin 28/11/2019 tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili nakliye alanında faaliyet göstermekte olan bir limited şirketi olduğunu, müvekkile ait olan nakliye faaliyetinde kullanılan 16 … 35 plakalı Mercedes marka … şasi numaralı çekici tır davalı sigorta şirketinin 11/05/2016 başlangıç tarihli 278714016 numaralı Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, müvekkile ait olan ve davalı şirketin sigortalısı 16 … 35 plakalı çekici tır 26.07.2016 tarihinde … Liman İşletmesine ait limanda … RORO gemisinden tahliye edilerek limanda bulunan kuzey otopark sahasına götürülen yurt dışından ithal edilen araçların oluşturduğu konvoyun 4. Sırasındaki … Şase numaralı araçla çarpıştığını, meydana gelen kaza neticesinde … Talisman marka … Şase numaralı araçta hasar meydana geldiğini, oluşan hasar neticesinde kazaya karışan … Talisman marka aracın tamirini yapan dava dışı … Mais Motorlu Araçlar İmal ve Satış A.Ş., aracın ithalatçısı dava dışı … Lojistik A.Ş.’ye Aracın tamir masrafı için 17.826,92-TL’lik bir fatura düzenlediğini, işbu fatura … Lojistik A.Ş. tarafından dava dışı … … ve Depolama A.Ş.’ye rücu edildiği, … Liman ve Depolama A.Ş. İse yurtdışından gelen arabaların kendisine ait limana yanaşan gemilerden tahliyesini sağlayan … Acenteliği A.Ş.’ye rücu ettiği … Acenteliği A.Ş., müvekkili ve kaza tarihinde 16 … 35 plakalı çekici tırın sürücüsü aleyhine Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018…E. Sayılı dosyasından dava açarak kendisine rücu edilen 17.826,92-TL’lik faturanın bedelini faizi ile birlikte tahsilini talep ettiği, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2018…E. Sayılı dosyasından yapılan yargılama neticesinde 17.826,92-TL’nin faizi ile birlikte müvekkil ile diğer davalıdan müteselsilen tahsiline karar verildiğini, işbu dava neticesinde müvekkili 29.105,78-TL tazminat ve vekalet ücreti ile ile 984,26-TL karar ilam harcı ödediğini, müvekkile ait aracın karışmış olduğu kaza 2918 s. Karayolları Trafik Kanununa göre karayolu sayılan yerlerden birinde gerçekleştiği, Yargıtayın yerleşik içtihatlarında sadece karayolunda meydana gelen kazalarda değil, karayolu ile bağlantısı olan, Karayolu sayılan bir alanda meydana gelen kazalarda da Karayolları Trafik Kanununun uygulanacağı kabul edildiğini, dava konusu kaza … Liman İşletmesine ait deniz terminali sahasında meydana geldiğini, kazanın meydana geldiği alan karayolu ile bağlantılı olan, limana yanaşan gemilerden indirilen yüklerin, eşyaların araçlara yüklenip, boşaltıldığı; taşıt trafiğinin olduğu bir alan olduğunu, somut olayda kazanın meydana geldiği alanın gerek KTK, gerek doktrin görüşleri gerekse Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarına göre karayolu sayılan alanlardan olduğu açık olduğunu, dava konusu kazanın zarar göreni … Otomobil Fabrikaları A.Ş. müvekkilimizin aracının sigortalısı olduğu davalı … Türk Sigorta Şirketine kazayı bildirerek zararının tazminin talep etmiştir. Ancak davalı tarafça gönderilen 27/07/2016 tarihli cevabi yazıda “…Karayolu sayılmayan herhangi bir yerde meydana gelen kaza sonucu ortaya çıkan zararlarda trafik sigortası teminatı devreye girmemekte; motorlu aracın işleteni Borçlar Kanunu hükümlerine göre sorumlu olmaktadır.” şeklinde Kanuna, doktrine ve Yargıtay içtihatlarına açıkça aykırı bir değerlendirme yapıldığını, davalının kazanın meydana geldiği yeri hukuka aykırı şekilde karayolu sayılmayan bir yer olarak değerlendirmesi neticesinde müvekkili aslında davalı ile arasındaki sigorta poliçesi kapsamında davalı Sigorta şirketinin ödemekle yükümlü olduğu tazminat yüküne kendisi katlanmak zorunda kaldığını, anılan bu sebeplerle; davanın kabulü ile müvekkil şirketin üçüncü kişiye ödemek zorunda kaldığı tazminat tutarı ile yargılama giderinin ve dava harcının dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile davalıdan alınarak müvekkile ödenmesine , yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; davalı vekilinin 27/02/2020 tarihli cevap dilekçesini özetle; dosyada rücu sebeplerinin mevcut olup olmadığı tespit edilmesi gerektiğini, nitekim dosyada rücu sebebi mevcut ise alacaklı ve borçlu sıfatı birleşeceği için davanın reddi gerektiğini, davaya konu talep zamanaşımına uğramış olup davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, HMK 6. Madde gereği yetkili mahkeme davalı tarafın davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeridir. Bu nedenle davanın yetki yönünden reddi ile dosyanın yetkili İstanbul Anadolu Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini talep ettiğini, müvekkili şirket, iddia edilen aracın trafik sigortacısı olup,. Zorunu Mali Mesuliyet Sigortası Genel Şartları A.1. Maddesinde açıkça belirtildiği üzere, Trafik Sigortası; işletenin Karayolları Trafik Kanunundan Doğan Sorumluluğunu teminat altına aldığını, dava konusu olayda, kusura dayanak kanun, KTK değil; Borçlar Kanunu mevzuatı olduğunu, nitekim olay KTK’da yer alan trafik kazası tanımına da uymadığını, üstelik dava konusu olayın meydana geldiği yer Karayolu olmadığını, davacı tarafından açıkça ikrar edildiği üzere, olay liman içinde meydana geldiğini, KTK ilgili hükümleri ve ZMM Genel Şartları gereği, KTK 85 ancak karayolunda meydana gelen olaylarda uygulama alanı bulabilir; müvekkil şirket ise işletenin yalnızca KTK yönünden sorumluluğunu teminata almakta olup bu yönüyle de olay, poliçe teminatı dışında kaldığını, trafik poliçesi ancak kaza neticesinde araçta meydana gelen doğrudan zararları teminat altına almakta olduğunu, bu kapsamda davacı yanın doğrudan araçta meydana gelmeyen zararları dolaylı zarar niteliğinde olduğunu, bu nedenle söz konusu taleplerin trafik poliçesi teminatından karşılanması mümkün olmayıp bu talepler yönünden davanın reddine karar verilmesini talep ettiğini, temerrüt süresi, ihbar tarihinden itibaren değil; delillerin (tamamlanmış olması halinde) tümünün müvekkil şirkete tebliği tarihinden itibaren 8 iş günü geçmesi ile başlayacağını, zira Yargıtay yerleşik içtihatları ve Trafik Sigortası Genel Şartları B.2 maddesi gereği, hasarın sigorta tazminatı kapsamında yer alıp almadığının, kusur durumunun yani ödemeye esas alınabilecek tüm belgelerin toplanmasından önce Sigorta şirketinin temerrüdü gerçekleşmeyeceğini, anılan bu sebeplerle; usulden yetkisizlik nedeniyle, esasına girilmesi halinde, teminat dışı olması nedeniyle, aksi halde, celp edilmesi gereken delillerimizin toplanmasına, kusur durumu ve zararın tespiti için bilirkişi incelemesi yapılmasına, haksız ve mesnetsiz davanın reddine , mahkeme masraf ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini, talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava; dava konusu kazanın, Karayolları Trafik Kanunun kapsamında olup olmadığı ve davacıya ait araç ile dava dışı … Talisman marka … Şase numaralı aracın çarpışması sonucu, davacının ödemiş olduğu, dava dışı araçta meydana gelen hasar bedelinin, sigorta poliçesi kapsamında davalıdan tahsiline ilişkin tazminat davası olduğu anlaşılmıştır.
Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018…Esas sayılı dosyası, mahkememiz dosyasına celbedildiği görülmüştür.
Mahkememizce mahallinde 16/11//2020 tarihinde, kusur ve hasar uzmanı olan bir makine mühendisi bilirkişi ile sigortacı bilirkişi alınmak suretiyle keşif icrasına karar verildiği ve keşfi mahallinde yapılan inceleme sonucu, dosya tüm ekleri ile birlikte, Makine Mühendisi … ile Sigorta Hukuku uzmanı … tevdii edilmiştir.
13/12/2020 Tarihli Bilirkişi Heyeti Raporuna Göre; bahse konu işletme sahasında 24 saat trafik olduğu gibi, hem çekici ve arkasına bağlı yarı römork, kamyon hem de yükleme ve boşaltma iş makinelerinin yoğun olarak çalıştığı belirlendiği, Y.11.HD 16.11.2006 Tarih, 2005/…Esas, 2006/11842 Karar sayılı “somut olayda kazanın meydana geldiği Ambarlı Limanı içinde bulunan konteynır sahası, 2918 Sayılı Karayolları Trafik kanunun 2/a bendinde belirtildiği üzere, eşya yük terminali olduğundan, anılan yasa kapsamındaki yerlerdendir. Buna göre de bu yerdeki kaza, zorunlu mali sorumluluk sigortası teminatı kapsamında sayılması gerektiği, trafik sigortası,, işletenin Karayolu veya Karayolu sayılan alanlarda neden olduğu zararları sigorta örtüsüne alır, Karayolu sayılmayan veya Karayolu olmayan yerlerdeki işletenin sorumluluğu ise genel hükümlere tabidir, 17.Y.HD 28/09/2011 tarih, 2011/… Esas 2011/…Karar sayılı ilamı uyarınca da; olayın meydana geldiği liman işletmesi; kontrollü giriş yapılan liman sahası olması, söz konusu mahalde trafik düzeninin bulunması ve uygulanması iş yerinin güvenliği, can ve mal kaybı açısından önemli olduğu bilirkişi heyetince kabul gördüğünü, ve K.T.K’nu 2/a maddesine göre, K.T Kanunlarının uygulanmasının uygun olduğu, toplam hasar tutarı hesaplandığında ise, 10.022,27-TL(yedek parça tutarı) + 5.085,29-TL (işçilik tutarı)= 15.107,56-TL Kdv harç & 17.826,92-TL Kdv dahil hasarın mevcut olduğunu, davacı firma tarafından dava dışı firmaya 11/07/2019 tarihinde 29.105,78-TL ödemede bulunduğuna, davacının 984.26-TL Karar ve ilam harcı ödendiği de belirtilmiş ise de dosya kapsamında mevcut bir belge bulunmadığına, TTK’nu kapsamında sigortasına rücu hakkı bulunduğuna, ticari bir faaliyette kullanılması esnasında meydana gelen kazada zarar sorumlusundan ticari faiz talebinde bulunabileceğine, davacının talebi doğrultusunda dava tarihinden itibaren faiz talebinin takdiri ise mahkemeye ait olduğu yönde görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Mahkememizce davacı vekiline sigorta şirketi temerrüt tarihine ilişkin beyanda bulunmak üzere süre verildiği, temerrüt tarihinin beyanı ile dosyanın temerrüt hesabı açısından tekrar ek rapor tanzimi için kök rapor hazırlayan bilirkişi heyetine tevdii edilmiştir.
01/04/2021 Tarihli Bilirkişi Heyeti Ek Raporuna Göre; temerrüt tarihi açsından değerlendirme yapıldığında; davacı vekilinin sunmuş olduğu beyan dilekçesi ile, “Dava konusu trafik kazasının meydana gelmesinden sonra trafik kazasının zarar göreni ve ilgilisi olan dava dışı …Otomobil Fabrikaları A.Ş tarafından davalı sigorta şirketine başvuru yapıldığını, sigorta şirketinin cevap verdiğini, müvekkili davacı dava konusu trafik kazasının zarar göreni olmadığından müvekkile ait yapılmış bir başvuru bulunmadığını, kazanın zarar göreni dava dışında şirket tarafından yapılan yazılı başvurunun aslı, sigorta şirketine hangi tarihte tebliğ olduğu ve sigorta şirketinin cevap yazısının aslı tarafında bulunmadığını, davalı sigorta şirketinden temin edilmesini” talep ettiğini beyan ettiğini, Davacı tarafından araç hasarının olmadığından bahisle müracaatının olmadığı ancak …Otomobil Fabrikaları A.Ş tarafından hasarın ihbar edildiği ve 27/07/2016 tarihinde hasar dosyası açıldığında ilişkin davalı sigorta şirketince …Otomobil Fabrikaları A.Ş’ne bilgi verildiği beyan edildiğini, dava dosyasında davalı vekiline sunulan bir belge ve bilgiye rastlanılmadığını, dosyaya ibraz edilen 27/07/2016 tarihinde cevabı yazı yazıldığı ve …Otomobil Fabrikaları A.Ş tarafından müracaat olduğu anlaşıldığı, bu bağlamda davalıya kazanın ihbarının yapıldığı tespit edildiğini, Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2018…Esas ve 2019 Karar sayılı dosyasında meydana gelen kazanın 26/07/2016 tarihinde olduğu ve bu kaza nedeni ile 1 gün sonra zarara uğrayan firmaca müracaat olduğu yapıldığı bu nedenle davacının temerrüdü 27/07/2016 tarihinde söz konusu olacağı kanaatine varıldığı, davalının poliçe ile sorumlu olacağının takdiri ve değerlendirilmesi mahkemeye ait olmak üzere kök raporda yer alan açıklamaların aynen tekrar edildiğini, diğer yandan yapılan incelemelerde bahse konu kararın 26/07/2016 karar tarihinden ödeme tarihi olan 11/07/2019 tarihine kadar ki faizi, 18.726,92-TL asıl alacak, 7.046,84-TL faiz 1.754,44-TL 40,23-TL faiz, 2.725,00-TL ilam Vek. Ücreti, 62,49-TL faiz olmak üzere toplam 30.355,92-TL olacağı tespit edildiğini, sonuç olarak, davacı tarafından sigorta şirketine …Otomobil Fabrikaları A.Ş’ tarafından zarara müracaat edildiği bildirildiği, dava dosyasına sunulan belgeler arasında 27/07/2016 tarihinde cevabı yazı ile hasar dosyası açıldığının bildirildiği, KZMMSSGŞ’nın B.2 maddesi kapsamında davalının hasar dosyasının açıldığının belirtildiği ancak 8 gün içerisinde ödemede bulunmadığı, davalı tarafından yapılan ödemlerin 26/07/2016 tarihinden itibaren işlemiş faizi ile birlikte hüküm verildiği ve davalının da temerrüdünün 27/07/2016 olduğunu, davacının 29.105,78-TL anapara ve fer’ilerini ve de 984,26-TL karar bakiye ilam harcı ödediğine, davalının poliçe limitleri ile sorumluluğunun bulunduğuna ilişkin görüş ve kanaat bildirilmiştir.
Tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde ve alınan bilirkişi raporu da hüküm kurmaya elverişli olduğu kanaatine varılmakla; davanın Bursa İli Gemlik İlçesi … A.Ş liman işletmesi sahasında, davacı şirkete ait 16 … 35 plakalı araç ile, dava dışı … marka … Şase numaralı aracın çarpışması sonucu, yurtdışından gelen arabaların kendisine ait limana yanaşan gemilerden tahliyesini sağlayan … Acenteliği A.Ş. Tarafından dava dışı araçta meydana gelen hasar bedelinin tahsili amacıyla davacı şirket aleyhine Bursa 2.Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açıldığı, mahkemenin 2018…esas, 2019… karar sayılı kararı uyarınca “davanın kabulü ile, 17.826,92 TL hasar tazminatı bedelinin 26/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine” şeklinde hüküm kurulduğu, bu kararın kesinleşmesi üzerine davacı şirketin ödemiş olduğu toplam 29.105,78-TL anapara ve fer’ileri ile 984,26-TL karar bakiye ilam harcının tahsili amacıyla davalı sigorta şirketine rücu davası açıldığı, davacının davalının Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalısı olduğu,, davalı yana 27/07/2016 tarihinde zarara uğrayan …Otomobil Fabrikaları A.Ş tarafından müracaat yapıldığı, davalı yanca verilen yazı cevabında, her ne kadar kazanın Karayolu dışında meydana gelen hasarlar nedeni ile poliçe kapsamında sayılamayacağını bu nedenle ödeme yapmadığını belirtildiği, 17.Y. HD 28/09/2011 tarihli, 2011/… Esas, 2011/…Karar sayılı ilamı uyarınca;”Karayolları Trafik kanunun uygulanması için kazanın mutlaka karayolunda meydana gelmesi gerekmez, karayolu ile bağlantısı olan, karayolu sayılan bir alanda meydana gelmesi halinde de kaza karayolunda meydana gelmiş kabul edilir, davaya konu trafik kazasının meydana geldiği ş antiye fabrika sahası 2918 sayılı KTK’ ma.2/a gereğince karayolu ile bağlantılıdır. Bu yere özel izinle girilmesi özel güvenliği olması KTK m. 2’nin uygulanmasına engel değildir ve kazanın meydana geldiği yer karayolu sayılan yerlerden olduğundan somut olaya karayolları Trafik kanunu uygulanır” denildiği, Yargıtay 17.Hukuk Dairesi’nin 2014/25063 esas, 2017/6130 karar sayılı kararında da “…bir zararın, zorunlu trafik sigortası dolayısıyla Güvence Hesabı teminatı kapsamına girebilmesi için o zararın motorlu araç ile karayolunda meydana getirilmiş olması gerekir. KTK’nun 3’ncü maddesinde karayolu, trafik için kamunun yararlanmasına açık olan arazi şeridi, köprüler ve alanlar olarak tanımlanmıştır. Ancak, anılan Yasa’nın 2’nci maddesinde de bu kanunun karayolunda uygulanacağı hükme bağlandıktan sonra, aksine hüküm bulunmadığı hallerde, karayolu dışındaki alanlardan kamuya açık olanlar ile park, bahçe, park yeri, garaj, yolcu ve eşya terminali, servis ve akaryakıt istasyonlarında karayolu taşıt trafiği için faydalanılan yerlerin, erişme kontrollü karayolunda ve para ödenerek yararlanılan karayollarının kamuya açık kesimlerinde ve belirli bir karayolunun bağlantısını sağlayan deniz, göl ve akarsular üzerinde kamu hizmeti gören araçların, karayolu araçlarına ayrılan kısımlarında da bu kanun hükümlerinin uygulanacağı hükme bağlanmıştır. Somut olayda davalı Güvence Hesabı vekili, rizikonun meydana geldiği yerin karayolu olmadığını, kazanın organize sanayi bölgesi deniz limanında meydana geldiğini, zararın teminat dışı olduğunu savunmuştur. Mahkemece, yaptırılan keşif sonucu polis memuru bilirkişiden aldırılan bilirkişi raporuna göre giriş çıkışları kontrollü şekilde özel güvenliğin sağladığı, kamunun yararlanmasına açık olmayan, etrafı çevrili liman iskelesinin 2918 sayılı yasanın 2. maddesi anlamında karayolu sayılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kaza Hatay ili İskenderun ilçesi, Sarıseki Beldesi, Organize Sanayi Bölgesi, Ekinciler deniz limanında meydana gelmiştir. Dava dışı sürücünün olay günü …Organize Sanayi Bölgesi… A.Ş.’ye ait deniz limanında tırı kullandığı, yük yüklemek için kullandığı araçla vince tır dorsesini yaklaştırıp park ettiği, vinç operatörü olan davacıların murisinin tırı diğer vincin olduğu tarafa alması için sürücüyü uyarması üzerine sürücünün tıra bindiği, murisin de vinçten tırın dorsesinin arka kısmı arasına indiği sırada tırın çalışması ve geri gelmesiyle murisin tır dorsesiyle vincin arasına sıkışarak vefat ettiği olayda, kazanın meydana geldiği deniz limanı iskelesinin tüm dosya kapsamına göre sahası sürekli yükleme ve boşaltma yapılan bir yer olup karayoluna bağlantılı karayolu sayılan yerlerden olduğunun kabulü gerekir. H.G.K.’nın kararıda bu yöndedir. Bu durumda rizikonun teminat kapsamında olduğu kabul edilerek, tarafların delilleri toplanarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi doğru görülmemiştir.” şeklindeki kararı ve benzer içtihatlar doğrultusunda somut olayda keşif sonrası alınan bilirkişi raporu ve mahkemece keşifte yapılan gözlem neticesinde söz konusu kazanın meydana geldiği liman işletmesinin kontrollü giriş yapılan liman sahası olması, mevcut mahalde trafik düzeninin bulunması ve uygulanması iş yerinin güvenliği, can ve mal kaybı açısından önemli olduğu bu nedenle K.T.K’nun 2/a maddesine K.T.K’nın uygulanması gerektiği, davalının zarara uğrayan firmaya verdiği 27/07/2016 tarihli yazı cevabı da temerrüt tarihi olarak kabul edilmekle, davacının 11/07/2019 tarihinde 29.105,78-TL anapara ve fer’ilerini ve de 984,26-TL karar bakiye ilam harcı ödediği anlaşılmakla, davanın kabulüne karar verilerek, 30.090,04-TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş olup dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 30.090,04‬’nin dava tarihinden itibaren işleyecek reeskont faizi birlikte davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Harçlar yasası gereğince alınması gereken 2.055,45-TL karar ve ilam harcından peşin alınan 513,87-TL harcın mahsubu ile eksik bakiye 1.541,58-TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAT KAYDINA,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 4.513,51-TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yapılan 44,40-TL başvuru harcı, 513,87-TL peşin harç, 384,90-TL keşif harcı, 250,00-TL keşif taksi ücreti, 1.200,00-TL bilirkişi ücreti, ve 65,10-TL tebligat giderinden oluşan toplam 2.458,27-TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-7155 Sayılı Kanunun 23.maddesi ile 6155 Sayılı Kanun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL zorunlu arabuluculuk hizmeti giderinin davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır