Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/618 E. 2019/93 K. 05.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/618 Esas
KARAR NO : 2019/93

BAŞKAN : … …
ÜYE : … …
ÜYE : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … – …

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/11/2019
KARAR TARİHİ : 05/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; Bursa ili Nilüfer İlçesi Ataevler Mahallesi H21C05D1B pafta 1411 ada (Eski Parsel No:1) 2 parsel içinde bulunan Ataevler Mahallesi Eğitimciler Sitesi’nin bulunduğu arsanın pay sahipleri ile davalı … ve bu kişinin adi ortağı olan …… Mobilya Doğalgaz İnşaat Taahhüt İthalat İhracaat A.Ş., ….. Kentsel Dönüşüm Enerji İnşaat Taahhüt Mimarlık Mühendislik Tic. San. Ltd. Şti. aralarında Bursa 23. Noterliği’nin 03.11.2017 tarih ve 38240 yevmiye sayılı kat karşılığı inşaat sözleşmesini imzaladıklarını, davalı ile adi ortaklarının yapacakları imalatlardan kaynaklanacak alacaklara ilişkin olarak hangi dairelerin düşeceği bu sözleşmenin ekinde belirtildiğini, davalı … ‘nun bu sözleşmeden dolayı arsa sahiplerinden olan alacağının bir kısmını davacı müvekkiline temlik ettiğini, bu nedenle 30/04/2018 tarihli ” Satış Sözleşmesi ” imzalandığını, sözleşmenin imzalanmasıyla birlikte davalı …’ya peşinen 190.000TL’yi ödeme yaptığını, müvekkilince Ataevler Mahallesi Eğitimciler Sitesi’nin bulunduğu arsanın pay sahipleri ile davalılar arasında düzenleme şeklinde yapılan kat karşılığı inşaat sözleşmesinin fesh edildiğini, davalı …’nun yaklaşık 3 milyon liralık hafriyat imalatı yaptığını ve kendisine karşı edimin yerine getirilemeyeceğini bir hafta önce öğrendiklerinden dolayı sözleşmenin feshiyle fazlaya ilişkin hak ve alacakları saklı kalmak şartıyla taşınmazın rayiç değeri nazara alınmak suretiyle ve denkleştirici adalet prensibi gereği şimdilik 340.000TL’nin avans faiziyle davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un “Amaç” başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra, “Kapsam” başlıklı 2. maddesinde “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar.” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde; Mal, alışverişe konu olan; taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallar ile elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri her türlü gayri maddi malları, Satıcı; kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, Tüketici; ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi, Tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem, olarak tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/1.maddesinde her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmıştır. Buna göre bir uyuşmazlığın ticari nitelikte olabilmesi için her iki tarafında ticari işletmesini ilgilendirmesi yahut aynı maddenin alt bentlerinde düzenlenen istisnalardan birine dahil olması gerekmektedir.
Somut olayda bu kapsamda yapılan değerlendirmede; ticari amaçlı olmayan konut satışından kaynaklı davalı müteahhide yöneltilen alacak davasında davacının tüketici sıfatı göz önüne alınarak Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun Hükümlerine tabi olduğundan; davanın niteliği itibari ile de TTK’nun 4.maddesinde sözü edilen mutlak ticari davalardan olmadığı göz önüne alındığında; uyuşmazlığın tüketici uyuşmazlığı olup, Tüketici Kanunu kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, bu nedenle davaya bakmaya görevli mahkemenin de Tüketici Mahkemesi olduğu sonucuna varılmakla, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
HÜKÜM:Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı yanın tüketici göz önüne alınarak davanın TTK nun 4,5.maddeleri uyarınca ticari dava niteliğinde olmadığından; mahkememiz bu davaya bakmaya görevli bulunmadığından; mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-HMK nun 20.maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık kesin sür içinde talep edilmesi halinde; dosyanın görevli Bursa Nöbetçi Tüketici Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE ,
3-Yargılama, harç ve giderlerinin 6100 sayılı HMK’nun 331/2. Maddesi uyarınca görevli mahkemece DİKKATE ALINMASINA,
4-Kararın birer örneğinin davacı gider avansından karşılanmak üzere taraflara TEBLİĞİNE,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 sayılı HMK’nun 333. Maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,
Dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Yargı yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 05/12/2019

Başkan …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Üye …
✍e-imzalı
Katip …
✍e-imzalı