Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/55 E. 2019/110 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/55 Esas
KARAR NO : 2019/110

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – (TCKN:…) …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … – …
VEKİLİ : Av. …

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ : 12/12/2019
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekili dava dilekçesini özetle; Müvekkilinin bir eğlence mekanında tanıştığı, kendisini Handan olarak tanıtan gerçek ismi Yüksel Arslan olan bir kadının müvekkilinin duygularını maniple ederek duygusal açıdan bağlayarak kendisini mağdur ve muhtaç olarak gösterip maddi taleplerde bulunduğunu, bu doğrultuda kadının isteği üzerine tanığı olduğunu söylediği davalı şirkete birlikte giderek koltuk takımı seçtikten sonra takımın bedelinin ödenmesi için taksitli satış üzerine anlaştıklarını ve bir kaç bonoyu boş haliyle imzalayıp oradan ayrıldığını, davalı şirket vekillerince müvekkili aleyhine 02.03.2019 tarihli 140.923,00 TL, 02.03.2019 tarihli 15.744,00 TL ve 10.03.2019 tarihli 27.600,00 TL tutarlı üç adet bonoya mukabil 24.04.2019 tarihinde Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasıyla asıl alacak miktarı 177.104,00 TL olan haksız bir takip başlatıldığını, müvekkilinin Yüksel isimli kadın ile ilgili şirket yetkililerinin birlikte hareket ederek hileyle müvekkiline takip başlattıklarını, davaya konu bonoların içeriğinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, diğer bonoların halen davalı şirket uhdesinde olduğunu, her ne kadar takip dayanağı bonolar” bedeli malen ahzolunmuştur” kaydını içerecek şekilde keşide edilmiş ve teslim alınan mal karşılığında düzenlendiğinin bir karine olarak kabulü gerekmekte ise de söz konusu malların kesinlikle müvekkiline teslim edilmediğini, lehtar şirket olduğundan dava konusu bonoları ticari defterine işlemek ve karşılığında fatura kesmek zorunda olduğunu, ticari şirketlerin mal karşılığı bono aldıkları zaman ihtilaf çıktığında bu malı bono keşidecisine teslim ettiğini irsaliyedeki imza ile ispatlama zorunda olduğunu, bu nedenle davalı şirketin malı teslim ettiğini ispat etmesi gerektiğini belirterek takibe konu bonolar nedeni ile müvekkilin davalıya borçlu olmadığının ve söz konusu senetlerin bedelsiz kaldığının tespiti ile davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili ile davacı arasında 28.01.2019, 30.01.2019 ve 02.02.2019 tarihlerinde mal karşılığı satış yapıldığını, satış işleminin o tarihlerde düzenlenen faturalar ve senetler ile sabit olduğunu, satışı yapılan ürünlerin davacının teslim edilmesini istediği adrese ve kişiye teslim edildiğini, eşyaların teslim edildiğine dair tutanağın yargılama aşamasında mahkemeye ibraz edileceğini, tarafların karşılıklı iradeleriyle düzenlenmiş bulunan senetlerde malen kaydının mevcut olmasının senetlerin malların teslimi karşılığında düzenlendiğinin karine olduğunu, davacı tarafından ödeme yapılmaması nedeniyle Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasıyla takibe geçilip takibin kesinleştiğini, tahsilatın dosyanın infazına yetmemesi nedeniyle Bursa 9. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/101 Esas 2019/32 Karar sayılı kararıyla izale i şuyu davası açmak üzere yetki verildiğini, bu yetki ile Mudanya Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 2019/652 Esas sayılı dosyası ile davacının paydaşı olduğu taşınmazların satışı amacıyla ortaklığın giderilmesi davasının açıldığını belirterek davanın reddi ile asıl alacağın % 20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar ve kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
GEREKÇE;
Dava Bursa 11.İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı takip dosyasında borçlu olmadığının tespiti davasıdır.
Takipte davaya konu senedin kambiyo senedi olduğu anlaşılmaktadır. Davacı eğlence mekanında tanıştığı dava dışı Yüksel Arslan için davalı şirketten koltuk takımı seçtikten sonra takımın bedelinin ödenmesi için taksitli satış üzerine anlaştıklarını ve bir kaç bonoyu boş haliyle imzalayıp oradan ayrıldığını, davalı şirket vekillerince aleyhine 02.03.2019 tarihli 140.923,00 TL, 02.03.2019 tarihli 15.744,00 TL ve 10.03.2019 tarihli 27.600,00 TL tutarlı üç adet bonoya mukabil 24.04.2019 tarihinde Bursa 11. İcra Müdürlüğü’nün 2019/… Esas sayılı dosyasıyla asıl alacak miktarı 177.104,00 TL olan haksız bir takip başlatıldığını, Yüksel isimli kadın ile ilgili şirket yetkililerinin birlikte hareket ederek hileyle müvekkiline takip başlattıklarını, davaya konu bonoların içeriğinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, her ne kadar takip dayanağı bonolar” bedeli malen ahzolunmuştur” kaydını içerecek şekilde keşide edilmiş ve teslim alınan mal karşılığında düzenlendiğinin bir karine olarak kabulü gerekmekte ise de söz konusu malların kesinlikle kendiisne teslim edilmediğini belirterek takibe konu bonolar nedeni ile sorumlu olmadığının tespitini talep etmiştir.
Davalı taraf davacı tarafın iddialarını inkar etmiştir.
Davanın bonodan kaynaklı menfi tespit istemine ilişkin olduğu, HMK 201. maddesi uyarınca senede karşı ileri sürülecek her türlü iddianın senetle ispat zorunluluğunun bulunduğu, ancak davacının kambiyo senedinin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak bir yazılı belge sunamadığı, davalının kendisine tevdi edilmiş bulunan bonoyu aradaki anlaşmaya aykırı biçimde kendi lehine doldurduğu iddiasının ancak yazılı delille ispatlanabileceği, ayrıca davaya konu bonolarda ” bedeli malen ahzolunmuştur” kaydının bononun mal teslim edildikten sonra düzenlendiğine karine teşkil ettiği, davacı tarafın bunun aksini yazılı delille ispat edebileceği, davalının tanık dinletmeye açık muvafakati de bulunmadığından davacı vekilinin tanık dinletme talebinin reddine karar verildiği, her ne kadar dava dilekçesinde yemin deliline dayanılmış ise de, HMK 226/1-c madde hükmü gereğince yemin edecek kimseyi ceza soruşturması ya da kovuşturması ile karşı karşıya bırakacak vakıaların yemine konu edilemeyeceğinden davacıya yemin teklifinde bulunulmadığı anlaşılmakla davacının kambiyo senedine yönelik iddialarını ispatlayamadığından davasının reddine karar verilmiştir.
Her ne kadar kısa kararda kötü niyet tazminatına hükmedilmiş ise de dosyada tedbir talebinin reddine karar verilerek takibin durdurulmamış olduğu, takip durmadığından kötü niyet tazminatının koşulları da oluşmadığı anlaşılmakla sehven kötü niyet tazminatına hükmedildiği gerekçeli karar yazılırken farkına varılmıştır.
HÜKÜM; Ayrıntısı ve gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Davacının asıl alacağın %20 oranında kötü niyet tazminatının hükmedilmesine,
3-Harçlar Yasası gereğince alınması gerekli 44,40 TL maktu harcın, peşin alınan 3.024,50 TL harctantan mahsubu ile, arta kalan 2.980,10-TL harcın karar kesinleştiğinde, davacı yana iadesine,
4-Davalı şirket kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre belirlenen 16.576,24 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde BIRAKILMASINA,
6-Davacı tarafından yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının hükmün kesinleşmesinden sonra 6100 sayılı HMK’nun 333. Maddesi uyarınca davacı tarafa İADESİNE,
Dair gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile istinaf yargı yolu açık olmak üzere verilen karar tarafların yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı. 12/12/2019

Katip … Hakim …
E-imzalıdır E-imzalıdır