Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/5 E. 2020/68 K. 06.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/5 Esas
KARAR NO : 2020/68

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : … … …

DAVA :İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2019
KARAR TARİHİ : 06/02/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 17/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; Davacı vekilinin dava dilekçesini özetle; Davalı şirket aleyhine Bursa 5. İcra Dairesi’nin 2019… sayılı dosyasıyla icra takibi başlattıklarını, takip konusu alacağın taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle cari hesap ekstresindeki vadesi geldiği halde ödenmeyen 2.005,97 TL fatura alacağından kaynaklandığı, davalının borcu ödemediği gibi başlatılan takibe de herhangi bir borcu olmadığından bahisle haksız olarak itiraz ettiği, bu sebeple itirazın iptali ile %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafa usulüne uygun dava dilekçesi ve eklerinin tebliğ edildiği ancak cevap dilekçesi sunmadığı görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava Bursa 5.İcra Müdürlüğünün 2019… sayılı takip dosyasında davalının ödeme emrine itirazının iptali davasıdır.
Takip konusu alacağın taraflar arasındaki ticari ilişkide davalıya satılan malların fatura bedelleri olduğu anlaşılmaktadır. Taraflar arasında yazılı bir satım sözleşmesi bulunmamaktadır. Kural olarak ispat yükü davacı taraf üzerindedir. Davacı faturalara konu malları teslim ettiğini ispatlamalıdır.
Bilindiği üzere taraflar tacirdir. Ticari davalarda dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olduğundan ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin yahut alacak miktarının ispatı mümkündür.
Tarafların ticari defterlerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiştir. Davalı tarafa defter inceleme gün ve saatini bildirir davetiyenin 03.12.2019 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen ticari defterlerin ibraz edilmemesi sebebiyle davalı ticari defterleri yönünden bilirkişi incelemesi yapılamamıştır.
Davacı taraf defterlerini ibraz ettiği halde davalı bu şekilde ibrazdan kaçınmıştır.
HMK’nın 222. Maddesine göre ; Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir. Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır. İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir. Bu şartlara uygun olarak tutulan defterlerdeki sahibi lehine ve aleyhine olan kayıtlar birbirinden ayrılamaz.
Buna göre mahkeme taraflardan birinin talebi üzerine yahut kendiliğinden resen taraflardan defter ibrazını isteyebilir.
HMK’nın 219.maddesi tarafların belgeleri ibrazı zorunluluğunu düzenlemiştir. Buna göre ; Taraflar, kendilerinin veya karşı tarafın delil olarak dayandıkları ve ellerinde bulunan tüm belgeleri mahkemeye ibraz etmek zorundadırlar. Elektronik belgeler ise belgenin çıktısı alınarak ve talep edildiğinde incelemeye elverişli şekilde elektronik ortama kaydedilerek mahkemeye ibraz edilir. Ticari defterler gibi devamlı kullanılan belgelerin sadece ilgili kısımlarının onaylı örnekleri mahkemeye ibraz edilebilir.
HMK’nın 219.maddesi talep edildiği durumlarda defter ve belgelerin ibraz zorunluluğunu hüküm altına almıştır.
HMK 220.maddesi talep edilmesine rağmen tarafın belgeyi ibraz etmemesinin neticelerini düzenleme altına almıştır. Buna göre ; İbrazı istenen belgenin, ileri sürülen hususun ispatı için zorunlu ve bu isteğin kanuna uygun olduğuna mahkemece kanaat getirildiği ve karşı taraf da bu belgenin elinde olduğunu ikrar ettiği veya ileri sürülen talep üzerine sükut ettiği yahut belgenin var olduğu resmî bir kayıtla anlaşıldığı veya başka bir belgede ikrar olunduğu takdirde, mahkeme bu belgenin ibrazı için kesin bir süre verir. Mahkemece, ibrazı istenen belgenin elinde bulunduğunu inkâr eden tarafa, böyle bir belgenin elinde bulunmadığına, özenle aradığı hâlde bulamadığına ve nerede olduğunu da bilmediğine ilişkin yemin teklif edilir. Belgeyi ibraz etmesine karar verilen taraf, kendisine verilen sürede belgeyi ibraz etmez ve aynı sürede, delilleriyle birlikte ibraz etmemesi hakkında kabul edilebilir bir mazeret göstermez ya da belgenin elinde bulunduğunu inkâr eder ve teklif edilen yemini kabul veya icra etmezse, mahkeme, duruma göre belgenin içeriği konusunda diğer tarafın beyanını kabul edebilir.
HMK’nın 220.maddesi bu şekliyle elinde bulunduğu anlaşılan bir belgeyi ibraz etmemenin hüküm ve sonuçlarını ortaya koymuştur. Hiç şüphesizdir ki 220.maddede düzenlenen belge tabiri ticari defter ve belgeleri de kapsamaktadır.
Tarafın ticari defterleri yasada belirtildiği üzere karşı tarafın defter ve belgeleri ile uyumlu olduğu takdirde lehine delil olabilecektir. Anılan yasal düzenlemeler uyarınca verilen süreye rağmen bir taraf ticari defter ve belgelerini sunar diğer taraf sunmaz ise bu davranışı ile kendi defterlerinin davacı defterleri ile uyumlu olup olmadığının incelenmesine engel olduğundan, engel olduğu bu sonucun varlığını ve neticelerini kabul etmiş sayılır. HMK’nın 220.maddesi kapsamında ticari defter ve belgeler bunu tutan tarafın zilliyetliğinde olduğundan 220/2.maddesindeki inkarı da yapamayacaktır. 220/3.maddesi gereğince de defter ve belgelerin sunulmamasının neticesi olarak kaçınılan defter ve belgedeki kayıtların karşı tarafın defterlerindeki kayıtlara uygunluğu mahkeme tarafından kabul edilebilir.
Davacı defterlerini ibraz ettiği halde davalı defterlerini ibrazdan kaçınmıştır, bu hususta davacı kayıtları dikkate alınarak hüküm kurulması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
30/12/2019 Tarihli Bilirkişi Raporuna göre; davacı tarafın ticari defterlerinin sahibi lehline delil teşkil edebileceği ve davacının davalıdan ticari defter ve kayıtlarına göre 2.005,97-TL tutarında alacaklı olduğu anlaşılmakla, bu sebeple mahkememizce davanın kabulüne karar verilmiş, alacak likit olduğundan ayrıca icra inkar tazminatına da hükmolunarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi ekli kararda açıklanacağı üzere,
1-Davanın kabulü ile Bursa 5.İcra Dairesinin 2019… sayılı takip dosyasına davalı-borçlu tarafından yapılan itirazın iptaline, takibin aynı koşullarla DEVAMINA,
2-İtirazın alacağın tahsilini geciktirmeye yönelik olduğu değerlendirilerek davalı-borçlunun asıl alacağın %20 si oranında hesap edilen 401,194 TL icra inkar tazminatına MAHKUM EDİLMESİNE,
3-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT 13/1-2 uyarınca belirlenen 2.005,97 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Alınması gereken 137,03TL harçtan peşin yatırılan 44,40TL harcın mahsubu ile bakiye 92,63 TL harcın davalıdan alınarak HAZİNEYE İRAT KAYDINA,
5-Davacı tarafça yapılan harç ve yargılama gideri olmak üzere toplam 804,60 TL muhakeme masrafının davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda uyuşmazlığın miktarına göre kesin olmak üzere verilen karar usulen okunup anlatıldı. 06/02/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır