Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/418 E. 2021/131 K. 11.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/418
KARAR NO : 2021/131
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …

VEKİLİ : Av. … – …
DAVALI : … – …

VEKİLLERİ : Av. … -…UETS
Av. … – …UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/10/2019
KARAR TARİHİ : 11/02/2021
Mahkememizde açılan itirazın iptali davası nın açık muhakemesi sonunda ;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …adresinde faaliyet gösteren ….. Seramik San. ve Tic. Ltd. Şti. ‘nin ortağı olduğunu, ABD’de ikamet ettiğini, müvekkilinin ilgili şirkette ortağı tarafından dolandırıldığını, bu nedenle aralarındaki yıllar süren dostluk nedeniyle ve davalıya güvendiğini ve işleri yürütmesi için davalı taraf ile anlaştığını, davalı ile aralarında şirket işlerini yürütmesi için kendisine ödemeler yapıldığını, ancak davalı tarafın gelen paraları kendi şahsi işlerinde kullandığını, davalı tarafça da paraların iade edilmediğini, davalı tarafa paraların iadesi hususunda ihtarname gönderildiğini fakat davalı tarafın paraları iade etmediğini, ayrıca müvekkilinin davalı taraf aleyhine Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına şikayette bulunduğunu, bu nedenle davanın kabulü ile borçlunun Bursa 18. İcra Dairesi 2019/…Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazının iptali ile asıl alacak miktarı üzerinden takibin devamını, kötü niyetle takibe itiraz edildiğinden %20’ sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini, talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacının 2014 yılı ocak ayında davacının şahsi şirketi …Tekstil Kolleksiyon Gıda deri Seramik San.ve Tic.Ltd.Şti.’nin işlerini (iplik üretim alım satımı ve havlu üretimi alım satımı) takip etme konusunda anlaştığını, bu anlaşmaya davacının ortağı … ve tercümanının şahit olduğunu, bu anlaşmaya istinaden davacının aylık 1500,00 USD müvekkiline ödeme yapması gerektiğini, söz konusu ödemeleri yapmadığını, ancak tarafların uzun yıllardır arkadaş olması sebebi ile müvekkilinin işlerini takibe devam ettiğini, davacı tarafın 28/05/2014 tarihinde Bursa 17.Noterliği …yevmiye sayılı vekaletname ile müvekkilini bir çok konuda yetkilendirdiğini, davacının göndermiş olduğu tutarların, şirketin teçhizat alımlarında, şirketin çalışanlarının maaşlarının ödenmesinde ya da hammadde alımında kullanıldığını, ancak belirtilen 19.500,00 USD’nin müvekkilinin hesabına gönderildiğini gösterir hiç bir belge/dekont dosyaya ibraz edilmediğini, davacı …’ın bu süreçte iki ayda ya da 45 günde bir Türkiye’ye geldiğini, kendisine yapılan işler ve harcamalar hakkında bilgi verildiğini, müvekkilinin hesabına gönderilen paraların 2015-2016-2017 yıllarına ait olduğunu, ancak davacının 14/09/2018 tarihinde müvekkili adına vekaletname düzenlediğini, Davacının müvekkilini 2019/… soruşturma numarası ile Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’na güveni kötüye kullanma suçlaması ile şikayet ettiğini ancak savcılığın 2019/… karar numarası ile kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verdiğini, Bu nedenle müvekkilinin borcu bulunmadığını, bu nedenle davanın reddinin gerekeceğini savunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
30/06/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6335 sayılı yasanın 3.maddesi ile değişik 6102 sayılı TTK’nın 5/3.maddesi uyarınca; Asliye Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki ilişki iş bölümü ilişkisinden çıkartılıp, görev ilişkisine dönüştürülmüştür.
6100 Sayılı HMK’nın 1.maddesinde; görevin kamu düzenine ilişkin olduğu düzenlenmiş olup aynı yasanın 114/1-c maddesinde;görevin dava şartı olduğu belirtilerek, mahkemenin görevli olup olmadığını davanın her aşamasında mahkemenin kendiliğinden araştıracağı hükmüne yer verilmiştir.
Dava taraflar arasındaki vekalet sözleşmesi kaynaklı ödenen bedelin iadesine ilişkindir. Davacı yurt dışında yaşaması sebebiyle , davalı ile şahsi münasebeti ve güven ilişkisine dayanarak kendi şirket işlerinin yürütmesi için davalıya gönderdiği paraların iadesini istemektedir. Somut olayda tescil ve ilan ettirilmiş bir ticari vekillik yahut mümessillik de söz konusu değildir. Dava gerçek kişi tarafından açılan ve adi vekalet ilişkisine dayanan bir davadır. Davalı ve davacı tacir olmadığı gibi, dava mutlak ticari davalardan da değildir. Görev kamu düzenindendir. Taraflar ileri sürmese dahi mahkemece resen değerlendirilmesi gerekir. Tüm bu gerekçelerle görevsizlik kararı vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜK Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde Görevli BURSA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine dair kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere davacı vekili ile davalı vekilinin yüzlerine karşı açıkça okundu, anlatıldı. 11/02/2021

İş bu kararın gerekçesi 12/03/2021 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı