Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/318 E. 2020/729 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/318
KARAR NO : 2020/729
HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … –
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –
DAVALI : … – …

VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/10/2019
KARAR TARİHİ : 17/12/2020
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde, davalı borçlu hakkında Bursa 10. İcra Müdürlüğünün 2018/… Esas sayılı dosyasından; 23/09/2014 tanzim tarihli, 060628 numaralı, 25.997,40-TL Bedelli fatura ve 11/12/2014 tanzim tarihli, 060911 numaralı, 25.330,80-TL Bedelli fatura ile ilgili olarak toplam 57.833,69-TL (toplam takibe giriş miktarı -asıl alacaklar ve işlemiş faizler toplamı-) üzerinden icra takibi başlattığını, takipte asıl alacaklar toplamı olarak 51.328,20-TL alacak gösterildiğini. davalı borçlunun faturada belirtilen mal ve hizmetleri müvekkilden almış olduğunu, müvekkilinin bu mal ve hizmetlere ilişkin fatura düzenlediğini ve müvekkilin ticari defter ve kayıtlarına faturaların usulünce işlenildiğini, davalı borçlu bu borcu ödemediğini ve hakkında yapılan icra takibine haksız ve mesnetsiz olarak itiraz ettiğini, davalı borçlunun müvekkilden alıp bedelini ödemediği mal ve hizmetlerin detaylarının takip dosyasında sureti bulunan ve ödeme emri ekinde kendisine tebliğ edilmiş olan faturalarda açıkça yer aldığını, borçlu-davalının haksız ve mesnetsiz olarak takibe itiraz ettiğini, alacağın likit olduğunu ve itirazın haksız olduğunu, bu sebeple itirazın iptalini ve % 20’ den az olmamak üzere davalıdan kötü niyet tazminatı (icra inkar tazminatı) alınmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP :
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafından ekmek fırını işletmekte olan müvekkil aleyhine Bursa 10. İcra Müdürlüğü 2018/… E. Sayılı dosyası ile haksız ve kötü niyetli olarak takip başlattığını, haksız icra takibinin dayanağı olarak 23.09.2014 tarihli, 25.997,40-TL bedelli ve 11.12.2014 tarihli, 25.330,80-TL bedelli olmak üzere 2 adet fatura gösterildiğini, her iki faturanın da karşılıklarının davacı tarafa ödendiğini, bakiye borç kalmadığını, 23.09.2014 tarihli fatura karşılığında 24.09.2014 tarihinde tanzim edilmiş senetler olduğunu, bu senetlerin vade tarihlerinde Türkiye İş Bankası Karacabey Şubesi tarafından düzenlenen dekontlar ile ödendiğini, davacı tarafından kötü niyetli olarak mükerrer tahsilat yapılmaya çalışıldığını, davacının müvekkil aleyhine başlatmış olduğu takibin haksız ve kötü niyetli olduğunu bu kapsamda kötü niyet tazminatının koşulları oluşmuş olduğundan İİK md. 67/2 gereğince takip miktarının %20’sinden az olmamak üzer kötü niyet tazminatına hükmolunmasını talep etmiştir.
GEREKÇE :
Dava faturalar nedeniyle başlatılan takipte itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı tarafından Ankara 5. İcra Dairesinin 2016/… Esas sayılı dosyası ile takip başlattığı, mezkür takibe itiraz edilerek takibin durması akabinde davacının itirazı bertaraf etmek amacıyla herhangi bir dava açmadığı, incelenen takip dosyasında takip talebinde, davamıza konu takip talebindeki aynı fatura seri numaraları ve miktarlarının yazılı olduğu görülmüştür.
İİK 68. Madde 1. Fıkra “Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.” şeklinde olup, davacının Ankara 5. İcra Müdürlüğü dosyasındaki itirazı bertaraf etmek amacıyla süresinde herhangi bir itirazın kaldırılması yahut iptali davası açmadığı gözetildiğinde ikinci bir ilamsız takip yapamayacağı anlaşılmakla, davanın icra takiplerindeki derdestlik nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi’nin 30.06.2020 Tarih, 2020/2550 Esas ve 2020/3727 Karar sayılı kararında benzer bir husus “…….Somut olayda; Eskişehir 2. İcra Müdürlüğünde 2010/… E. sayılı dosyası ile ilk takip yapıldığı davalının itirazına karşı dava açılmadığı, aynı alacağa ilişkin Eskişehir 7. İcra Müdürlüğünün 2014/14067 E. sayılı dosyası ile yapılan takibe itiraz üzerine bu sefer iş bu itirazın iptali davasının açıldığı görülmektedir. Bu durumda Eskişehir 2. İcra Müdürlüğünde 2010/… E. sayılı takibe ilişkin itirazın iptali davası açılmadan yeniden aynı alacağa ilişkin takip yapılamayacağından, davanın bu gerekçe ile reddi gerekirken, zaman aşımı nedeniyle davanın reddi yerinde görülmemiştir…” şeklinde ifade edilmiştir.
Yine Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 30.05.2019 Tarih, 2016/8575 Esas ve 2019/2490 Karar sayılı kararında benzer bir husus “….Nitekim İİK’nın 68. maddesinin 1. fıkrasının son cümlesinde, “….Bu süre içerisinde itirazın kaldırılması istenilmediği takdirde yeniden ilamsız takip yapılamaz.” Hükmü ile itirazın hükümden düşürülmemesi halinde 2. kez ilamsız takip yapılamayacağı açıkça belirtilmiştir. Bu hüküm kıyas yolu ile İİK’nın 67. maddesine de uygulanmaktadır. Bu nedenle aynı alacakla ilgili takip yapıldığı takdirde bu takip itiraza uğramış ve itirazın kaldırılması veya iptaline ilişkin bir talepte bulunulmamış ise bu madde hükmüne istinaden yeni bir takip yapılamaz…. ” şeklinde ifade edilmiştir.
Davacının kötü niyetle takip yaptığı davalı tarafından ispatlanamadığından kötüniyet tazminatı talebinin ayrıca reddine karar vermek gerekmiştir.
Açıklanan gerekçe ve dosyada toplanan tüm delillerin değerlendirilmesi sonucunda aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın REDDİNE,
Kötü niyet tazminatı talebinin REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40.-TL maktu harçtan 44.40-TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 10,00-TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi uhdesinde bırakılmasına,
4-Adalet Bakanlığı bütçesinden karşılanan 1.320,00.-TL arabuluculuk masrafının davacıdan alınarak hazineye irat kaydına, bu hususta harç tahsil tezkeresi düzenlenmesine,
5- Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden , karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hesaplanan 4.080,00.-TL’nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine,
Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa iadesine dair,”2 hafta içerisinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile Bursa Bölge Adliye Mahkemeleri Nezdinde istinaf kanun yolu”açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda açıkça okundu, anlatıldı. 17/12/2020

İş bu kararın gerekçesi 17/12/2020 tarihinde yazılmıştır.

Katip …
✍e-imzalı

Hakim …
✍e-imzalı