Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2019/116 Esas – 2023/766
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/116
KARAR NO : 2023/766
HAKİM : ….
KATİP : ….
DAVACI/BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI : … – … Vakıf Mah. 2.Vicdan Sk. No:7 İç Kapı No:2 Yıldırım/ BURSA
VEKİLİ :Av…
BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI :… SİGORTA ANONİM ŞİRKETİ – ….
VEKİLLERİ :Av. ….
Av….
Av. …
DAVALILAR 1- … GIDA TÜKETİM MADDELERİ LTD. ŞTİ. – Panayır Mah. Okul Cad. No: 36 Osmangazi/ BURSA
VEKİLLERİ : Av. …… –
Av. … –
2- … – … Millet Mah. 3.Meydan Sk. No:30 İç Kapı No:2 Yıldırım/ BURSA
VEKİLİ : Av. … –
DAVA İHBAR OLUNAN : BURSA SOSYAL GÜVENLİK İL MÜDÜRLÜĞÜ
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 04/06/2018
KARAR TARİHİ : 14/09/2023
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 25/09/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA; davacı vekili Bursa Asliye Hukuk Mahkemesi’ne ibraz ettiği dava dilekçesinde özetle; Davalılardan …’ın sevk ve idaresindeki … plaka nolu araç ile 06.04.2018 tarihinde saat 08.00 civarında tamamen kusurlu bir şekilde tali yoldan ana yola çıkarak müvekkilinin sevk ve idaresinde bulunam … plakalı motosikletle ve müvekkiline çarparak hayati tehlike geçirecek biçimde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, olayın oluşumunda davalı …’ın tamamen kusurlu olduğunu, kusuru nedeniyle müvekkilinin hayati tehlike geçirecek şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiğini, kazaya sebebiyet veren … plakalı aracın, diğer davalı … Gıda Tüketim Maddeleri firmasına ait olduğunu, ilgili firmanın araç maliki olması nedeni ile kazadan müvekkiline karşı sorumlu olduklarını, aracın diğer davalı … Sigorta şirketi tarafından sigortalı olduğunu, müvekkilinin bu kaza sebebi ile üst sağ kaşının üzerinden 8 dikiş atılacak şekilde yaralandığını, üst sağ çenesindeki dişlerinden dört tanesini kaybettiğini ve vücudunun çeşitli yerlerinden yaralandığını, bu yaralanmaların vücudunda sabit eser olarak kalacak ve maddi ve manevi olarak hayatının geri kalan kısmında ciddi travmalar oluşturacağını, ayrıca müvekkilinin kaybettiği dişlerini yaptırmasının da ciddi bir maliyet tutacağını, zira eski sağlam dişlerinin yerine ikame edeceği dişlerin kendi kalıcı dişleri gibi olmayacağını ama yine de tedavi ve diş masraflarının ciddi bir mâliyet oluşturacağını, ayrıca insanın kendi ana dişlerinin yerini de hiçbir şekilde tutmayacağını, müvekkilinin kullanmış olduğu ve kaza esnasında hasar gören motosikletin de kullanılamaz hale geldiğini, müvekkilinin motosikletle işine gidip gelmekte olduğunu, bu nedenle sayın mahkemece de yapılacak yargılama neticesinde ilgili motosiklete ilişkin olarak zararın tespitini ve buna ilişkin olarak talep edebilecekleri tazminat miktarını da tespit edeceklerini, bu kaza sebebiyle müvekkilinin yüzünün sağ tarafında oluşan sabit eser ve kaybetmiş olduğu dört dişinin tedavi masrafı. kaza nedeni ile kullanılmaz hale gelen motosikletinin hasarlarını karşılaması için fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak şartı ile 1.000TL maddi tazminat ile, yüzündeki sabit eserin kalıcı olması, diş kaybının da yine kalıcı olması nedeni ile oluşacak elem, keder ve üzüntüsünü karşılaması yönünden 60.000TL manevi tazminat talep etmeleri gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın kabulüyle,… plaka sayılı aracın üçüncü kişilere devrinin önlenmesi amacıyla trafik kaydına ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000.TL maddi tazminat, davacı müvekkilinin yüzündeki sabit eserin kalıcı olması, diş kaybının da yine kalıcı olması nedeni ile oluşacak elem, keder ve üzüntüsünü karşılaması yönünden 60.000.TL si manevi tazminat olmak üzere toplam 61.000TL tazminatın davalılardan müteselsilen ve müştereken olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline, yargılama giderlerinin de davalılardan tahsiline (sigorta şirketi için sorumlu olduğu limitle sınırlı kalmak kaydıyla) karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP; Davalı … Sigorta A.Ş. vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin genel müdürlük adresi maslak Sarıyer İstanbul olduğundan yetkili mahkeme İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu, dosyada öncelikle yetkisizlik kararı verilerek dosyanın yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesini, dava görevsiz mahkemede açılmış olduğundan öncelile görevsizlik nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davanın yetkili ve görevli yer mahkemesi olan müvekkil şirket merkezinin bulunduğu İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin olduğu, müvekkil sigorta şirketine usulüne uygun başvuru yapılmadığından bu nedenle, dava şartı noksanlığı nedeniyle dava usulden reddine karar verilmesini, esasa ilişkin olarak ise, dava konusu, sürücü … sevk ve idaresindeki, … plakalı araç için; müvekkil şirketçe, 12.11.2017 – 12.11.2018 tarihleri arasında, 29060589 no’lu poliçe numarası ile Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Poliçesi düzenlendiğini, müvekkil şirketin sorumluluğu, poliçe üzerinde yazılı teminat limitleri ile sınırlı olmak üzere, poliçede yazılı özel şartlar ve trafik sigortası genel şartları kapsamı ile sınırlı olduğunu, poliçe üzerinde ölüm/sakatlık halleri için kişi başına teminat limiti ile azami 360.000-TL olarak sınırlandırıldığı, bu miktar maksimum talep edilebilecek miktar olup, müvekkil şirketin asıl sorumluluğu gerçek zarar üzerinden belirleneceği, her durumda müvekkil şirket sigortalısının kusuru oranında tazminat ödemesi yapmakla yükümlü olduğu, öncelikle davacı tarafından müvekkil … plakalı araç sürücüsünün dava konusu kazanın meydana gelmesinde kusuru bulunduğunun ispat edilmesi gerektiği, davacının dava konusu kaza nedeniyle maluliyeti bulunup bulunmadığı hususu Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Dairesi tarafından özürlülük ölçütü, sınıflandırılması ve özürlülere verilecek sağlık kurulu raporlarına ilişkin mevzuat doğrultusunda incelenmesi gerektiği, müvekkil sigorta şirketinin geçici iş görmezlik tazminat taleplerine ilişkin sorumluluğu bulunmadığı, zira geçici iş görmezlik talepleri hastane ve tedavi giderleri olarak görüldüğünden bu masraflara ilişkin tazminat istemleri 6111 sayılı Yasa gereğince zorunlu mali sorumluluk poliçesi kapsamından çıkartılmış, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun sorumluluk kapsamına alındığını, dava konusu kaza nedeniyle tazminat hesabı yapılmasına karar verilmesi halinde maluliyet hesabının, sigorta aktüerleri yönetmeliği uyarınca hazine müsteşarlığınca yetkilendirilen aktüerler listesine kayıtlı, lisanslı aktüerler tarafından ve trh 2010 ulusal mortalite tablosunda yer alan verilere göre yapılması gerektiği, davacıların söz konusu olaydan dolayı Sosyal Güvenlik Kurumundan herhangi bir ödeme alıp almadığının tespiti gerektiği, davacının iddialarını kabul etmemekle birlikte davada hükmedilmesi gereken faiz yasal faiz olduğu, davacı taraf; lehine hükmolunacak tazminata dava tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerektiği belirtilerek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP; Davalılar … Gıda Tüketim Maddeleri Ltd. Şti. ve … vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin sigortası hem maddi hem de manevi tazminatı kapsamakta olup bu davada ne müvekkil şirketin ne de müvekkil şahsın taraf ehliyeti bulunmadığını, öncelikle bu yönden davanın usulden reddi gerektiğini, aksi kanaat halinde ise esasa ilişkin itirazları sunduklarını, öncelikle yaşanılan kazada müvekkilinin davacıya değil davacının müvekkiline çarptığını, davacı yanın müvekkili …’ın kullandığı araca sol arka taraftan çarptığını, bu nedenle öncelikle davacı yanın müvekkiline kusur atfetmeye yönelik asılsız beyanlarının tamamına itiraz ettiklerini, ayrıca her ne kadar kaza yeri krokilerinde davacı yanın motosikletinin yol kenarında olduğu gösterilmişse de, motosiklet kaza sonrası yolun kapanmaması için yol kenarına çekildiğini, bu nedenle oraya sürüklendiği ya da düştüğü yönünde bir kanaat oluşturulma çabasına da itiraz ettiklerini, müvekkili …’ın davaya dayanak kazanın oluşmasında hiçbir kusuru bulunmadığını, müvekkilinin tali yolda ana yol kontrolü yaptığını, sol taraftan transporter bir araç müvekkilimizin bulunduğu yola sağ sinyal verdiğini, bu nedenle müvekkilinin yola çıktığını, davacı önündeki araç ile takip mesafesini korumadığı ve aracın arkasına çok yakın durduğu için müvekkilinin kendisini görmediğini ve müvekkilinin öndeki aracın müvekkilinin durduğu yola dönecek olması hasebiyle yola çıktığını, bu durumun olay yerinde ya da öncesinde bulunan kamera kayıtlarının incelenmesi ile de anlaşılacağını, davacı yanın öndeki araç ile takip mesafesini korusaydı müvekkiline çarpmayacak bu kazanın da yaşanmayacağını, bu nedenle kusurlu olan kişinin müvekkili değil bizzat davacı yan olduğunu, aynı şekilde müvekkilinin görüş açısı da öndeki transporter araç nedeniyle arkadaki motosikleti görmeye uygun olmayıp bu da kusursuz olduğunun göstergesi olduğunu, gerek keşif esnasında gerekse tanık dinlenmesi ile bu durumun ortaya çıkacağını, davacı yanın takip mesafesini korumadığı gibi kask da takmadığını, bu durumun davacının fiziksel olarak zarara uğramasına neden olduğunu, kask takmadığı için zararın müvekkillerine yükletilmesinin ise kabul edilemez bir durum olduğunu, tüm bunların yanında haricen öğrendikleri kadarı ile davacıya o gün trafik polislerince dörtbinlira’yı aşar bir trafik cezası kesildiğini, bu cezanın kesilmesinin nedeninin ise davacının ehliyetinin bulunmaması olduğu, ehliyeti olmadığı için ceza kesildiğinin öğrenildiğini, Zira davacının motosiklet kullanmayı bilip bilmediğinin muamma olduğunu, bu da müvekkilinin kusursuzluğunu bir kez daha ortaya koyacağını, müvekkili …’ın kusursuz, en azından davacıdan daha az kusurlu olduğunu, bu durumun keşif ve bilirkişi incelemesi ile de ortaya çıkacağını, tazminat istemenin ön koşulunun kusur olduğunu, kusuru bulunmayan müvekkillerinden tazminat istenmesinin mümkün olmayıp bu nedenle davanın reddine karar verilmesini, trafik kaza tespit tutanağında davacının motosikletinde hafif hasar olduğunun belirtilmiş olup motosikletin kullanılamaz hale geldiği yönündeki davacı iddiasının kabulünün mümkün olmadığını, davacının her ne kadar dava dilekçesinde kaza sonrası motosikletinin kullanılamaz hale geldiğini beyan etmişse de kaza tutanağında hem müvekkil aracında hem de davacı motosikletinde hafif hasarın olduğu bildirilmiş olup aksini ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, aradan geçen üç ay düşünüldüğünde yeni bilirkişi incelemesi ile hasarın tespitini kabul edemeyeceğini, kaza sonrası bir tespitin olması halinde hasarın kazaya ilişkin olacağının kabul edilebileceğini de ayrıca bildirdiklerini, davacının davasını kabul etmemekle birlikte; maddi ve manevi tazminat davalarının amacının, zarara uğrayanı kişinin zarar öncesi durumuna geri dönmesini sağlamak olduğunu, oysa davacının fahiş tazminat talebinde bulunarak zenginleşme amacı güttüğünü, bu nedenle de davanın reddi gerektiğini, müvekkil şirketin kusursuz sorumlu olup malvarlığına haciz ya da tedbir konulmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle sayın mahkemenin tedbirin reddine yönelik kararının da usul ve yasaya uygun olduğunu, tüm bu nedenlerle; öncelikle olay yerinde bulunan kamera kayıtlarının dosyaya celbine, davacı adına olay günü trafik cezası kesilip kesilmediğinin sorulmasına, delillerin toplanmasının, tanıklarımızın dinlenmesinin ardından keşif yapılmak suretiyle dosyanın bilirkişiye tevdiine, davacının kask kullanması halinde de fiziksel zararı görüp görmeyeceğinin tespiti için ayrıca inceleme yaptırılmasına, ardından haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucunda, 10/04/2019 tarih ve 2018/642 Esas 2019/302 Karar sayılı görevsizlik kararı sonucu dosyanın Mahkememize tevzi edildiği görülmüştür.
Mahkememizce, 05/11/2019 tarihli ön inceleme duruşmasında KTK 97. Maddesi gereğince başvuru yapılmadığı anlaşılan davalı sigorta şirketi yönünden dosyanın tefrik edilerek Mahkememiz 2019/484 Esasına kaydedildiği görülmüştür.
Mahkememizce 2019/484 Esas sayılı dosyanın yargılaması sırasında, aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunan 2019/116 Esas sayılı iş bu dava dosyası ile yeniden HMK 166/1.maddesi uyarınca birleştirilmesine karar verilmiştir.
DELİLLER:Kaza tespit tutanağı, trafik tescil kayıtları, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2018/34480 soruşturma sayılı dosyası, Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/761 Esas 2020/613 Karar sayılı dosyası, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Bursa Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi kayıtları, Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Hastanesi kayıtları, SGK kayıtları, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi kayıtları, Bursa Uludağ Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı raporu, Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden alınan rapor , diş hekimi/periodontolog uzmanı bilirkişiden alınan rapor, kusur raporu, aktüerya bilirkişi raporu, sosyal ve ekonomik durum araştırması, … Sigorta A.Ş. ZMMM sigorta poliçesi ve tüm dosya kapsamı,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava; 06/04/2018 tarihinde meydana gelen trafik kazasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davaya konu kaza nedeniyle düzenlenen kaza tespit tutanağında: ‘’… plakalı araç sürücü … aracıyla Mülk sokaktan 11
Eylül bulvarına çıkış yaptığı esnada aracının sol arka yan çamurluk kısımlarına, 11 Eylül Bulvarı sağ şeritten İzmir istikametine seyir halinde olan … idaresindeki … plakalı (üzerinde plaka olmayan) motosiklet ön teker kısımlarıyla çarpması sonucu çift taraflı
yaralamalı, maddi hasarlı trafik kazası meydana gelmiş olup; Bu kazanın oluşumunda … plakalı araç sürücüsü … 2918 Sayılı K.T.K nın 57/1 a (Kavşaklara yaklaşırken kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamamak, geçiş hakkı olan araçlara ilk
geçiş hakkını vermemek) maddesini ihlal ettiği kanaatine varılmıştır.’’ şeklinde düzenlendiği görülmüştür.
Mahkememizce taraflarca dayanılan kanıt belgeler toplanarak, dosyanın bilirkişiye tevdii ile; kusur durumlarının tespiti yönünden rapor düzenlenmesine karar verildiği, bu kapsamda dosyanın Adli Trafik Kusur Bilirkişisi …’a tevdi edilmiş olup, bilirkişinin 22/11/2021 tarihli raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüş, Mahkememizce, kusur raporuna karşı itirazlarının değerlendirilmesi yönünden dosyanın daha önceki bilirkişi …’a tevdi edilmiş, bilirkişinin 10/02/2022 tarihli ek raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüştür.
22/11/2021 tarihli rapor ve 10/02/2022 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle;”… Plakalı Aracın sürücüsü … 2918 sayılı Karayolları
Trafik Kanunu Trafik kazalarında sürücü kusurlarının tespiti ve asli kusur sayılan haller başlıklı kanun madde 84- Araç sürücüleri trafik kazalarında… h) Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama,…Hallerinde asli kusurlu sayılırlar……ihlal ettiği ve buna sebep olarak ise aynı kanunun Kavşaklarda geçiş hakkı başlıklı kanun madde 57-) Kavşağa yaklaşan sürücüler kavşaktaki şartlara uyacak şekilde yavaşlamak, dikkatli olmak, geçiş hakkı olan araçların önce geçmesine imkan vermek zorundadırlar, İle Trafik işaret ve kurallarına uyma zorunluluğu başlıklı kanun madde 47-c) Trafik işaret levhaları, cihazları ve yer işaretlemeleri ile belirtilen veya gösterilen hususlara, … Uymak zorundadırlar. altı çizilerek belirtilen kurallarına riayet etmediğinden ötürü, kazanın oluşumunda asli yönden ve %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu; … plakalı araç sürücüsü … ise çarpışma konumu, savrularak durduğu konum ve ifadeler ile değerlendirildiğinde kazanın sürücü için kaçınılmaz olarak gerçekleşmesi göz önüne alındığında, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununa aykırı bir fiili görülmediğinden ötürü, kazanın oluşumunda kusursuz olduğu “şeklinde rapor düzenlenmiştir. Davacı vekili 14.10.2021 tarihli dilekçe ile, davaya konu motosikletin müvekkilinde olup müvekkilinin, söz konusu motosikleti tamir ettirecek ekonomik gücü bulunmadığını, yapılacak inceleme ve aldırılacak bilirkişi raporu sonucunda, motorun hasarının ortaya çıkacağını belirtmiş, Mahkememizce maddi tazminat talebine konu … plakalı motosiklet yönünden keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verilmiş, davacı tarafça 31.03.2022 tarihli dilekçe ile keşiften feragat edilmesi ve gider avansı olmaması nedeniyle keşfin yapılamadığına dair tutanak tutulduğu görülmüş, ayrıca dosyaya kapsamından ve davacının soruşturma aşamasında alınan beyanından da anlaşılacağı üzere davaya konu … plaka sayılı motosikletin davacı adına kayıtlı olmadığı, … adına adına kayıtlı olduğu görülmüştür.
Mahkememizce, davacının maluliyetinin tespiti yönünden Bursa Uludağ Üniversitesi Adli Tıp Ana Bilim Dalı’nda rapor alınmış, değişen yönetmelik hükümleri gereğince ek raporlar düzenlenmiş, en son kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre alınan 13/07/2021 tarihli adli rapora göre; davacının fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli özürlülük oranı tayinine mahal olmadığı, tıbbi iyileşme süresinin 15 güne kadar uzayabileceği kanaatini bildirir raporun düzenlendiği görülmüştür.
Davacı vekili tarafından tedavi gideri talepleri kapsamında, davacı müvekkilinin dişlerinde sorunlar olması nedeni ile yapılacak tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminat taleplerinin değerlendirilmesi yönünden; Mahkememizce, dosyanın (tedavi evrakı ile birlikte) ve davacının, Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi uzmanı bir bilirkişi tarafından muayene edilmek suretiyle, ayrıca davacıya ilişkin dosya içerisinde mevcut teşhis ve tedavileri gösterir evraklar ile Bursa Uludağ Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalından alınan adli raporlar da değerlendirilerek, 06.04.2018 tarihinde meydana gelen kaza nedeniyle davacının mevcut yaralanması dikkate alınarak, davacıda yapılması zorunlu tetavi giderlerin bulunup bulunmadığı ile bulunuyor ise zorunlu tedavi giderinin neden ibaret olabileceği, zorunlu tedavi giderlerinin , SGK tarafından karşılanması gereken gider olup olmadığı, SGK nın sorumluluğunda olan gideri var ise ne kadar olduğu hususlarında rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş, bu kapsamda Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çene Cerrahisi Uzmanı Dr. Dt. … ve Diş Protez Uzmanı Dr. Dt. … tarafından rapor düzenlenmiştir.
Mahkememizce, Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesinden alınan raporun ara kararımız doğrultusunda gerekçeli ve denetime elverişli olmadığı, ayrıca söz konusu raporun davacının kaza nedeniyle mevcut yaralanması ve bu yaralanmaya ilişkin dosya kapsamındaki mevcut raporlar ve tedavi evrakları değerlendirilmeden düzenlendiği anlaşılmakla, davalıların itirazlarının da değerlendirilerek dosyanın yeniden ek rapor düzenlenmek üzere Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesine gönderilmiş, ek raporun düzenlendiği görülmüştür.
Mahkememizce, Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporu gereğince, dosyanın Periodontoloji alanında uzman bir diş hekimi bilirkişiye tevdi ile, dosya kapsamında mevcut adli tıp raporları ve Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma hastanesi tarafından düzenlenen raporlar dikkate alınarak davacıda meydana gelen kaza nedeniyle implant tedavi masraflarına yönelik zararın tespiti yönünden rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş, bu kapsamda İstanbul 6. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 2022/126 Talimat sayılı dosyasında görevlendirilen bilirkişi görevlendirilen Diş Hekimi/Periondontolog uzmanı Dr. Dt. … ‘ın 25/01/2023 tarihli raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüştür.
Mahkememizce; dosyanın daha önceki Diş Hekimi/Periodontolog bilirkişi Dr. Dt. … uyap sistem üzerinden tevdi ile, daha önce alınan raporda implant fiyatı belirlenmediği anlaşılmakla, ortalama implant fiyatı tespiti üzerinden 2018 yılı verileri dikkate alınarak tedaviye yönelik masrafların hesaplanması, ayrıca raporda sunulan tedavi seçeneklerinden mevcut delillere göre davacıya uygun olan tedavi yönteminin hangisi olabileceğine dair tespitinin yapılarak davacıda meydana gelen kaza nedeniyle implant tedavi masraflarına yönelik zararın tespiti yönünden gerekçeli ve denetime elverişli ek rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilmiş, bu kapsamda düzenlenen 06/04/2023 tarihli ek raporun dosyaya ibraz edildiği görülmüştür.
Mahkememizce; dosyanın Aktüerya uzmanı bilirkişiye tevdi ile, davacının talep edebileceği geçici iş göremezlikten kaynaklı zararının tespitine yönelik rapor düzenlenmesinin istenmesine karar verilerek bu kapsamda dosyanın hesap uzmanı bilirkişi Yıldırım Timur’a tevdi edildiği, bilirkişinin 23/02/2023 tarihli raporunu dosyaya ibraz ettiği görülmüş, rapora göre davacının efor kaybı zararının 725,45 TL hesap edildiği görülmüştür.
Davacı vekili 18/05/2023 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; Dava dilekçesi ile müvekkili için fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak suretiyle 1.000,00 TL maddi tazminat talebinde bulunduğunu, bilirkişi raporunda yapılan tespit uyarınca 1-B seçeneği uyarınca müvekkilinin, rapor kapsamında müvekkilimizin toplam zararı; Efor Kaybı Zararı 725,45 TL,2 adet kron ve hareketli protez maliyeti 4.964,50 TL, sabit protez toplam maliyeti 224.318,00 TL olmak üzere toplamda 230.007,95 TL olduğunu, bu durumda eksik istemiş bulunduğu 228.007,95 TL’yi ıslah ettiğini belirterek ıslah talebinin kabulü ile fazlaya ilişkin dava ve talep hakkı saklı kalmak kaydıyla, 230.007,95 TL ‘nin davalılardan alınarak müvekkilimize verilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkememizce birleşen dava yönünden yapılan inceleme sonucunda; 2918 sayılı KTK’nın 97.maddesi 26/04/2016 tarih 29695 sayılı Resmi Gazete de yayımlanan ve yayımı tarihinde yürürlüğe giren 14/04/2016 tarih 6704 sayılı kanunun 5.maddesi ile değiştirilmiş “Zarar görenin, zorunlu mali sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı başvuruda bulunması gerekir. Sigorta kuruluşunun başvuru tarihinden itibaren en geç 15 gün içinde başvuruyu yazılı olarak cevaplamaması veya verilen cevabın talebi karşılamadığına ilişkin uyuşmazlık olması hâlinde, zarar gören dava açabilir veya 5684 sayılı Kanun çerçevesinde tahkime başvurabilir” hükmü getirilmiştir.
Yapılan bu düzenleme ile zarar görenlerin dava yoluna gitmeden önce ilgili sigorta kuruluşuna yazılı olarak başvurmasının gerekli olduğu, başvurudan itibaren sigorta kuruluşu en geç 15 gün içinde yazılı olarak cevap vermez yada verilen cevap zarar görenin talebini karşılamaz ise zarar gören dava açabileceği gibi sigorta tahkim komisyonuna da başvuru yapabilir şeklinde belirtilmiştir.
Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin uygulamasına göre; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 97. maddesi ile zorunlu mali sorumluluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte, bu başvuru yapılmadan dava yoluna gidilmesi halinin dahi HMK’nın 115/2. maddesi gereği tamamlanabilir dava şartı olduğu kabul edilmektedir.
Somut olayda, davacı tarafça, KTK 97 maddesi uyarınca dava açılmadan evvel sigorta şirketine başvuru yapılmadığı gibi, Mahkememizce 2019/484 Esas sayılı dosyanın 08/11/2019 tarihli tensip ara kararı ile özetle; davacı vekiline sigorta şirketine yazılı başvuru için verilen ihtaratlı kesin süreye rağmen başvuruya dair eksikliğin giderilmediği anlaşılmakla, Mahkememizce, KTK 97. Maddesi kapsamında sigorta şirketine başvuru dava şartı yokluğu nedeniyle sigorta şirketine karşı açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin birleşen davanın usulden reddine karar verilmiştir
Mahkememizce asıl dava yönünden yapılan inceleme sonucunda;
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 06/04/2018 tarihinde, … plakalı araç sürücüsü davalı … sevk ve idaresindeki aracı ile 4.Nur sokak istikametinden Gidiş-Geliş iki yönlü trafik akımının olduğu Derya caddesini takiben 11.Eylül Bulvarı istikametine seyir halinde olduğu ve 11Eylül Bulvarına dönüş yapmak için sağ tarafa manevra yaparak Acemler istikametine doğru 3 şeritli yolun sağ şeridi üzerine çıkış yaptığı esnada, aracının sol arka yan kısımlarına, Kestel istikametinden gelip sağ şerit üzerinde seyreden sürücü … sevk ve idaresindeki … plakalı motosikletin ön tekerlek kısımları ile çarpması sonucu yaralanmalı ve maddi hasarlı trafik kazasında, Mahkememizce benimsenen gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporuna göre … plakalı araç sürücüsü davalı …’ın kazanın oluşumunda asli yönden ve %100 (yüzdeyüz) oranında kusurlu olduğu; … plakalı araç sürücüsü … ise kazanın oluşumunda kusursuz olduğu kanaatine varılmıştır. Meydana gelen kaza nedeniyle davacıda kaza tarihi itibariyle yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre davacının fonksiyonel araz bırakmadan iyileşmiş olduğu, sürekli özürlülük oranı tayinine mahal olmadığı, tıbbi iyileşme süresinin 15 güne kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, geçici iş göremezlik süresi dikkate alındığında alınan bilirkişi raporu ile davacının efor kaybı zararının 725,45 TL hesap edildiği görülmüştür.
Ayrıca meydana gelen kaza nedeniyle davacının üst çenesinde oluşan travma sonucunda diş kayıplarının olduğu ve yapılacak tedavi giderlerine ilişkin maddi tazminat talebi yönünden, Bursa Ağız ve Diş Sağlığı Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çene Cerrahisi Uzmanı Dr. Dt. … ve Diş Protez Uzmanı Dr. Dt. … tarafından düzenlenen kök ve ek rapora göre, davacının üst çeneye harekctli metal kaideli bölümlü protez (takıp çıkarılan tür protez) seçeneğinde 22, 23 nolu dişlerin mevcut çürükleri göz önünde tutulursa hasta açısından kullanılabilir ömrü ve konforu konusunda uzun vadeli öngörü sunabilmek zor olduğu ve sabit (yapıştırılan) bir protez türünün hijyen, konfor ve çiğneme fonksiyonu açısından hastaya kullanım kolaylığı sağlayacağı, ancak, davacının mevcut dişlerle sabit protez yaptırma imkanı kalmayıp sabit protez yaptırmak için implant tedavisi yaptırmak zorunda olduğu, SGK tarafından implant uygulamaları estetik kapsamında değerlendirildiğinden fiyat tarifesi bulunmadığı belirtildiğinden, Mahkememizce implant tedavisi ve protez maliyetinin tespiti yönünden Diş Hekimi/Periondontolog uzmanı Dr. Dt. … ‘tan alınan gerekçeli ve denetime elverişli ek rapora göre;
6-8 adet implant üzerine hibrit protez tedavi planı davacı için uygun olup, buna göre davacının tedavi masraflarının 2018 TDB- Fiyat tarifesine göre maliyeti 31.105,00 TL olduğu tespit edilmiş olup, Mahkememizce uygun bulunmuştur.
Somut olayda; dosya içerisinde bulunan kaza tespit tutanağına göre, davacıda kask ve ekipmanların takılı olup olmadığı “belirsiz” olarak işaretlenmiştir. Ancak davacı Bursa 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2019/761 Esas 2020/613 Karar sayılı dosyasında alınan beyanında kaza günü kask takmadığını beyan etmiştir. Motosiklet kullanırken kask takılması zorunlu olup KTK’nun 78. maddesi ve Karayollari Trafik Yönetmeliği’nin anılan hükümleri gereği, davacının yaralanmasının kafa bölgesi, çene ile ilgili olması nedeniyle kask kullanmaması ile yaralanması sonucu arasında illiyet bağı bulunduğu anlaşılmakla, Mahkememizce BK’nın 52. maddesi uyarınca tazminattan %20 oranında müterafik kusur indirimi yapılmasına karar verilerek, sonuç olarak davacıda meydana gelen kaza nedeniyle 580,36 TL efor kaybı, 24.884,00 TL tedavi masrafı olmak üzere toplam 25.464,36 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, tedavi giderlerine yönelik fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
Meydana gelen kaza nedeniyle her ne kadar davacı tarafça … plakalı motosiklette hasardan kaynaklı zarar talebinde bulunulmuşsa da, davaya konu motosiklet üzerinde keşif ve bilirkişi incelemesi talebinden davacı tarafça feragat edilmiş olması, mevcut delil durumu dikkate alındığında araç hasarına yönelik iddialar sübut bulmadığı gibi , dosya kapsamından davaya konu aracın davacıya ait olmadığı anlaşılmakla araç hasarına yönelik maddi tazminat talebinin de reddine karar verilmiştir.
Mahkememizce manevi tazminat istemine ilişkin yapılan değerlendirmede, TBK 56/2 maddesinde” ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin ve ya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktar paranın ödenmesine karar verilebilir” hükmü mevcuttur.
Dava konusu olayda davacıların murisinin gerçekleşen kazada ölümüne neden olan kaza nedeniyle kusuru bulunan davalıdan manevi tazminat talep etme hakları bulunduğu açıktır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesine göre; hâkimin özel hâlleri göz önünde tutarak, manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği tutar adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı, aslında ne tazminat ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını amaç edinmediği gibi, kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülük de değildir. Aksine, zarara uğrayanda bir huzur duygusu uyandırmayı, aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden, tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O hâlde bu tazminatın sınırı, onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut hâlde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.
Manevi tazminat, duyulan elem ve ızdırabın kısmen ve imkân nispetinde iadesini amaçladığından hâkim, TMK’nın 4. maddesi gereğince hak ve nesafete göre takdir hakkını kullanarak, manevi tazminat miktarını tespit etmelidir.
Hâkim belirlemeyi yaparken somut olayın özelliğini, zarar görenin ve zarara yol açanın ekonomik ve sosyal durumunu, paranın alım gücünü, maluliyet oranını, ölüm ya da beden gücü kaybı nedeniyle duyulan ve ileride duyulacak elem ve ızdırabı gözetmelidir. Nitekim aynı ilkeler Hukuk Genel Kurulunun 02.10.2018 tarihli ve 2017/17-1098 E., 2018/1384 K.; 02.03.2021 tarihli ve 2020/17-41 E., 2021/182 K. sayılı kararlarında da benimsenmiştir.
Somut uyuşmazlıkta, davalının kusur durumu, davacının müterafik kusuru, paranın alım gücü ve tarafların ekonomik sosyal durumu dikkate alınarak uğranılan zarar nedeniyle, tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için davacı için 24.000,00-TL manevi tazminat takdir edilerek, manevi tazminat talebine yönelik davanın kısmen kabulü ile, 24.000TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM; Gerekçesi ve ayrıntısı yukarıda açıklandığı üzere;
1-BİRLEŞEN DAVA YÖNÜNDEN;
A) Maddi ve Manevi tazminat istemine yönelik davanın REDDİNE,
B) Maddi tazminat yönünden; alınması gereken 269,85-TL harcın davacıdan tahsili hazineye İRAT KAYDINA,
C) Manevi tazminat yönünden; alınması gereken 269,85-TL harcın davacıdan tahsili hazineye İRAT KAYDINA,
D) Maddi tazminat yönünden; davalı … Sigorta A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 1.000,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş’ye VERİLMESİNE,
E) Manevi tazminat yönünden; davalı … Sigorta A.Ş kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı … Sigorta A.Ş’ye VERİLMESİNE,
F) Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
2-ASIL DAVA YÖNÜNDEN;
A) Maddi tazminat istemine yönelik davanın KISMEN KABULÜ ile, 580,36 TL efor kaybı, 24.884,00 TL tedavi masrafı olmak üzere toplam 25.464,36 TL maddi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
B) Manevi tazminat istemine yönelik davanın KISMEN KABULÜ ile, 24.000TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06/04/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
C) Harçlar yasası gereğince alınması gereken 3.378,92-TL harçtan peşin alınan 990,53-TL harcın mahsubu ile bakiye 2.388,39-TL harcın davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen tahsili hazineye İRAT KAYDINA,
D) Maddi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
E) Manevi tazminat yönünden; davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
F) Maddi tazminat yönünden; davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davcıdan alınarak davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’ne VERİLMESİNE,
G) Manevi tazminat yönünden; davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT uyarınca belirlenen 9.200,00-TL vekalet ücretinin davcıdan alınarak davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’ne VERİLMESİNE,
H) Davacı tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 4.870,73-TL yargılama giderinin kabul ret oranı dikkate alınarak 830,76-TL’sinin davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’nden müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
I) Davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi tarafından yapılan ve aşağıda dökümü yapılan toplam 189,30-TL yargılama giderinin kabul ret oranı dikkate alınarak 157,02-TL’sinin davacıdan alınarak davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi’ne VERİLMESİNE, bakiye yargılama giderinin davalılar üzerinde BIRAKILMASINA,
3-Kesinleşme süreci tamamlanana kadar masraf avanslarının kullanılabileceği nazara alınarak kararın kesinleşmesinden sonra yazı işlerince yapılacak hesaba göre artan avansların yatıran tarafa İADESİNE,
Dair, asıl davanın taraf vekillerinin yüzüne karşı, birleşen dosya davalısı sigorta vekilinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İstinaf Kanun Yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/09/2023
Katip … Hakim ..
E-İmzalı E-İmzalı
YARGILAMA GİDERİ
DAVACI
Peşin harç : 208,35-TL
Başvuru harcı : 35,90-TL
Vekalet harcı :13,00
Tamamlama harcı : 35,00-TL
Islah Harcı : 747,18-TL
Bilirkişi ücreti : 2.700,00-TL
Tebligat ve posta gideri :1.131,30-TL
Toplam : 4.870,73-TL
—————————————–
Davalılar … ve … Gıda Tüketim Maddeleri Limited Şirketi;
Vekalet harcı :44,90-TL
Tebligat ve posta gideri :144,40-TL
Toplam : 189,30-TL