Emsal Mahkeme Kararı Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/107 E. 2019/11 K. 17.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
T.C.
BURSA
3. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/107
KARAR NO : 2019/11
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – TC Kimlik no- …

VEKİLİ : Av. … –
DAVALI : … -TC Kimlik no- …

VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit
DAVA TARİHİ : 06/08/2018
KARAR TARİHİ : 17/09/2019
Öncesinde Bursa 4.Asliye Hukuk Mahkemesine açılan davada mahkemenin 23/01/2019 tarih 2018/864 esas 2019/76 sayılı görevsizlik kararı ile mahkememize gönderilen davanın açık muhakemesi sonunda ;
MADDİ OLAY VE TALEP :
Davacı vekili dava dilekçesinde, 2016 yılında girdiği üniversite sınavı sonrasında Bursa Uludağ Üniversitesi Mikrobiyoloji ve Genetik Mühendisliği bölümüne yerleştirildiği, Bursa ilinde kalacak yeri olmaması nedeniyle davalıya ait …. …. isimli özel yurtta sadece konaklama ihtiyacı için toplam 1 yıl kalmak için 575,00 TL, yıllık 5.750,00 TL bedelin konusunda anlaştıkları, sözleşme örneğinin müvekkile verilmediği gibi ayrıca 5.750,00 TL tutarlı 21/09/2016 tarihli senet imzalatıldığı, ancak burda 1 ay kalarak boşaltan müvekkil yurt hizmetinden anılan hizmete karşılık 2 aylık yurt bedelini ödemiş ise de, mükerrer şekilde müvekkil aleyhine Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2015/…. esas sayılı dosyası ile kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığını, bu nedenle icra dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile, anılan senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
KRONOLOJİK SEYİR :
Bursa 4.Asliye Hukuk Mahkemesine açılan davada mahkemenin 23/01/2019 tarih 2018/864 esas 2019/76 sayılı görevsizlik kararı ile davanın kambiyo senedine dayalı alacaktan kaynaklanmış olması nedeniyle uyuşmazlığın çözümünün Asliye Ticaret Mahkemesi’ne ait olması nedeniyle mahkemelerinin görevsizliği ile HMK.114/1-c ve 115/2 maddesi hükmü uyarınca davanın usulden reddine karar vermiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE:
Derdest dava menfi tespit davasıdır. Davacı Uludağ Üniversitesinde öğrenci olup Bursa ilinde kalacak yeri olmaması nedeniyle davalıya ait Lider Sancak isimli özel yurtta sadece konaklama ihtiyacı için belli bir bedel konusunda anlaşıldığı, davacıya senet imzalatıldığı, ancak burda 1 ay kalarak boşaltan davacının yurt hizmetinden anılan hizmete karşılık 2 aylık yurt bedelini ödemiş ise de, mükerrer şekilde kendisi aleyhine kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, bu nedenle icra dosyasında borçlu olmadığının tespiti ile anılan senedin iptalini talep ettiği anlaşılmaktadır.
4822 sayılı yasa ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder Hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti sağlayıcı; kamu temel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye hizmet sonan gerçek üye tüzel kişileri ifade eder şeklinde tanımlanmıştır.
Bir hukuki işlemin 4077 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. 4077 sayılı yasanın 23. maddesi bu kanunun uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını öngörmüştür. Somut olay değerlendirildiğinde davacı tüketici ile davalı yurt hizmeti veren şirket arasında öğrenci yurdu sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz.
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 09.03.2012 tarih, 2012/2176 Esas ve 2012/5939 Karar sayılı kararı da ” …Davacı Dumlu Pınar Üniversitesinde öğrenci olup barınma ihtiyacını karşılamak için 2009-2010 öğrenim dönemi için davalı şirket ile yurt sözleşmesi imzaladığını, yurt ücreti olarak 10 ay boyunca, her ay için 365,00 TL ödemek şartı ile toplam 3650,00 TL tek senet düzenlediklerini, ancak davalının sözleşme hükümleri ile kararlaştırılan ve başlangıçta vaad ettikleri hizmetleri yerine getirmediklerini bu nedenle sözleşmeden cayıp yurttan ayrılmasına karşın başlangıçta imzalanan senet ile ilgili hakkında takip yapıldığını bu senetten kaynaklı yapılan takipde borçsuzluğunun tespitini talep etmiştir…
…Somut olay değerlendirildiğinde davacı Tüketici ile davalı yurt hizmeti veren şirket arasında öğrenci yurdu sözleşmesinden kaynaklanan bir uyuşmazlık bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak sözkonusu olmaz. Bu durumda mahkemece Kütahya’da ayrı bir Tüketici Mahkemesi var ise görevsizlik kararı verilmesi, Ayrı bir tüketici mahkemesi bulunmuyorsa davaya bu sıfatla bakılması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırıdır…” şeklindedir.
Açıklanan nedenlerle davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemelerine ait olduğu anlaşıldığından, dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜK Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
Davanın Görev Dava Şartı Yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
Davanın konusu itibariyle davaya bakmaya görevli mahkeme TÜKETİCİ MAHKEMESİ olduğundan HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren 2 haftalık süre içinde talep edilmesi halinde Görevli TÜKETİCİ MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE,
Harç, masraf, avans ve vekalet ücreti hususlarının görevli mahkemece karara bağlanmasına, herhangi bir sebeple görevli mahkemede yargılamaya devam olunmaması halinde mahkememize iletilecek bir dilekçe ile yargılama giderlerine hükmedilebileceğine,
Gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere dosya üzerinden yapılan inceleme sonunda karar verildi.17/09/2019
İş bu kararın gerekçesi 17/09/2019 tarihinde yazılmıştır.
Katip …
e-imza

Hakim …
e-imza