Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2023/55 E. 2023/513 K. 02.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2023/55 Esas
KARAR NO : 2023/513
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [16304-03978-87390] UETS
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – [16917-19567-43953] UETS
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/01/2023
KARAR TARİHİ : 02/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/05/a2023
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin şahıs işletmesi olarak ……. isimli firması bulunmaktadır. Davalı ise …… isimli şahıs işletmesinin sahibi olduğunu müvekkili, davalıya ait kozmetik ürünler için ekteki faturalarda detayları belirtilen logo çizim, etiket tasarımları ve dijital baskılı etiket numune hizmetleri verdiğini davalının talebi üzerine yapılan çalışmalar davalıya e-posta ve whatsapp gönderisi olarak gönderildiğini müvekkili yapmış olduğu hizmetleri faturalandırdığını ancak, davalı kötü niyetli olarak söz konusu fatura bedellerini çeşitli bahanelerle müvekkile ödemeye yanaşmadığını davalının ödemeleri yapmaması nedeniyle müvekkil tarafından davalı aleyhine Bursa 15. İcra Müdürlüğü’nün 2022/9426 E. Sayılı dosyasından takip başlatılmış olup, davalı tarafından takibe haksız olarak itiraz edildiğini haksız itirazın iptaliyle, takibin devamına, ayrıca %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına ve yargılama giderleriyle, ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı taraf dava dilekçesinde özetle; dava görevli mahkemede açılmamıştır. taraflar arasında mevcut uyuşmazlıkta görevli mahkeme ”bursa nöbetçi asliye hukuk mahkemesi olduğunu müvekkilinin tacir sıfatına haiz olmadığını bu sınırların araştırılarak karar verilip, görev nedeniyle davanın usulden reddini, arabuluculuk dava şartı yerine getirilmeden açılan mezkur davanın, dava şartı yokluğundan reddi gerektiğini davanın görev yönünden reddi gerekeceğinden, ”ticari” bağlamda gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmesi de usulsüz ve hukuka aykırıdır. davanın bu nedenle de usulden reddi gerektiğini öncelikle davanın dava şartı noksanlığından usulden reddine, sayın mahkemeniz aksi kanaatte ise müvekkil hakkında açılmış bulunan işbu itirazın iptali davasının esastan reddine, takibinde haksız ve kötü niyetli olan alacaklı hakkında takip konusu alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİ
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, müzekkere cevapları, icra dosyası ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde mutlak ticari davalar: [(1) Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları (Ek ibare: 26/06/2012-6335 S.K./1. m.) ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;,
a) Bu Kanunda,
b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde,
f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava (Ek ibare: 26/06/2012 – 6335 s. K. 1. m.) ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır] şeklinde düzenlenmiştir.
Bunun yanında, TTK’nın 21. maddesi gereğince her iki tarafın tacir olması ve tarafların ticari işletmesi ile ilgili olan davalar, taraflardan birinin ticari işletmesiyle ilgili olması kaydıyla Borçlar Kanununun havale hakkındaki 457 – 462 ve vedia hakkındaki 463 – 482. maddelerinde düzenlenen hususlardan doğan nispî nitelikteki ticari davalar yönünden de ticaret mahkemesi görevlidir.
Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde, bu Kanundan doğan hukuk “davalarının” ticari dava sayıldığı, aynı Kanunun 5. maddesinin ikinci fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan “davalara”, ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiştir.
O halde somut olayda yukarıdaki açıklamalar ışığında, taraflar arasında faturalara konu logo çizim, etiket tasarımları ve dijital baskılı etiket numune hizmet verilmesine dair kurulan ticari ilişkide davacı tarafından hizmetin verildiği ancak fatura bedellerinin ödenmediği iddia edilerek alacağa dayalı itirazın iptali talep edilmiş olup alacak davasının mutlak ticari dava olmadığı gibi davacı ve davalının tacir kaydı ve esnaf kaydının olmadığı, Vergi Dairesinin yazılarında tarafların işletme defteri tuttuğu, VUK 177. Maddesi uyarınca gelir gider ve harcamlarında ikinci sınıf tüccar olup esnaf işletmesi sınırlarında kaldığından davanın nispi ticari dava da sayılamayacağı anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine ve HMK 114 ve 115/2 maddesi gereğince davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, dosyanın görevli ve yetkili Bursa Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine dair karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, BURSA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNİN görevli olduğuna,
2-HMKnun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Asliye Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
3-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Bursa Asliye Hukuk Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda, dava konusu uyuşmazlık miktarı 2023 yılı kesinlik sınırı altında olduğunda kesin olmak üzere karar verildi karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.02/05/2023

Katip …

¸e-imzalıdır.

Hakim …

¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.