Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/815 E. 2022/882 K. 25.07.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/815 Esas
KARAR NO : 2022/882
HAKİM : … …
KATİP : … …
DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 1- … – …
2- … – …
DAVA : Bankanın Taraf Olduğu Banka Teminat (Garanti) Sözleşmesinden Kaynaklanan Davalar (Menfi Tespit)
DAVA TARİHİ : 21/07/2022
KARAR TARİHİ : 25/07/2022
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:Müvekkili şirketçe, … ile aralarında akdedilecek kira sözleşmesi mucibince depozito olarak Türkiye Ekonomi Bankası tarafından tanzim edilen 09.09.2016 tarihli 262.101417.165 sayılı “Kesin ve Süresiz Teminat Mektubu” davalıya verildiğini taraflar arasındaki kira sözleşmesinin kurulamaması akabinde müvekkili şirketçe defaatle teminat mektubunun iadesini talep ettiğini buna mukabil cevaben davalı alınan teminat mektubunun kendilerine hiç ulaşmadığını müvekkiline bildirildiğini dava tarihinden itibaren müvekkili firmadan komisyon BSMV veya sair surat ve adla ücret talep etmemesi veya ücret kesintisi yapmamasına ilişkin ihtiyati tedbir kararı verilmesine 09.09.2016 tarihli 262.101417.165 sayılı “Kesin ve Süresiz Teminat Mektubu”nun hükümsüzlüğünün tespitine ve iptaline , şayet 9.09.2016 tarihli 262.101417.165 sayılı “Kesin ve Süresiz Teminat Mektubu”nun hükümsüzlüğünün tespiti mümkün değilse 9.09.2016 tarihli 262.101417.165 sayılı “Kesin ve Süresiz Teminat Mektubu”nun aynen iadesine dava masraflarının ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline yönelik karar verilmesini talep ve dava etmiştir
DELİLLER:
Dava dilekçesi, 09.09.2016 tarihli 262.101417.165 sayılı “Kesin ve Süresiz Teminat Mektubu” sureti, taraflar arasındaki mail yazışmaları, tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespitine ilişkindir.
Bilindiği üzere 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 Sayılı HMK.nun Sulh Hukuk Mahkemelerinin görevini düzenleyen 4. maddesinin 1/a bendi gereğince kiralanan taşınmazların İcra ve İflas Kanunu’na göre ilamsız icra yolu ile tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalar Sulh Hukuk Mahkemesinin görevine girmektedir. Mülga 1086 Sayılı HMUK.dan farklı olarak bu düzenlemede miktar ayırımı yapılmaksızın tahliye, alacak, tazminat, kiracılık sıfatının tespiti gibi tüm kira ilişkisinden kaynaklanan uyuşmazlıkların çözüm yeri Sulh Hukuk Mahkemesi olarak gösterilmiştir.
Diğer yandan anılan kanunun 114/1-c maddesi gereğince bir mahkemenin görevli olması dava şartı olarak düzenlenmiş olup aynı yasanın 115/2. Maddesi gereğince dava şartı noksanlığı halinde davanın usulden red kararı verilmesi öngörülmüştür.
O halde somut olayda, taraflar arasında düzenlenecek kira sözleşmesi kapsamında depozito olarak Türkiye Ekonomi Bankası tarafından tanzim edilen 09.09.2016 tarihli 262.101417.165 sayılı “Kesin ve Süresiz Teminat Mektubu”nun davalıya verildiğini ancak sözleşmenin imzalanmaması sebebiyle teminat mektubunun hükümsüzlüğünün tespiti veya iadesinin talep edildiği anlaşılmakla, davanın ileri sürülüşünde teminat mektubunun depozito olduğu ve kira sözleşmesinin düzenlenmesi için verildiğinden her ne kadar yazılı kira sözleşmesi yapılmamış ise de teminat mektubunun davalı tarafından alınmasının sözlü olarak yapılan akti ilişki kapsamında olduğu ve kira ilişkisinin bulunduğundan, ayrıca tarafların tacir olmasının veya işin ticari iş olmasının görevli mahkemeye etkisinin bulunmadığı zira yukarıda anılan HMK’ nın 4. Maddesi uyarınca kira ilişkisinden kaynaklanan tüm uyuşmazlıklarda Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan, mahkememizin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine, görevli mahkemenin Bursa Sulh Hukuk Mahkemesi olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın görev, dava şartı noksanlığı sebebiyle usulden reddine, mahkememizin görevsizliğine, BURSA SULH HUKUK MAHKEMESİNİN görevli olduğuna,
2-Davacının ihtiyati tedbir talebinin, HMK’ nın 390/1. madddesi gereğince mahkememizin asıl uyuşmazlığa bakmakla görevli ve yetkili olmadığından ihtiyati tedbirede bakamayacağından talep edenin ihtiyati tedbirin isteminin reddine, görevli mahkemece değerlendirilmesine
3-HMKnun 20 maddesi gereğince hükmün kesinleşmesinden itibaren iki haftalık kesin süre içerisinde talep halinde dosyanın Bursa Sulh Hukuk Mahkemesi’ne gönderilmesine, talep olmadığı takdirde dosya üzerinden davanın açılmamış sayılmasına dair karar verilmesine,
4-HMK’nın 331. Maddesine göre yargılamanın görevli mahkemede devam etmesi halinde yargılama giderlerin görevli Sulh Hukuk Mahkemesince taktirine, yargılamanın görevli mahkeme de devam etmediği taktirde talep üzerine mahkememizce dosya üzerinden yargılama giderlerinin tespiti ve hükmedilmesine,
Dair, dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.25/07/2022
Katip …
¸e-imzalıdır.

Hakim …
¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.