Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/741 E. 2023/808 K. 06.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/741 Esas – 2023/808
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/741 Esas
KARAR NO : 2023/808

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : ….. – …
VEKİLİ : Av……. – 152 Evler Mah. Eğitim Cad. No:7/3 Yıldırım/ BURSA
DAVALI : … TÜRK ANONİM ŞİRKETİ – ……
VEKİLİ : Av. … – [16371-73842-….] UETS
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/06/2022
KARAR TARİHİ : 06/07/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesi ile; Müvekkili tarafından Davalı … T.A.Ş.’nin Bursa Şubesi’ne 12.01.2022 tarihinde tahsile bırakılan keşidecisi … Toptan ve Perakende Gıda İnş. Tur. Teks. San. Tic. Ltd. Şti., banka ve şubesi Türkiye Garanti Bankası Balıkesir Şubesi, çek numarası 8148351 olan 89.450 TL bedelli çek 17.02.2022 tarihinde … çek takas merkezinde sorgulanmış ve hesap bakiyesi yetersiz olduğundan dolayı karşılıksız çek işlemine tabi tutulduğunu, Ardından bu çekin müvekkiline iade edilmeden önce davalının zilyetliğinde iken kaybedildiğini, müvekkilinin çekin davalı tarafından sıradan bir evrakmış gibi kargolanması nedeniyle kaybedilmiş olmasından dolayı keşideci ve cirantalardan çek bedelini tahsil edemeyerek zarara uğradığını, Davalı banka tarafından, söz konusu çekin zayi sebebiyle iptali talebiyle Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/212 esas numaralı dosyası ile dava açılmış ise de müvekkilin davalı banka tarafından açılan iptal davasının tarafı olmaması ve banka tarafından kaybedilmiş çek nedeni ile verilecek iptal kararı üzerine artık çekin teşhis fonksiyonu kalmayacağından müvekkilin keşideci ve cirantalara başvurma olanağı da bulunmadığını, hali hazırda çekin keşidecisi olan … Toptan ve Perakende Gıda İnş. Turz. Teks. San. Tic. Ltd. Şti. hakkında Balıkesir 4. İcra Müdürlüğünün 2022/… e. Sayılı dosyası üzerinden taraflarınca ilamsız icra takibi başlatıldığını ancak henüz bir sonuç alınamadığını, Ayrıca işbu dava açılmadan önce, kaybetmiş olduğu çekten dolayı uğramış olduğumuz zararların davalıdan tazmini için tarafımızca arabuluculuk yoluna başvurulmuş ancak davalının anlaşmayı kabul etmemesi nedeniyle anlaşma sağlanamadığını, müvekkilin tahsil için davalı bankaya verdiği çekin kaybedilmesi nedeniyle, uğramış olduğu maddi zarara mahsuben, çek bedeli olan 89.450,00-TL’nin çekin bankaya ibraz itibaren avans faizi işletilerek davalı bankadan tahsiline, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesi ile; zaman aşımı hak düşürücü süre ve husumet itirazları olduğunu, davanın haksız ve hukuka aykırı olduğunu, çekin keşide yerinin balıkesir olması sebebiyle davaya bakmakla yetkili mahkeme balıkesir mahkemeleri olduğunu, müvekkilinin davacıyı somut zarara uğratacak herhangi bir kusuru bulunmadığını, yargılam talep etmiştir.
KANITLAR:
İcra dosyası, çek örneği, Balıkesir Asliye Ticaret Mahkemesinin 2022/212 E. Sayılı dosyası vs.
KANITLARIN DEĞERLENDİRMESİ VE HUKUKİ NİTELENDİRME :
Somut olayda, çekin ibraz sonrasında banka uhdesinde zayi olduğu konusunda herhangi bir ihtilaf mevcut değildir.
Çekin kaybolmasına neden olan davalı banka aleyhine dava açılabilmesi için davacının önce kaybolan çekin borçlusuna karşı icra takibi başlatması veya ona karşı alacağın tahsili istemi ile dava yoluna gitmesi, bu takip veya davadan bir sonuç alamadığı takdirde çeki ibraz ettiği bankaya karşı dava veya takip yoluna gitmesi gerekmektedir. (İstanbul BAM 16. HD. 2020/1711 E.-2022/1446 K.) Davacı tarafından çek keşidecisine takip başlatılmış ise de henüz icra takibinin sonuçsuz kalacağı belli değildir. Aciz vesikası da alınmamıştır. Yine Yargıtay 11.HD’nin 2015/9988 Esas, 2016/3243 Karar ve 23.03.2016 tarihli emsal ilamında;”…Dava, tahsil cirosuyla davalı bankaya verilen bononun kaybedildiği, alacağın tahsil edilemediği ve bu nedenle zararın doğduğu iddiasına dayalı tazminat istemine ilişkin olup, mahkemece yazılı gerekçe ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dava dışı borçlunun keşideci, davacının lehtar olduğu bononun tahsil amaçlı olarak davalıya verildiği ve henüz vadesi gelmeden davalı nezdinde kaybedildiği hususları çekişmesizdir. Ayrıca, davacının asıl borçluya karşı başlattığı takibin semeresiz kaldığı, haczi kabil mallarının bulunmadığının tespit edildiği, borçluya dair borç ödemeden aciz vesikası sunulduğu yönleri de dosya kapsamıyla sabittir. İşbu dava, bononun vekil hamili konumundaki davalının senedi tahsil aşamasında kaybettiği, bu nedenle bedelinin tahsil edilemediği ve zararın doğduğu iddiasına dayanmaktadır. Davalının vekil hamil olarak zarardan sorumlu tutulabilmesi için, bononun kaybedilmesi ile davacının bono bedelini tahsil etmemesi arasında doğrudan illiyet bağının ve bu şekilde vekalet akdinin ihlal edildiğinin kanıtlanması gerekmektedir. Bononun kaybı sonrasında dava dışı borçlunun bu kayıptan yararlanarak davacı alacaklının alacağına kavuşmasını engelleyici davranış ve tasarruflarının varlığı ispat edilmelidir. Başka bir ifadeyle, bono kaybedilmemiş ve vadesi sonunda hemen takibe konulmuş olsa bile dava dışı borçlunun borcunu ödeyemeyeceği sabitse, davalının salt bononun kaybedilmesi nedeniyle sorumlu tutulmasının gerektiğinin kabulü doğru değildir. Bu durum karşısında, açılan bu davanın bir tazminat davası olduğu dikkate alınıp, yukarıda açıklanan hususlar çerçevesinde davacıya ispat imkanı tanınıp, tüm kanıtlar değerlendirilmek suretiyle sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Davacının icra takibi sonucunda alacağını tahsil edemediği veya tahsil edemeyeceği kesinlik kazandığı takdirde çeki zayi eden bankaya dönmesi gerektiği, davacı tarafından, bu yollar tüketilmeden dava açılması nedeniyle davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcının peşin alınan 1.527,59 TL’den mahsubu ile artan 1.347,69‬ TL fazla harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanunun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye ödenmesine,
4-Kararın niteliği gereği davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Davalı yararına ölçümlenen 14.312,00 -TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde İstinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 06/07/2023

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 157032
¸E-imzalıdır.