Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/378 E. 2023/591 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/378 Esas
KARAR NO : 2023/591

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
DAVALI : … – T.C.N. … …
VEKİLLERİ : Av. … – [16619-16880-…] UETS
: Av. … – Demirtaşpaşa Mah. 2.Sabunevi Sk. Güreş İş Hanı No:24-1/A Osmangazi/ BURSA
DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/08/2015
KARAR TARİHİ : 23/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 09/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirketin davalı ve dava dışı … ile birlikte …’a ait Bursa Reşat Oyal Kültürpark’ında bulunan 500 m2 ve 8 adet dükkanın işletmesi ile ilgili ihaleye girmek, ihale bedelini aralarında bölüşmek ve ihale konusu yerin işletmesini beraber yapmak üzere anlaşmaya vardığını ve söz konusu bu anlaşmalar gereğince de müvekkil tarafından davalıya ihale konusu taşınmazların birlikte işletileceği inancı ile 05/05/2015 tarihine 36.000 TL, 11/05/2015 tarihinde 130.000 TL, 11/05/2015 tarihinde 13.468 TL olmak üzere toplam 179.468 TL ihale bedeli ve masraflarının gönderildiğini, taraflar arasındaki anlaşmaya göre müvekkil ve davalı dışı diğer ortak … işletecekleri çocuk oyun parkının işletmesine nakden, davalı ise malzeme ve emek anlamında destek olmayı taahhüt ettiğini, taraflar arasındaki ortaklığın ticari bir amaca dayandığını, davalının kendisine gönderilen söz konusu bu bedeller ile anlaşmaya varıldığı üzere ihaleye girdiğini, ihaleyi aldıktan sonra … a.ş ile ihale konusu taşınmazlarla ilgili olarak kira sözleşmesi imzaladığını, ancak davalının ihale işlemleri tamamlandıktan ve kira sözleşmesini imzaladıktan sonra işletmesini beraberce yapmak hususunda anlaşmaya vardığı müvekkil ve dava dışı …’nun ihale konusu işletmenin idaresinde yer almalarını engellediğini, anlaşma şartlarına uymadığını ve kendilerinden bu amaçla aldığı ihale bedellerini de iade etmediğini, davalıya anlaşma şartlarına uyması, anlaşmaya varıldığı üzere işletmenin idaresinde yer almak istediğini aksi halde bu amaçla kendisine ödediği ihale bedelinin iadesini yapmak zorunda olduğu bildirilmiş ise de bugüne kadar olumlu bir sonuç alınamadığını, müvekkilin davalının bu tutumu karşısında hileye düşürüldüğünü, bu nedenlerle davanın kabulü ile güveni kötüye kullanmak suretiyle müvekkil aleyhine sebepsiz zenginleşen davalıdan kendisine ihale bedeli olarak ödenen toplam 179.468 TL’nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek olan avans faizi ile birlikte tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıdan alınmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: müvekkilin davacı şirketin adını gördüğü ve varlığından haberdar olduğu an ihale bedellerinin ödendiğine dair dekontların ihale dosyasına sunulmak üzere kendisine verildiği an olduğunu, müvekkil şirketin davacı şirketle hiçbir ticari alışveriş ve anlaşmanın tarafı olmadığını, müvekkilin zor durum ve zorunluluk halinden faydalanarak kendine haksız çıkar sağlama maksadıyla bu davayı açtığını, müvekkilin arkadaşı … tarafından söz konusu ihaleye girmesinin teşvik edildiğini, ihale katılım bedeli olan 36.000 TL’nin …’nun isteği üzerine kendi hesabı olduğunu söylediği ancak davacı şirkete ait olduğu sonradan anlaşılan hesaptan …’a havale edildiğini, ihaleyi kazandığını ve sonrasında oyun alanı kurmayı planlayan Devran Ay, … ve … isimli kişilerle 8 adet oyun stantlarını kiralama konusunda anlaştığını, 105.000 TL karşılığında stantların kiralandığını, …’in bu parayı ihale masraflarının yatırılması gereken son gün ödediğini, bu nedenle sözleşmenin son gün öğleden sonra taraflar arasında yapıldığını, …’nun 27.000 TL ile ortaklığa katılabileceğini belirttiğini, geri kalan kısmın ise … tarafından tamamlanacağını, meydana gelen bir takım aksaklıklar sebebiyle ihale bedelinin yatırılması gereken son gün … tarafından getirilen 105.000 TL, … tarafından getirilen 15.000 TL ve … tarafından getirilen 8.462 TL’nin Vakıfbank uluyol şubesine yatırılıp … hesabına havale edildiğini, tarafların bu havale esnasında yan yana olduklarını, davacı tarafın anlatıldığı şekilde cereyan eden olayı müvekkilin kısıtlı zaman dilimi içerisinde ve diğer iş yerinde yaşanan kaza problemiyle baş ettiği sıradaki anlık boşluğundan ve kendisine duyulan güvenin suistimal edeceği ihtimalini düşünmediği yetkilisi …’nun bu şekildeki hileli hareketine dayanarak dürüstlükle bağdaşmayan haksız taleplerle eldeki davanın açıldığını, bu nedenlerle dürüstlük kurallarına aykırı ve kötü niyetli haksız istemlerini konu ettiği davasının reddine dair karar ile yargılama giderleri vekalet ücretinin kaşı taraf üzerinde bırakılmasına dair karar verilmesini talep etmiştir.
Dava Kültürparkta bulunan çoçuk oyun parkı ihalesi kapsamında davacı ve davalı arasındaki sözlü anlaşmaya binaen davacının maddi-nakdi destek davalının ise malzeme ve emek desteği taahhüt etmesi ile ihale bedelinin 179.468,00 TL’sinin davacı şirket tarafından ödenmesine rağmen davalının sözlü anlaşmaya uygun davranmayarak davacının çocuk oyun arkı işletmesinin idaresinde yer almasının engellendiğini, ödenilen paranın da iade edilmediğinden bahisle sebepsiz zenginleştiği paranın faizi ile birlikte tahsilinin talep edilerek açıldığı, davalının ise cevap dilekçesinde ileri sürülen sebeplere istinaden davayı kabul etmediği anlaşılmıştır.
Mahkememizce yargılama yapılmış, taraf tanıkları dinlenmiştir.
Taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin açıklığa kavuşturulması yönünden tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yapılarak bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi raporu aldırılmıştır.
06/06/2017 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davacı tarafın ibraz ettiği defterlerin noter tasdikli ticari defterler olmadığı ve sahibi lehine kesin delil niteliğine haiz olmadığı, davalı tarafın ibraz ettiği defterlerin sahibi lehine kati delil niteliğine haiz olduğu ve defter kayıtlarına göre davacı şirkete borçlu görünmediğini, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, davacı tarafın mali müşaviri tarafından gönderilen 2015 yılı mali tabloları üzerinde yapılan incelemeler neticesinde, davacının aktifinde davaya konu edilen 179.468,00 TL’nin var olmadığını, bu meblağı karşılayacak ticari işlem hacminin, alınan sipariş avansının vb. Ticari ilişkilerine dayalı böyle bir para girişinin, sadece söz konusu tarihler için değil tüm 2015 yılı hesap dönemi için var olmadığı ancak …’a havale edilen paraların havalesi için davacı şirket banka hesabının kullanıldığını, davalı tarafın adına … A.Ş ihale bedeli olarak, davacı şirket banka hesabı üzerinden gönderilen meblağın, davacı şirket aktifinde herhangi bir azalışa sebep olamayacağı, zaten böyle bir paranın davacı şirket aktifinde varolmadığı, bu nedenle illiyet bağının eksikliği nedeni ile sebepsiz zenginleşme iddialarının davacı şirket ve davalı … arasında gerçekleşmeyeceği hususu bildirilmiştir.
Telefon üzerinde yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda; 11/05/2016 tarihli bilirkişi raporunda özetle; Dosyada bulunan Whatsapp mesajlarının, telefonda bulunan Whatsapp programı ile yazıldığı ve gerçek olduğu, telefonda kayıtlı şeklinde “Akin abi Medical” isimli kişiden geldiği ve resminin de mesajların sol üst köşesinde bulunduğu, telefonda yapılan incelemede “Whatsapp” programına kayıtlı isimsiz mesajlarda, üzerinde “Akin abi Medical” isimli kişinin resminin olduğu bir mesajın bulunduğu ve 05323161695 numaralı telefondan geldiğinin görülmüştür. İsimsiz mesaj içeriğinin ve zaman bilgilerinin 11. Sayfadaki mesajla aynı olduğunun tespit edildiğini, bu nedenle dosyasında bulunan ve telefonda da kayıtlı olduğu tespit edilen mesajların “Akin abi Medical” isimli şahıstan geldiği ve telefon numarasının 0532 316 16 95 olduğunun tespit edildiği bildirilmiştir.
Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; Davac şirketin şirketi temsile yetkili şahsın on yıl süreyle Hülya Öner olduğu, Hülya Öner tarafından Bursa 1.Noterliği’nin 20.10.2014 tarihli vekaletnamesi gereği …’nun vekil olarak tayin edildiği anlaşılmaktadır.Davacı Agm Port Medikal Tekstil Turizm San.Tic.Ltd.Şti nin Vakıfbank ait (01.03.2015-30.06.2015 tarihleri arası) hesap hareketleri incelendiğinde, şirket hesabına 05.05.2015 tarihinde Eyüp Yetim tarafından 8.000 T.LAkın Ahu tarafından 32.000 T.L para yatırıldığı aynı gün … hesabına 36.000 T.L havale edildiği, 11.05.2015 tarihinde … tarafından 147.500 T.L para yatırıldığı aynı gün … hesabına 143.468 T.L havale edildiği anlaşılmıştır.Tanık beyanlarından anlaşılacağı üzere … ihale bedelini kendisi, …, … ve …’den olmak üzere elden temin edip şirket hesabı kullanılmak üzere …’a ait ihale dosyasına havale ettiği, taraflara ait ticari defter ve bağlı kaytıları üzerinde SMMM bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı, davacı şirketin aktifinde davaya konu edilen 179.468,00 TL’nin var olmadığı, bu meblağı karşılayacak ticari işlem hacminin, alınan sipariş avansının vb. Ticari ilişkilerine dayalı böyle bir para girişinin, sadece söz konusu tarihler için değil tüm 2015 yılı hesap dönemi için var olmadığı ancak …’a havale edilen paraların havalesi için davacı şirket banka hesabının kullanıldığı bildirilmiş olmakla, işlemin sadece elden toplanan davaya konu ihale bedelinin şirket hesabı aracılığı ile ihale dosyasına gönderilme işleminden ibaret olduğu, davacı-şirket aleyhine ve davalı lehine malvarlığında bir azalış ya da artışa neden olmadığı, davalının davacı-şirkete geri ödemesi gereken bir bedel bulunmadığı anlaşıldığından davacının davasında haksız olduğu kanaati ile davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Mahkememiz kararının davacı vekilince İstinaf edilmesi üzerine Bursa 5. Hukuk Dairesinin 2019/2543 Esas ve 2022/258 Karar sayılı kararı ile; “Mahkemece; taraflara ait ticari defter ve bağlı kaytıları üzerinde SMMM bilirkişi tarafından yapılan inceleme sonucunda taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığı, davacı şirketin aktifinde davaya konu edilen 179.468,00 TL’nin var olmadığı, bu meblağı karşılayacak ticari işlem hacminin, alınan sipariş avansının vb. ticari ilişkilerine dayalı böyle bir para girişinin, sadece söz konusu tarihler için değil tüm 2015 yılı hesap dönemi için var olmadığı ancak …’a havale edilen paraların havalesi için davacı şirket banka hesabının kullanıldığı bildirilmiş olmakla, işlemin sadece elden toplanan davaya konu ihale bedelinin şirket hesabı aracılığı ile ihale dosyasına gönderilme işleminden ibaret olduğu, davacı-şirket aleyhine ve davalı lehine malvarlığında bir azalış ya da artışa neden olmadığı, davalının davacı-şirkete geri ödemesi gereken bir bedel bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.avalı taraf, davacı ile aralarındaki ortaklık ilişkisini reddettiğine göre; ispat yükü, bunu ileri süren davacı tarafa ait olacaktır. Davacı, adi ortaklığın varlığının ispatına yönelik olarak, yargılama sırasında tanıklarını dinletmiş, yargılama sırasında dinlenen tanık … ; kendisi ve müvekkil şirket yetkilisi tarafından davalı ile Kültürpark oyun parkı ihalesine girmek üzere anlaştıklarını ve ihale bedelinin kendisi ve müvekkil şirket yetkilisi … tarafından ödendiğini açıkça beyan etmiştir. Mahkemece öncelikle taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunup bulunmadığının, kanun ve yargıtay kararları gereği araştırılıp saptanması gerekmektedir. Yine adi ortaklığın tespiti bakımından; mahkeme yapılacak iş; davacı tanıklarının beyanları yeniden değerlendirilip, yeterli görülmemesi durumunda da davacının dilekçesinde “yemin ” deliline dayandığının anlaşılması karşısında; davacı tarafa, davalıya yönelik olarak yemin teklif etme hakkının bulunduğunun hatırlatılması, Taraflar arasında adi ortaklık ilişkisinin bulunduğunun anlaşılması durumunda ise, mahkemece; 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı TBK. 620 ve devamı maddelerinde düzenlenen adi ortaklık hükümleri dikkate alınmalı, TBK. 642. madde ve devamı hükümlerine göre tasfiye işlemi gerçekleştirilmelidir. Bu hususlara aykırı eksik incelemeye dayalı yerel mahkeme kararı bu itibarla yerinde görülmemiş olup; bu gerekçelerle davacı vekilinin istinaf başvurusunun 6100 sayılı HMK. 353/1-a-6 madde gereğince kabulü ile mahkemenin kararının kaldırılmasına, dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine, istinaf karar içeriğine göre davacı vekilinin sair istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile; Davacı vekilinin istinaf başvurusunun KABULÜ ile; 1-Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/10/2017 tarih, 2015/1119 Esas, 2017/1070 sayılı kararının KALDIRILMASINA, 2-6100 sayılı HMK. 353/1-a-6 maddesi gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece mahkemesine İADESİNE,” gerekçesiyle mahkememize gönderilmiştir.
Mahkememizce dosya yeniden esasa kaydedilmiştir.Mahkememizce yargılama devam ederken davacı taraf duruşma gün ve saatinden haberdar olduğu halde, 20/02/2023 tarihli duruşmaya katılmamış, mazeret de bildirmemiştir. Mahkememizce 20/02/2023 tarihli celsesinde takip edilmeyen dava dosyası işlemden kaldırılmıştır.Bilindiği üzere 6100 sayılı HMK’nın 150. Maddesine göre”1) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflar, duruşmaya gelmedikleri veya gelip de davayı takip etmeyeceklerini bildirdikleri takdirde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilir.
(2) Usulüne uygun şekilde davet edilmiş olan taraflardan biri duruşmaya gelir, diğeri gelmezse, gelen tarafın talebi üzerine, yargılamaya gelmeyen tarafın yokluğunda devam edilir veya dosya işlemden kaldırılır. Geçerli bir özrü olmaksızın duruşmaya gelmeyen taraf, yokluğunda yapılan işlemlere itiraz edemez.
(3) Duruşma gününün belli edilmesi için tarafların başvurması gereken hâllerde gün tespit ettirilmemişse, son işlem tarihinden başlayarak bir ay geçmekle dosya işlemden kaldırılır.

(4) Dosyası işlemden kaldırılmış olan dava, işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde taraflardan birinin dilekçe ile başvurusu üzerine yenilenebilir. Yenileme dilekçesi, duruşma gün, saat ve yeri ile birlikte taraflara tebliğ edilir. Dosyanın işlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak bir ay geçtikten sonra yenileme talebinde bulunulursa, yeniden harç alınır, bu harç yenileyen tarafça ödenir ve karşı tarafa yüklenemez. Bu şekilde harç verilerek yenilenen dava, eski davanın devamı sayılır.
(5) İşlemden kaldırıldığı tarihten başlayarak üç ay içinde yenilenmeyen davalar, sürenin dolduğu gün itibarıyla açılmamış sayılır ve mahkemece kendiliğinden karar verilerek kayıt kapatılır.
(6) İşlemden kaldırılmasına karar verilmiş ve sonradan yenilenmiş olan dava, ilk yenilenmeden sonra bir defadan fazla takipsiz bırakılamaz. Aksi hâlde dava açılmamış sayılır.
(7) Hangi sebeple olursa olsun açılmamış sayılan davadaki talep dahi vaki olmamış sayılır.” dosyanın 20/02/2023 tarihinde işlemden kaldırılmasından itibaren 3 aylık süreçte dosyanın yenilenmediği anlaşıldığından davanın açılmamış sayılmasına dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Dosyanın 20/02/2023 tarihinde işlemden kaldırılmasına karar verilmesinden itibaren 3 aylık süre içinde yenilenmediği anlaşıldığından HMK 150. maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL karar ilam harcının peşin alınan 3.064,87 TL’den mahsubu ile artan 2.884,97‬ TL’nin mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve davacının talebi halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, davalı tarafından yapılan 282,00TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
4-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan ve kullanılmayan gider avansından karar tebliği için gerekli miktar kullanıldıktan sonra artan kısmın kararın kesinleşmesi halinde HMK’nın 333.maddesi uyarınca istek halinde taraflara iadesine,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren HMKnın 341. ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere karar verildi.23/05/2023
Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.