Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/240 E. 2023/43 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/240 Esas – 2023/43
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2022/240 Esas
KARAR NO : 2023/43

HAKİM :
KATİP :

DAVACI : …. OTOMOTİV OTO DİZAYN GIDA TARIM HAYVANCILIK SONDAJ SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVALI : TASFİYE HALİNDE …. GIDA SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/02/2022
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 01/02/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesini özetle; müvekkili şirket ile davalı şirket … Gıda San. Ve Tiç, Ltd. Şti. arasında ticari borç ilişkisine dayalı şifahen kurulmuş bir ticari münasebetin olduğunu davalı/borçlunun müvekkilinden ticari borç mahiyetinde aldığı -5000USD- borcu, davacıya ödememesi akabinde tarafımızca Bursa 20, İcta Müdürlüğü 2021/10917 sayılı dosyası ile 25/11/2021 tarihinde davalı/borçlu aleyhinde ilamsız icra takibi başlatıldığını davalı/borçlunun Bursa 20. İcra Müdürlüğü 2021/10917 E. sayılı icra doşyasına ilişkin yersiz ve yasal mesnetten yaksun borca, faize ve tüm fer’ilerine ilişkin itirazlarının iptali ile davanın kabulüne ve icra takibinin devamına, itirazlarında haksız olanı davalı/borçlunun %20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye malkum edilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretlerinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesini özetle; müvekkili şirketin davacı şirkete hali hazırda herhangi bir borcunun bulunmadığı, davacı şirket tarafından banka aracılığı ile gönderilen borç paranın müvekkil şirket tarafından önce çek ile akabinde çek iade alınarak nakit olarak ödendiğini hal böyle iken davacı şirketin müvekkili şirket aleyhine kötü niyetle ve haksız olarak başlatmış olduğu icra takibine itiraz etme zorunluluğu doğduğunu davanın reddine, davacının, kötü niyetle ve haksız olarak başlatılan takip konusu takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, icra dosyası, yazılı beyanlar, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 67. Maddesine göre açılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı tarafından havale borç alacağına dayalı olarak 26/11/2021 tarihinde ilamsız takip talebinde bulunmuştur. İcra Dairesi tarafından davalı borçluya ilamsız takiplerde ödeme emri tebliğ edilmiş ve davalı tarafından yasal süre içinde borca itiraz etmiştir.
Taraflar arasındaki alacak borç ilişkisinin açıklığa kavuşturulması yönünden, taraflar arasındaki ticari ilişkinin başlangıcından sonuna kadar olan dönemi kapsayan ticari defter ve bağlı kayıtlar üzerinde bilirkişi incelemesi yapılmasına karar verildi.
28.05.2022 tarihli bilirkişi raporunu özetle; mevcut dava dosyasının, davacı şirkete ait 2020-2021 yılları (yevmiye, kebir) defterlerinin incelenmesi sonucu; davacı – şirketin 2020-2021 – yılı (yevmiye, kebir) defterlerinin açılış tasdiklerinin – ve 2020 yılı (yevmiye) defterinin kapanış tasdiklerinin yaptırıldığı, 2021 yılı (yevmiye) defterinin kapanış tasdik yaptırılma tarihinin 30.06.2022 tarihi olduğu, Bursa Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 06.05.2022 tarih cevap yazılarına göre; davacı şirketin (19.10.2017-Aksi karar alınıncaya kadar) münferiden temsile yetkili Müdürünün BERKER İNCEKARA olduğu, SGK Bursa İl Müdürlüğü’nün 05.05.2022 tarih cevap yazılarına göre; davacı şirketin 10/2020 döneminde bildirge vermediği belirtilmiştir. Yani davacı şirketin 10/2020 döneminde sigortalı çalışanının olmadığı anlaşılmıştır. SGK tarafından gelen yazıda davacı şirketin diğer önceki ve sonraki dönemlerde çalışanların dökümü yapılmamıştır. davacı şirketin ticari defterlerine göre; davacı tarafından, davalı şirkete gönderilen USD tutarlar davacı şirketin ticari defterlerine göre; davacı tarafından, davalı şirkete gönderilen USD tutarlar 68.000, davacı tarafın defterlerine göre; 10/2020 döneminde davacı şirketin, davalı şirkete toplam 68.000 USD göndermiş olduğu, davacın şirketin defterlerine göre davacı şirketin, davalı şirketten 68.000 USD (504.519,20 TL) alacaklı gözüktüğü, tarafların birbirine düzenlemiş olduğu herhangi bir fatura olmadığı, taraflar arasında herhangi bir sözleşme olmadığı, davacı tarafın, davalı tarafa gönderdiği diğer USD tutarları ile ilgili banka dekontları dava dosyasına sunmadığından ne için gönderildiği ile ilgili tespit yapılamadığı, davacı tarafın, davalı tarafa banka hesabına göndermiş olduğu 5.000 USD borç paranın davacı şirketin defterlerinde kayıtlı olduğu, davalı tarafından, davacı şirkete verilen Garanti Bankası Ankara Cadde Şubesi/Bursa 30/11/2020 vade 8525136 nolu 5.000 USD bedelli çek ile ilgili (çekin alınması, çekin iadesi) ile ilgili davacı şirket defterlerinde herhangi bir kayıt olmadığı, yönündeki tespit ve kanaatini sunmuştur.
Davalı tarafından ibraz edilen tutanak içeriğiyle ilgili davacı şirket yetkilisi isticvap edilerek, imza ve içeriğiyle ilgili beyanında imzanın ve tutanağın içeriğinin inkar edildiği anlaşılmakla imza incelemesine esas örnekler celp edilmiştir.
Davacı şirket yetkilisine ait imza asılları ve dosyanın bir grafolog bilirkişisine tevdi edilerek davalı tarafın ileri sürdüğü tutanak başlıklı belge altındaki imzanın davacı şirket yetkilisine ait olup olmadığı konusunda rapor aldırılmasına karar verilmiştir.
28.05.2022 tarihli bilirkişi raporunu özetle; inceleme konusu belge aslı, ön yüzü üzerinde “Teslim alan …. Otomotiv Ltd. Şti yerine Taner İncakara’nn oğlu Berker İncekkara” adına atfen atılı bulunan imza ile … …… asıl olan belgelerdeki örnek imzaları arasında gözlenen ve raporun metin kısmında detaylandırılan benzerliklerin görüntüsü fotoğrafına yer verilmiş olup inceleme konusu imzaya ait görüntü kırmızı kesik çerçeve içerisine alındığını ve benzerliği belirtir işaretlemeler kırmızı kesik işaretlemeler ile gösterildiğini mukayese konusu imzaların bütününü temsilen örnek seçilen görüntüler mavi kesik çerçeve içerisine alındığını ve benzerliği belirtir işaretlemeler kırmızı kesik işaretlemeler ile gösterildiği ve imzanın davacı şirket yetkilisinin el ürünü olduğu kanaatini mütalaa etmiştir.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davacı tarafından davalıya borç olarak 5.000 USD nin 16/10/2020 tarihinde havale edildiği ancak borcun ödenmediği ileri sürülerek alacaklı olduğunu iddia ettiği, davalının ise borca karşılık 5.000 USD bedelli çek verildiğini ancak çekin karşılığını elden nakit ödeyerek çeki iade aldığını ve borçlu olmadığı savunulmakla uyuşmazlığın, davacı tarafından borç olarak verilen 5.000 USD nin davalı tarafından ödenip ödenmediği ve düzenlenen tutanak başlıklı belge ile borcun sona erip ermediği noktasında toplanmaktadır.
Davacı ve davalı şirket yetkilileri tarafından düzenlenen tutanak başlıklı belgenin içeriğiyle ilgili olarak, davacı şirket yetkilisi duruşmadaki beyanında, davalı tarafından 5.000 USD bedelli çekin verildiğini sonra bu çekin davalıya iade edildiğini ancak çek bedeline konu borcun ödenmediğini ve tutanaktaki imza inkar edilmiştir.
Davalı tarafından aslı ibraz edilen tutanak üzerinde imza incelemesi yapılmıştır.
Davacının imza incelemesine yetecek kadar imza örneklerinin toplanarak grafolog bilirkişisi tarafından düzenlenen 15/09/2022 tarihli raporun gerekçeli denetime açık bilimsel teknikler ve cihazlar ile bilimsel metodlar kullanılarak hazırlanmış olduğundan ve davacının itirazlarının soyut aksine çelişki oluşturabilecek teknik uzman bir raporun bulunmadığından bu rapora itibar edilerek düzenlenen tutanaktaki imzanın davacıya ait olduğu ve davacı şirketi bağlayacağı bu itibarla davalı tarafından düzenlenen çekin iade edilerek bedelinin ödendiği borcun kalmadığı anlaşılmaktadır. (Bursa BAM 5. Hukuk Dairesinin 2018/378 Esas ve 2018/220 Karar sayılı Kararında da vurgulandığı üzere tek bir grafolog bilirkişi raporu yeterli kabul edilmiştir.)
Diğer yandan kaldı ki Yargıtay 19. HD’nin 05/06/2020 tarih ve 22018/3720-2020/841 E/ K sayılı kararında açıkça vurgulandığı üzere ” Bir çekin keşidecisi tarafından lehtar ya da hamilinden alınarak fiziken muhatap bankaya teslim edilmiş olması keşidecinin bu çeki lehtar veya hamilinden bedelini ödeyerek aldığını gösterir.” keşideci davalının davacıdan 5.000 USD bedelli çeki aldığı ve bankaya ibraz ederek iptal hakkının kullanıldığından bu çekin bedelinin davalı tarafından davacıya ödendiğini gösterdiği ve borcunun kalmadığı anlaşılmaktadır. Bu itibarla davacının borç olarak gönderdiği havaleye karşılık davalının borcunu ödediği aksinin davacı tarafından yazılı ve kesin delillerle ispat edilmediğinden davanın sübut bulmadığından reddine karar vermek gerekmiştir
Davacının icra takibinde kötü niyetli olduğu sabit olmadığından davalı lehine kötü niyet tazminat talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Öte yandan davacı tarafından sözlü yargılama aşamasında tutanak başlıklı belge için resmi belgede sahtecilik suçundan ve bilirkişi hakkında şikayette bulundukları belirtmiş ise de dava dilekçesinde delil olarak ceza dosyasına dayanılmadığı gibi HGK’nın 08/06/2016 tarih ve 2014/12-1128 Esas, 2016/774 Esas sayılı Kararda vurgulandığı üzere ceza dosyasının bekletici mesele yapılmasının yerinde olmadığından bu iddiaya itibar edilmemiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın subut bulmadığından reddine,
2-Davalı lehine kötü niyet tazminatın koşulları oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın, peşin alınan 1.146,84 TL den mahsubu ile bakiye fazla 966,94 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
4-5-7155 sayılı Kanunun 23. Maddesi ile 6325 sayılı Kanunun 18/A-12-13 maddeleri uyarınca 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye ödenmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın niteliği gereği kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalının vekil ile temsil edildiğinden A.A.Ü.T göre 13.707,69 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine
7-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden itibaren ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/01/2023
Katip 278859

¸e-imzalıdır.

Hakim 125958

¸e-imzalıdır.