Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/239 E. 2023/435 K. 17.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/239 Esas
KARAR NO : 2023/435

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – T.C.N. … …
VEKİLİ : Av. … – [16393-93478-18754] UETS
DAVALI : … – T.C.N. … …
VEKİLİ : Av. … – [16583-85488-59183] UETS

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/02/2022
KARAR TARİHİ : 17/04/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 10/05/2023
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin davalı tarafın mantolama hizmeti verdiği Gemlik Yeni Mah. Güven Sk. Çorum Apartmanı Sitesinde 4/5 numaralı dairede dava dışı …’in kiracısı olarak oturmakta olduğunu, davalı taraf ilgili site yönetimiyle mantolama hizmetinde anlaştıktan sonra kat maliklerinden teminat senetleri almış olduğunu, müvekkilinin ev sahibi olan …’in yurt dışında yaşaması sebebiyle davalı taraf esasında kiracı olan ve borçtan sorumluluğu bulunmayan müvekkiline boş bir senet imzalatmış olduğunu, dava dışı mülk sahibi … aylık 700,00 TL bedelle kirada oturan müvekkile, kirayı kendisine yatırmamasını, aylık 700 TL’yi yine taksitler halinde yönetime ya da davalı tarafa mantolama bedeli olarak yatırmasını beyan ettiğini, bunun üzerine müvekkilinin … esasında kira bedeli olan aylık 700,00 TL ödemeleri davalı tarafa yapmaya başladığını, müvekkilinin her ay 700,00 TL olmak üzere, 2019 yılının Ekim-Kasım-Aralık ve 2020 yılının Ocak – Şubat – Mart – Nisan aylarında davalı tarafa toplamda 4.900,00 TL ödeme yapmış olduğunu, davalı taraf müvekkiline sadece 2.800,00 TL bedelinde açıklamasında “kasım-aralık-ocak-şubat taksitleri” yazan kaşe ve imzasını içeren bir tahsilat makbuzu vermiş olduğunu, müvekkilinin kendisine yaptığı ödemelerin tamamına ilişkin makbuzların verilmediğini, sadece 4 aylık taksitine ilişkin makbuz verildiğini ev sahibi olan …’e bildirmiş olduğunu, ev sahibi kira ödemelerini tekrar kendisine yapmasını, davalıya makbuz vermiyorsa ödeme yapmamasını davacı müvekkiline bildirmiş olduğunu, bunun üzerine kiracı olan ve davalı tarafla başkaca hiçbir ticari ya da hukuki ilişkisi bulunmayan, borçtan da şahsen sorumlu olmayan müvekkil de ev sahibinin talebi üzerine davalıya ödeme yapmayı bırakmış ve normal düzeninde kira ödemelerini ev sahibine yapmaya devam etmiş olduğunu, bunun üzerine davalı taraf 30/06/2020 tarihinde hem müvekkilinin ev sahibi olan … aleyhine Bursa 5. İcra Dairesi 2020/… E. Sayılı dosyası ile faturaya ilişkin ilamsız icra takibi başlatmış olduğunu, hem de müvekkilinden aldığı senedi hukuka aykırı şekilde doldurarak Bursa 5. İcra Dairesi 2020/… E. Sayılı dosya ile kambiyo senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlatmış olduğunu, müvekkili aleyhine başlatılan icra takibine itiraz ettiklerini, Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesi 2020/ 327 E. Sayılı dosyası ile görülmüş ne var ki itirazlarımız icra mahkemelerinin dar yetkili olması sebebiyle eksik incelenmiş ve reddedilmiş olduğunu, bu nedenlerle davanın kabulüne karar verilerek, müvekkilinin Bursa 5. İcra Dairesi 2020/… E. Sayılı icra dosyası ve dosyaya konu 11/01/2020 tanzim tarihli ve 15/06/2020 vade tarihli 7.500,00 TL bedelli bonodan kaynaklı olarak borçlu olmadığının tespitini, bononun iptaline, davalı alacaklının kötü niyetli ve kusurlu olması sebebiyle alacağın %20′ sinden aşağı olmamak üzere davacı müvekkili lehine tazminata hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: İcra takibine konu senet davacının müvekkilinden aldığı borçlara karşılık düzenlenmiş olduğunu, davacı taraf her ne kadar senedin kiracısı olduğu dairenin bulunduğu apartmanın mantolama bedeli için düzenlendiğini iddia etmişse de bu iddianın gerçek dışı olduğunu, dava konusu senedin davacının müvekkilinden zaman zaman almış olduğu borçlara ilişkin olarak düzenlenmiş olduğunu, davacı tarafça borç ödenmediğinden alacağın tahsili için icra takibi başlatılmış olduğunu, dava konusu bononun davacının beyanlarının aksine boş olarak değil davacı tarafından düzenlenip imzalanarak müvekkiline teslim edilmiş olduğunu, görüldüğü üzere senet metninde davacının da kabul ettiği gibi kendi ismi bulunmamakta olduğunu, davacı taraf kötü niyetli olarak ismini yanlış yazmış olduğunu, dava konusu düzenlenen senedin Türk Ticaret Kanunu uyarınca tüm şartlarına haiz olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine karar verilerek, davacı tarafın alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 5. İcra Müdürlüğünün 2020/… ve 2020/… sayılı dosyaları, Bursa 4. Tüketici Mahkemesinin 2020/603 esas sayılı dosyası, Bursa 5. İcra Hukuk Mahkemesinin 2020/327 esas sayılı dosyası, ticari defterler, faturalar, bilirkişi raporu, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, dava dilekçesinde gösterilen ve senet alacağına dayalı olarak başlatılan icra takibine dayalı olarak davalı tarafa borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında mali müşavir bilirkişi tarafından taraflara ait ticari defter ve bağlı kayıtları üzerinde inceleme yapılarak rapor düzenlenmesine karar verilmiştir.
Mali müşavir bilirkişinin 02/01/2023 tarihli raporunda özetle: Davalı tarafa ait 2018-2021 ticari defter ve kayıtlarında davacı ve davalı arasında düzenlendiği gözüken davalı … ile borçlusu Mehmet Yenigün gözüktüğü 11/01/2020 düzenleme tarihi olan 15/06/2020 ödeme günü 7.500,00TL’ lik senedin taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkiden kaynaklandığını gösteren, ticari olarak ilişkilendirilecek herhangi bir muhasebe defter kaydına rastlanılmamış olduğu, mütalaa edilmiştir.
TTK’ nın 776/1. maddesinin (b) bendinde bono veya emre yazılı senedin “kayıtsız ve şartsız” belirli bir bedeli ödeme vaadini içermesi gerektiği, 777. maddesinde de bu unsuru içermeyen bir senedin bono sayılmayacağı hükme bağlanmıştır.
Takibe konu bono örneği incelendiğinde; borçlu/keşidecinin Yılmaz Yengin olduğu, alacaklının davalı olduğu, davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsusu haciz yolu ile Bursa 5. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı icra dosyasında takibe konu edildiği, 7.500,00 TL asıl alacak ve 31,20 TL işlemiş faiz üzerinden takip yapıldığı,senet incelendiğinde “malen” bedel kaydı olduğu görülmektedir.
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun “ispat yükü” başlıklı 6. maddesinde; “Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür” ifadesine yer verilmiştir.Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya dair ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.Usul hukukumuzda senede karşı senetle ispat zorunluluğu ilkesi kabul edilmiştir. Senede bağlı olan her çeşit iddiaya karşı def’i ( savunma ) olarak ileri sürülen ve senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemler, 290. maddedeki meblağdan az bir miktara dair olsa bile tanıkla ispat olunamaz; ancak senet ( kesin delil ) ile ispat edilebilir.Bütün mücerret alacaklarda olduğu gibi kambiyo senedi alacağı da kural olarak uygun bir asıl borç ilişkisine, bir illi ilişkiye dayanır. Bir kambiyo senedi düzenleyip veren ve bu senedi alan herkes, bütün hukuki işlemlerin yapılmasına temel teşkil eden bir gayeye ulaşmak istemektedir. İşte bu gaye bir kambiyo senedinde mündemiç hakkın doğumu ve devri açısından hukuki sebebi teşkil eder. Kambiyo senedi düzenlenmesi dolayısıyla ortaya çıkan ilişki “kambiyo ilişkisi” ismiyle anılmaktadır. Kambiyo senedi vermek suretiyle borç altına giren borçlu “kambiyo taahhüdü”nde bulunmuş olur. Kambiyo ilişkisinin altında esas itibariyle bir asıl /temel borç ilişkisi vardır. Kambiyo senedinden kaynaklanan talebin geçerliliği, temel ilişkiden kaynaklanan temel talebin ve bununla ilgili olarak taraflar arasında varılmış amaca ilişkin mutabakatın geçerliliğinden tamamen bağımsızdır. Kambiyo senedinden doğan talep hakkına kambiyo hukuku, temel talebe ise, bu talebin ait olduğu hukuk kuralları uygulanır.Senet, bağımsız borç ikrarını içeren bir senettir. Bu nedenle bir illete bağlı olması gerekmez ve kural olarak ispat yükü senedin bedelsiz olduğunu iddia eden tarafa aittir.Eğer taraflardan biri senet metninde yazılı kaydın doğru olmadığını söylüyorsa, buna senedin talili denmektedir.Bu anlamda talil senet metninde açıklanan düzenleme(ihdas) nedenine aykırı beyanda bulunma anlamına gelmektedir ve bu hâlde ispat yükünün kaydın aksini iddia edene ait olacağında kuşku bulunmamaktadır.
Davaya konu senet malen kaydını içeriyor ise de davalı tarafça senedin talili yapıldığı ve davacı tarafa borç karşılığı verildiği iddiasında bulunulduğu tespit edilmiştir.
Toplanan tüm deliller ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde açılan dava; davalı tarafça davacı aleyhine ilgili icra dosyasına konu 7.500,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak davalı tarafa borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesine ilişkindir.Bono sureti incelendiğinde borçlu kişinin adı Yılmaz Yengin olarak yazılmış ise de Yılmaz’ın TC kimlik numarası ile işbu dosyanın davacısı …’in TC kimlik numaraları aynı olduğundan ilgili bonodaki borçlu mahkememiz dosyasının davacısı … olarak kabul edilmiştir.Davalı tarafça davaya konu edilen senedin borç karşılığı verildiği iddia edildiğinden işbu hususun(borcun dayanağının ne olduğu) davalı tarafça ispatlanması gerekmektedir. SMMM bilirkişi tarafından davalı tarafa ait ticari defter ve bağlı kayıtların incelenmesi neticesinde tanzim edilen 02/01/2023 tarihli raporda özetle; davalı tarafça 2018-2021 yılların ilişki ticari defter ve bağlı kayıtların sunulduğu( 2019-2020 yıllarına ait defterlerin sunulmadığı )taraflar arasında düzenlendiği gözüken davalı … ile borçlu Mehmet Yenigün’ün gözüktüğü 11/01/2020 düzenleme tarihi olan 15/06/2020 ödeme günü 7.500,00TL’ lik senedin taraflar arasında herhangi bir ticari ilişkiden kaynaklandığını gösteren, ticari olarak ilişkilendirilecek herhangi bir muhasebe defter kaydına rastlanılmamış olduğunun bildirildiği, SMMM bilirkişi tarafından tanzim edilen raporda davaya konu hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte, davalı tarafça, davaya konu edilen senedin borç karşılığı tanzim edildiği iddia edilmiş ise de bono tanzim tarihi 11/01/2020, ödeme tarihi 15/06/2020 olmasına rağmen davalı tarafça 2020 yılına ilişkin ticari defter ve bağlı kayıtların ibraz edilmediği, tüm dosya kapsamı dikkate alınarak borcun kaynağına ilişkin herhangi bir delil de ibraz edilmediğinin tespit edildiği, davalı tarafa yemin delilini kullanıp kullanmayacağı hatırlatılmış, davalı taraf yemin delilini kullanmayacağını belirtmekle birlikte, davalı taraf, ilgili icra takibine konu bonoya istinaden davacıdan alacaklı olduğunu ispatlayamadığından davanın kabulüne, Bursa 5. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyasına konu 11/01/2020 düzenleme tarihli, düzenleme yeri Bursa , 15/06/2020 vade tarihli, 7.500,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,yasal şartlar oluşmadığından davacı tarafın kötüniyet tazminat talebinin reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜNE, Bursa 5. İcra Dairesi’nin 2020/… Esas sayılı dosyasına konu 11/01/2020 düzenleme tarihli, düzenleme yeri Bursa , 15/06/2020 vade tarihli , 7.500,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak davacının davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Yasal şartlar oluşmadığından davacı tarafın kötüniyet tazminat talebinin REDDİNE,
3-Harçlar kanunu gereği alınması gereken 512,33 TL harçtan peşin alınan 128,09 TL nin mahsubu ile bakiye 384,24 TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
5-Davacı tarafından yapılan; bilirkişi gideri 1.000,00TL, posta, talimat-tebligat gideri 99,5 TL olmak üzere toplam 1.099,50 TL yargılama giderinin, 128,09TL peşin harç, 80,70TL başvurma harcı olmak üzere toplam 1.308,29‬TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 7.500,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
8-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı , dava değeri, HMK’nın 341/2. Maddesi dikkate alınarak kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.17/04/2023

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.