Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/227 E. 2023/605 K. 23.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/227 Esas – 2023/605
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/227 Esas
KARAR NO : 2023/605

HAKİM : …..
KATİP : …

DAVACI : ELEKTRİK ÜRETİM ANONİM ŞİRKETİ – ……
VEKİLLERİ : Av. …….. – [16414-14569-…..] UETS
Av. ……. – Ovaakça Santral Mah.Doğalgaz Çevrim Sant.Kümeevller No:22 Osmangazi/ BURSA
DAVALI : … TEMİZLİK MADENCİLİK İNŞAAT TURİZM MAKİNA OTOMOTİV VE ULAŞTIRMA SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ – …. Kurtuluş Mah. Fatih Cad. K:4 D:11 No:2/1 Soma/ MANİSA
VEKİLİ : Av. …. – [16001-00965-…] UETS
DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 18/02/2022
KARAR TARİHİ : 22/05/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 07/06/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Rücuen Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkil Teşekkül, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın ilgili kuruluşlarından biri olduğunu, müvekkili Teşekkülün kuruluş gayesi, elektrik enerjisini üretmek ve satışını yapmak olduğunu, iktisadi Devlet Teşekkülü olması nedeniyle 4734 sayılı Kamu İhale Kanununa tabi bulunan müvekkili, asıl işi olan elektrik üretmenin dışında herhangi bir mal ya da hizmet alımına ya da yapım işine ihtiyacı olması halinde ihale yoluyla değişik firmalardan temin etmekte olduğunu, müvekkili idare EÜAŞ belirtilen firmalar ile arasında hizmet alım sözleşmesi mevcut olduğunu, muhatap bu firma işçilerinden … adı geçen şirketlerde iş akdiyle çalışmış olduğunu, dava dışı işçi … adı geçen firmaca iş akdinin sonlanması nedeniyle Orhaneli Asliye Hukuk Mahkemesinde açtığı ” Alacak Davası – İşçi İşveren İlişkisinden Kaynaklanan ” dava, aynı Mahkemenin 23.06.2016 tarih, 2015/487 E. 2016/818 K. sayılı kararı ile hükme bağlanmış ve dava konusu edilen işçilik alacakları müvekkili İdareden tahsiline karar verilmiş olduğunu, Orhaneli Asliye Hukuk Mahkemesinin yukarıda esas ve karar sayısını belirttiğimiz kararı … vekili tarafından Bursa 1. İcra Müdürlüğünün 2017/3886 E. sayılı icra dosyası ile takibe koymuş; müvekkili İdarece icra dosyasına, 30.01.2018 tarihinde 6.380,17 TL ödeme yapılmış olduğunu, dava dışı işçiye yapılan ödemelerden davalı şirketler sorumlu olduğunu, davacı ile davalı yükleniciler arasında imzalanan sözleşmelerde ve eklerinde, sözleşme kapsamında çalıştırılan işçilerin ücreti ve her türlü işçilik alacaklarından firmaların sorumlu olacağına ilişkin hükümler yer almakta olduğunu, nedenler ile fazlaya ilişkin talep ve dava hakkımız saklı kalmak üzere davanın kabulü ile; % 20 den az olmamak şartıyla icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili 21/03/2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle: davacının dayanak gösterdiği mahkeme ilamında müvekkili şirketin taraf olmadığını, davadışı işçi tarafından müvekkili şirkete izafe edilmiş bir davanın olmadığını, bu nedenle işçinin işini yaptığı kişi davacı olup müvekkili şirketten işçilik alacaklarının talep edilmesi söz konusu olamayacağını, müvekkili şirket ile davacı arasında ihale yolu ile alınmış bir hizmet sözleşmesi bulunduğunu, bu sözleşmenin süreli olduğunu, bu nedenle taraflar arasında asıl işveren – alt işveren ilişkisi söz konusu olmadığını, davadışı işçi sürekli ve aralıksız davacı kurumun işini yapan, emir talimatı davacı kurumdan alan, sosyal hakları davacı kurum tarafından düzenlenen bir kişi olduğunu, dacı kurum ile müvekkili şirket arasında imzalanan sözleşme incelendiğinde sadece ücretlere ilişkin düzenlemelere yer verildiği, kıdem, ihbar gibi tazminatların sözleşmede düzenlenme yapılmadığını, ihale sözleşmesinde ve şartnamelerinde yer almayan ve sonradan doğan kalemlerinden müvekkili şirketin sorumlu tutulması sözleşme ilişkisini düzenleyen hukukun temel ilkelerine aykırı olduğunu, taraflar arasında alt-üst işveren ilişkisi olduğu kabul edildiğinde dahi yapılan tüm ödemenin müvekkili şirketten talep edilmesi mümkün olmadığını, dava dışı işçinin müvekkili nezdindeki çalışma süresi ile son çalışma tarihindeki ücreti baz alınarak hesaplaması gerektiğini, bu nedenle müvekkili şirket yönünden reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, bilirkişi raporu, Orhaneli AHM’ye, Bursa 1. İcra Dairesi’ne, Bursa SGK İl Müdürlüğü’ne,davacı şirkete yazılan müzekkerelere yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın dava dilekçesinde gösterilen ve işçilik alacaklarından kaynaklı rücuen tazminat talebine ilişkindir.
Mahkememiz dosyasının yargılaması sırasında bir nitelikli hesap uzmanı bilirkişinin rapor hazırlamasına karar verildi.
Nitelikli hesap uzmanının 27.04.2023 tarihli raporu özetle: taraflar arasında, davacı tarafından hizmet alımına ilişkin yapılan ihaleler uyarınca birbirini takip eden sözleşmeler ile dava dışı işçinin davacı kurum nezdinde ve değişen davalı alt işverenler nezdinde çalışmış olduğu, dava dışı çalışanın en son davalı alt işveren nezdinde çalıştığı ve davalı alt işverenin son alt işveren olduğu, taraflar arasında imzalanan son dönem sözleşme ile işçiye yapılan tazminat ödemesinden sadece yüklenicinin sorumlu olacağına ve idarenin sorumlu olmayacağına dair düzenleme bulunduğu, davalı alt işveren personeline yapılan ödeme nedeni ile davacı kurumun herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığının kabulü ihtimallerine binaen yapılan hesaplama sonucunda 6.380,17 TL’den sorumluluğunu bulunduğu mütalaa edilmiştir.
Hizmet alım sözleşmeleri; ihale şartları ile belirlenen işin sözleşmede kararlaştırılan bedel ile yapılmasının üstlenildiği sözleşmelerdir. Bu sözleşme türünde yüklenicinin edimi, hizmetin kendi işçisi ile yerine getirilmesi,işverenin edimi ise sözleşme bedelinin ödenmesidir. Sözleşme kapsamında yapılması gereken iş yüklenici işçisi tarafından yerine getirilecektir.
Hizmet alım tip sözleşmelerinde işverenin, yüklenici tarafından çalıştırılan işçinin ücretinin ödenmesi, sosyal haklarının takibi gibi denetim dışında işçiye karşı bir sorumluluğu yoktur.İşveren ile yüklenicinin İş Kanunu’na göre işçiye karşı müteselsilen sorumlu olmasına rağmen rücu ilişkisinde taraflar arasında imzalanan sözleşmenin uygulanması sözleşme hukukunun en temel ilkelerindendir.
Hizmet alım ihaleleri aynı yüklenici tarafından alındığı gibi, değişik yükleniciler tarafından da alınabilmektedir. Bu halde işyeri devri suretiyle işçiler yeni yükleniciye devredildiği için hizmet akitleri kesintiye uğramadan devam etmekte ve işçilik alacakları da bu doğrultuda hesaplanmaktadır.
İşçiye ödenen kıdem tazminatı iş sözleşmesinin feshedildiği tarihteki giydirilmiş ücret üzerinden hesaplanmakta olup,bu kıdem tazminatının tamamından işçiyi çalıştırdıkları dönemle orantılı olarak yükleniciler işverene karşı sorumludurlar.Yıllık izinler kullanılmadığı taktirde iş sözleşmesinin feshi ile ücrete dönüşmektedir. Yıllık izin ücretinden son yüklenici sorumlu olacaktır. İhbar tazminatı, iş güvencesi tazminatı, boşta geçen süre ve sosyal haklara yönelik tazminatlardan da son işveren sorumludur.
4857 Sayılı İş Yasasının 2.mad 6. Fıkrasına göre davacı asıl işveren , davalı yüklenici ise alt işverendir.İşçinin yasal hak ve tazminatlarından işverenler müteselsilen sorumludur.Bu sorumluluk işçi haklarından dolayı sadece işçiye karşıdır.Davalının sorumluluğu yasadan doğmaktadır. Davacı iş sahibi ile yükleniciler arasındaki ilişki iş mevzuatından doğmamakta olup ihale sözleşmesinden doğmaktadır.Borçlar Kanunu kapsamında değerlendirme yapılması gerekmektedir.Tarafların sorumluluğu ihale sözleşmelerinde belirlenmiştir.
Dava dışı işçiye davacının yapmış olduğu ödemeden alt işveren olan davalı sorumludur. Sorumluluk miktarının ne oranda olacağı konusu davamızın çözümlenecek olan sorunlarından birisidir. Davacı ile davalı arasındaki sözleşmede davalının sorumluluğunun çalıştırmış olduğu işçinin çalışma süresi ile sınırlı olduğunun kabulü gerekir.Davalı şirketin kendi nezdinde işçiye çalıştırmadığı dönemler için sorumluluğunun kabul edilmesi hakkaniyete uygun düşmeyecektir. Yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda düzenlenen bilirkişi raporunda davaya konu hususlar gerekçeli, ayrıntılı olarak açıklanmış, raporun mahkememizce hükme esas alınmaya yeterli olduğu kanaatine varılmakla birlikte 6.380,17 TL rücuen tazminat alacağının ödeme tarihi olan 31/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın KABULÜNE;buna göre 6.380,17 TL nin ödeme tarihi olan 31/01/2018 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar kanunu gereği alınması gereken 435,82 TL harçtan peşin alınan 108,96 TL nin mahsubu ile bakiye 326,86 TL nin davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan; 1.959,50 TL yargılama gideri, 108,96 TL peşin harç, 80,70 TL başvuru harcı olmak üzere toplam 2.149,16 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 6.380,17 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
7-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı, dava değeri, HMK’nın 341/2. Maddesi dikkate alınarak kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 22/05/2023

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.