Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/1404 E. 2023/358 K. 30.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/1404 Esas
KARAR NO : 2023/358

HAKİM : … …
KATİP : … …

DAVACI : … – …
VEKİLİ : Av. … – [……..] UETS
DAVALI : … – … …
VEKİLİ : Av. … – [……] UETS
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/04/2019
KARAR TARİHİ : 30/03/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 25/04/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Davalı …… Bankası Setbaşı Şubesinde keşide edilen 31/07/2016 tarihli, 6471935 sayılı çeke dayalı olarak davacı şirket aleyhine Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, çekin lehtarının ………. olduğunu, ciro edilerek davacı şirkete teslim edildiğini, davacı şirketçe bankaya ibraz edilerek karşılıksız olduğunun anlaşıldığını, bankaya ibrazından sonra ………. tarafından tekrar ciro edilerek bu kez davalıya teslim edildiğinin anlaşıldığını, çekin bankaya ibrazı ile karşılıksız olduğunun anlaşılmasıyla lehtar ……….’ın davacı şirkete borcunu ödeyemediğini ve bu nedenle de 23/08/2016 tanzim tarihli bir senet düzenleyerek bu senedi davacı şirkete teslim ederek karşılığı olmayan çeki de davacı şirketten teslim aldığını, senedin vadesi olan 19/09/2016 tarihinde ödeme yapılmaması üzerine ………. aleyhine Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2016/10362 esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, dosyaya halen ödeme yapılmadığını, ……….’ın çeki davacı şirketten teslim aldığı gün bankanın ödemekle yükümlü olduğu miktarı tahsil ederek, çeki davalı …’a ciro ve teslim ettiğini, davacı ile ………. arasında alacağın temliki hükümlerine uygun bir ciro olsaydı dahi 3 numaralı bentte açıklandığı şekilde davacı şirketin lehtar ……….’dan alacaklı olduğu görülmekle, alacağın temliki hükümlerine göre bu definin hamile karşı da ileri sürülmesinin mümkün olduğundan davalının bu halde dahi davacı şirketten bir talep hakkı bulunmasının mümkün olmadığını, Bursa 2. ATM’nin 2019/748 D. İş sayılı dosyasından verilen 11/03/2019 tarihli, 2019/748 karar sayılı kararı ile davacının ihtiyati tedbir isteminin kabulü ile Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı dosyasındaki paranın alacaklıya verilmemesine karar verildiğini, TTKnun 5/A maddesi gereği bu kanunun 4. Maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olmasının dava şartı olduğunu, bu nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesi için işbu davayı açtıklarını, açılan işbu davanın kabulü ile Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/… sayılı icra takip dosyasının devamına, alacak likit ve davalı kötüniyetli olduğundan davalı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Açılan davayı kabul etmediklerini, ciro senedin yahut çekin lehdara teslimi anından başladığını ve vadeye kadar devam ettiğini, vadeden sonra yahut çekler için ibraz süresi geçtikten sonra yapılan ciroların artık ciro değil alacağın temliki hükmünde olduğunu, 6762 sayılı TTK’nun madde 639. gereğince kendisine müracaat edilen veya edilmesi mümkün olan borçlunu müracaat mevzuu olan senet vermek suretiyle ödemiş ve çek bedelini isteme hakkını elde ettikten sonra müvekkiline temlik ettiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davasının reddi gerektiğini beyan etmiştir.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, cevap dilekçesi, tarafların karşılıklı beyan dilekçeleri, Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı icra takip dosyası, yazılan müzekkere cevapları ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunun 72. Maddesine göre açılan kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
Dava konusu Bursa 12. İcra Müdürlüğünün 2019/… esas sayılı icra takip dosyasına konu, …… Bankası Setbaşı Şubesine ait 31/07/2016 keşide tarihli, 20.000 TL bedelli, keşidecisinin dava dışı Açel Tekstil Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi, lehtarın ………., cirantanın davacı, sonraki cirantanın ………. ve bu cirantanın bankaya 01/08/2016 ve 23/08/2016 tarihinde ibrazdan sonra ciro edilerek davalı …’ a çekin verildiği davacı tarafından, davalıya çekin bankaya ibrazından sonra alacağın temliki hükümlerini doğuran cironun bulunmadığından borçlu olmadığının tespiti talep edilmiştir.
Bilindiği üzerer 6102 sayılı TTK’nun 790. maddesinde; “Cirosu kabil bir çeki elinde bulunduran kişi, son ciro beyaz ciro olsa bile, kendi hakkı müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı takdirde yetkili hamil sayılır. Çizilmiş cirolar yazılmamış hükmündedir. Bir beyaz ciroyu diğer bir ciro izlerse, bu son ciroyu imzalayan kişi çeki beyaz ciro ile iktisap etmiş sayılır” düzenlemesi getirilmiştir. Aynı Kanun’un 793/1. maddesine göre ise, ibraz süresinin geçmesinden sonra yapılan ciro, alacağın temliki sonuçlarını doğurur. Bu halde çek, kambiyo vasfı niteliğini kaybetmemekte, sadece şahsi def’iler çeki ciro ile alan yetkili hamile karşı da ileri sürülebilmektedir.
Öte yandan, Hukuk Genel Kurulu’nun 24.04.1996 tarihli 1996/12-136 E. 1996/288 K. sayılı kararında da açıklandığı üzere, hamile yazılı bir çekin bankaya ibrazından sonra ciro edilmeksizin başkasına elden devri olanaksızdır. Çek dışındaki, alacağın temliki sözleşmesi ile de çekten kaynaklanan hak devredilemez. İbrazdan sonra alacaklının çekte hak sahibi olabilmesi için, TTK’nun 793. maddesi uyarınca adına alacağın temliki sonucu doğuran bir cironun bulunması gerekir.
Diğer bir değişle bankaya çekin tahsili için ibrazı ve bankaca çekin karşılığının bulunmadığı şerhinin bu imza altına işlenmesinden sonra, bu çekte hak sahibi olunabilmesi için alacağın temliki sonucu doğuran ve çeki bankaya ibraz edenin bir cirosunun TTK’nın 793. maddesi uyarınca bulunması şarttır. Bu şekilde bir cironun bulunmaması durumunda çeki elinde bulunduran meşru hamil sayılmaz.
Somut olayda, takip dayanağı 31/07/2016 keşide tarihli çekin arka yüzünün incelenmesinde; çekin 01/08/2016 tarihi ve 23/08/2016 tarihinde bankaya ibraz edildiği, çekin ibrazı şerhi verilmesinden sonraki ciro ile takip alacaklısı olan alacaklının ciro silsilesi içerisinde yer aldığı görülmektedir. Bankaya ibraz eden ……….’ ın ibrazdan sonra cirosunun olduğu sabit olup ibrazdan sonra yapılan ciro alacağın temliki hükmünde de olsa, takip alacaklısına yapılmış bir ciro mevcuttur. Şu hale göre, takip dayanağı çekin ciro silsilesinde kopukluk olmayıp, anılan ciro alacaklıyı yetkili hamil kılar.( Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 2016/4895 Esas ve 2017/7278 Karar sayılı Kararında -takip dayanağı çekin Ahmet Değirmen tarafından bankaya ibraz edildiği ve altına çekin karşılığının bulunmadığı şerhinin işlendiği anlaşılmakla, bu şerhden sonra çekin davalılardan Nejla Özdemir’e geçmesi için Ahmet Değirmen tarafından alacağın temliki sonucunu doğuran bir cironun yapılması zorunludur. Bu zorunluluk yerine getirilmeden çekin teslimi sonucunda Nejla Özdemir meşru hamil olamaz- ve Yargıtay 12. Hukuk 2016/23293 Esas ve 2017/14458 Kararında vurgulandığı üzere) Dolayısıyla davacı tarafından, kendisi davacının imzasının ibrazdan sonra çekte bulunması gerektiği ileri sürülmüş ise de davacının değil, çeki bankaya ibraz eden Mehmet Tahir Evranın cirosunun ibrazdan sonra bulunması gerektiğinden bu iddialara itibar edilmeyerek ve çek bedelinin ……….’ a ödendiğinin, çekin bedelsiz kaldığının, yazılı kesin deliller ile ispat edilmediğinden davacının menfi tespit davasının sübut bulmadığından reddine, davacının menfi tespit davasının açılmasında kötü niyetli olduğunun sabit olmadığından davalı lehine kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
Mahkememiz bu kararına karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi tarafından incelenen mahkememiz kararı 2020/922 E, 2022/1808 K. Sayılı, 08/12/2022 tarih ve ” dava konusu çekin davacı tarafça bankaya ibrazından sonra karşılığının bulunmadığının tespiti üzerinden çekin ……….’a iade edildiği, ………. tarafından davalı …’a devredildiği, ibrazdan sonra yapılan cironun alacağın temliki sonuçlarını doğurdu için …’a yapılan cironun TBK’nın 183. ve devamı maddelerinde yer alan alacağın temliki hükmünde olduğu ve davacı tarafça davalıya karşı şahsi defilerin ileri sürülebileceği, davacının da dava konusu çek nedeniyle borçlu olmadığını, çekin karşılıksız çıkması üzerine ……….’a iade edilerek yerine yeni bir senet verildiğini ancak bu senedin de ödenmediğini ileri sürdüğü nazara alındığında, davacının iddialarını ispat için gerekli delillerin toplanarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve hatalı nitelendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi yerinde görülmemiştir. ” gerekçesi ile kaldırılmıştır.
Mahkememiz esasına yeniden kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2016/… E. Sayılı dosyası uyap sisteminden celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır. Davacı vekilince dava dilekçesi ekinde bono ve teslime dair deliller ibraz etmiştir.
İstinaf İlamında vurgulanan “davacının iddialarını ispat için gerekli delillerin” dava dilekçesinde, ticari defterler, tanık ve bilirkişi incelemesinine dair dellillere dayanıldığı bu delillerin toplanmasının çeke karışılık bono verildiği, borçlu olmadığı ve bedelsiz kalması yönünden şahsi def-i iddianın ispatı için fayda olmadığı kanaatine varılmıştır.
Bu durumda İstinaf İlamı doğrultusunda, davacı tarafça bankaya ibrazından sonra karşılıksız çıkması üzerine yapılan cironun alacağın temliki sonuçlarını doğurduğundan davacı tarafından şahsi def-iler davalı alacaklıya ileri sürebilecektir. Dolayısıyla karşılıksız çıkan çekin dava dışı ……….’e iade edildiği, buna karşılık ……….’ ın 18.000 TL bedelli Bursa 16. İcra Müdürlüğünün 2016/… E. Sayılı icra takibine konu bononun verildiği ve bono bedelinin de ödenmediği anlaşılmakla, eldeki davada davacının çek sebebiyle dava dışı ……….’e borçlu olmadığı, çekin karşılıksız kaldığından bu def-inin davalı hamile ileri sürülebileceğinden davanın kabulune, çek sebebiyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine, taraflar arasında temel ilişki bulunmadığından davalının kötü niyetli olmadığı anlaşılmakla davacı tarafın kötü niyet tazminat talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın kabulü ile,
Bursa 12. İcra müdürlüğünün 2019/… e. Sayılı dosyasında davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2-İİK 72. Maddesi uyarınca kötü niyet tazminatının koşullarının oluşmadığından reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 1.783,14 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 445,79 TL’nin mahsubu ile bakiye 1337,35 TL nispi karar ve ilam harcının davalıdan alınarak hazineye irad kaydına,
4-Arabuluculuk Ücret Tarifesi kapsamında Maliye Hazinesinden karşılanan arabuluculuk ücreti olan 1.320,00 TL’nin davalıdan alınarak hazineye ÖDENMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan posta ve tebligat gideri 95,20 TL TL yargılama gideri ve 445,79 TL peşin harç olmak üzere toplam 540,99 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6-Davacı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
7-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.30/03/2023

Katip …
¸E-imzalıdır.

Hakim …
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …
¸E-imzalıdır.