Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/114 E. 2023/193 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2022/114 Esas – 2023/193
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2022/114 Esas
KARAR NO : 2023/193
HAKİM :
KATİP :
DAVACI : ………. Kırkağaç/ MANİSA
VEKİLİ : Av. …………. –
DAVALI : … ANONİM TÜRK SİGORTA ŞİRKETİ – ………
VEKİLİ : Av. ……… –
DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 27/07/2017
KARAR TARİHİ : 21/02/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 28/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle:26/06/2016 tarihinde davalı sigorta şirketince … numaralı poliçe ile sigortalı … plaka sayılı aracın dava dışı sürücü …’nın sevk ve idaresinde iken davacının yolcu olduğu … plaka numaralı motosiklete çarpması neticesinde yaralamalı ve maddi hasarlı trafik kazası olduğunu, bu kazada müvekkilinin yaralandığının uzunca bir süre tedavisinin devam ettiğini, kazanın müvekkilinin kalıcı hasara sebebiyet verdiğini, davalı şirketin 30/08/2016 tarihide başvuruda bulunması sonucunda davalı şirketin 75.369,00 TL.ödeme yaptığını, ancak davacının zararının daha fazla olduğunu, eksik ödeme sebebiyle temerrüde düştüğünü, fazlaya ilişkin dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL.sürekli sakatlık tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle:… plakalı aracın müvekkili şirket tarafından tanzim edilen 28/05/2016-2017 tarihli … numaralı poliçe ile ZMMS olduğunu, talebin zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirketin davacıya 03/07/2017 tarihinde 75.369,00 TL.ödeme yapıldığını, ödeme yapıldığı tarih itibari ile ve bu tarihteki asgari ücret ve şartları üzerinden hesaplama yapılması gerektiği sorumluluğunu yerine getirdiğini, davacının müvekkili şirketi ibra ettiğini, açılan davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava, cevap ve cevaba cevap dilekçeleri, EÜTF Hastanesi engelli sağlık kurulu rapor fotokopisi, Soma İlçe Devlet Hast’nin Genel Adli Muayene Raporu fotokopisi, Akhisar Mustafa Kirazoğlu Devlet Hast’nin acil servis hasta muayene formu, epikriz formu ve hasta dosyası, bilirkişi raporları, savcılık soruşturma dosyası, SGK ve sigorta dosyası.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
“Cismani Zarar Halinde Lazım Gelen Zarar ve Ziyan” başlığı altında düzenlenen BK’nın 46. maddesinde, bedensel zarara uğranılması nedeni ile talep edilebilecek zarar türleri belirtilmektedir. Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebinin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir.
Mahkememizin 10/04/2018 tarihli duruşma ara kararı uyarınca, “Kazanın meydana geldiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” Yönetmeliği hükümleri doğrultusunda davacıda oluşan maluliyetin varlığı, oranı konusunda İzmir Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine talimat yazılarak, Ege Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalından rapor aldırılmasına” karar verilmiş ve ara kararı uyarınca İzmir 1.ATM’nin 201/140 talimat sayılı dosyasında rapor düzenlenmiş olup,düzenlenen raporda sonuç olarak: 16/09/1984 doğumlu Enes Arslan’da 26/06/2016 tarihli trafik kazasına bağlı olarak oluşan sakatlık oranı, olay tarihinde yürürlükte olan “Engellilik Ölçütü Sınıflandırılması ve Engellilere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkındaki Yönetmelik” gözönüne alınarak değerlendirildiğinde, Cilt bozukluğu olsun veya olmasın yüzün bir kısmının destek yapısında kayıp olması, yanakla beraber burun veya frontal kemikte çökme %6 (kafada sağ şakak bölgesindeki yaklaşık 12 cm²lik kemik açıklığı nedeniyle arızasına en yakın arıza çeşidi olarak alınmıştır), şahısta olaya bağlı olarak birden fazla arıza olması nedeniyle Balthazard formülü uygulandığında Sürekli Sakatlık Oranı %10,7 olarak bulunduğunu, tıbbi iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 ay olarak kabulünün uygun olacağı mütalaasına varılmıştır.
Dava konusu trafik kazası sebebiyle davacı tarafın maddi tazminat miktarı konusunda rapor düzenlenmek üzere dosya aktüer bilirkişiye tevdi edilmiştir.
Aktüer bilirkişinin mahkememize sunmuş olduğu 31/07/2019 havale tarihli bilirkişi raporunda sonuç olarak:Kazalı zararının geçici işgöremezlik dönemi için:16.447,57 TL., geçmiş dönem için:8.385,45 TL., gelecek aktif dönem:87.483,45 TL., gelecek pasif dönem: 19.961,92 TL.olmak üzere toplam 132.278,39 TL.-trafik sigorta ödemesi 75.369,00 TL.-trafik sigortası ödemesi faizi 14.031,02 TL=42.878,37 TL.nihai takdir ve değerlendirilmesinde bulunulmuştur.
Mahkememizin 08/10/2019 tarihli celsesinde verilen ara karar gereği dava konusu kazanın 01/06/2015 tarihli yeni genel şartlardan sonra gerçekleştiği anlaşıldığından hem PMF 1931 yaşam tablosu ve hem de TRH 2010 yaşam tablosuna göre hesap yapılması aktüerden bilirkişiden 02/12/2019 havale tarihli ek rapor tanzim edilmiş olup, düzenlenen ek raporda sonuç olarak:Kazalı zararının geçici işgöremezlik dönemi için:16.447,57 TL., geçmiş dönem için:8.385,45 TL., gelecek aktif dönem:87.483,45 TL., gelecek pasif dönem: 35.814,04 TL.olmak üzere toplam 132.278,39 TL.-trafik sigorta ödemesi 75.369,00 TL.-trafik sigortası ödemesi faizi 16.391,21 TL=56.370,30TL.nihai takdir ve değerlendirilmesinde bulunulmuştur.
Davacı vekilinin 25/12/2019 havale tarihli ıslah dilekçesinin netice-i talep kısmında, fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla davaya ilişkin ıslah taleplerinin ve davalarının kabulü ile 56.370,30 TL.sürekli sakatlık tazminatının (sürekli iş göremezlik tazminatının) kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu ve dava dışı …’ ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davacının yolcu olduğu … plakalı motosiklet arasında 26/06/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, düzenlenen kaza tespit tutanağı, Soma Cumhuriyet Başsavcılığının 2016/1233 numaralı soruşturma dosyası kapsamında davacının … plakalı araçta yolcu olup trafik kazasının meydana gelmesinde kusuru olmadığı açık olup ve kusur incelemesinin maddi tazminata etkisinin olmadığı, zarara sebebiyet verenlerin “TBK 61 maddesine göre birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır .”müşterek ve müteselsilen sorumlu olduğundan kusura yönelik itirazların yerinde olmadığı, davacının kusursuz olduğu ve Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalından alınan maluliyet raporu ile bu raporlara göre düzenlenen gerekçeli denetime açık aktüer bilirkişinin 02/12/2019 havale tarihli raporuna itibar edilerek, kaza tarihi ve düzenlenen sigorta poliçe tarihi itibariyle 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası genel şartlarının uygulanması gerektiğinden TRH 2010 yaşam tablosu ve %1,8 teknik faiz oranına göre 56.370,30 TL davacının maluliyet sebebiyle zararının olduğu ve davalı sigorta şirketinin düzenlenen zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi kapsamında ve poliçe limitiyle sorumlu olduğundan davanın kabulune, davacı tarafından bakiye alacak için 04/07/2017 tarihinde davalı tarafa başvurduğu ve 8 iş günü sonrasında 13/07/2017 tarihi itibariyle davalı yönünden temerrüdün gerçekleştiğinden bu tarihten itibaren ve kazaya neden olan aracın ticari araç olmadığından yasal faiz işletilmesine karar vermek gerekmiştir. Davalı tarafından cevap dilekçesinde, davacı tarafından düzenlenen ibraname sebebiyle davanın reddini savunmuş ise de KTK’ nın 111. Maddesi uyarınca davacının ibranamenin düzenlenmesinden sonra iki yıl süresi içinde iş bu davanın açıldığı ve ödenen miktar ile TRH 2010 yaşam tablosuna kapsamındaki davacının zararına göre yetersiz ve fahiş olduğu açık olduğundan ibranamenin geçerli olmadığından itibar edilemeyerek davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkememiz bu kararına karşı davacı vekili ve davalı sigorta şirketi tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur. Bursa Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesi 2021/497 E. 2021/612 K. Sayılı, 08/12/2021 tarihli karar sayılı ilamı ile incelenen mahkememiz kararı ” Somut olayda poliçenin tanzim tarihinin 01/06/2015 tarihli genel şartların yürürlük tarihinden sonra olması nedeniyle TRH 2010 yaşam tablosuna göre ve Anayasa Mahkemesinin iptal kararı uyarınca 1,8 teknik faiz olmadan hesaplama yapılması gerekmekte ise de, ilk derece mahkemesi kararının sadece davalı tarafça istinaf edilmesi dikkate alındığında davalının sıfatına göre lehine olduğu gözetildiğinde bu husus kaldırma sebebi olarak değerlendirilmemiştir.Bu durumda mahkeme tarafından davacının sadece sürekli maluliyet tazminatı talebi bulunduğu dikkate alınarak davalı sigorta şirketinin dava tarihinden evvel yaptığı ödeme kapsamında ödeme tarihindeki veriler ve davacının müterafik kusuru dikkate alınarak tazminat miktarının belirlenmesi ve ödemenin zararı karşılayıp karşılamadığının değerlendirilmesi ile karşılamadığının tespiti halinde rapor tarihindeki veriler ile ödemenin güncelleştirilmiş değerinin mahsubu ile bakiye zararın belirlenmesi için bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir.
6100 sayılı HMK 355 maddesi gereğince istinafa başvuranın sıfatı, istinaf konusu yapılan nedenler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak yapılan inceleme sonucunda, davalı sigorta şirketinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının 6100 Sayılı HMK’nın 353/1. fıkrası (a-6) bendi gereğince kaldırılmasına, Dairemiz kararı gereğince davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.” gerekçesi ile kaldırılmıştır.
Mahkememiz esasına yeniden kaydedilen dava dosyasında yargılamaya devam edilmiş, dosyamız aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek ek rapor alınmıştır.
Bilirkişi Ahmet Portakal tarafından hazırlanan 07/10/2022 tarihli ek raporda özetle; BAM kaldırma kararı gereği hesaplama yapıldığı, Yargıtay 17.HD 2020/2598 E ve 2021/34 K sayılı ilamı ile tazminat hesaplarında TRH 2010 yaşam tablosunun kullanılacağını belirtmesi sebebiyle hesaplamada TRH 2010 yaşam tablosunun esas alındığı, davacının, kusursuz, 410,7 maluliyet oranı esas alındığı, geçici iş göremezlik zararı hesabı yapılmadığı, davacının, kararı istinaf etmediği ve usulü kazanılmış haklar dikkate alınarak hükme esas alman bilirkişi tarihinde ki verilerin esas alındığı davalı sigorta şirketinin yaptığı ödemenin yeterli olup olmadığı: denetlenmiş ve ödeme tarihi itibariyle davacının zararının 9980 oranında karşılandığı dikkate alınarak ödemenin yetersiz olduğu kabul edilerek yeniden hesaplama yapıldığı, davacının daimi maluliyet zararının bakiye 42.188,88 TL olduğu hususu mütalaa edilmiştir. Tarafların rapora itiraz ve beyan dilekçeleri sunmaları üzerine mahkememizce dosyanın yeni bir aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdine karar verilerek yeniden bir rapor temin edilmiştir. Bilirkişi Muhsine Tülin Kavasoğlu 07/1/2023 tarihli bilirkişi raporunda özetle; … plakalı araç için düzenlenen 28.05.2016-2017 tarihleri arasında geçerli … numaralı Motorlu Kara Taşıtları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesinin, davalı sigorta şirketi tarafından düzenlendiği ve kişi başına sakatlanma ve ölüm teminatı 310.000. TL.olduğu, davacının kazaya bağlı sürekli maluliyet oranının 010,7 olarak belirlendiği, davalı Sigorta Şirketi tarafından davacıya sürekli maluliyeti nedeni ile 03.07.2017 tarihinde 75.369. TL. ödeme yapıldığı, yapılan ödeme ile TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 1,8 Teknik Faiz ile yapılan hesaplama ile davacı zararları karşılanmış olduğu, bakiye zararı bulunmadığı, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 9610 artış iskontolu olarak ödeme tarihindeki veriler ile yapılan hesaplamada davacı zararlarının karşılanmamış olduğu, karşılanmayan zararın 1.230,45 TL. Olduğu, miktar olarak zararın karşılanmadığının Sayın Mahkemece kabulüne hasren yapılan hesaplamalarda; kaldırılan davacının önceki kararı istinaf etmemiş olması karşısında davalı lehine oluşmuş usuli kazanılmış hak oluştuğunun Sayın Mahkemece kabulüne hasren önceki hükme esas alınan 2019 yılı asgari ücreti üzerinden yapılan hesaplama ile yapılan ödemenin raporumuz tarihine yasal faiz ile güncellenerek indirildiğinde davacı zararları karşılanmış olduğu, bakiye zararı bulunmadığı, TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 9610 artış iskontolu olarak davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşmadığının Sayın Mahkemece kabulüne hasren 2023 yılı asgari ücreti üzerinden yapılan hesaplama ile yapılan ödemenin raporumuz tarihine yasal faiz ile güncellenerek indirildiğinde davacı zararlarının karşılanmamış karşılanmış olduğu, 307.429,92 TL. bakiye zararı bulunduğu ve bu tutarın davalı bakiye poliçe limiti olan (310.000.- 75.369) 234.631. TL.’yi aştığı dosyadan alınan önceki aktüerya raporlarının hiç birisinde TRH 2010 Yaşam Tablosu ve 1,8 Teknik faiz ile hesaplama yapılmamış olduğu kanaatine varıldığı bildirilmiştir. Bu durumda somut olayda, davalının zorunlu mali sorumluluk sigortacısı olduğu ve dava dışı …’ ın sevk ve idaresindeki … plakalı araç ile davacının yolcu olduğu … plakalı motosiklet arasında 26/06/2016 tarihinde meydana gelen trafik kazasında, davacının kusursuz olduğu, yine davacının kask takmaması sebebiyle %20 oranında müterafik kusur durumunun olduğu, sürekli iş göremezlik durumunun %10,7 ve davalı tarafından 03/07/2017 tarihinde 75.369 TL ödeme yapıldığı sabittir.İstinaf ilamı doğrultusunda, davalı tarafından yapılan 75.369 TL ödemenin ödeme tarihi itibariyle davacının ödemenin mahsubundan sonra sürekli sakatlık maluliyet oranına göre bakiye alacağının bulunup bulunmadığının hesaplama sonucu bulunacak tutar ile ödeme miktarının karşılaştırılarak (arada fahiş fark bulunup bulunmadığı değerlendirilerek), ödemenin yeterli bulunması halinde davacının bakiye zararı kalmadığından davanın reddine karar verilmesi gerektiği vurgulanmıştır.Maddi tazminatın hesaplanmasında, davacı tarafın istinaf yoluna başvurmaması sebebiyle 1.8 teknik faiz uygulanması gerektiği istinaf ilamında vurgulanmış ise de davacı tarafından önceki kararda bilirkişi raporunda lehine alacağın belirlendiği ve davanın kabulune karar verilerek aynen bu alacak kabul edildiğinden 1.8 teknik faiz yönünden istinaf yoluna başvurulmamasının usulü kazanılmış hak oluşturmayacağından Yerleşik Yargıtay içtihatları gereği TRH 2010 yaşam tablosu ve 1.8 teknik faiz uygulanmadan, %10 artış iskontolu hesaplama kabul edilmiştir. Bu itibarla aktüer bilirkişi tarafından düzenlenen 07/01/2023 tarihli raporda yapılan hesaplamanın 4.b hesabına göre hesaplamanın gerekçeli denetime açık ve hüküm kurmaya elverişli olduğu anlaşılmakla bu miktara itibar edilmiştir. Dolayısıyla ödeme tarihi itibariyle davacının karşılanmayan zararının 1.230,45 TL olup bu zararın yapılan ödeme ile karşılaştırıldığında arada fahiş bir farkın, yetersiz bir ödemenin olmadığından davanın sübut bulmadığından reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1-Davanın subut bulmadığından reddine,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL nispi karar ve ilam harcından peşin alınan 31,40 TL’nin ve ıslah harcı olarak alınan 193,00 TL’nin mahsubu ile artan 44,5 TL’nin karar kesinleştikten sonra talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta bir karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı vekil ile temsil edildiğinden AAÜT’ye göre belirlenen 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden sonra ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
21/02/2023

Katip ……….
¸E-imzalıdır.

Hakim ………
¸E-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip …..
¸E-imzalıdır.