Emsal Mahkeme Kararı Bursa 2. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/965 E. 2023/44 K. 17.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BURSA 2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ Esas-Karar No: 2021/965 Esas – 2023/44
TÜRK MİLLETİ ADINA
T.C.
BURSA
2. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/965 Esas
KARAR NO : 2023/44

HAKİM :
KATİP :

DAVACILAR : 1-
2-
VEKİLLERİ : Av.
Av.
DAVALI : ………… İLETİŞİM HAYVANCILIK HAFRİYAT TARIM GIDA NAKLİYAT İTHALAT İHRACAT TİCARET ANONİM ŞİRKETİ –
VEKİLİ : Av.

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/03/2020
KARAR TARİHİ : 17/01/2023
KARAR YAZIM TARİHİ : 18/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
İDDİA VE SAVUNMA:
Davacı dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkil …’ı, davalı şirkette 10.10.2015 tarihinden 08.03.2017 tarihine kadar sürekli ve aralıksız aylık 2.300,00TL ücret karşılığında çalışmıştığını, davacı müvekkil … davalı şirkette çalıştığı dönemde davacı müvekkilin geçmişten gelen icra takipleri olması ve maaşına sürekli haciz yazısı gelmesi üzerine davalı işveren kardeşine ait olan “… Telekominikasyon LTD.ŞTİ.” şirketi adına davacı müvekkile ve babası diğer davacı müvekkil …’yı da kefil göstererek 31.873,00TL bedelli senet imzalatarak, gelen hacizlerin önünü kesmek ve davacı müvekkilin maaşını tam ve eksiksiz kendisine ödemek, daha önce bildirimi yapılan icra takiplerinin de kapatılması için Orhangazi İcra Müdürlüğü’nün 2016/2079 E. sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, daha sonra davası müvekkilin iş akdinin haksız şekilde işverence feshedilmesi üzerine davacı müvekkil, davalıya Bursa 4.İş Mahkemesi’nin 2017/669E. sayılı dosyası ile işçilik alacaklarına ilişkin dava açtığını, davalının alacak kalemlerini ödememek açıkça kötü niyetli olarak davacılar adına icra takibi başlattığını, davalı işveren işbu takiple kendi alacağı miktarı kesinleştirdikten sonra, davacı müvekkil …’nın alacaklı olduğu icra dosyasına ödeme yaptıktan sonra kendi alacağına tahsil etmek niyetiyle hareket ettiği açıkça belli olacağını, davacı müvekkilin, davalı işveren yanında çok fazla icra takibi olan bir işçisi olduğu düşünüldüğünde davacıların davalı işverene bu kadar yüksek bedellerde “nakten” borcunun olduğunun kabulü hayatın olağan akışına aykırı olacağını, bu nedenlerle davanın kabulüne, Bursa 6.İcra Müdürlüğü’nün 2019/11942 E. sayılı takip dosyasındaki alacağın tamamına ilişkin olarak borçlu olmadığımızın Tespitine, haksız ve kötü niyetli olarak icra takibine girişen davalı aleyhine takibe konu alacak miktarının %20’sinden az olmamak kaydıyla tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekiline dava dilekçesi usulüne uygun tebliğ edilmiş olup cevap dilekçesi sunulmamıştır.
DELİLLER:
Dava dilekçesi, yazılı beyanlar, icra dosyası, bono, emsal ıslak imzalı belgeler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SONUÇ:
Dava, hukuki niteliği itibariyle menfi tespit istemine ilişkindir.
Taraflara usulune uygun davetiye tebliğ edilerek taraf teşkili sağlanmıştır.
Bursa BAM 4. Hukuk Dairesinin 2021/234 Esas ve 2021/1034 Karar sayılı Karar ile mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiştir.
Davacılar tarafından Bursa 6. İcra dairesinin 2019/11942 E. Sayılı icra takip dosyasına konu 35.800 TL bedelli, 21/06/2019 keşide tarihli bonoyu düzenlenmedikleri ve imza inkarında bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacıların imza inkarı üzerine, imza örnekler dosya arasına alınmıştır.
Dava konusu bonodaki imzaların davacılara ait olup olmadığı konusunda grafolog bilirkişiden rapor alınmasına karar verildi.
09/11/2022 tarihli bilirkişi raporunu özetle; İnceleme konusunu oluşturan senette; borçlu ve kefil sıfatıyla atılmış münker imzalardan davacılara ait sağ tarafta bulunan ikinci imzalar ile dosyada bulunan örnek imzaların göstermiş oldukları işleklik dereceleri, alışkanlıkları, tersim, istif, meyil, seyir, sürat, istikamet gibi grafolojik ve grafometrik özellikleri bakımından birbirleriyle aynı yapı ve görünümde imzalar olmaları nedeniyle; borçlu sıfatıyla atılmış sağdaki ikinci imzanın …’nın eli ürünü oldu kefil sıfatıyla atılmış sağdaki ikinci imzanın …’nın eli ürünü olduğu, kanaatine varılmıştır.
O halde toplanan delillerden somut olayda, davacılar tarafından düzenlendiği ileri sürülen bonoda keşideci ve aval davacılar tarafından imza inkarında bulunmuştur.
Bono üzerinden yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda, bononun ön yüzünde ikişer imzanın bulunduğu ve sağdaki ikinci imzaların davacılara ait olduğu raporda tespit edilmiştir.
Bono, ödeme vaadi niteliğinde bir kambiyo senedi olup, bağımsız borç ikrarını içerir 6102 sayılı TTK ‘ nın 776.maddesi ).
Bonoda şekil şartları 6102 sayılı TTK’nun 776. maddesinde sayılmıştır. Bunlar; “Bono” yada “Emre Muharrer Senet” ibaresi, kayıtsız şartsız bir bedel ödeme vaadi, vade, ödeme yeri, lehtar, keşide yeri ve tarihi, keşidecinin imzasıdır. Zorunlu şartlardan biri eksik olduğu takdirde, senedin bono niteliği kaybolur.
Bonoda keşidecinin adı ve soyadı zorunlu unsur olarak sayılmamış olup keşidecinin imzası öngörülmüştür. Dolayısıyla bonoda keşideciye ve avale atfen bir imzanın bulunması yeterlidir. Bu itibarla grafolog bilirkişi tarafından düzenlenen 09/11/2022 tarihli raporda, davacılara atfen atılı bonoda sağdaki ikinci imzaların davacılara ait olduğu sabit olup bu imzaların davacıları bağlayacağından ve bononun geçerli olduğundan imza inkarının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır.
Diğer yandan 17/01/2023 tarihli celsede davacı vekilinden, Mehmet Delalbaş’ ın imza örneklerinin bildirilmesi ve yeniden imza incelemesine gidilmesi talep edildiği ancak bilirkişinin raporunun yeterli olduğu ve yeniden imza örnekleri bildirmeyecekleri davacı tarafça beyan edildiğinden, davanın taraflarca hazırlama ilkesinin uygulandığı davalardan olmakla yeniden imza incelemesine gidilmemiş ve rapor aldırılmamıştır.
Yukarıdaki açıklamalardan davacı tarafından imza inkarının ispat edilmediğinden davanın reddine ve İİK 72. Maddesi uyarınca davacılar tarafından teminat yatırılarak ihtiyati tedbirin uygulandığı ve davalının alacağına kavuşmasının engellendiğinden davalı lehine kötü niyet tazimatına karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda açıklanan nedenlere,
1-Davanın subut bulmadığından reddine,
2-İİK 72. Maddesi uyarınca icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan alacağın %20 si olan 6.340,05 TL kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL harcın peşin alınan 170,78 TLnin mahsubu ile bakiye 9,12 TL harcın davacılardan alınarak maliye hazinesine gelir olarak kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kararın niteliği gereği kendi üzerinde bırakılmasına,
5-Davalının vekil ile temsil edildiğinden A.A.Ü.T göre 9.200 TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak davalıya verilmesine
6-HMK’nın 333. Maddesi gereğince kullanılmayan gider avansının hükmün kesinleşmesinden itibaren ilgilisine iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren HMKnın 341. Ve 345. Maddeleri gereğince 2 haftalık yasal süre içinde Bursa Bölge Adliye Mahkemesine İstinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/01/2023

Katip 278859

¸e-imzalıdır.

Hakim 125958

¸e-imzalıdır.

Güvenli elektronik imza ile onaylanmıştır.
Aslının aynı olduğu tasdik olunur.
Katip 278859
¸E-imzalıdır.